Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2023/1511 E. 2023/1517 K. 13.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2023/1511
KARAR NO: 2023/1517
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 19/07/2017
NUMARASI: 2015/408 Esas – 2017/877 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 13/09/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25/05/2013 günü dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile sürücü … idaresindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen kazada, … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili …’ın ağır şekilde yaralandığını, kaza neticesinde maluliyeti söz konusu olduğundan dolayı müvekkiline ödeme yapıldığını ancak ödeme miktarının düşük olduğunu, müvekkilinin iş gücü kaybına ve ayrıca kazadan sonra çalışamamasından dolayı maddi kazanç kaybına uğradığını, davalıların müvekkiline yapmış olduğu eksik ödemeden dolayı sorumlu olduklarını belirterek, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakkı saklı kalmak üzere 1.000,00 TL’nin davalılardan … ve … Sigorta A.Ş.’den başvurduğu tarihin 8. iş gününden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı ıslah dilekçesi ile talebini 91.905,44 TL’ye yükseltmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya sebebiyet veren ve sigortasız olduğu iddia edilen … plakalı aracın sürücüsüne davanın ihbarını talep ettiğini, müvekkil kurumun davacı tarafa ödemede bulunarak üzerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirdiğini ve davacının tüm zararının karşılandığını, müvekkil kurumun söz konusu zararın tazmini adına başka bir sorumluluğu bulunmadığını, kazanın oluşumundaki kusur oranlarının tespitinin Adli Tıp Kurumu vasıtasıyla yapılması gerektiğini, davacının daimi maluliyet durumunun tespiti adına Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden özürlü sağlık raporu alınması, davaya konu maluliyet tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, SGK tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarı tespit edilerek müvekkili kurum tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, hatır taşımasının varlığının tespiti halinde hesaplanacak tazminattan indirime gidilmesi gerektiğini, …’nın sorumluluğunun poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın temerrüt faizi talebinin mesnetsiz olduğunu, müvekkili kurum yönünden ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini ifadeyle, haksız ve mesnetsiz açılan davanın davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın oluşumundaki kusur oranlarının tespitinin Adli Tıp Kurumu aracılığıyla yapılması gerektiğini, davacının daimi maluliyet durumunun tespiti adına Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden özürlü sağlık raporu alınması, davaya konu maluliyet tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, SGK tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarı tespit edilerek müvekkili kurum tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, hatır taşımasının varlığının tespiti halinde hesaplanacak tazminatta indirime gidilmesi gerektiğini, müvekkil kurum yönünden ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini savunarak, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kısmen kabulü ile 6.601,40 TL geçici iş göremezlikten kaynaklanan tazminat ile 85.304,04 TL daimi iş gücü kaybından doğan tazminat olmak üzere toplam 91.905,44 TL tazminatın poliçe limitleriyle sınırlı olmak kaydıyla davalılardan (Davalı … 73.524,36 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsiline ve anılan tazminatlara davalı … Sigorta yönünden 10/10/2014 tarihinden itibaren, davalı … yönünden 27/08/2014 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, … yönünden fazlaya ilişkin talebin reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili ile davalı … vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur konusunda uzman bilirkişi tarafından alınan raporda, … plaka sayılı araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin kusursuz olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin mağduriyetine sebebiyet verecek şekilde aktüerya raporu ile hesaplanan tazminattan davalı … lehine %25 gibi yüksek bir oranda hatır taşıması indirimi yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, her durumda hatır taşıması indiriminin yapılmaması gerektiğini, aktüerya raporunu esas alarak talebin arttırıldığı aşamada mahkemenin takdiri ile tazminattan ne miktarda indirim yapılacağını bilmenin imkansız olduğunu, hakkaniyet indirimi nedeniyle reddolunan kısım yönünden … lehine vekalet ücreti hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ifadeyle kararın kaldırılması ve talep doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi talep edilmiştir. Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yargılama öncesi davacı tarafından başvuru yapılırken Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden alınan sağlık raporunda davacının maluliyet oranının % 9,75 olduğunu, bu oran doğrultusunda tazminat hesabı yapılarak davacı tarafa ödeme yapıldığını ancak mahkemece alınan maluliyet raporunda maluliyet oranının %15,20 tespit edildiği ve bu oran üzerinden tazminat miktarının yüksek hesaplandığını, söz konusu raporlar arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, iki rapor arasında fahiş farkın bulunduğunu, geçici iş göremezlik kaybından doğan zararın tazmini hususunda …nın sorumluluğunun bulunmadığını, mahkemenin her ne kadar hatır taşıması indirimi uygulanması gerektiğini gerekçesinde belirtse de hesaplanan tutarlar üzerinden herhangi bir hatır taşıması indirimine gitmeksizin hüküm tesis ettiğini ifadeyle usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılması ve … yönünden davanın reddi talep olunmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir. HMK’nın 355. Maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenin ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek hatır indirimi uygulanmaksızın aktüerya raporunda belirlenen tazminat tutarı üzerinden davanın kabulüne karar verilmiş bu karara karşı davalı … tarafından temyiz başvurusunda bulunulması üzerine Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 03/11/2022 tarih 2021/9816 Esas ve 2022/13839 Karar sayılı bozma ilamı ile davacının kaza tarihinde 17 yaşında olması nedeniyle geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilemeyeceği ve somut olayda hatır taşıması indirimi yapılması gerektiği gerekçesiyle karar ilamının bozulmasına karar verilmiştir. Dairemizce usul ve yasaya uygun olan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir. Yargıtay ilamında da açıklandığı üzere kaza tarihi itibariyle davacı 17 yaşında olup dosya kapsamına göre bir işte çalıştığı da ispat edilemediği bu nedenle geçici iş göremezlik süresinde bir kazancı bulunmadığı anlaşıldığından, temyiz talep eden … bakımından geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı kazaya karışan araçta yolcu olup sürücü ve diğer yolcular ile arkadaş oldukları soruşturma dosyası kapsamına göre taşımanın hatır taşıması kapsamında kaldığı bu nedenle bilirkişi raporunda belirlenen tazminattan hatır indirimi yapılması gerektiği anlaşılmış olup bu doğrultuda yapılan değerlendirme sonucu sadece temyiz talep eden … bakımından hatır indirimi yapılarak kalıcı iş göremezlik tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir. İstinaf talep etmeyen diğer davalı bakımından ise dairemiz kararı kesinleşmiş olduğundan davacı yararına oluşan usuli kazanılmış hak nedeniyle dairemizin 17/02/2020 tarihli kararındaki tazminat miktarları üzerinden dava kabul edilmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2021/2-96 Esas ve 2021/205 Karar sayılı kararında açıklandığı üzere temyiz incelemesi sonucunda verilen Yargıtay bozma ilamına yönelik karar vermek üzere alt derece hüküm mahkemesi olarak hukuki dinlenilme hakkı kapsamında aynen ilk derece mahkemesi gibi duruşma açmak zorunda olduğu, açılan bu duruşmada istinaf kanun yolu incelemesi yapılmadığından taraflar yararına ayrıca vekalet ücretine hükmedilemeyeceği gözetilerek taraf vekilleri yararına istinaf incelemesi bakımından vekalet ücretine hükmedilmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:1-Davanın davalı … Sigorta A.Ş. yönünden 91.905,44 TL üzerinden KABULÜNE, davalı … yönünden 68.243,20 TL üzerinden kısmen KABULÜNE, Kabul edilen tazminattan 68.243,20 TL kalıcı işgöremezlik tazminatının poliçe limitleriyle sınırlı olmak kaydıyla davalı … Sigorta A.Ş. yönünden 10/10/2014 tarihinden itibaren, davalı … yönünden 27/08/2014 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, Bakiye 17.060,84 TL kalıcı işgöremezlik tazminatı ile 6.601,40 TL geçici iş göremezlikten kaynaklanan tazminatı poliçe limitiyle sınırlı olmak kaydıyla davalı … Sigorta A.Ş.’den 10/10/2014 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle tahsili ile davacıya verilmesine, Davalı … yönünden geçici iş göremezlikten kaynaklanan tazminat talebi ile fazlaya ilişkin kalıcı işgöremezlik tazminat talebinin reddine, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre tahsili gereken 6.278,06 TL harcın 4.661,67 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile kalan 1.616,39 TL’sinin davalı … Sigorta A.Ş.’den tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3-Davacı tarafından yatırılan 315,00 TL ıslah harcı ile 27,70 TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, 4-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat ücreti 205,80 TL, adli tıp rapor ücreti 512,90 TL bilirkişi masrafı 1.100,00 TL olmak üzere toplam 1.818,70 TL yargılama giderinin 1.350,45 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile kalan 468,25 TL’sinin davalı … Sigorta A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine, 5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 10.102,44 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 6-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen geçici işgöremezlik talebi bakımından hesap ve takdir edilen 6.601,40 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …’na verilmesine, 7-Hatır indirimi nedeniyle tazminattan indirilen miktar, yasal düzenlemelerden kaynaklanan hakkaniyet indirimi mahiyetinde olduğundan davalı … lehine bu kısım üzerinden vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına. 8-Gider avansının kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN;1-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcından peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 238,45 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 2-İstinaf aşamasında davalı … tarafından yatırılan karar harcının davalı …na iadesine,3-İstinaf aşamasında davalı … vekili tarafından yapılan 119,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 85,70 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalı …’na verilmesine, Dair, tarafların yokluğunda kesin olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/09/2023