Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1516 E. 2021/1114 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1516 Esas
KARAR NO : 2021/1114

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 22/03/2016
KARAR TARİHİ : 09/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesiyle; 22/03/2014 tarihinde müvekkili … yönetimindeki … plaka sayılı araçla yaklaşık 40 km hızla seyir halinde iken davalı … yönetimindeki … plakalı aracın hızla girdiği virajı alamayarak şeridinden çıkıp müvekkilin şeridine girmesi neticesinde kaza meydana geldiği, bu kaza nedeniyle müvekkili … hakkında Dokuz Eylül Üniversitesi tarafından düzenlenen rapora göre basit tıbbi müdahale ile giderilmeyecek derecede yaralandığı, diğer müvekkili …’in de aynı şekilde yaralandığını, İstanbul Trafik İhtisas Dairesince düzenlenen Adli Tıp Raporuna göre davalının asli kusurlu müvekkilinin kusursuz olduğunun belirtildiğini, bu kaza neticesinde müvekkilinin hem eşi ile ilgilenmesi, hem de kendi rahatsızlıklarından dolayı 2 ay boyunca Ege Üniversitesinde Profösör olması ve ayrıca özel muayene hastanesine gidemediğini, uzun süre acı çektiği ve psikolojisinin de bozulmuş olması nedeniyle müvekkili … için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 15.000 TL maddi tazminat, çalışma gücünün geçici kaybı için 10.000 TL, ekonomik geleceğinin sarsılması için 3.000 TL ve pert olan aracın yerine yenisi ikame edilene kadar geçen süre için ikame araç bedeli olarak 2.000 TL diğer müvekkili … için 15.000 TL maddi tazminat, vücudunda meydana gelen bedensel hasar ile ilgili ve 15.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini, yargılama giderinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :1-Davalı … Sigorta A.Ş. cevap dilekçesinde özetle; Davacının talebine konu geçici iş göremezlik tazminatı giderinden SGK’nın sorumlu olduğunu, bu hususta sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığını, ayrıca kusur tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilerek öncelikle kusur tespitinin yapılması gerektiğini, ayrıca sağlıklı ve gerçekçi bir tazminat hasaplaması yapılabilmesi için aktüer sıfatına sahip bir bilirkişinin görevlendirilmesini, ayrıca davacıların maluliyeti olarak İst. ATK … İhtisas Dairesinden rapor alınmasını gerektiği gibi davacı tarafın işlemiş faize ilişkin talebinin de yerinde olmadığı, davalı aleyhine ancak dava tarihinden itibaren faiz işletilebileceğinden bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2-Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Söz konusu davanın zaman aşımı ve hak düşürücü sürelerin geçmesi nedeniyle zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiği, ayrıca olay günü müvekkilinin sevk ve idaresindeki araçtan kaynaklanan bir sıkıntı nedeniyle istemeyerek müvekkilinin aracın direksiyon hakimiyetini kaybettiğini, kaza esnasında alkollü olmadığını, araçta küçük yaşta 2 tane yeğeninin bulunduğunu, bu nedenle hızının da çok fazla olmadığını, istemeyerek araçtan kaynaklı bir kaza meydana geldiğini, davacının iddia ettiği şekilde aracın perte ayrılacak, ya da doktor raporlarındaki şekilde mağduriyet yaratacak bir kazanın meydana gelmediğini, kimseyi zan altında bırakmak istemeseler de davacının doktor olmasının raporlarda belirtilen sıkıntıların olduğundan daha ciddi gösterilmesi ihtimalinin bulunduğunu, davacının 70 yaşında bir kişi olduğu göz önüne alındığında geçici iş kaybı tazminatı talep ediyor olmasını mahkemenin takdirine bıraktıklarını, araç bedeli olarak talep edilen bedelin ise haksız olduğunu, çünkü sigorta şirketlerinin ücretsiz ikame araç tahsis ettiklerini, müvekkilinin aracında hem trafik sigortasının bulunduğunu hem de kasko sigortasının bulunduğunu, davalı tarafın yalnızca trafik sigortasını yapan … Sigortayı davalı olarak gösterdiği, … Sigorta A.Ş. nin de davaya dahil edilmesi gerektiğini, davacıların tazminat taleplerinin fahiş ve kabulü mümkün olmayan talepler olduğunu, bu nedenle iyi niyetle bağdaşmayan tüm taleplerinin reddi gerektiğinden, davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GÖREVSİZLİK KARARI : Urla Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sırasında … Esas, … Karar sayılı karar ile görevsizlik kararı verilmiş olup, dosyanın mahkememize intikal etmesi üzerine mahkememiz esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
DELİLLER:
1-Davalı sigorta şirketlerinden dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak hasar dosyalarının birer sureti getirtilerek dosyamız arasına eklenmiştir.
2-Mahkememizde yapılan yargılama sırasında davacı …’in maluliyetinin tespiti açısından Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nden rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 20/10/2017 tarihli raporda; Davacının Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümleri göz önüne alındığında ruh sağlığı ve konsültasyon notunda belirtildiği üzere kişinin ruhsal şikayetlerinin kişide geçirdiği trafik kazasına bağlı kalıcı bir rahatsızlık oluşturmadığı, bu sebeple meslekte kazanma gücü azalma oranına sebep olmadığı, yine şahsın ilgili kazada herhangi bir yaralanmasının bulunmadığı, bu sebeple geçici iş göremezliğe sebep olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
3-Mahkememizde yapılan yargılama sırasında davacı …’in maluliyetinin tespiti açısından Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nden rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 20/10/2017 tarihli raporda; Davacının Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümleri göz önüne alındığında ruh sağlığı ve konsültasyon notunda şahsın trafik kazası sonrası psikiyatrik şikayetleri olduğu, bu şikayetleri nedeniyle düzenli ilaç tedavisi uygulandığı ve yakınmalarının tedavi ile gerilediği ve devam etmediği, dolayısıyla kişide geçirdiği trafik kazası olayına bağlı kalıcı bir rahatsızlık oluşmadığı, bu nedenle meslekte kazanma gücü azalma oranına sebep olmadığı, şahsa olaydan yaklaşık 2,5 yıl sonra epilepsi tanısı konulduğunun görüldüğü, 22.03.2014 tarihli trafik kazası ile illiyetinin tam olarak kurulamadığı, bununla birlikte illiyet kurulsa bile şahsın ilaç kullanmaya başladıktan sonra hiç nöbet geçirmediğinin belirtildiği, nöroloji konsültasyon notuna göre tedaviden fayda gördüğünün belirtilmesi nedeniyle meslekte kazanma gücü azalma oranı oluşturacak herhangi bir arızaya karşılık gelmediğinden bu durumun meslekte kazanma gücü azalma oranına yol açmadığı, trafik kazasına bağlı tıbbi iyileşme süresinin 6 hafta olarak kabul edilmesinin uygun olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
4-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacıların talep edebileceği tazminat tutarının tespiti açısından dosyanın aktüer bilirkişiye tevdi edilmesine karar verilmiş olup, aktüer bilirkişi … tarafından düzenlenen 02.03.2018 tarihli raporda ; Davacı … için trafik kazasına bağlı nedenlerden kaynaklı geçici ve sürekli iş göremezlik yaralanmasının bulunmadığından kendisi için tazminat hesabı yapılamadığı, bu davacının ikame araç bedelinden kaynaklı tazminat alacağı talebinin ise uzmanlık alanı dışında kaldığı, davacı … için 6 haftalık iyileşme süresi dikkate alındığında 1.148,20 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 1.606,50 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 2.754,70 TL maddi tazminat hesaplandığı, hesaplanan tazminatın poliçe teminatı içerisinde kaldığı bildirilmiştir.
5-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacılardan … açısından yeniden maluliyet raporu alınmasına karar verilmiş olup, İstanbul ATK … İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 12.02.2020 tarihli raporda ; Davacı …’in dava konusu 22.03.2014 tarihli trafik kazası ile temporal lob epilepsi hastalığı arasında bir illiyetin kurulamadığı, şahsa yeni çekilecek kraniyal MR incelemesinin gönderilmesi halinde dosyanın yeniden değerlendirilebileceği bildirilmiştir.
6-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında dava konusu trafik kazası nedeniyle kusur oranlarının tespiti ve davacı tarafın tazminat istemlerinin yerinde olup olmadığının tespiti açısından aktüer bilirkişi … ve makina mühendisi bilirkişi …’ten rapor alınmış olup tarafından düzenlenen 02.09.2021 tarihli raporda ; Dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsü davalı …’ün birinci derecede hatalı ve kurallara aykırı davranış sergilemiş olduğu, davacı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın kazaya etken bir davranışının olmadığı, … plakalı araçta yolcu konumunda bulunan davacı …’inde meydana gelen kazada etken bir davranışının olmadığı, mahrum kalınan araç nedeni ile 1.125,00 TL ikame araç bedelinin hesaplandığı, davacı … için trafik kazasına bağlı nedenlerden kaynaklı geçici ve sürekli iş göremezlik yaralanmasının bulunmadığından kendisi için tazminat hesabı yapılamadığı, bu davacının ikame araç bedelinden kaynaklı tazminat alacağının 1.125,00 TL olarak hesaplandığı, davacı … için 6 haftalık iyileşme süresi dikkate alındığında 1.148,20 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 1.606,50 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 2.754,70 TL maddi tazminat hesaplandığı, hesaplanan tazminatın poliçe teminatı içerisinde kaldığı bildirilmiştir.
7-Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında dava konusu kaza ile ilgili olarak Urla … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyasının aslı getirtilerek dosyamız arasına konulmuş olup işbu dosya içerisinde bulunan ve İst. ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 05.06.2015 tarihli kusur raporunun incelenmesinden dava konusu trafik kazası nedeniyle davalı …’ün asli kusurlu müşteki sürücü …’in ise kusursuz olduğu sonuç ve kanatine varıldığı bildirimiştir.
DELİLLER- DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL:
Dava; trafik kazasından kaynaklı cismani zarar nedeniyle geçici ve daimi işgöremezlik ile ikame araç bedeline ilişkin maddi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve mütelselsilen, manevi tazminata ilişkin talebin ise davalı malik ve sürücü …’den tahsili istemine ilişkindir.
Dava konusu olay tarihi olan 22.03.2014 tarihinde, davalılardan …’ün maliki olduğu ve aynı zamanda kaza anında sevk ve idaresinde olan … plakalı araç ile davacı …’in sevk ve idaresindeki, diğer davacı …’in yolcu konumunda bulunduğu … plakalı aracın maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazasına karıştığı, kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından kaza tarihini de kapsar şekilde 25.02.2014-25.02.2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere kişi başı ölüm ve sakatlık halinde 268.000,00 TL limitle ZMMS sigorta poliçesi ile sigortalanmış olduğu dosya kapsamı belgelerden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf davacı tarafça her bir davacı için talep edilen maddi ve manevi tazminat istemlerinin yerinde olup olmadığı, her bir davalının kendisinden talep edilen tazminattan sorumlu olup olmadıkları noktasında toplanmaktadır.
Davalılardan … vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle her ne kadar işbu davanın zamanaşımı süresi geçirildikten sonra açıldığı yönünde zamanaşımı def’inde bulunmuş ise de 2918 Sayılı Yasa’nın 109/2 maddesi gereğince işbu dava ceza zamanaşımı süresi içerisinde açılmış olduğundan davalı vekilinin zamanaşımı def’inin yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında dava konusu trafik kazası nedeniyle her iki davacının maluliyetiyle ilgili olarak rapor alınmasına karar verilmiş olup davacılardan … ile ilgili olarak Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinden alınan rapora göre dava konusu trafik kazası nedeniyle davacı da geçici ve kalıcı maluliyetinin oluşmadığı belirtilmiş olup bu rapor dosya kapsamına uygun bulunmuş olmakla mahkememizce aynen benimsenip hükme esas alınmıştır.
Yine davacılardan …’le ilgili olarak öncelikle Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinden rapor alınmış olup alınan raporda davacının Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümleri göz önüne alındığında ruh sağlığı ve konsültasyon notunda şahsın trafik kazası sonrası psikiyatrik şikayetleri olduğu, bu şikayetleri nedeniyle düzenli ilaç tedavisi uygulandığı ve yakınmalarının tedavi ile gerilediği ve devam etmediği, dolayısıyla kişide geçirdiği trafik kazası olayına bağlı kalıcı bir rahatsızlık oluşmadığı, bu nedenle meslekte kazanma gücü azalma oranına sebep olmadığı, şahsa olaydan yaklaşık 2,5 yıl sonra epilepsi tanısı konulduğunun görüldüğü, 22.03.2014 tarihli trafik kazası ile illiyetinin tam olarak kurulamadığı, bununla birlikte illiyet kurulsa bile şahsın ilaç kullanmaya başladıktan sonra hiç nöbet geçirmediğinin belirtildiği, nöroloji konsültasyon notuna göre tedaviden fayda gördüğünün belirtilmesi nedeniyle meslekte kazanma gücü azalma oranı oluşturacak herhangi bir arızaya karşılık gelmediğinden bu durumun meslekte kazanma gücü azalma oranına yol açmadığı, trafik kazasına bağlı tıbbi iyileşme süresinin 6 hafta olarak kabul edilmesinin uygun olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Davacı tarafın işbu rapora itirazları doğrultusunda bu kez İst. ATK … İhtisas Dairesi’nden dava konusu trafik kazası nedeniyle davacının maluliyetine ilişkin rapor alımış olup, işbu raporda davacı …’in dava konusu 22.03.2014 tarihli trafik kazası ile temporal lob epilepsi hastalığı arasında bir illiyetin kurulamadığı, şahsa yeni çekilecek kraniyal MR incelemesinin gönderilmesi halinde dosyanın yeniden değerlendirilebileceği bildirilmiş olmasına karşılık mahkememizce yapılan yargılama sırasında 06.04.2021 tarihli duruşmada davacı vekili tarafından davacı …’in yaşı ve covid-19 vakaları sebebiyle MR çektirmesinin mümkün olmadığı, bu kapsamda her iki davacı için dosyada mevcut maluliyet raporlarıyla yetinilmesini talep etmiş olması nedeniyle davacı … açısından Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından alınan rapor esas alınmış olup buna göre dava konusu trafik kazası nedeniyle davacıda kalıcı maluliyetin oluşmadığı, geçici maluliyetinin ise kaza tarihinden itibaren 6 hafta olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında makina mühendisi bilirkişiden alınan 02.09.2021 tarihli rapora göre dava konusu trafik kazasının oluşumunda davalı …’ün 1. derecede hatalı ve kurallara aykırı davranış sergilediği, davacı sürücü …’in ise kazanın meydana gelmesinde kazaya etken bir davranışın bulunmadığı belirlenmiş olup ayrıca ceza dosyası içerisinde bulunan İst. ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 05.06.2015 tarihli raporda da dava konusu trafik kazasında davalı …’ün asli kusurlu, davacı …’in ise kusursuz olduğu yönünde kanaat bildirilmiş olduğundan mahkememizce dava konusu trafik kazasının oluşumunda davalı sürücü …’ün %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, davacı …’in herhangi bir kusurunun bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında her bir davacının maddi tazminat istemlerinin yerinde olup olmadığının tespiti açısından aktüer bilirkişiden rapor alınmış olup, alınan kök ve ek raporun birlikte değerlendirilmesi neticesinde davacılardan … açısından 6 haftalık geçici işgöremezlik süresi için yapılan hesaplama neticesinde davacının 1.148,20 TL geçici işgöremezlik talep edebileceği, ayrıca davacının iyileşme süresi içerisindeki bakım ihtiyacı nedeniyle Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin kararlarına uygun olarak brüt asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmak suretiyle kaza tarihindeki aylık brüt asgari ücretin 1.071,00 TL olduğu, buna göre 6 haftalık karşılığının (1.071,00×1.05)= 1.606,50 TL olduğu, bu kapsamda davacı …’in talep edebileceği toplam maddi tazminatın 1.148,20 TL geçici işgöremezlik, 1.606,50 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 2.754,70 TL olduğu, diğer davacı …’in ise dava konusu trafik kazası nedeniyle geçici ve daimi maluliyeti bulunmadığından bu kapsamda hesaplanacak bir tazminatın bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiş olmakla işbu rapor dosya kapsamında uygun ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğundan aynen benimsenip hükme esas alınmıştır. Bu kapsamda davacılardan …’in maddi tazminat istemi yönünden davanın kısmen kabulüyle; 1.148,20 TL geçici iş göremezlik, 1.606,50 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 2.754,70 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 22.03.2014 tarihinden itibaren (davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 22.03.2016 tarihinden itibaren) yasal faiz işletilerek davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
Davacı … yönünden ise dava konusu trafik kazası nedeniyle bu davacıda kalıcı ve geçici maluliyet oluşmadığından maluliyete bağlı maddi tazminat isteminin yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
Dava dilekçesinde maddi tazminat istemleri yönünden her ne kadar tüm davalılar açısından kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesi talep edilmiş ise de davalılardan …’ün kaza sırasında %100 oranında kusurlu olduğu kabul edilen sigortalı aracın malik ve aynı zamanda sürücüsü olduğu, bu nedenle haksız fiil hükümleri gereğince kaza tarihinden itibaren temerrüde düştüğü kabul edilmiş olup, diğer davalı sigorta şirketi yönünden ise maluliyete ilişkin maddi tazminat istemleriyle ilgili olarak davadan evvel sigorta şirketine başvuru yapıldığına dair bir belge dosya içerisinde bulunmadığından davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi dava tarihi olarak kabul edilmiştir.
Yine dava dilekçesinde davacılardan …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile ilgili olarak 2.000,00 TL ikame araç bedeli talep edilmiş olup, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 02.09.2021 tarihli raporda dava konusu araçta oluşan hasar dikkate alındığında 15 günlük makul süre içerisinde tamirinin yapılabileceği, benzer özelliklere sahip bir aracın güncel kiralama bedelinin günlük 175,00 TL olduğu, bu kapsamda talep edilebilecek ikame araç bedelinin (15 gün x 75)= 1.125,00 TL olduğu hesaplanmış ise de dava konusu aracın kaza sırasında davacılardan … adına kayıtlı olmasına rağmen kaza sırasında diğer davacı …’in sevk ve idaresinde olması nedeniyle ikame araç bedelinin davacılardan … tarafından talep edildiği görülmekle, ikame araç bedeline ilişkin talebin kaza anında araç maliki olan diğer davacı … tarafından talep edilebileceği düşünülmekle davacılardan … açısından talep edilen ikame araç bedeline ilişkin talebin bu kapsamda yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
Yine dava dilekçesinde dava konusu trafik kazası nedeniyle her bir davacı için ayrı ayrı 15.000 TL manevi tazminat talep edilmiş olup, tüm dosya kapsamı belgelerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde dava konusu trafik kazasının oluşumunda davalı sigortalı araç malik ve sürücüsü olan …’ün %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, kaza sırasında dava konusu aracın davacılardan …’in kullandığı, sürücü …’in eşi olan diğer davacı …’in ise araçta yolcu olarak bulunduğu, her ikisinin karı koca olduğu, kazanın oluş şekli dikkate alındığında her iki davacının hiçbir kusurları olmaksızın tamamen davalının kusuru ile yaralamalı ve maddi hasarlı bir trafik kazasına maruz kaldıkları, dava konusu olayın oluş şekline göre bu durumun her iki davacıda yaratacağı travma dikkate alındığında davacıların bedensel bütünlüğünün zedelendiğinin kabulünün gerektiği, buna göre TBK 56.maddesi gereğince her iki davacının dava konusu olayda %100 kusurlu olduğu kabul edilen davalıdan manevi tazminat talep edebilecekleri sonucuna varılmıştır. Ayrıca dosya kapsamı içerisinde bulunan tarafların ekonomik sosyal durumlarının araştırılması için yazılan yazılara verilen cevabi yazılar içeriği ve tüm dosya kapsamı belgelerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde davacılardan … açısından manevi tazminat istemi yönünden davanın kısmen kabulüyle ; 6.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 22.03.2014 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan …’den tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin ise dosya kapsamına nazaran yerinde görülmediğinden reddine, yine davacı … yönünden ise manevi tazminat istemi yönünden davanın kısmen kabulüyle; 3.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 22.03.2014 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan …’den tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin ise dosya kapsamına nazaran yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM/Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davacı … açısından;
a) Maddi tazminat istemi yönünden davanın KISMEN KABULÜYLE; 1.148,20 TL geçici iş göremezlik, 1.606,50 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 2.754,70 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 22.03.2014 tarihinden itibaren (davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 22.03.2016 tarihinden itibaren) yasal faiz işletilerek davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
b) Manevi tazminat istemi yönünden davanın KISMEN KABULÜYLE ; 6.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 22.03.2014 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan …’den tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine,
2-Davacı … yönünden;
a) Maddi tazminat isteminin yerinde görülmediğinden REDDİNE,
b) Manevi tazminat istemi yönünden davanın KISMEN KABULÜYLE ; 3.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 22.03.2014 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan …’den tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 802,96 TL nispi karar ve ilam harcından mahkememiz veznesine yatırılan toplam 1.024,65 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 221,69 TL nispi karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Davacılar tarafından başlangıçta mahkememiz veznesine yatırılan toplam 802,96 TL harç ile, tebligat , posta ve müzekkere gideri toplamı 440,79 TL , bilirkişi ücreti 650,00 TL, ATK fatura ücreti toplam 687,00 TL olmak üzere toplam 1.777,79 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına tekabül eden 355,55 TL’sinin (davalı sigorta şirketi 106,66 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
Yine ikame araç bedeline ilişkin talebin tamamen reddine karar verildiğinden bu taleple ilgili olarak bilirkişi heyetine atanan makina mühendisi için takdir edilen 500,00 TL’lik bilirkişi ücretinin davacılar üzerine bırakılmasına,
Davacı … açısından kabul edilen maddi tazminat istemi üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/2.maddesi gereğince hesaplanan 2.754,70 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine,
Davacı … açısından reddedilen maddi tazminat istemi üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin bu davacıdan alınarak davalılara eşit olarak verilmesine,
Davacı … açısından kabul edilen manevi tazminat istemi üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den tahsili ile bu davacıya verilmesine,
Davacı … açısından reddedilen manevi tazminat istemi üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin bu davacıdan alınarak davalı …’e verilmesine,
Davacı … açısından reddedilen maddi tazminat istemi üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin bu davacıdan alınarak davalılara eşit olarak verilmesine,
Davacı … açısından kabul edilen manevi tazminat istemi üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/2.maddesi gereğince hesaplanan 3.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den tahsili ile bu davacıya verilmesine,
Davacı … açısından reddedilen manevi tazminat istemi üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin bu davacıdan alınarak davalı …’e verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacılar vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 09/12/2021

Katip …

Hakim …