Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2023/128 E. 2023/1240 K. 21.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2023/128
KARAR NO: 2023/1240
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 22/11/2022
NUMARASI: 2022/591 Esas – 2022/901 Karar
DAVA: Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
KARAR TARİHİ: 21/06/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sürücü … ile aralarında maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası yaptıklarını, İstanbul 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/48 D.İş sayılı dosyası ile, davalının kazanın meydana gelmesinde %75 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiğini, bilirkişi raporunda toplam zararının 29.349,00 TL olarak hesaplandığını, hasarlı aracını 13.000,00 TL’ ye sattığını, aracının değerinin 30.000,00 TL olması nedeni ile 17.000,00 TL tutarında zarara uğradığını, tedavi süresi içerisinde işten geri kaldığı nedenle 2.000,00 TL iş kaybından doğan zararı, 240,00 TL tedavi giderinden kaynaklanan zararı ve tespit masraflarından doğan zararı bulunduğunu belirterek, davalı sürücünün kusur oranına göre 15.135,00 TL tazminatın 16/03/2015 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın şeritli yolun 3. şeridinde iken aracın kontrolünü kaybederek aracı sol şeride doğru süratle sürüp yolun en solunda seyreden müvekkili aracının ön sağ tarafına çarpması ile meydana geldiğini, olayın tek sorumlusunun davacı olduğunu, bilirkişi raporunu oluş ve hesaplamalar açısından kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kısmen kabulü ile; Davacının hasar tazminat bedeli talebinin 7.500 TL sürekli iş görmezlik tazminatının 7.738,18 TL, geçici iş görmezlik tazminatının 1.420 TL, hastane tedavi gideri masrafı talebinin 65,50 TL olmak üzere toplam 16.723,68 TL’nin kabulü ile davalı sigorta yönünden dava tarihi olan 21/05/2015 davalı … yönünden kaza tarihi olan 16/03/2015 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, tespit dosya masrafı talebinin yargılama gideri ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği anlaşıldığından işbu talebin esastan reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davacının kazanın meydan geldiği sırada alkollü olduğunu, kaza meydana geldiğinde davalı müvekkilinin aracından inerek davacının yanına gittiğini, davacıyı aracından çıkartarak ve başka araçların çarpmaması için kaldırıma taşıdığını, akabinde müvekkilin gıyabında ve olay anında orada bulunmayan bir şahsın tanıklığı ile alkol miktarının yasal sınırın altında olduğu baz alınan gerçeğe aykırı bir bilirkişi raporu ile müvekkilinin kusurlu gösterilmiş olduğunu, olayın tamamen çarpıtılarak meydan geliş şeklinin bambaşka anlatılmış ve davacı değil de müvekkili ona arkadan çarpmış gibi değerlendirme yapılarak işbu davanın ikame edildiğini, davacının 17.05.2016 tarihli beyan dilekçesi ile kaza tarihinde SGK’lı çalıştığını, kaza nedeniyle köprücük kemiğinin kırıldığını ve 60 gün işe gidemediğini ve bununla ilgili belgeleri dosyaya sunduğunu iddia etmiş ise de beyan dilekçesinde bu belgelerin ne olduğu belirtilmediği gibi dilekçe ekinde de sunulmadığını, dosyadan aldırılan 04/01/2018 tarihli Adli Tıp Raporu ile; davacının meslekte kazanma gücünden %2.2 kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresinin (iş görmezlik) olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği mütalaa edildiğini, bu rapora itiraz ettiklerini ve yeniden inceleme yapılması için dosyanın bir üst kurula tevdii talep edilmişse de Mahkeme tarafından itirazlarını karşılar yeni bir rapor aldırılmadığını, dosyada kusur ve zarar oranlarının belirlenmesi için 4 kez rapor aldırılmış ancak raporlar arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulmuş olduğunu, davacının 12/11/2019 tarihinde ıslah dilekçesi sunduğunu, ıslah dilekçesinde araç hasarı 7.500 TL olarak ıslah edildiğini, burada dava değerinin azaltıldığı görülmekte olup, ıslahla müddeabih azaltılamayacağını ancak davacının dilerse bu kısımdan feragat edebileceğini ancak feragat yapılmamış olup, müddeabihin azaltılmasının ıslahla mümkün olmadığını, geçici iş göremezlik kaybının dava dilekçesinde iş kaybı olarak 2.000 TL olarak talep edildiğini bilirkişi raporunda ise 1.420 TL olarak hesaplandığını, davacının yine ıslahla müddeabihin değerini azaltmak istemekte olup, bu durumun yasal olmadığını, dilerse fazla talep ettiği kısmından feragat edebileceğini, hastane giderleri yönünden davacının bu talebine dair bir belge sunmadığı ve hastane gideri yaptığını ispat edemediğini, tespit dosyası masrafı olarak yapılan delil tespitinin, kendilerine haber verilmeden kazadan aylar sonra yaptırılmış olduğunu, Mahkemenin, hüküm kısmının 1. maddesinde davacının talebi olmamasına rağmen sürekli iş göremezlik tazminatının kabulüne karar verildiğini, Mahkemenin gerekçeli kararının anlaşılır ve net olmaktan uzak olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Mahkemece ilk verilen hükmün istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 30/06/2022 tarih, 2020/1568 Esas ve 2022/1428 Karar sayılı kararı ile “…Somut uyuşmazlıkta, dosya kapsamına göre dava dilekçesi sonuç kısmında iş kaybı, hastane masrafı, mahkeme masrafı ve maddi zararına karşılık 15.135,00 TL maddi tazminat talep edilmiş ancak tazminat kalemleri yönünden HMK’nın 31 ve 194.maddeleri gereğince davacı vekiline bu açıdan talebini açıklamak ve gerektiğinde düzeltmek konusunda süre verilmeden karar verilmesi doğru olmamıştır. İlk Derece Mahkemesince kusurun belirlenmesi için alınan 20/05/2019 tarihi bilirkişi raporunda olayın oluş şekli dikkate alınarak değerlendirme yapıldığı, bu durumda bilirkişi raporunun, ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli, kazanın oluş şekli ve dosya kapsamına uygun olduğu anlaşıldığına göre Mahkemece bu bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalı vekilinin kusur raporuna ilişkin istinaf itirazı yerinde değildir. İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan ATK 3. İhtisas Kurulu maluliyet raporunun dosya kapsamı ve davacının kaza nedeniyle düzenlenen tüm tıbbi belgeleri de incelenerek maluliyet oranının tespiti açısından kaza ile yaralanma arasındaki illiyet bağı da açıklanarak kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde düzenlenmiş olmasına göre bu yöne değinen istinaf itirazı yerinde değildir. 6100 sayılı HMK’nın 323. madde gereğince geçici koruma tedbirlerinden olan delil tespiti için yapılan giderler yargılama giderlerinden olup HMK’nın 332. madde gereğince mahkemece resen hükmedilmesi gerekmektedir. Bu nedenle talep edilen ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır (Benzer yönde Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 07.03.2016 tarih, 2015/14634 Esas ve 2016/2848 Karar sayılı kararı). ” gerekçesi ile kaldırılmasına karar verilmiştir. Davalı … vekilinin kusur, maluliyet ve delil tespit giderlerine yönelik istinaf talepleri Dairemiz ilk kararında karşılandığından yeniden inceleme konusu yapılmamıştır. Dava dilekçesinde açıkça sürekli iş göremezlik mahiyetinde “iş kaybından doğan zarar” talep edildiğinden davacının talebi olmamasına rağmen sürekli iş göremezlik tazminatının kabulüne karar verildiğine değinen istinaf talebi yerinde görülmemiştir. İlk Derece Mahkemesince; Dairemiz kararı doğrultusunda davacı vekiline talebini açıklamak üzere süre verilmiş davacı vekili tarafından 08/11/2022 tarihli dilekçesi ile “araç hasarına ilişkin tazminat 12.190 TL, geçici iş görmezlik tazminatı 1.000 TL, sürekli iş görmezlik tazminatı 1.000 TL, hastane ve tedavi masrafı 240 TL, tespit dosyası masrafı 705 TL, toplam 15.135 TL” olarak beyanda bulunmuştur. Davacı vekili 12/11/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile “araç hasarına ilişkin tazminat 7.500 TL, geçici iş görmezlik tazminatı 1.420 TL, sürekli iş görmezlik tazminatı 7.806,77 TL, hastane ve tedavi masrafı 240 TL, tespit dosyası masrafı 705 TL, toplam 17.671,77 TL” olarak ıslah etmiştir. Islah ile talep azaltılamayacağı halde Mahkemece davacının hasar tazminat talebi yönünden dava dilekçesindeki talebini azaltacak şekilde ıslah yapmış olması gözetilmeden ıslah dilekçesindeki talebi olan 7.500 TL için davanın kabulüne, fazlaya ilişkin istemin hasar tazminat talebinin reddine karar verilmemiş olması doğru olmamıştır. Bu durumda davacı vekilinin dava dilekçesindeki talep sonucu ve ıslah dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde; araç hasarına ilişkin tazminat 12.190 TL, geçici iş görmezlik tazminatı 1.420 TL, sürekli iş görmezlik tazminatı 7.806,77 TL, hastane ve tedavi masrafı 240 TL olmak üzere dava değeri toplamı 21.656,77 TL olup mahkemece 16.723,68 TL için davanın kabulüne karar verildiğinden reddedilen miktar 4.933,09 TL olacaktır. Dairemizce bu yönde kararın düzeltilmesine karar verilerek davanın red ve kabul oranına göre yargılama ve vekalet ücretleri hesaplanmıştır. Bu nedenle; davalı … vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A- Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: Davanın kısmen kabulü ile; 1-Davacının hasar tazminat bedeli talebinin 7.500-TL sürekli iş görmezlik tazminatının 7.738,18-TL, geçici iş görmezlik tazminatının 1.420-TL, hastane tedavi gideri masrafı talebinin 65,50-TL olmak üzere toplam 16.723,68-TL’nin kabulü ile davalı sigorta yönünden dava tarihi olan 21/05/2015 davalı … yönünden kaza tarihi olan 16/03/2015 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,2-Tespit dosya masrafı talebinin yargılama gideri ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği anlaşıldığından işbu talebin esastan reddine, 3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.142,39- TL harçtan peşin alınan 433,80-TL harcın mahsubu ile bakiye 708,59 -TL karar ve ilam harcının tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 9.200-TL nispi vekalet ücretinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,5-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 4.933,09 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile ret sebebinin aynı olması sebebiyle davalılara yarı yarıya olacak şekilde tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ödenmesine,6-Davacı tarafından yapılan 461,50-TL ilk gider, 439 TL tebligat ve müzekkere gideri, 5.250-TL bilirkişi ücreti ve dava öncesi yapılan 705,00 TL tespit dosyası masrafı olmak üzere toplam 6.855,50-TL yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 5.294,40 TL sinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,7-Davalı … tarafından yapılan 2.250 TL bilirkişi giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 512,35 TL’nin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacıdan tahsili ile davalı …’a verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına, 8-Arta kalan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesi ile yatıran tarafa iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davalı … tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine, 2-İstinaf aşamasında davalı … tarafından yapılan 82,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 220,70 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.21/06/2023