Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/415 E. 2021/1135 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/415
KARAR NO : 2021/1135

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 09/04/2015
KARAR TARİHİ : 14/12/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kaza sonucu müvekkilinin aracında maddi hasar meydana geldiği taraflarca düzenlenen trafik kazası tespit tutanağındaki çizim ve oluşa ilişkin açıklamalara göre kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu … plakah aracın kaza tarihi itibarı ile … Sigorta A.Ş. tarafından …polipe numarası ile sigortalı olduğu, davaya konu hasar nedeniyle araçtaki hasar miktarının tespiti amaçlı İzmir Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… D.İş sayılı dosyası üzerinden tespit yoluna gidildiği, tespit sonrasında verilen raporda aracın tamir için gerekli değişecek yedek parça bedeli ve işçilik bedeli toplamı 40.544,80-TL tespit edildiği, emsal araç bedelinin 23.000,00-TL olduğu aracın hasarlı halinin İse 6 000,00-TL olarak belirlendiği bu durumda toplam zararın 15.000,00- TL olarak tespit edildiği, davalı sigorta şirketinin araç mahrumiyeti yününden sorumluluğu bulunmadığından davalı araç maliki ve sürücüye müracaat hakkının saklı kalması kaydıyla 11.000,00-TL tazminatın davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketinden tazmini talep edilmektedir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, davalı şirketin sorumluluğu Trafik Poliçesindeki limitler ve sigortalıların kusuru ile sınırlı olup, kaza tarihinde müvekkil şirketin maddi hasar sebebiyle araç başına 29.000 TL teminat sorumluluğu olduğu, Yargıtay içtihatları ve ilgili mevzuat uyarınca sigorta şirketinin temerrüdü, talep edilen tazminat için hasarın teminat kapsamına girip girmediğini incelemeye yeterli belgelerle ihbar tarihinden itibaren başladığı, Yargıtay yerleşik içtihatları ve Trafik Sigortası Genel Şartları B.2 maddesi gereği, hasarın sigorta tazminatı kapsamında yer alıp almadığının, kusur durumunun yani ödemeye esas alınabilecek tüm belgelerin toplanmasından önce Sigorta şirketinin temerrüdü gerçekleşmediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
İzmir …Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… D.İş sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
İzmir …Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
23/02/2017 tarihli bilirkişi raporunda; … plakalı, Opel marka Astra tipi 1994 model otomobil sürücüsü …’ın Karayolları Trafik Kanunu 57.maddesne aykırı davranışı nedeni bu kazanın oluşumunda 1. derecede etken olmuş aynı Kanunun asil kusurları belirleyen 64.h “kavşaklarda geçiş önceliğine uymama” asli kusurunu işlediğinden asli (%75 oranında) kusurlu bulunduğu, … plakalı, Citroen marka 04 SX 1.4i tipi, 2005 model, otomobil sürücüsü …’ın Karayolları Traflk Kanunu 52.1 a ve b maddesine aykırı davranışı nedeniyle bu kazanın oluşumunda 2.derecede etken olduğu ve tali (%25 oranında) kusurlu bulunduğu, … plakalı, Citroen marka , 04 SX 1.4i tipi, 2005 model araçta bıı kaza nedeniyle 40.544,60TL lik( KDV dahil) hasar meydana geldiği, Emsal hasarsız arasın piyasa rayiç değerinin 23.000TL ve aracın hasarlı haldeki değerinin 8.000 TL olduğu bu durumda aracın tamir edilmeyip hasarlı hali ile değerlendirilmesinin uygun olduğu ve zarar ziyan miktarının 15.000 TL olduğu tespit edilmiştir.
Sorumluluk hukukunun amacı, zarar görenin uğramış olduğu gerçek zararı gidermek, kaybolan bir değerin yerine, nitelik veya nicelikçe benzer bir değer koymaktır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
TBK’nın 54. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ile tedavi giderleri de bu zarar türleri arasında yer almaktadır.
Bedensel zarara uğrayan kimse, çalışma gücünü sürekli veya geçici olarak yitirmesinden ve ileride edineceği kazançtan yoksun kalmasından doğan zarar ile bütün giderlerini isteyebilir. Çalışamamaktan kaynaklanan zarar ise geçici iş göremezlik nedeniyle olabileceği gibi; sürekli iş göremezlik biçiminde de olabilir. Geçici iş göremezlik zararı, zararı görenin yaptığı iş ve gelir durumu itibariyle iyileşme süresinde elde edemediği kazançtan ibarettir. Sürekli iş göremezlik zararı ise beden gücü kaybına uğrayan kişinin, zarar görmeden önce yapmakta olduğu iş için daha fazla bir güç (efor) harcaması nedeniyle doğan zarardır.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde;
Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına Thtar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür- Haksız eylem, kusurlu ve hukuka aykırı bir eylemle başkasına zarar verilmesidir. Bir haksiz fiilden söz edebilmek için;
– Zarar verici bir fiil
– Bu fiilin hukuka aykırı olması
– Fiili İcra edenin kusurlu bulunması
– Fiil ve zarar arasında uygun illiyei bağının bulunması gerekir.
Fiilin, bilinçli bir iradeye dayanmış olması gerekir. Hukuka aykırı fiil, hukukun koruduğu değerlerin, çiğnenmesi sonucunda, hukuk düzeninin bir kuralını İhlal eden fiildir, Hukuka aykırılık, zarar vermeyi yasaklayan ya da önleyen kuralların çiğnenmesidir,
Bir eylemin hukuka aykırı olarak kabul edilebilmesi için aynı zamanda bir hukuka uygunluk nedeninin mevcut olmaması gerekir. Kusur, hukuk düzeni tarafından kınanan bir davranışın bilerek ve isteyerek yapılmasıdır. Olağan yaşam deneyimlerine, genel düşünceye ve objektif olasılığa göre, bir olayın gerçekleşmesi ile sonuç ortaya çıkmış ya da bu olayın oluşması ile sonucun ortaya çıkması kolaylaşmış ise ilk hareket ikincisinini nedeni, İkinci Olay birinci hareketin sonucu sayılır. Buna uygun illiyet bağı denir.
Tazminat hukukunda sorumluluktan söz edilebilmesi için yalnızca eylemin yasaya veya sözleşmeye aykırı olması yeterli değildir. Fiil sonucunda bir zararın doğmuş olması ve zararla fiilli arasında uygun nedensellik bağının bulunması da gerekir, Nedensellik bağı sorumluluğun temel öğesidir. Zararla eylem arasında nedensellik bağının mevcut olması, zararın eylemin bir sonucu olarak ortaya çıkması, yani eylem olmadan zararın ortaya çıkmayacağının kesin olarak bilinmesidir. Zarar ile fiil arasında uygun nedensellik bağının bulunup bulunmadığı hususu, her somut olayda kendi içerisinde ayrıca değerlendirilir,
Kusur sorumluluğunda, üç durumda nedensellik bağı kesilebilir.
– Zorlayıcı neden
– Zarar görenin ağır kusuru
– Üçüncü kişinin ağır kusuru
Somut olayda davalının sigorta şirketinin sigortalısı araç sürücüsünün, 2918 sayılı yasanın 57 ve 84/h maddelerine aykırı davranmak suretiyle, davacının maliki bulunduğu aracın sürücüsü ise kavşaklara yaklaşırken hızını azaltmamak kuralını ihlal ettiği, bu ihlaller neticesinde davacının aracında zarar meydana geldiği her iki araç sürücüsünün fillinin de davacının maliki bulunduğu araçta meydana gelen zarar ile uygun illiyet bağına sahip olduğu, araçta meydana gelen zararın tespiti için bilirkişi incelemesi yapıldığı, zarar gören aracın sürücüsünün de zararın meydana gelmesinde 2918 sayılı yasaya aykırı fiili neticesinde sebep olduğu anlaşılmakla, ihlal içerikli fiillerin yoğunluk derecesi dikkate alınmak suretiyle tazminat miktarı belirlenmiş ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜNE;
-11.000 TL tazminatın 09.04.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-350-TL bilirkişi ücreti 245,60-TL tebligat gideri, 187,86 TL dava açılırken ödenen karar ve ilam harcı olmak üzere toplamda 783,46 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Eksik olan 563,55-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 13/2 ye göre 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisine İstinaf yargı yolu açık olmak üzere verilen karar davalı tarafın yokluğunda davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.14/12/2021

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır