Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/2662 E. 2022/2226 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2022/2662
KARAR NO: 2022/2226
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
ARA KARAR TARİHİ: 01/09/2022
NUMARASI: 2022/652 Esas (Derdest Dosya)
DAVA: Mülkiyet (Tespit İstemli)
KARAR TARİHİ: 08/12/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık araç mülkiyetinin tespiti istemine dayanmaktadır. Davacı, dava dilekçesinde dava konusu araç üzerine tedbir konulmasını ve talebinin sonuçsuz kalmaması için davalının gayrimenkul ve menkul mallarına ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece 01/09/2022 tarihli ara karar ile “… İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davanın inançlı işleme dayandırıldığı, inançlı işleme dayalı alacak yada ifa talepli davalarda ispatın şekil şartına tabi olduğu, iddia sahibinin ancak yazılı delil ile ispatının mümkün olduğu, delil başlangıcı sunulması halinde diğer ispat vasıtalarının kullanılacağı, davacının ihtiyati tedbir talebi ve ihtiyati haciz taleplerinin bulunduğu; ihtiyati tedbir için HMK 390/3 mad. gereği davanın esası yönünden haklılığın yaklaşık ispatının dilekçe ve eklerinden anlaşılır olması, ihtiyati haciz için ise İİK 257 ve diğer mad. gereğince kuvvetli muhtemel alacağı gerekmekte olup, davacının dayandığı sebebin bu derecede haklı kılacak her hangi bir delili mevcut olmadığından şartları oluşmayan ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine” dair karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.HMK’nun 355.maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda;HMK’nın 389 ve devamı maddeleri gereğince mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya tamamen imkansız hale geleceği veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi halinde ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden istenebileceği, talep edenin haklarının derhal korunmasında zorunluluk bulunan hallerde karşı taraf dinlenmeden karar verilebileceği düzenlenmiştir. Dava dilekçesindeki iddia ve dosya kapsamına göre davacı davalı adına kayıtlı aracın bedelinin kendisi tarafından ödendiğini ancak davalının ruhsat devrini yapmadığını iddia ederek araç davalı adına kayıtlı olmasa dahi araç kaydına ihtiyati tedbir konulmasını, mülkiyetin tespitini, olmadığı taktirde aracın güncel bedeli hesaplanarak, şimdilik 10.000,00 TL’nin işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline ve ihtiyati haciz uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamına alınan aracın trafik kaydına göre, … plakalı aracın 05/09/2022 tarihinde dava dışı … adına kayıtı olduğu görüldüğünden ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. İİK’nun 258/1. fıkrası gereğince “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur. …” Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi gerekmez. Bu konuda mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesi yeterli kabul edilmektedir. Başka bir anlatımla ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat kuralı gereğince mahkemenin alacaklının alacağı hakkında kanaat sahibi olması yeterlidir. Dava dilekçesinde terditli olarak ödenen bedelin iadesinin talep edilmesine, dosyaya sunulan ve ara karar tarihi itibariyle toplanan delil ve belgelere, istinaf incelemesine konu ara kararın gerekçesine göre ihtilafın doğru olarak tespit edildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ara karar tarihi itibariyle İİK’nun 258/1. fıkrası gereğince yaklaşık ispat kuralı gereğince yapılan değerledirme de isabetsizlik bulunmadığı, deliller toplandığında yeniden ihtiyati haciz talep edilebileceği nazara alındığında ihtiyati haciz talebinin reddi yönündeki ara kararında usul ve esasa aykırılık bulunmamaktadır. Bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin yukarıda esas numarası ve ara karar tarihi belirtilen İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Peşin alınan harç yeterli olduğundan başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.08/12/2022