Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2023/100 E. 2023/1172 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2023/100
KARAR NO: 2023/1172
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 30/06/2022
NUMARASI: 2021/268 Esas – 2022/552 Karar
DAVA: Tazminat
KARAR TARİHİ: 15/06/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; 10/01/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plakalı araç içinde yolcu olarak bulunan davacılar murisi …’ın vefat ettiğini, kazaya karışan … plakalı araç için davalı … Sigorta A.Ş.( yeni unvanı … Sigorta A.Ş.) nezdinde 11.09.2008/2009 tarihli ZMMS poliçesi ile kazaya karışan … plakalı aracın ise davalı … Sigorta A.Ş. nezdinde 27.09.2008/2009 tarihli ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, … plakalı araç sürücüsü …’in kaza sırasında 122 promil alkollü olduğunu, aracın işletenin … Mad. San Ve Tic. İth. İhr. Ltd. Şti. olduğunu, … plakalı aracın sürücüsünün ve işleteninin … olduğunu, davacıların desteği …’ın kazada kusursuz bulunduğunu, ….Otomotiv Ltd. Şti.’nin %90 hissedarı ve müdürü olduğunu belirterek davacı eş … için 30.000 TL davacı çocuklar … için 15.000, … için 15.000 TL manevi tazminatın (davalı sigorta şirketlerinin manevi tazminat teminat kapsamı var ise teminat limiti ile sorumlu olarak) davalılardan kaza tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 10.000 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. (Eski … Sigorta A.Ş.- eski … Sigorta A.Ş.) cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ZMMS poliçesi düzenlediği … plakalı aracın karıştığı kazada vefat eden … mirasçılarının başvurusu üzerine … için 39.142,83 TL … için 5.649,35 TL, … için 6.630,34 TL destekten yoksun kalma tazminatı ödendiğini ve ibraname düzenlendiğini, bu nedenle müvekkilinin tazminat sorumluluğunu bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; idari yargının görevli olduğunu, tazminata konu kazanın kazaya karışan araçların kusurundan kaynaklandığını, müvekkili idareye sorumluluk yüklenemeyeceğini belirterek davanın öncelikle görev aksi halde husumet ve esastan reddini talep etmiştir. Davalı … ve …. San ve Tic. İth. İhr. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde ve özetle ; kazaya karışan … yönetimindeki … plakalı aracın yoldaki buzlanma nedeni ile kayarak …’in aracının şeridine girip çarptığını kazada …’in de yaralandığını, kusurunun olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın Küçükçekmece ASHM‘inde açıldığını, Beyoğlu ATM’nin yetkili olduğunu ayrıca görev itirazlarının bulunduğunu, … plakalı araç için düzenlenen ZMM poliçe limiti ile müvekkilinin sorumlu olacağını, dava tarihinden itibaren faiz istenebileceğini, kusur ve zararın ispatlanması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davalı İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yargı yolu itirazının reddine, davalılar … plakalı araç sürücüsü …, … plakalı araç işleteni … Gıda Mad. San ve Tic. İth. İhr. Ltd Şti, … plakalı ZMM sigortacısı … Sigorta AŞ yönünden ; davacıların maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, davacıların maddi tazminat taleplerinin davalı … plakalı araç sürücüsü ve işleteni … ile … plakalı araç ZMM sigortacısı davalı … Sigorta Aş (eski unvanı … Sigorta Aş), İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönünden kabulü ile; Tahsilde tekerrür olmamak üzere, davacı … için 588.398,45 TL, … için 55.777,67 TL,… için 46.283,20 TL olmak üzere toplam 690.459,32 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihi 10/01/2009 dan itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili davacılara verilmesine, … plakalı araç ZMM sigortacısı davalı … Sigorta Aş (eski unvanı … Sigorta Aş), yönünden; 125.000 TL sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere, tahsilde tekerrür olmamak üzere ve davalının 05/05/2009 tarihinde yaptığı ödemelerin mahsubu sonucu; Eş … için 62.701,15 TL, kızı … için 5.943,80 TL, Oğlu … için 4.932,05 TL’nin 05/05/2009 ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınıp davacılara verilmesine, … sigorta Aş yönünden manevi tazminat taleplerinin reddine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile davacı … için 10.000 TL davacı … için 5.000 TL, davacı … için 5.000 TL, manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faiz ile davalılar … plakalı araç sürücüsü ve işleteni … ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi den alınıp davacılara verilmesine, fazla istemin reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili ile davalı İBB vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin müvekkili şirket yönünden red kararı verildiğini, kararın kesinleştiğini, istinaf mahkemelerinin bu yönde kaldırma kararının bulunmadığını, dolayısıyla müvekkili şirket yönünden red kararının kesinleşmesine rağmen 30/06/2022 tarihli kabul kararı verilmesinin hatalı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün %25 kusurlu olup kusur oranında ödeme tarihi itibariyle zarar hesaplandığında ödeme ile zararın karşılandığının anlaşıldığını, müvekkili şirket yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, sigortalının %25 kusuru oranında sorumluluğa hükmedilmesinin hatalı olduğunu, gerekçeli kararda çelişkilerin bulunduğunu, gerekçeli kararın 3. maddesinin 1. fıkrasında 650.459,32-TL tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş 2. fıkrasında davacı … için 62,701,15-TL, … için 5.943,80-TL, … için 4.932,05-TL tazminattan müvekkil şirketin sorumlu olduğuna hükmedildiğini, 3. Madde de davalılar denilerek sanki tüm tazminattan sorumlu olduğumuz gibi bir algı oluştuğunu, ilamın net, anlaşılabilir olmadığını, yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti yönünden de gerekçeli kararın yukarıda belirtildiği gibi çelişkileri barındırdığını, tüm harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalılar denilerek sorumlu tutulduğunu, hükmün diğer maddelerinde sorumlu olunan rakamların ayrı ifade edildiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı İBB vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava konusu olayın yaşanılmasına müvekkili idarenin hiçbir eylem, işlem ve sorumluluğunun söz konusu olmadığını, yüksek mahkeme tarafından yapılacak inceleme ile yerel mahkeme tarafından davalı idarenin aleyhine tanzim olunan kararlarının kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğini, manevi tazminatın zenginleşmeye esas olmaması gerektiğini, dava konusu olayda idarenin sorumluluğu gerektiren bir hizmet ve hizmetin yürütülmesinden kaynaklanan bir sorumluluğu ve kusurunun olmadığını belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. İlk Derece Mahkemesi kararının davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine Dairemizce, 23/02/2021 tarih, 2019/283 Esas, 2021/324 Karar ile; “… Bu doğrultuda somut olayda yolun buzlanmış olması nedeniyle davalı sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesinden kazanın oluştuğu anlaşılmakla davalı belediye aleyhine açılan davanın açıklanan kararlar doğrultusunda adli yargıda görülmesi gerektiğinde davalının 2918 sayılı Kanun’dan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle tazminat talep edilmesine göre uyuşmalığın çözümünde adli yargı görevli olacağından İlk Derece Mahkemesince esastan değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken yargı yolu nedeni ile usulden red kararı verilmesi doğru olmamıştır. …Mahkemece hükme esas alınan aktüerya raporunda Yargıtay kararlarından bir kısım örnekler verilmiş ve bu örnekler doğrultusunda hesabın yapıldığı belirtilmiş ise de hangi yöntem esas alınarak hesaplama yapıldığı anlaşılamadığından denetime elverişli olmayan bu rapor esas alınmak suretiyle karar verilmesi eksik incelemeye davalı olmuştur. O halde İlk Derece Mahkemesince yapılması gereken; başka bir aktüerya bilirkişisinden, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 1989/4-586 Esas- 1990/199 sayılı kararı ve olay tarihine göre uygulanması gereken Population Masculine Et – Feminine (PMF 1931) Tablosu esas alınarak desteğin ve hak sahiplerinin muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi, desteğin muhtemel gelirinin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi ile belirlenecek peşin değeri esas alınıp işleyecek dönem tazminat hesabı yapılması ilkelerini de gözeten, pasif devre zararının hesaplanırken asgari geçim indirimsiz asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmak üzere ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınıp oluşacak sonuca göre ve usulü kazanılmış haklar gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi olmalıdır …” gerekçesi ile kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesinin ilk kararına karşı davacılar vekilinin istinaf talep etmesi üzerine Dairemiz kaldırma kararında hükme esas alınan bilirkişi raporunu denetime elverişli olmadığı eksik inceleme olduğu belirtilip yeni bir bilirkişiden rapor alınması gerektiği açıklandığından istinaf kararından önceki ilk kararın davalı … Sigorta A.Ş. yönünden kesinleşmediği ve tazminat miktarı bakımından davalı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluşmadığı belirgin olmakla bu yöne ilişkin istinaf yerinde değildir.2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesine göre işletenlerin, bu Kanun’un 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur. Aynı Kanun’un 85/1. maddesinde ise bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı düzenlenmiştir. Müteselsil sorumluluğa ilişkin BK’nın 141.maddesine göre ise müteselsil borçlulardan her biri, alacaklıya karşı borcun tamamından sorumludur. Aynı Kanun’un 145.maddesine göre borç tamamen ifa edilinceye kadar alacaklıya karşı bütün borçluların sorumluluğu devam eder. Alacaklı, borçluların birinden, bir kısmından veya hepsinden alacağını talep etme ve dava açma hakkına sahiptir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 13/06/2017 tarih, 2016/11886 E. ve 2017/6732 K. Sayılı emsal kararında da “… Karayolları Trafik Kanunu’nun 88. maddesiyle, trafik kazaları neticesi doğacak zarar sorumluluğunda müteselsillik esasının benimsendiği, davacı kusursuz olduğundan zararın tamamını isterse sorumluların tamamından isterse bir kısmından isteyebileceği, açıkça davalının kusuru oranında sorumlu tutulmasını istemeyen davacı yönünden dava dışı kişinin de kusurunun bulunmasının davalıların müteselsil sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı; somut olayda davalı sürücünün %25 oranında ve dava dışı sürücünün %75 oranında kusurlu olduğu; davalı ve dava dışı 3. kişinin kusur oranlarının birbirlerine karşı açılacak rücu davasında önem taşıyacağı ve dava dilekçesinde davacının kusursuz olduğu belirtilerek zararın müştereken ve müteselsilen tahsili talep edildiğinden davalıların zararın tamamından sorumlu tutulması gerekirken KTK 88. ve TBK 61. maddesine aykırı olarak davalıların kusuru oranında sorumlu tutulmalarının hatalı olduğu” yönünde karar verilmiştir. Somut uyuşmazlıkta yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gereğince trafik kazası sonucu oluşan zararlardan kusuru ile sebebiyet veren … plakalı aracın işleten, sürücü ve trafik sigortacısı ile davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı zarar görene karşı müteselsilen sorumludur. Zarar gören davacı, kaza tarihinde uygulanması gereken BK’nın 141 vd. maddeleri gereğince müteselsil sorumluların hepsine karşı dava açabileceği gibi bunlardan sadece birine karşıda tazminat davası açabilir. Bu nedenle İlk Derece Mahkemesince kusurlu olan davalıların zararın tamamından sorumlu tutularak karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalıların bu yöne değinen istinaf itirazı yerinde değildir. Davalı İBB vekilinin yargı yoluna ilişkin istinaf talebi Dairemizin ilk kararında karşılandığı ve verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından yeniden değerlendirme konusu yapılmamıştır. Karayolları Trafik Kanunu’nda manevi tazminat konusunda özel bir düzenleme yapılmadığından trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat talep edilmesi halinde TBK’da manevi tazminata ilişkin hükümler uygulanacaktır. TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/2.maddesinde “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” şeklinde düzenleme yer almaktadır.Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmetmesi gerekmektedir(Yargıtay HGK’nun 23/06/2004 tarih, 13/291-370 E.-K. sayılı kararı). Somut uyuşmazlıkta olay tarihi, kazanın oluş şekli, kusur durumu, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, manevi tazminatın belirlenmesine hakim ilkeler ile İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, mahkemece belirlenen manevi tazminat miktarlarının, manevi tazminat müessesinin amacına ve hakkaniyete uygun, yeterli ve makul olduğu kanaatine varıldığından manevi tazminat miktarına ilişkin İBB vekilinin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 99. maddesinde, sigorta şirketlerinin zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde maddi tazminattan sorumlu olduğu düzenlenmiştir. Dolayısıyla zorunlu mali sorumluluk sigortacısı meydana gelen zararı limit dahilinde gidermekle sorumlu olduğundan yargılama giderlerinden de limiti oranında sorumlu olacaktır. Zarar miktarının limiti geçmesi halinde trafik sigortacısı hükmedilen miktara ilişkin yargılama giderlerinin tamamından değil sadece poliçe limitinin tazminat miktarına oranına göre sorumlu tutulmalıdır. Davacıların hesaplanan tazminat miktarından … sigortanın yaptığı ödemenin güncellenerek düşürülmesi ile davacılardan müteveffanın eşi … için 588.398,45 TL, kızı … için 55.777,67 TL, oğlu … için 46.283,20 TL destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanmıştır. Ancak davalı … Sigorta A.Ş.’nin kaza tarihindeki poliçe limiti 125.000,00 TL olduğundan garame hesabı yapılmış ve sigorta şirketin limitine göre ödeyebileceği tazminat miktarı müteveffanın eşi … için 62.701,15 TL, kızı … için 5.943,80 TL, oğlu … için 4.932,05 TL olarak belirlenmiştir. Islah dilekçesi de bu doğrultuda verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümde davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu tazminat miktarlarının açıkça gösterilmemiş olması, yine sigorta limitini geçen maddi tazminata hükmedildiği halde sigorta şirketi bakımından kabul edilen tazminat miktarına göre harç ve vekalet ücreti hesaplanmamış olması doğru olmadığından hüküm bu yönlerden düzeltilmiştir. Yeniden hüküm kurulurken İlk Derece Mahkemesinin tavzih kararı da gözetilmiştir. Davacılar vekili ıslah yaparken davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumlu olduğu miktarlara göre talepte bulunduğundan davalı … Sigorta A.Ş. maddi tazminata ilişkin yargılama giderinin tamamından sorumlu olacağından (maddi ve manevi tazminat için müştereken masraf yapılmış olması da gözetilerek) hükmün yargılama giderine ilişkin bendinde ayrıca hesaplama yapılmamıştır. Bu nedenle; davalı İBB vekili vekilinin istinaf başvurusunun reddine, davalı … Sigorta A.Ş. şirketi vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A- Davalı İBB vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine,Davalı … Sigorta şirketi vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre:1-Davalı İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yargı yolu itirazının reddine,2-Davalılar … plakalı araç sürücüsü …, … plakalı araç işleteni … Gıda Mad. San ve Tic. İth. İhr. Ltd Şti, … plakalı ZMM sigortacısı … Sigorta A.Ş. yönünden; davacıların maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, 3-a.Davacıların maddi tazminat taleplerinin davalı … plakalı araç sürücüsü ve işleteni …, … plakalı araç ZMM sigortacısı davalı … Sigorta AŞ (eski unvanı … Sigorta A.Ş.), İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönünden kabulüne; b. Davacı … için 588.398,45 TL, davacı … için 55.777,67 TL, davacı … için 46.283,20 TL olmak üzere toplam 650.459,32 TL destekten yoksun kalma tazminatı talebinin kabulüne;c.Tahsilde tekerrür olmamak üzere;Kabul edilen tazminattan davacı … için 62.701,15 TL, davacı … için 5.943,80 TL, davacı … için 4.932,05 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılar … Sigorta A.Ş. (eski unvanı … Sigorta A.Ş.), … ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara belirtilen miktarlarda ödenmesine, Geriye kalan tazminattan davacı … için 525.697,30 TL, davacı … için 49.833,87 TL, davacı … için 41.351,15 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılar … ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara belirtilen miktarlarda ödenmesine, Kabul edilen tazminatlara davalı … Sigorta A.Ş. yönünden 05/05/2009 ödeme tarihinden itibaren, davalı … ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönünden 10/01/2009 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, 4-Davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile davacı … için 10.000 TL davacı … için 5.000 TL, davacı … için 5.000 TL, manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faiz ile davalılar … plakalı araç sürücüsü ve işleteni … ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi den müştereken ve müteselsilen alınıp davacılara verilmesine, fazla istemin reddine, 5- Davalı … Sigorta A.Ş. yönünden manevi tazminat taleplerinin reddine,6-Maddi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 47.165,28-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 3.269,11-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 43.896,17-TL harcın 5.026,00 TL’sinin davalılar …, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve … Sigorta A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen; geriye kalan 38.870,17 TL’sinin davalılar … ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili hazineye irat kaydına, 7-Manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 1.366,20-TL karar ve ilam harcının davalılar … ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden tahsili ile hazineye irat kaydına, 8-Maddi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 51.572,97-TL nispi vekalet ücretinin 10.365,00 TL’sinin davalılar …, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve … Sigorta’dan alınarak davacılara verilmesine; Geriye kalan 41.207,97 TL’sinin davalılar … ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili davacılara ödenmesine, 9-Maddi tazminat talebine ilişkin red edilen kısım yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 5.100-TL maktu vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalılar …, … Gıda Mad. San ve Tic. İth. İhr. Ltd Şti, … plakalı ZMM sigortacısı … Sigorta A.Ş.’ye ödenmesine, 10-Davacılar tarafından yapılan 3.284,71 TL ilk gider, 990,15-TL tebligat ve müzekkere gideri, 3.500-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 7.774,86-TL yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 7.535,53-TL’sinin davalılar …, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve … Sigorta’dan tahsili davacılara verilmesine,11-HMK. 333. maddesi uyarınca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası yatırana iadesine,12-Manevi tazminat talebinin kabul edilen kısmı yönünden Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 5.100-TL vekalet ücretinin davalılar … ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden tahsili davacılara verilmesine,13-Manevi tazminat talebinin red edilen kısmı yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 5.100-TL nispi vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalılar …, … Gıda Mad. San ve Tic. İth. İhr. Ltd Şti, … Sigorta AŞ ve … Sigorta Aş (eski … Sigorta Aş) ‘ye ödenmesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davalı … Sigorta şirketi tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,2-a-İstinaf aşamasında davalı … Sigorta şirketi tarafından yapılan 87,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 220,70 TL istinaf başvuru harcının davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine, b-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 47.165,28 TL harçtan peşin alınan 12.134,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 35.031,28‬ TL harcın davalı İBB’den tahsili ile Hazineye irat kaydına,3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/06/2023