Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2023/523 E. 2023/888 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2023/523
KARAR NO: 2023/888
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 22/12/2022
NUMARASI: 2021/524 Esas – 2022/963 Karar
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
KARAR TARİHİ: 02/05/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan … Sigorta A.Ş’ne ZMM Trafik Sigorta Poliçesi, … Sigorta A.Ş’ne Kasko İMM Poliçesi ile sigortalı, davalı … A.Ş adına kayıtlı ve davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, 26/10/2019 tarihinde asli ve tamamen kusurlu olarak, müvekkili şirket’in sigortalısı … adına kayıtlı … plakalı araca çarpması sonucu çift taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, … adına kayıtlı … plakalı araçta toplam 5.822,46 EURO tutarında hasar meydana geldiğini, aracın bütün onarım masrafları kasko sigorta poliçesini düzenleyen müvekkili şirket tarafından yapıldığını, zararın ödenmesi amacıyla … plakalı aracın Trafik Poliçesini düzenleyen … Sigorta A.Ş’ye müracaat edildiğini ve belirtilen şirket tarafından herhangi bir kabul beyanı olmadan 1.162,98 EURO müvekkile ödendiğini belirterek müvekkile ait araçta meydana gelen zararın tahsili amacıyla huzurdaki davayı açma zarureti doğduğunu, 4.659,48 Euro Hasar Bedelinin (fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankası Efektif satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığının) müvekkili şirket tarafından yapılan ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, davalılardan (davalı … Sigorta A.Ş azami ZMM Trafik poliçe limiti ile, davalı … Sigorta A.Ş Trafik poliçe limiti üzerinden kalan miktardan, diğer davalılar ise borcun tamamından sorumlu olarak kaydıyla) müşterek ve müteselsilen tahsiline fazlaya ilişkin sair dava ve talep haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; uyuşmazlık konusu kazaya karışan … plakalı aracın, müvekkili şirket nezdinde 01/09/2019-2020 vadeli, Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, kasko poliçesi içerisinde İMM teminatı bulunmadığını, bu nedenle söz konusu talepler nedeniyle aleyhlerine hüküm kurulmasına imkan olmadığını, müvekkili sigorta şirketinin dava konusu kaza dolayısıyla sorumluluğunun bulunmadığını, sorumluluğun kazaya karışan aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısına ait olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, yetkili mahkemelerin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davaya konu kazanın gerçekleşmesinde müvekkili şirketin kusuru bulunmadığını, meydana gelen zararın diğer davalı sigorta şirketlerinden tazmini gerektiğini, davacının kaza nedeniyle meydana geldiğini iddia ettiği hasar bedelinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı ve müvekkili şirket sorumluluğunu kabul anlamına gelmemek şartıyla … plaka sayılı araç, müvekkili şirket nezdinde, 13/04/2019-2020 vade tarihleri olmak üzere ZMSS (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirket, ancak sigortalısının kazadaki kusuru oranında ve maddi zararın varlığı ispat edildiği takdirde (sigorta poliçesinde teminat dışı olmayan) maddi zarardan sorumluluğu-poliçe azami teminat limitiyle sınırlı olarak söz konusu olabileceğini, davacı yan 26/10/2019 tarihli kaza nedeniyle… plaka sayılı araçta oluşan hasarın ödenmesini talep ettiğini, davacı aracında oluşan hasar müvekkili şirketçe karşılandığını, tespit edilen 1.162,98 EURO hasar tazminatı ve 40.08 EURO ekspertiz ücreti toplamı 1.203,00-EURO araç malikine 05/12/2019 tarihinde ödendiğini, hasarın karşılandığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Almanya’ da faaliyet gösteren müvekkili şirket tarafından tanzim edilen sigorta poliçesinin, Almanya’daki sigorta hukuku mevzuatına uygun olarak araç sahibi olan …’ in eşi ve aynı zamanda aracın zilyedi olan … adına düzenlendiğin, Almanya’daki sigorta hukuku mevzuatına uygun olarak hasar ödemesinin de poliçe lehtarı olan …’ e yapıldığını, müvekkili şirketin faaliyet gösterdiği ülkenin yasal mevzuatına uygun olarak sigorta sözleşmesine dayanarak, sigortalısına ödediği sigorta tazminatını, sigortalısının yerine geçmek suretiyle zararın sorumlusundan dava yoluyla talep etme hakkına sahip olduğunu, müvekkili şirketin tazminat ödemesini sigorta sözleşmesine istinaden sigortalısına ödeyerek sigortalısına halef olmuş ve bu halefiyete dayanılarak zarar sorumlularına huzurdaki dava açıldığını, ancak İlk derece Mahkemesi tarafından, Alman Hukuk Mevzuatına göre aktif husumet değerlendirmesi yapması gerekirken, dosya yeterli şekilde incelenmeden, davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davalıların husumete ilişkin itirazları olmadığı gibi davalılardan … Sigorta A.Ş. davadan önce 1.162,98 EURO kısmi hasar ödemesi yaptığını, davada eksik ödenen kısmın tahsili amacıyla açıldığını, davalıların aktif husumet konusunda herhangi bir itirazları olmamasına rağmen, mahkemenin davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine dair kararı bu sebeple de hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Somut uyuşmazlıkta davacı Almanya’da faaliyet gösteren bir sigorta şirketi olup Alman Ticaret Kanunu’nda “Başkası lehine sigorta” konusundaki hükümler çerçevesinde değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken Türk Hukukuna göre değerlendirme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Kabule göre de; 6102 sayılı TTK’nın 1454. maddesi uyarınca; “sigorta ettiren, üçüncü bir kişinin menfaatini, onun adını belirterek veya belirtmeyerek, sigorta ettirebilir. Sigorta sözleşmesinden doğan haklar sigortalıya aittir. Sigortalı, aksine sözleşme yoksa, sigorta tazminatının ödenmesini sigortacıdan isteyebilir ve onu dava edebilir. Madde hükmünden de anlaşılacağı gibi aksine bir sözleşme kuralı yoksa sigorta tazminatını talep hakkı sigortalıya aittir. ” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu durumda … poliçede sigortalı olmayıp sigorta ettiren olduğundan TTK’nın 1454. maddesi uyarınca da sigorta sözleşmesinden doğan haklar sigortalıya (…’e) ait bulunduğundan, sigortalıya ödeme yapan sigortacı haklarına halef olacağından bu davada aktif dava ehliyetine sahip olacağından yazılı gerekçede isabetsiz olmuştur. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/4. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/4. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.02/05/2023