Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/960 E. 2021/321 K. 19.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/960 Esas
KARAR NO : 2021/321

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/08/2015

MAHKEMEMİZİN 2016/1492 BİRLEŞEN DAVA DOSYASI:

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/12/2016

BİRLEŞEN İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2015/1084 ESAS,
2015/1045 KARAR SAYILI DAVA DOSYASI:

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/11/2015
KARAR TARİHİ : 19/03/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
A-)MAHKEMEMİZİN 2015/960 ASIL DAVA DOSYASINDA;
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket temsilcileri olduğunu söyleyen …, … ve …’ın müvekkil şirketin …daki merkezine geldiğini, birlikte iş yapma konusunda anlaşıldığını, akabinde davalı şirketin göndereceği siparişler için avans olarak … Şubesinin … seri numaralı 22.000,00 TL meblağlı ve … seri numaralı 28.000,00 TL meblağlı vadeli çeklerin keşide edilerek 16/05/2015 tarihinde …’ın bulunduğu Konya – … Şirketi vasıtasıyla gönderildiğini, davalı şirketin çekleri teslim aldıktan sonra, siparişlerin gönderilemeyeceğini ve çeklerin iade edileceği bildirilince çeklerin geri istenildiğini, ancak şirket temsilcisi olarak kendini tanıtan …’ın çekleri ciro ettiğini, davalı şirketin Kocaeli – …deki merkezi ile irtibat kurulduğunu ve şirket yetkilisi olarak görünen …’in çeklerin kendilerine ulaşmadığını, …’ın şirketleri emrine yazılı çeki cirolama yetkisinin bulunmadığını ve bu yönde kendisine verilmiş bir vekaletname olmadığının söylendiğini, müvekkil şirketin davalı şirkete davaya konu çekler nedeniyle borcunun bulunmadığını,çeklerin iade edileceğinin söylenilmesine rağmen bu güne kadar iade edilmediğini , çekte sahtekarlık yapıldığı ve müvekkil şirketin dolandırıldığı şikayeti ile Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu tüm bu nedenlerle müvekkil şirketin davalı şirkete … Şubesinin … seri numaralı 22.000,00 TL meblağlı ve … seri numaralı 28.000,00 TL meblağlı vadeli çekler nedeniyle borçları olmadığının tespitine ve çeklerin ödenmemesi, çeklere karşılıksız kaşesi vurulmaması, çeklerin icra takibine konu edilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıdan şirketleri adına alınmış çek veya çeklerin olmadığını, davacı ile aralarında ticari ilişki bulunmadığını, dolayısıyla borç ilişkisinin de bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
B-)MAHKEMEMİZİN 2016/1492 BİRLEŞEN DAVA DOSYASINDA;
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davaya konu çeklerin, davalı yanca … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icraya konulduğunu, icra takibinde ödeme emrinin 25.11.2016 tarihinde müvekkil şirkete tebliğ edildiğini, süresi içinde … İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile borca, yetkiye ve husumet itiraz edildiğini, müvekil şirket adına davaya konu çekler hakkında çekte cirosu olan emrine ek keşide edilen lehtar … ciranta …, ciranta ve çeki bankaya ibraz eden son hamil … hakkında mahkememizin 2015/960 Esas numaralı dosyasında açılan menfi tespit davasının derdest olduğunu, müvekkil şirketin dava konusu çekler ile ilgili borcu bulunmadığını, davaya konu çeklerin lehine düzenlendiği … temsilcileri olduğun söyleyen …, … , … müvekkil şirketin İzmir … Şubesine gelerek birlikte iş yapma imkanlarının konusunda anlaşma yapılmış akabinde davalı şirketin göndereceği siparişler için avans gönderisi olarak … Şubesinin … seri numaralı 23.09.2015 tarih 22.000,00 TL meblağlı ve … Şubesinin … seri numaralı 04.09.2015 tarih 28.000,00 TL meblağlı vadeli çekleri keşide ederek verdiğini, davalı şirket çekleri aldıktan bir süre sonra siperişeri gönderemeyeceğini ve çeklerin iade edileceğini bildirmesine rağmen çekleri göndermemesi üzerine yapılan görüşmede çekleri ciro ettiğini, ciro edilen kişiden alamadıklarını söyleyerek müvekkilinin oyalandığından … Şubesinin … seri numaralı 23.09.2015 tarih 22.000,00 TL meblağlı ve … Şubesinin … seri numaralı 04.09.2015 tarih 28.000,00 TL meblağlı çeklerle ilgili borcunun olmadığının tespitine, … İcra Müdürlüğünün … sayılı İcra takibinin teminatsız gereğinde teminat mukabili tedbiren durdurulmasına, mahkememizin 2015/960 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
C-)BİRLEŞEN İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2015/1084 ESAS, 2015/1045 KARAR SAYILI DAVA DOSYASINDA;
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, davalı şirketin gönderdiği siparişler için müvekkilinin 23/09/2015 tarihli 22.000,00.-TL ve 04/09/2015 tarihli 28.000,00.-TL bedelli çekleri müvekkili şirketin avans olarak verdiğini, karşı tarafça çekler teslim alındıktan sonra siparişlerin teslim edilmeyeceğinin öğrenildiğini, çeklerin iade edileceğinin bildirilmesine rağmen kendilerine herhangi bir iadenin gerçekleşmediğini, çekte sahtekarlık yapıldığına buna ilişkin İzmir CBS’nin … Hazırlık Sayılı dosyanın bulunduğunu, bu dava konusu ile ilişkili olarak İzmir 1.ATM’nin 2015/960 E sayılı derdest dosyalarının bulunduğunu, öncelikle davanın birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ikametgahının Adıyaman ili … ilçesi olduğunu, ayrıca çekin … ilçesinde bankaya ibraz edildiğini, bu nedenle yetkili mahkemelerin … Mahkemeleri olduğunu, yetkisizlik kararı verilerek dosyanın …’ye gönderilmesi gerektiğini, müvekkilinin çeki ciro yoluyla …’tan aldığını, ciro silsilesinin düzgün olduğunu, çekin karşılıksız çıkması üzerine müvekkilinin çeki cirantaya iade ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Asıl davada, avans çeki olarak verildiği ve bedelsiz kaldığı iddia olanan çekler nedeniyle menfi tespit isteğine ilişkindir.
Mahkememizin 2016/1492 Birleşen dava dosyasında, dava bedelsizlik ve sahtelik iddiasına dayalı menfi tespit isteğine ilişkindir.
Birleşen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1084 Esas, 2015/1045 Karar Sayılı dava dosyasında, dava avans çeki olarak verildiği ve bedelsiz kaldığı iddia olanan çekler nedeniyle menfi tespit isteğine ilişkindir.

DELİLLER:
-… Bankası … şubesinin 22/12/2015 ve 25/12/2015 tarihli cevabı yazıları
-İzmir CBS’nin … soruşturma sayılı dosya sureti,
-Gebze Ticaret Sicil Müdürlüğünün 20/01/2016 tarihli yazısı,
-… İcra Dairesinin … sayılı icra dosyası sureti,
-… İcra Mahkemesinin … sayılı dosya sureti,
-Adıyaman … Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosya sureti,
-Bilirkişi Uzman Doktor …’in 24/05/2017 tarihli bilirkişi raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
A-)MAHKEMEMİZİN 2015/960 ASIL DAVA DOSYASINDA; davacının dava konusu çekleri davalı şirketin yetkilisi olarak kendisini tanıtan …, … ve …’a avans çeki olarak teslim ettiği, ancak davalı şirket tarafından ticari ilişkiye konu malların gönderilmediği, çeklerin bedelsiz kaldığı ve üçüncü kişilere yetkisiz imzalarla çekin ciro edildiği iddiası ile menfi tespit isteğinde bulunduğu, davalı şirketin ise davacı şirket ile aralarında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı, davacı şirketten herhangi bir çek alınmadığı savunmasını ileri sürdüğü ve husumet itirazında bulunduğu, her ne kadar davalı şirket husumet itirazında bulunmuş ise de, … Bankası … şubesinin 22/12/2015 ve 25/12/2015 tarihli cevabı yazılarına göre, dava konusu çeklerin davacı tarafından davalı şirket adına keşide edildiği ve lehtar olan davalı şirket tarafından bu çeklerin beyaz ciro ile ciro edildiği ve çeklerin …’a devredildiği, bu nedenle dava konusu çeklerde lehtar ve ciranta olarak yer alan davalı şirketin husumet itirazının yerinde olmadığı, davacının iş bu davayı açmasında hukuki yararı bulunduğu, davalının cevap dilekçesinde kabulünde olduğu üzere davacı ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı, yine İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasında beyanı alınan davalı şirket yetkilileri … ve … ile imza yetkilisi …’in beyanlarına göre, söz konusu çeklerin hatıra binaen davalı şirket adına işlem gördüğü, davalı şirketin davacı şirket ile herhangi bir ticari münasebetinin bulunmadığı ve davacı şirketten alacaklı olmadığı, bu nedenle davalı şirketin çeklerde yer alan lehtar kaydının davalıya herhangi bir alacak hakkı sağlamadığı anlaşılmakla davacının dava konusu çekler nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
B-)MAHKEMEMİZİN 2016/1492 BİRLEŞEN DAVA DOSYASINDA; davacının dava konusu çeklerin … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icraya konulduğu, çeklerin … tarafından muhattap bankaya ibraz edildiği ve karşılıksızdır işlemi gördüğü, çekin ibrazından ve karşılıksızdır kaşesinden sonra yapılan çek devirlerinin alacağın temliki hükmünde olduğu, bu nedenle çek lehtarına karşı ileri sürülebilen tüm defilerin temlik alan hamillere karşı ileri sürülebileceği, davalının son hamil olan …’e ait ciroyu karaladığı ve karşılıksız işleminden önce cirosuna eklediği ve müvekkilinin temlik alan davalıya karşı şahsi tüm defileri ileri sürebileceği iddiası ile menfi tespit isteğinde bulunduğu, … Bankası … şubesinin 22/12/2015 ve 25/12/2015 tarihli cevabı yazılarına göre, dava konusu çeklerin davacı şirket tarafından … adına keşide edildiği, bu şirket tarafından çeklerin … adına cirolandığı, yine bu kişi tarafından çeklerin … adına ciro edildiği ve bu kişi tarafından 04/09/2015 ve 28/09/2015 tarihlerinde takas aracılığı ile muhatap bankaya ibraz edildiği ve karşılıksızdır işlemi gördüğü, dava konusu çeklerin davalı şirket tarafından … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile takibe konu edildiği, çeklerin takibe konu edilmeden önce …’e ilişkin cironun karalandığı, …’ın cirosu ile karşılıksızdır kaşesi arasına gelecek şekilde davalı şirketin kaşe ve cirosunun basıldığı ve bu şekilde davacı şirket aleyhinde takip yapıldığı, davacının bu işleme ilişkin olarak davalı şirket yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunduğu, yürütülen soruşturma neticesinde davalı şirket yetkilileri hakkında Adıyaman … Ağır Ceza Mahkemesinde dolandırıcılık ve sahtecilik iddiası ile dava açıldığı, Adıyaman … Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı daa dosyasında yapılan yargılama neticesinde davalı şirket yetkililerinin dolandırıcılık ve sahtecilik kasıtlarının bulunmadığı ve taraflar arasındaki ilişkinin hukuki ihtilaf olduğu gerekçesiyle beraat kararı verildiği, mahkememizce her ne kadar iş bu ceza dava dosyası bekletici mesele yapılmış ise de, banka ve icradan gelen cevabı yazılara göre dava konusu çeklerin … tarafından muhatap bankaya ibraz edildiği ve karşılıksız işlemi gördüğü ve öncesinde davalı şirketin çeklerde cirosunun bulunmadığının sabit olduğu, ibrazdan sonra hak sahibi olunabilmesi için takip alacaklısı lehine temlik hükmünde de olsa bir cironun varlığı gerektiği, somut olayda karşılıksızdır kaşesinden sonra davalı lehine yapılan herhangi bir ciro olmadığı, bu haliyle ciro silsilesinin düzgün olmadığı ve kopukluk oluştuğu, ayrıca bu hususun birleşen dosya davalısı …’ün cevap dilekçesi ile de sabit olduğu, bu nedenle davalı şirketin söz konusu çekler nedeniyle herhangi bir hak ve alacağa sahip olmadığı, mevcut durum ve mahkememiz kabulüne göre ceza dava dosyasının bekletici mesele yapılmasının usul ekonomisine uygun olmadığı, ayrıca davacı şirket tarafından yargılama aşamasında icra tehdidi altında icra dosyasına bir kısım ödeme yapıldığı ve bu ödemeden 1.052,53 TL’nin davalı şirkete ödendiği, yapılan bu ödemenin davacıya iadesinin gerektiği anlaşılmakla, davacının menfi tespit isteğinin kabulüne, yapılan tahsilatın istirdadına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
C-)BİRLEŞEN İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2015/1084 ESAS, 2015/1045 KARAR SAYILI DAVA DOSYASINDA;
Davacının dava konusu çekleri davalı şirketin yetkilisi olarak kendisini tanıtan …, … ve …’a avans çeki olarak teslim ettiği, ancak davalı şirket tarafından ticari ilişkiye konu malların gönderilmediği, lehtar olan şirket yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunulduğu, yapılan soruşturmada alınan beyanlara göre çekin yetkili olayan kişilerce üçüncü kişilere ciro edildiğinin beyan edildiği çeklerin bedelsiz olduğu iddiası ile menfi tespit isteğinde bulunduğu, … Bankası … şubesinin 22/12/2015 ve 25/12/2015 tarihli cevabı yazılarına göre, dava konusu çeklerin davacı şirket tarafından … adına keşide edildiği, bu şirket tarafından çeklerin … adına cirolandığı, yine bu kişi tarafından çeklerin … adına ciro edildiği ve bu kişi tarafından 04/09/2015 ve 28/09/2015 tarihlerinde takas aracılığı ile muhatap bankaya ibraz edildiği ve karşılıksızdır işlemi gördüğü, bu nedenle dava konusu çeklerde ciranta ve hamil olarak yer alan davalılara husumet yöneltilmesinin usule uygun olduğu ve davacının iş bu davayı açmasında hukuki yararı bulunduğu, dava konusu uyuşmazlığın niteliğine göre ispat külfetinin davacıda olduğu, kambiyo hukukuna göre çekin ödeme vasıtası olduğu ve davacı ile davalılar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmasına gerek olmadığı, her ne kadar davacı tarafından çeklerin avans çeki olarak verildiği ve bedelsiz kaldığı ileri sürülmüş ve bu iddia mahkememizin 2015/960 esas sayılı asıl dava dosyasında lehtar yönünden kabul edilmiş ise de, davacının çek metinlerinden anlaşılamayan bu hususu ve şahsi defileri ciranta ve son hamil olan davalılara yöneltemeyeceği, TTK’nın 677. maddesindeki düzenlemeye göre, imzaların istiklali prensibinin benimsendiği, bu nedenle keşidecinin lehtar ve cirantaların imzalarının sahteliğini ileri süremeyeceği, ciro imzalarından biri sahte olsa bile, düzgün ciro silsilesine göre çeki iktisap edenin, çeki iktisapta ağır kusurunun bulunduğunun ayrıca kanıtlanması gerektiği, dava konusu çekteki ciro silsilesi düzgün olup, aksi ispatlanamadığı için davalı tarafın iyi niyetli yetkili hamil ve ciranta konumunda olduğu, davalıların dava konusu çekleri kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu hususunda davacı tarafça yeterli ve inandırıcı delil sunulamadığından, davalılar hakkındaki davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

Asıl ve birleşen dosyalarda 250,00 TL bilirkişi ücreti ile 589,10 TL müzekkere ve tebligat giderinden oluşan yargılama gideri sarf edilmiş olup, 250,00TL bilirkişi ücreti birleşen mahkememizin 2016/1492 sayılı dosyası yönünden gerçekleştirildiğinden bu dosya kapsamında yargılama gideri olarak dikkate alınmış, her üç dosya için yapılmış olun 589,10 TL müzekkere ve tebligat gideri ise üçe bölünmüş ve dosyalar arasında eşit şekilde paylaşılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
A-) Mahkememizin 2015/960 esas sayılı asıl dava dosyası yönünden;
1-Davanın KABULÜ ile,
-… Bankası … şubesine ait keşide yeri İzmir, keşide tarihi 23/09/2015, meblağı 22.000,00 TL, çek seri nosu …, keşidecisi …, lehtarı … ve
-… Bankası … şubesine ait keşide yeri İzmir, keşide tarihi 04/09/2015, meblağı 28.000,00 TL, çek seri nosu …, keşidecisi …, lehtarı …, olan çekler nedeniyle davacı …’nin davalı …’ne borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Alınması gerekli 3.415,50 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 853,88 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 2.561,62 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvurma harcı, 853,88 TL peşin harç, 196,36 TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 1.077,94 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 Yılı AAÜT’nin 13/1-2 fıkrası uyarınca 7.300,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
6-Davacı tarafından yatırılan teminatın HMK’nun 392 maddesi uyarınca işlem yapılarak davacıya İADESİNE,
B-) Mahkememizin birleşen 2016/1492 esas sayılı dava dosyası yönünden;
1-Davanın KABULÜ ile,
– … Bankası … şubesine ait keşide yeri İzmir, keşide tarihi 23/09/2015, meblağı 22.000,00 TL, çek seri nosu …, keşidecisi …, lehtarı … ve
-… Bankası … şubesine ait keşide yeri İzmir, keşide tarihi 04/09/2015, meblağı 28.000,00 TL, çek seri nosu …, keşidecisi …, lehtarı …, olan çekler nedeniyle davacı …’nin davalı …’ne borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-… İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davalı …’ne ödenen 1.002,53 TL’nin davalı …’den tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
3-Alınması gerekli 3.483,98 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 853,88 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 2.630,10 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
…/…
4-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvurma harcı, 853,88 TL peşin harç, 196,36 TL müzekkere-tebligat gideri, 250,00 TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.329,44 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-Davacı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 Yılı AAÜT’nin 13/1-2 fıkrası uyarınca 7.430,33 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
C-)Birleşen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1084 esas sayılı dava dosyası yönünden;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin olarak yatırılan 853,88 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 794,58 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra isteği halinde davacıya İADESİNE,
3-Mahkememizce bu yargılama nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.19/03/2021

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA