Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2023/233 E. 2023/391 K. 28.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2023/233
KARAR NO: 2023/391
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
ARA KARAR TARİHİ: 07/10/2022
NUMARASI: 2022/793 Esas (Derdest Dosya)
DAVA: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
KARAR TARİHİ: 28/02/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasında, olaya karışan … Plakalı araç üzerine 3. kişilere devri önlemek adına ihtiyati tedbir konulmasına, mahkemeniz aksi kanaatte ise araç kaydı üzerine davalıdır şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece 07/10/2022 tarihli ara kararı ile ” somut olay ve talep üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirmeye göre; davanın trafik kazası nedeniyle madde ve manevi tazminat davası olduğu, tescil kayıtlarına devir ve temilikinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir istenen kazaya karışan aracın mülkiyetinin veya herhangi bir hakkının davanın konusunu oluşturmadığı, uyuşmazlık konusu olmayan araç kaydına davalı şerhi konulmasının da hukuki bir anlam ve öneminin bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenlerle, HMK’nin 26 ve 389/1 maddeleri gereğince ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı sonuç ve kanaatiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine ” karar verilmiştir.Bu ara karara karşı davacı vekili ihtiyati tedbir isteminin reddine ilişkin ara kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu açıklayarak istinaf başvurusunda bulunmuştur.HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonunda; HMK’nın 389 ve devamı maddeleri gereğince mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya tamamen imkansız hale geleceği veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi halinde ihtiyati tedbirin, dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden istenebileceği, talep edenin haklarının derhal korunmasında zorunluluk bulunan hallerde karşı taraf dinlenmeden karar verilebileceği düzenlenmiştir. HMK’nın 389. maddesi gereğince taraflar arasında çekişmeli olan şey veya yargılama konusunu oluşturan hak, aynı zamanda tedbirin konusu hakkı da oluşturacaktır. Kanun, “uyuşmazlık konusu hakkında” diyerek bu hususa vurgu yapmıştır (m. 389/1). Ancak özellikle dikkat edilmesi gereken husus, diğer geçici hukuki korumaların alanına giren konularda ihtiyati tedbire karar verilmemesidir. Bu sebeple, para alacakları konusunda özel ve istisnai durumlar dışında asıl geçici hukuki koruma ihtiyati hacizdir. Keza, diğer özel hükümlerde açıkça farklı bir geçici hukuki korumadan bahsedilmişse, bu durumda da o çerçevede bir karar verilmeli, ihtiyati tedbir kararı verilmemelidir (Pekcanıtez/Atalay/Özekes, a.g.e., s. 877). İhtiyati tedbire ilişkin yasal düzenleme, dava konusu, dava dilekçesindeki talep, dosyadaki deliller ve İlk Derece Mahkemesinin gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde dava ile para olarak tazminat talep edildiğinden ve üzerine ihtiyati tedbir konulması talep edilen malvarlığı uyuşmazlık konusu olmadığından, İlk Derece Mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır.Bu nedenlerle; davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:1-Davacılar vekilinin yukarıda esas numarası ve ara karar tarihi belirtilen İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davacılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,Peşin alınan harç yeterli olduğundan başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.28/02/2023