Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/96 E. 2021/648 K. 09.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2013/96 Esas
KARAR NO : 2021/648

A- MAHKEMEMİZİN 2013/96 ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN ;

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 18/03/2013

B- MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞTİRİLEN İZMİR … ATM’NİN …
ESAS … KARAR SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;

DAVA :Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİH : 26/03/2013
KARAR TARİHİ : 09/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği 18/03/2013 tarihli dava dilekçesinde; müvekkilinin süt ve süt ürünleri işleme fabrikasının sahibi olduğunu, şirketin temelinin davalının dedesi … tarafından 1890 lı yıllarda atıldığını, daha sonra babası …’nın köklü bir peynir mandırasına dönüştürdüğünü, … Ltd Şti’ne dönüştürdüğünü, … … ‘ın ölümünden sonra şirketin hisselerinin …, … …, … … ( …) ,… … şeklinde bölüşüldüğünü ve tescil edildiğini, şirket müdürlüğünün uzun süre … tarafından yürütüldüğünü 2010 yılında şirkete dışarıdan sermaye koymak suretiyle … ‘ın katıldığını, şirketin … Ticaret Sicil Müdürlüğünün … merkez sicil numarası ile tescil edildiğini, … ‘ın müdür olarak 2009 yılında … Süt Ltd Şti ile … AŞ arasında tek satıcılık fason sözleşmesi imzaladığını, o tarihten bu yana fabrikanın yalnızca … ‘ün istediği peynir ve diğer süt ürünlerini ürettiğini ve yalnızca bu şirkete sattığını, diğer ortakların bu anlaşmadan sonra yapılan ticaret nedeniyle şirketin sürekli olarak zarar gördüğünü bu işe bir çeki düzen verilmesini dile getirdiklerini bu gelişmeden sonra şirketin tek müdürü olan … ‘ın müdürlük görevinin sona erdiğini ve çift imza ile … ve … ‘ın görevlendirildiğini, … ‘ın ikinci müdür olarak seçildikten sonra şirket içindeki suistimalleri saptadığını, ortaklardan … ve … ‘nin avukatları aracılığıyla 08/10/2012 tarihinde … ile görüştüklerini 4 yıl boyunca elde edilmesi gereken 3-4 karın ortada olmadığı gibi şirketin 600-700.000,00 TL borcunun bulunduğunu bu nedenle işletmenin tüm hesaplarının … ile birlikte yeniden gözden geçirilmesini ve sözleşmenin sona erdirilmesi gerektiğini söylediklerini aynı günün gecesinde saat 20:24 arasında davalı … ‘ın … şirketi yetkililerini kamyonlarını fabrika binasına çağırmak kaydı ile şirketin 500.000,00 TL değerinde işlenmiş ve yarı işlenmiş mamullerini bu firmaya teslim ettiğini, bu konuda ortaklardan … ‘ın yaptığı Menderes CBS ‘nin … sayılı dosyasına yapılan şikayette bu malların bedelini aldıklarını … ‘ün bu mal bedelini ödediğini bildirdiği, bu yönde takipsizlik kararı alınmasına neden olduğunu, takipsizlik kararı sonucunda … yetkilileri tarafından müvekkili aleyhine Menderes CBS’nin … sayılı dosyası ile iftira suçundan şikayette bulunduklarını ayrıca İzmir … AHM’nin … sayılı dosyası ile manevi tazminat davası açıldığını, daha sonra İzmir … ATM’nin … sayılı dosyası ile şirkete kayyım tayin edildiğini, kayyım tarafından yapılan olağanüstü genel kurul toplantısı ile … ‘ın müdür olarak tayin edildiğini, … ‘ın şirket kayıtlarında bulunmayan 1 adet eski tanzim tarihi taşıyan kambiyo senedi tanzim etmek suretiyle İzmir …. İM’nin … sayılı dosyası ile icra takibi açılmasına neden olduğunu, şirketi borçlandırdığını, şirketin bütün mal varlığını haczettirdiğini, şirket kayıtları incelendiğinde davalının sürekli olarak şirketin paralarını emniyeti su istimal ettiği, şirket alacakları ile ilgili olarak … ‘ten aldığı tahsil çeklerini nasıl ve ne maksatla süt aldığı kooperatife vermek kaydı ile ve bu kooperatifçe de aynı çeklerin … ‘e iade edildiği sarmalına girdiğinin saptandığını, TTK’nun ortaklar arasında dürüstlük ve güven ilişkisine dayanmayı emrettiğini, sahte senet vermek, şirketi sürekli zarara uğratmak, şirketin borcu bulunmamasına rağmen tüm mallarını bir başka şirkete parasını almış gibi fatura ve sevk irsaliyesi düzenlemeden peşkeş çekmek, şirketin tahsil çeklerini hukuki hileler ile yok etmek, süt fiyatlarını yüksek düzeyde belirleyen firmalara ses çıkarmamak, satılan peynir ve ürünlerin bedellerini piyasanın çok altında hatta maliyetinin altında olarak belirlemek ve bu bedeller ile satmak, …’ten aldığı talimatlarla davranıp her tenekeye fazladan 2kg peynir yerleştirmek, üretim bölümünün kontrolünü … ‘ün belirlediği teknik elemanlarca yürüterek sütte mevcut süt oranlarının, yağ oranlarının eksik yada fazla çıkmasına göz yummak, şirketin üretimini durdurmasından sonra fabrikaya gelerek kasadaki paraları almak, mazot deposundan kendi şahsi çıkarları için mazot çekmek gibi nedenlerle ortağın şirkete zarar verdiğini belirtmiş, şirkete zarar veren ortağın ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili Mahkememize verdiği 02/04/2013 tarihli cevap dilekçesinde; 07/02/2012 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı ile süresiz yetkili kılının şirket müdürü … ‘ın şirkete 21/07/2019 tarihli karar ile ortak olduğunu, … ve … ‘ın 2009 yıllarında … Hotel ve Antalya Merkez ‘de kadın kuaförlüğü sektöründe hizmet veren ticaret işletmeler kurduklarını, bu işletmelerin iflas ettiğini, … ve …’nin bu alanda uğradıkları ticari zararları kapatmak için müvekkilinin ortağı olduğu davacı şirketin aktiflerini menkul ve gayrimenkullerini satma çabası içine girdiklerini, bu çaba doğrultusunda … ve …’nin zihninde davacı şirketi … AŞ. ‘ye satma fikri canlandığını ve dava dışı … müdür ve ortaklarına davacı şirketi satın almaları, satın almazlarsa … AŞ. ile fason mal üretimini keseceklerini belirttiklerini, … AŞ.’nin davacı şirketi satın almaya yanaşmayınca da davacı şirket ile … AŞ. arasında süre gelen fason mal üretim ticaretinin sona erdiğini, bu yanlış kararın şirketi iflasa sürüklediğini, şirket için ciddi bir performans kaybı ve maddi sıkıntı getirdiğini, hisse çoğunluğunu elinde bulunduran … ve …’in müvekkilini … AŞ. ile birlik olup kendi şirketine ihanet etmekle suçladıklarını, ortağı olduğu davacı şirketin mallarını çalmakla ve güveni kötüye kullanmakla itham ettiklerini, müvekkiline yönelik haksız isnat ve iftiralarda bulunduklarını, Menderes CBS’nin … Esasında kayıtlı soruşturma dosyasında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, müvekkilini dışlayan davacı şirket müdürü …’ın yakın tarihte aldığı bir kararla müvekkilinin şirket defterleri ile kayıtlarının inceleme girişimlerini fiilen engellediğini, müdür … ‘ın müvekkilin ortağı olduğu davacı şirketin üretim yaptığı tesisine, fabrikasına, giriş çıkışını dahi yasakladığını, müdür ve diğer ortaklardan … ‘ın İzmir … ATM’nin … Esas ve … Karar sayılı kararı ile müvekkilinin gıyabında şirkete kayyım tayin ettirerek müvekkilini yönetimden uzaklaştırdığını, müvekkili ile diğer ortak … ‘ın 22/11/2011 tarihli şirket kararı ile 5 yıl süre ile müştereken müdür atanmış olmalarına rağmen müdür …’ın müvekkiline karşı beslediği husumet doğrultusunda 07/02/2013 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurulda kendisini münferiden yetkili temsilci olarak atatmak suretiyle alikıran baş kesen konumuna geldiğini, bunların yanında müdür … ve müdür …’ın eylem birlikteliği içerisinde davacı şirketi borç altına soktuklarını, davacı şirket hesabına yatan bedelleri de hiçbir makul ve haklı neden olmaksızın kendi zimmetlerine geçirdiklerini, müdür …’ın … .. Ltd Şti’nin … Bankası … Şubesi hesabından kendisinin … Bankası hesabına toplam 49.630,00 TL para geçirdiğini, bu hususta CBS ‘ye şikayette bulunulduğunu soruşturmanın İzmir CBS’nin … numaralı dosyası üzerinden devam ettiğini belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyamız davalısı tarafından dosyamız davacısı ve … , … ve… … hakkında İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyasında dava açtığı belirlenmiş, davacı vekili İzmir … ATM’ye verdiği 26/03/2013 tarihli cevap dilekçesinde; müvekkilinin davalı … Süt Ürünleri Tel. Tar. Tur. Ve İnşaat İhr. İth. San ve Tic Ltd Şti’nin %31,25 ortağı ve 25.000 adet hissesine sahip olduğunu, son yıllarda davalı şirket bünyesinde yaşanan olumsuz gelişmeler olduğunu, hisse devirleri ile değişen şirket yönetiminin müvekkiline yönelik haksız saldırılarının olduğunu, TTK’nın 638/2 maddesi doğrultusunda müvekkilinin davalı şirketten çıkmasına karar verilmesini, bu nedenle davalı şirketin reel karından müvekkilinin dava tarihine düşen veya düşecek kısmın tespit edilerek, belirsiz alacak statüsü ile yargılama da ileride belirlenecek miktarı arttırmak kaydıyla 10.000,00-TL bedelin davalıdan tahsili ile müvekkiline verilmesini, dava süresince müvekkilinin ortaklığın borçlarından doğan sorumluluğunun tümünün dondurulması ve müvekkilinin durumunun teminat altına alınması amacıyla ayrılma akçesinin teminini sağlayacak sermaye arttırımı dışında manifülatif nitelikli olan ve müvekkilinin ortaklık payını küçültecek suiniyetli sermaye arttırımının yapılmasının tedbiren önlenmesini ve durdurulmasını, TTK’nın 641 maddesi uyarınca müvekkilinin hakkı olan %31,25’lik esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesi bedel tutarının HMK 107 maddesi uyarınca belirsiz alacak davası statüsü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 50.000,00-TL’lik kısmının müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … Süt Ürünleri San ve Tic Ltd Şti, … ve … vekili İzmir … ATM ye verdiği 25/04/2013 tarihli cevap dilekçesinde ; davanın davacısı aleyhine İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını her iki dosyanın birleştirilmesi gerektiğini, davacının dağıtılmayan kar adı altında talepte bulunduğunu, şirketin karının değil zararının bulunduğunu, davacının sermaye artışının engellenmesi ve bu yönde müvekkilinin şirket borçlarından sorumluluklarının durdurulmasını talep ettiklerini, söz konusu taleplerin hukuki ciddiyetinin bulunmadığını, davanın belirsiz alacak olarak açılamayacağını, davacı hakkında açılmış ortaklıktan çıkarma davası olduğu için açılan davaya da gerek bulunmadığını, davacının şirketi zarara uğrattığını ve uğratmaya da devam ettiğini, davacının ortaklıktan çıkma gerekçelerinin bulunmadığını ancak ortaklıktan çıkarılma gerekçelerinin mevcut olduğunu, davacının müvekkillerinin kendisini tehdit ettiğini, iddianın yerinde olmadığını, davacının şirketin sermaye azaltımını talep ettiğini, söz konusu talebin hukuki dayanağının bulunmadığını belirtmiş, dosyanın İzmir … ATM”nin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İzmir … ATM’ce dosya ile Mahkememizin … Esas sayılı dosyası ile hukuki ve fiili irtibat bulunduğundan bahisle dosyanın dosyamızla birleştirilmesine karar verilmiş, dosya Mahkememize gönderilmiş yargılamaya Mahkememizce devam olunmuştur.
Davacı şirketin sicil dosyası celb edilmiş, şirketin … sokak … Organize Sanayi Bölgesi … İzmir adresinde kayıtlı olduğu, şirket hissedarlarının ve hisselerinin … 1.666 hisse , … 26.667 hisse , … 50.000 hisse ve … 1.667 hisse olup şirketin halen faal olduğu belirlenmiştir.
İzmir … ATM’nin … Esas … Karar sayılı dosyasının incelemesinde; davacının …, davalının … … Tarım Turizm ve İnşaat İhracat İthalat San ve Tic Ltd Şti, davanın kayyım tayini davası olduğu, mahkemece 27/12/2012 tarihinde davanın kabulü ile … … Tarım Turizm ve İnşaat İhracat İthalat San ve Tic Ltd Şti’ne müdür tayini için olağanüstü toplantıya çağırmak ve temsil etmek üzere … ‘ın kayyım olarak atanmasına karar verildiği belirlenmiştir.
Menderes CBS’nin … sayılı evrakının incelemesinde ; müştekinin …, şüphelilerin …, …, …. ve … , suçun güveni kötüye kullanmak suç tarihinin 08/10/2012 olduğu, 15/11/2012 tarihinde müşteki ile şüphelilerin arasındaki anlaşmazlığın ortaklık ilişkisinden kaynaklanan ticari bir uyuşmazlık niteliğinde olduğu ve ortada adli soruşturma konusu yapılabilecek bir suç bulunmadığından bahisle şüpheliler hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği belirlenmiştir.
İzmir CBS’nin … sayılı evrakın incelemesinde; müştekilerin …, … ve … şüphelinin …, suçun iftira, suç tarihinin 10/2002 olduğu, 22/02/2013 tarihinde CBS’nin yer itibariyle yetkisizliğine karar verildiği, dosyanın Menderes CBS’nin … soruşturma numarasına kaydedildiği, 08/03/2013 tarihinde … CBS ‘ce CBS’nin … numaralı soruşturma kapsamında müştekiler ile şüpheliler arasındaki anlaşmazlığın ortaklık ilişkisinden kaynaklanan ticari bir uyuşmazlık niteliğinde olduğu ve ortada adli soruşturma konusu yapılabilecek bir suç bulunmadığı gerekçesi ile kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği görülmekle şüphelinin olayda iftira kastı ile hareket ettiğini düşündürecek somut bir delil bulunmadığından hakkında kamu adına kovuşturma yapılmasına karar verildiği belirlenmiştir.
Menderes CBS’nin … soruşturma sayılı evrakının incelemesinde; müştekinin …, şüphelinin …, suçun iftira, suç tarihinin 2012 olduğu, 09/09/2013 tarihinde iftira suçunun oluşabilmesi için bir kimsenin işlenmediğini bildiği halde hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılması amacı ile hukuka aykırı bir fiil isnadının gerektiği, şüphelinin müştekiye yönelik isnatlarının CBS’ce suç olarak yorumlanmaması, hukuki mahiyette olması nedeniyle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği dikkate alındığında şüpheli …’ın eyleminin şikayet hakkını kullanma olarak değerlendirilmesinin gerektiği, iftira suçunun maddi unsuru yönünden oluşmadığı dikkate alınarak şüpheli hakkında kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği belirlenmiştir.
Davalı … ‘ın davacı şirket ortaklığından çıkarılmasına ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı ve TTK’nun 641. Maddesi gereğince ayrılma akçesi ile kar payının belirlenmesine yönelik olarak keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmış, yapılan keşif sonucu alınan İnşaat mühendisi, makine mühendisi, mali müşavir ve gıda mühendisi bilirkişiden oluşturulan 15/06/2016 havale tarihli bilirkişi kurulu raporunda , davacıların ortağı bulunduğu … Süt Ürünleri San Tic Ltd Şti’ne ait gayrimenkullerin tespit tarihi itibariyle rayiç değerinin 3.000.000,00 TL yine şirkete ait tesis, makine ve cihazların taşıt ve demirbaşların rayiç değerinin ise 57.500,00 TL olduğu, buradan hareketle şirketin toplam değerini tespit tarihi itibariyle 3.057.000,00 TL ‘den ibaret olduğu, tespite konu şirketin 80.000 adet hisseden ibaret olup toplamda 2.000.000,00 TL lik ödenmiş sermayesi dikkate alındığında teknik heyet tarafından 3.057.500,00 TL olarak belirlenen şirket değerinin şirketin 80.000 adet hissesine bölünmesi ile şirketin 1 adet hisse değerinin 38,21875 TL sine tekabül ettiği, şirket ortaklığından ayrılmak isteyen ortağın sahip olduğu her bir hisse adedine isabet edecek hisse değerinin 38,21875 TL olarak hesaplanmasının gerekeceği görüş ve kanaatine varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir.
Bilirkişi kurulu raporunun hukukçu bilirkişi tarafından imzalanmadığı belirlendiğinden imzaların tamamlanarak raporun dosyaya sunulması için dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, alınan 05/12/2016 tarihli bilirkişi kurulu raporunda , asıl dava kapsamında davacı şirketin davalının ortaklıktan çıkarılması talebine ilişkin olarak talebin temelinde davalının şirket müdürü olarak şirketin paralarını su istimal ettiği, şirketin tahsil çeklerini hukuki hileleri ile yok ettiği ve özellikle şirketin 500.000,00 TL tutarındaki mallarını … ünvanlı başka bir firmaya teslim etmek suretiyle şirketi zarara uğrattığı iddialarının yattığı, bu konuda şirketin ortak ve müdürü olan …’ın … ve … Firması yetkilileri hakkındaki şikayeti üzerine Menderes CBS’nin … soruşturma sayılı dosyası ile yapılan soruşturma neticesinde müşteki ile şüpheliler arasındaki anlaşmazlığın ortaklık ilişkisinden kaynaklanan ticari bir uyuşmazlık olduğu gerekçesi ile … ve diğer şüpheliler hakkında takipsizlik kararı verildiği ve bu takipsizlik kararına yapılan itirazın Karşıyaka … ACM ‘ce reddedildiği anlaşıldığı gibi davacı şirket vekilinin dosyaya ibraz ettiği deliller arasında davacı şirket adına şirket müdürü sıfatı ile davalı … ve … Firması adına … isimli kişinin imzalarını taşıyan 08/10/2012 tarihli el yazılı tutanaktan … firmasının davacı … Ltd Şti ‘den olan alacaklarına karşılık olmak üzere muhtelif malların … tarafından … firmasına teslim edildiği anlaşılmakla birlikte davacı … Süt Ltd Şti’nin ticari defterlerine ulaşılamadığından bilirkişi heyetinin mali müşavir üyesi tarafından 08/10/2012 tarihli tutanakta belirtilen şirket mallarının gerçekten davacı şirketin … firmasına olan borcunun ödenmesine yönelik olup olmadığı konusunda somut bir değerlendirme yapılamadığı bu çerçevede davacı şirketin davalı … ‘ın haklı sebeple ortaklıktan çıkarılmasına dair talebi bakımından davalı … ‘a atfedilmesi mümkün haklı sebeplerin davacı şirket tarafından ispatlanmış olup olmadığı konusundaki takdirin Mahkemeye ait olduğu , birleşen dosyada dava dosyası ekinde yer alan İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyası içeriğinden davalı şirketin müştereken temsile yetkili müdürleri olan şirket ortakları … ile … arasında çıkan ihtilaflar nedeniyle şirketin işlemez hale geldiği ve şirket ortaklarından … ‘nin talebi üzerine İzmir … ATM ‘nin … Esas … Karar sayılı kararı ile şirkete kayyım atandığı ve atanan kayyım tarafından toplantıya çağrılan 07/02/2013 tarihli olağanüstü genel kurulda … ‘ın münferiden temsile yetkili şirket müdürü seçildiği ve böylelikle davacı … ‘ın şirkette müdürlük sıfatının sona erdiği ve şirket yönetimi konusunda herhangi bir yetkisinin kalmadığı , davacı … ‘ın şikayeti üzerine şirket müdürü … hakkında Menderes CBS’nin…. soruşturma nolu dosyası ile yapılan soruşturma neticesinde tehdit suçundan kamu davası açıldığı ve Menderes …. ASCM’nin … Esas … Karar sayılı kararı ile şirket müdürü … hakkında davacı … ‘a yönelik tehdit suçundan dolayı mahkumiyet kararı verildiği ve bu hali ile şirketteki müdürlük sıfatı sona eren davacı … ile şirket müdürü … arasındaki ortaklık ilişkisinin devam ettirilmesinin fiilen imkansız ve çekilmez hale geldiği değerlendirmesinin yapmanın mümkün olup buna göre davacının davalı şirketteki ortaklığından haklı sebeple çıkmasına karar verilmesi talebi bakımından TTK 638/2 hükmü anlamında haklı sebeplerin var olup olmadığı ve buna göre davacı … ‘ın davalı şirket ortaklığından çıkma talebinin yerinde olup olmadığı konusundaki nihai değerlendirmenin Mahkemenin takdirinde olduğu, bu çerçevede asıl dosyada davalı birleşen dosyada davacı … ‘ın davalı şirket ortaklığından haklı bir sebeple çıkmasına veya çıkartılmasına karar verildiği takdirde TTK 641. Maddesi uyarınca davacının davalı şirketteki esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesinin davalı şirketten talep hakkı mevcut olup bilirkişi heyeti tarafından davalı … Ltd Şti’nin ticari defterlerine ulaşılamadığından şirkete ait taşınmaz ile fabrika binası içinde yer alan tesis, makine ve cihaz, taşıt, demirbaşların rayiç değerleri esas alınarak tespit tarihi itibariyle rayiç değerinin 3.129.200,00 TL ‘den ibaret olduğunun tespit edildiği, mevcut delil durumuna göre yapılan bu tespit dikkate alındığı takdirde davacının davalı şirketteki %31,5 payına isabet eden ayrılma akçesinin 977.875,00 TL olduğu, diğer yandan davacının ayrılma akçesi yanında ayrıca kar payı talebinde bulunmuş olduğu görülmekle birlikte davalı şirketin muhtemel karlarının öz varlık değeri ve dolayısıyla davacının ayrılma akçesine dahil olduğu dikkate alındığında davacının ayrıca ileri sürdüğü kar payı ödenmesi talebinin isabetli olmadığı ayrıca mahkemece … ‘ın ortaklıktan haklı sebeple çıkmasına veya çıkarılmasına karar verilir ise TTK 642/1 maddesi hükmüne göre ayrılma akçesi alacağının ortaklıktan ayrılması ile birlikte yani … ‘ın ortaklıktan çıkması yada çıkarılmasına dair mahkeme kararının kesinleşmesi ile birlikte muaccel olacağı dikkate alındığında davacının ancak ortaklıktan çıkma yada çıkartılma konusundaki mahkeme kararı kesinleştiğinden itibaren davacı şirketten faiz talep edebileceği görüş ve kanaatlerine varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir.
Bilirkişi ek raporunda şirkete ait defterlerin incelenmediği belirlendiğinden ve rapora taraflarca itiraz edildiğinden davacı defterleri incelenerek ve taraf itirazları da değerlendirilerek ek rapor sunulması için dosya bir kez daha bilirkişi heyetine tevdi edilmiş alınan 07/09/2017 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda; asıl dava kapsamında davacı şirketin davalının ortaklıktan çıkarılması talebine ilişkin olarak talebin temelinde davalının şirket müdürü olarak şirketin paralarını su istimal ettiği, şirketin tahsil çeklerini hukuki hileleri ile yok ettiği ve özellikle şirketin 500.000,00 TL tutarındaki mallarını … ünvanlı başka bir firmaya teslim etmek suretiyle şirketi zarara uğrattığı iddialarının yattığı, bu konuda şirketin ortak ve müdürü olan …’ın … ve … Firması yetkilileri hakkındaki şikayeti üzerine Menderes CBS’nin … soruşturma sayılı dosyası ile yapılan soruşturma neticesinde müşteki ile şüpheliler arasındaki anlaşmazlığın ortaklık ilişkisinden kaynaklanan ticari bir uyuşmazlık olduğu gerekçesi ile … ve diğer şüpheliler hakkında takipsizlik kararı verildiği ve bu takipsizlik kararına yapılan itirazın Karşıyaka … ACM ‘ce reddedildiği anlaşıldığı gibi davacı şirket vekilinin dosyaya ibraz ettiği deliller arasında davacı şirket adına şirket müdürü sıfatı ile davalı … ve … Firması adına … isimli kişinin imzalarını taşıyan 08/10/2012 tarihli el yazılı tutanaktan … firmasının davacı … Ltd Şti ‘den olan alacaklarına karşılık olmak üzere muhtelif malların … tarafından … firmasına teslim edildiği anlaşılmakla birlikte davacı … Süt Ltd Şti’nin ticari defterlerine ulaşılamadığından bilirkişi heyetinin mali müşavir üyesi tarafından 08/10/2012 tarihli tutanakta belirtilen şirket mallarının gerçekten davacı şirketin … firmasına olan borcunun ödenmesine yönelik olup olmadığı konusunda somut bir değerlendirme yapılamadığı bu çerçevede davacı şirketin davalı … ‘ın haklı sebeple ortaklıktan çıkarılmasına dair talebi bakımından davalı … ‘a atfedilmesi mümkün haklı sebeplerin davacı şirket tarafından ispatlanmış olup olmadığı konusundaki takdirin Mahkemeye ait olduğu, birleşen dosyada dava dosyası ekinde yer alan İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyası içeriğinden davalı şirketin müştereken temsile yetkili müdürleri olan şirket ortakları … ile … arasında çıkan ihtilaflar nedeniyle şirketin işlemez hale geldiği ve şirket ortaklarından … ‘nin talebi üzerine İzmir … ATM ‘nin … Esas … Karar sayılı kararı ile şirkete kayyım atandığı ve atanan kayyım tarafından toplantıya çağrılan 07/02/2013 tarihli olağanüstü genel kurulda … ‘ın münferiden temsile yetkili şirket müdürü seçildiği ve böylelikle davacı … ‘ın şirkette müdürlük sıfatının sona erdiği ve şirket yönetimi konusunda herhangi bir yetkisinin kalmadığı davacı … ‘ın şikayeti üzerine şirket müdürü … hakkında Menderes CBS’nin … soruşturma nolu dosyası ile yapılan soruşturma neticesinde tehdit suçundan kamu davası açıldığı ve Menderes .. ASCM’nin … Esas .. Karar sayılı kararı ile şirket müdürü … hakkında davacı … ‘a yönelik tehdit suçundan dolayı mahkumiyet kararı verildiği ve bu hali ile şirketteki müdürlük sıfatı sona eren davacı … ile şirket müdürü … arasındaki ortaklık ilişkisinin devam ettirilmesinin fiilen imkansız ve çekilmez hale geldiği değerlendirmesinin yapmanın mümkün olup buna göre davacının davalı şirketteki ortaklığından haklı sebeple çıkmasına karar verilmesi talebi bakımından TTK 638/2 hükmü anlamında haklı sebeplerin var olup olmadığı ve buna göre davacı … ‘ın davalı şirket ortaklığından çıkma talebinin yerinde olup olmadığı konusundaki nihai değerlendirmenin mahkemenin takdirinde olduğu, bu çerçevede asıl dosyada davalı birleşen dosyada davacı … ‘ın davalı şirket ortaklığından haklı bir sebeple çıkmasına veya çıkartılmasına karar verildiği takdirde TTK 641. Maddesi uyarınca davacının davalı şirketteki esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesinin davalı şirketten talep hakkı mevcut olup davacı şirket ortağı … ‘ın 3.454.453,34 TL lik şirket öz varlığı dikkate alındığında ayrılma akçesinin 1.079.516,66 TL sine tekabül ettiğinin tespit edildiği, diğer yandan davalı vekilince tespiti istenilen hususların net bir biçimde incelenebilmesi yönünde öncelikle yasal defterlerin tamamlayıcısı konumunda olan detay mizan, kasa, 131/33 nolu ortaklar hesabı, bankalar, birleşen dava dosyası kapsamında yer alan dava dışı … Firmasına ait muavin kayıtlarının bir arada ibrazı halinde söz konusu iddialara yönelik inceleme yapılabileceği görüş ve kanaatine varıldığı, diğer yandan davacının ayrılma akçesi yanında ayrıca kar payı talebinde bulunmuş olduğu görülmekle birlikte önceki raporda belirtildiği üzere davalı şirketin muhtemel karlarının öz varlık değeri ve dolayısıyla davacının ayrılma akçesine dahil olduğu dikkate alındığında davacının ayrıca ileri sürdüğü kar payı ödenmesi talebinin isabetli olmadığı ayrıca mahkemece … ‘ın ortaklıktan haklı sebeple çıkmasına veya çıkarılmasına karar verilir ise TTK 642/1 maddesi hükmüne göre ayrılma akçesi alacağının ortaklıktan ayrılması ile birlikte yani … ‘ın ortaklıktan çıkması yada çıkarılmasına dair mahkeme kararının kesinleşmesi ile birlikte muaccel olacağı dikkate alındığında davacının ancak ortaklıktan çıkma yada çıkartılma konusundaki mahkeme kararı kesinleştiğinden itibaren davacı şirketten faiz talep edebileceği görüş ve kanaatlerine varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir.
Ana dosya davacı vekili Mahkememizin 12/03/2020 tarihli celsesinde davalı … ‘ın şirket ortaklığından çıkarılmasına ilişkin alınmış herhangi bir genel kurul veya ortaklar kurulu kararı bulunmadığını belirtmiştir.
Şirket muavin kayıtları da incelenerek TTK 641/1 maddesi gereğince davalının esas sermaye payına uyan ayrılma payının karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değerinin tespitine yönelik olarak heyetten bir kez daha ek rapor istenilmiş alınan 03/07/2020 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda asıl dosyada davalı birleşen dosyada davacı … ‘ın davacı şirketin ortaklığından haklı sebeple çıkmasına veya çıkarılmasına karar verilmesi halinde TTK’nun 641/1 maddesi uyarınca davacının davalı şirketteki esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesinin davalı şirketten talep hakkı mevcut olup davacı şirket ortağı … ‘ın karar tarihine en yakın tarih olarak belirlenen 30/06/2020 tarihi itibariyle 6.607.678,34 TL lik şirket öz varlığı dikkate alındığında ayrılma akçesinin 2.064.899,48 TL sine tekabül ettiğinin tespit edildiği ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir.
Rapora davacı tarafça itiraz edildiğinden itirazlar doğrultusunda bilirkişi heyetinden bir kez daha ek rapor istenilmiş, alınan 09/02/2021 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda; davacı şirket ortağı … ‘ın şirket ortaklığından haklı sebeple çıkmasına veya çıkarılmasına karar verildiği takdirde TTK 641 uyarınca davalının davacı şirketteki esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesinin davacı şirketten talep hakkı mevcut olup davacı şirket ortağı … ‘ın 1.131.242,01 TL lik şirket öz varlığı dikkate alındığında ayrılma akçesinin 353.513,12 TL sine tekabül ettiğinin tespit edildiği ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir.
Son alınan ek raporda belirtilen ayrılma akçesi üzerinden eksik harcı tamamlamak üzere birleşen dosya davacı vekiline Mahkememizin 16/02/2021 tarihli celsesinde 2 haftalık süre verilmiş, birleşen dosya davacısı tarafından eksik harç tamamlanmadığından 06/04/2021 tarihli celsede birleşen dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda davacı tarafça davalı … ‘ın haklı sebeplerle davacı şirket ortaklığından çıkarılması yönelik olarak Mahkememizde dava açıldığı, dosyamız davalısı … tarafından da haklı sebeplerle şirket ortaklığından çıkma kararı verilmesine yönelik olarak İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyasında davalı şirket ile şirket ortakları hakkında dava açıldığı, her iki dava dosyasının birleştirilerek yargılamaya Mahkememiz esas dosyası yönünden devam olunduğu, ana dosya yönünden TTK 621/1-h maddesi uyarınca bir ortağın haklı sebebler dolayısıyla şirketten çıkarılması için mahkemeye başvurulması için temsil edilen oyların en az üçte ikisi tarafından alınacak genel kurul kararının varlığının gerektiği , davalı … ‘ ın şirketten çıkarılması konusunda alınmış ortaklar genel kurul kararının bulunmadığı, söz konusu genel kurul kararının limited şirketler açısından genel kurulun devredilemez yetkileri arasında olması sebebiyle önemli kararlar arasında olduğu, davalının şirketten çıkarılması konusunda alınmış ortaklar genel kurul kararının davanın ön şartını oluşturduğu ve davalının şirketten çıkarılması konusunda alınmış ortaklar kurulu kararı bulunmaması nedeniyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle HMK 114/2 ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddinin gerektiği, birleşen dosya yönünden birleşen dosya davacısının şirket ortaklığından çıkması ile ilgili ayrılma payı alacağı olarak belirlenen 353.513,12 TL üzerinden eksik harcın tamamlanması için birleşen dosya davacı vekiline Mahkememizin 16/02/2021 tarihli celsesinde 2 haftalık süre verildiği, birleşen dosya davacısı tarafından eksik harcın tamamlanmadığı, ana dosya davacı vekilinin de 06/04/2021 tarihli celsede birleşen dosya yönünden davayı takip etmediğini beyan ettiği, 06/04/2021 tarihli celsede birleşen dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, işlemden kaldırılma tarihinden itibaren HMK’nun 150. Maddesinde belirtilen 3 aydan fazla bir sürenin geçtiği ve birleşen dosya yönünden harç yatırılmadığı gibi herhangi bir yenileme dilekçesinin de sunulmadığı, birleşen dava yönünden davanın HMK’nun 150/5 maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmesinin gerektiği, incelenen tüm dosya kapsamıyla anlaşılmış, ana dosya yönünden davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, birleşen dosyanın ise açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A-MAHKEMEMİZİN 2013/96 ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Davanın HMK 114/2 ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,00 TL harcın davacı tarafça tamamlanmasına ,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
B-MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞTİRİLEN İZMİR … ATM’NİN
… ESAS … KARAR SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Davacı tarafından açılan dava işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren üç ay içerisinde taraflarca yenilenmediğinden ve herhangi bir başvuru yapılmadığından 6100 sayılı HMK’ nun 150/5 maddesi uyarınca AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
Mahkeme esasının bu şekilde kapatılmasına ,
2-Alınması gerekli 35,00 TL harcın davacı tarafça tamamlanmasına ,
3-Davalılar … Süt Ürünleri Tel.Tar.Tur.Ve İnş.İhr.İth.San.Ve Tic.Ltd.Şti., … ve … kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden yürürlükte bulunan Av. Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince 4.080,00-TL tek vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … Süt Ürünleri Tel.Tar.Tur.Ve İnş.İhr.İth.San.Ve Tic.Ltd.Şti., … ve … ‘ a verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
Dair tebliğden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar Davacı vekili Av. … ‘ın yüzüne karşı açıkça okunup anlatıldı. 09/07/2021

Katip …
e -imzalıdır

Hakim …
e -imzalıdır