Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2023/15 E. 2023/1189 K. 20.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2023/15
KARAR NO: 2023/1189
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 21/09/2022
NUMARASI: 2021/294 Esas – 2022/585 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 20/06/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 31/03/2014 tarihinde davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halinde iken kırmızı ışıkta geçerek davacının sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklete çarpması ve motosikletin de sürüklenerek dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması suretiyle yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davacının kazada yaralanarak sakat kaldığını, davalı sürücünün tamamen ve asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin kazadan önce motorlu kurye olarak çalıştığını ve aylık 2.000,00 TL maaş aldığını, davalı …’ın hakkında mahkumiyet kararı verildiğini, kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte 100,00 TL geçici iş göremezlik ve 2.900,00 TL sürekli geçici iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 3.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan ve 25.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza ile ilgili olarak davadan önce müvekkiline müracaat edilmediğini, poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, manevi tazminatın poliçe teminatı dışında olduğunu davacının avans faizi talebini kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … duruşmadaki beyanında malulen emekli olduğunu, beş kişiye baktığını, evinin kira olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “1-Davacının, geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine, 2- Davacının, sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkin davasının kabulü ile 197.651,59 TL tazminatın davalı …’dan 31/03/2014 tarihinden itibaren , davalı … Sigorta A.Ş’den ise 29/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine 3-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Karara konu bilirkişi hesap raporunun sonuç kısmında 1. ihtimal olarak sadece maluliyet oranını değiştirmiş ve ilk karara konu olan bilirkişi raporu hesap tarihindeki verilerle çalışmış, böylece 66.410,34 TL tazminat tespit edildiğini ancak davacı vekilinin “güncel asgari ücret üzerinden hesap yapılması talebi ve ardından 3. İhtimal uyarınca yaptığı ıslah talebi” sayın mahkemenin kararını almasında etkili olup huzurdaki usul ve yasaya aykırı kararın verildiğini, yeniden yapılan yargılamada İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp Bölümü Başkanlığından maluliyete ilişkin rapor tanzim edilmesi istenmiş, başkanlığın 11/10/2021 tarihli raporunda ise davacının kaza nedeniyle %8,2 oranında sürekli iş göremezliğinin oluştuğu bildirildiğini ancak İşbu raporun maluliyetin tespiti açısından yeterlilik arz etmediğini, dosyanın Adli Tıp Kurumuna tevdii ile davacının maluliyet oranının ilgili ihtisas kurulu tarafından tespit edilmesi gerektiği belirterek istinaf talep etmiştir. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Mahkemece ilk verilen hükmün davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 24/03/2021tarih, 2019/386 Esas ve 2021/544 Karar sayılı kararı ile ” …Somut uyuşmazlıkta Mahkemece, davacının kaza nedeniyle meydana gelen işgücü kaybı hususunda Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre düzenlenen ve davacının %3.3 maluliyeti bulunduğunu belirten raporu hükme esas alınmış ise de bu rapor, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun düzeltme raporunda %7.2 maluliyet oranına ilişkin raporuyla çelişkili olduğu görülmektedir. O halde İlk Derece Mahkemesince yapılması gereken Üniversitelerin Anabilim Dalı Başkanlığından maluliyet raporları arasındaki çelişkiyi giderecek ve kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre davaya konu trafik kazası nedeniyle davacıda var olduğu ileri sürülen yaralanmaya bağlı kalıcı maluliyet oluşup oluşmadığı, geçici iş göremezlik oluşup oluşmadığı ve süresi, kalıcı maluliyet oluşmuş ise maluliyet oranı, maluliyetin kaza ile illiyeti bulunup bulunmadığı konularında, dosya içerisinde bulunan tedavi evrakları ile dosyada mevcut olan taraflarca sunulan delilleri de irdeler biçimde denetime elverir nitelikte raporla tespit edilmesi ve bilahare aktüer bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi olmalıdır. ….” gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince; Dairemiz kararı doğrultusunda İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp Bölümünden alınan 11/10/2021 tarihli maluliyet raporunda Maluliyet Tespiti İşleri Yönetmeliği ve Çalışma Gücü ve meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre % 8,2 oranında olduğu, davacının tıbbı iyileşme süresinin ise 9 aya kadar uzayabileceği, davacının başka birinin sürekli bakımına muhtaç olmadığı, geçici bakım ve bakıcı ihtiyacının ise 1 ay olduğu tespit etmiş olan raporun kaza tarihinde geçerli yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş olduğundan davalı sigorta vekilinin maluliyet raporuna yönelik itirazı yerinde görülmemiştir. Mahkemece çelişkinin giderildiği maluliyet oranına göre hesap bilirkişisinden alınan 01/03/2022 tarihli ek raporda özetle “…sürekli iş göremezlik dönemine ait maddi zararının Bam kararından önceki hükme esas alınan hesap raporundaki veriler aynen esasa alınarak değişin maluliyet oranına göre yapılan hesaplama sonucu sürekli iş göremezlik dönemine ait %8,2 maluliyet oranı ile ilgili maddi zararının 66.410,34-TL olduğu,…. günümüze kadar bilinen asgari ücret artışları esas alınarak yeniden yapılan hesaplama sonucu, sürekli iş göremezlik dönemine ait %8,2 maluliyet oranı ile ilgili maddi zararının 164.168,82-TL olduğu, …” belirlenmiştir. Taraf vekillerinin bu rapora karşı beyan ve itirazlarını değerlendiren 13/05/2022 tarihli ek raporda özetle; “…günümüze kadar bilinen asgari ücret artışları ve TRH 2010 yaşam tablosu esas alınarak değişen maluliyet oranına göre yeniden yapılan hesaplama sonucu sürekli iş göremezlik dönemine ait %8,2 maluliyet oranı ile ilgili maddi zararının 197.651,59-TL olduğu …” tespit edilmiştir. Davacı vekilinin, mahkemenin ilk kararında hükme esas alınan aktüerya raporunda maluliyet oranları arasında çelişki giderilmeden karar verilmesinin hatalı olduğu yönünde itirazda bulunduğu anlaşılmakla, davalı yararına usuli kazanılmış hak oluştuğundan bahsedilemeyeceğinden asgari ücretin güncel tutarı üzerinden yapılan hesaplamaya göre belirlenen tazminat miktarına karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir (Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2021/25848 E- 2022/9852 K sayılı ilamı). Bu nedenlerle; davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 13.501,58 TL harçtan peşin alınan (80,70+3.376,00=)3.456,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 10.044,88 TL harcın davalı … Sigorta A.Ş.’den tahsili ile Hazineye irat kaydına,3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.20/06/2023