Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/240 E. 2022/1656 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2022/240
KARAR NO: 2022/1656
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 02/11/2021
NUMARASI: 2021/404 Esas – 2021/801 Karar
DAVA: Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
KARAR TARİHİ: 15/09/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25/09/2014 tarihinde davacıya ait … plakalı araç ile davalı …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı araç arasında meydana gelen trafik kazası nedeni ile araçta meydana gelen zarar, kaza nedeniyle aracın kullanılamamasından kaynaklanan zarar ve delil tespiti için yapılan masrafların karşılanması için şimdilik 5.500,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusur oranının tespit edilmediğini, davacı tarafından talep edilen hasar bedelinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı … Tic. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu aracın Euro Sigorta’ya sigortalandığını, davacının tali yoldan çıktığını, müvekkilinin sahip olduğu araca sağ yan taraftan çarparak ağır hasar verdiğini, müvekkiline ait aracı kullanan sürücünün kusurlu olmasının söz konusu olmadığını, davacıya ait aracın perte çıkmasının mümkün olmadığını, hasar tespit tutanağının olaydan 4 ay sonra düzenlendiğini, kazada müvekkiline ait araçta yaklaşık 11.000,00 TL civarında hasar meydana geldiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilin işyeri tarafından kiralanmış araç ile seyir halinde iken meydana gelen olay öncesini detaylı olarak hatırlayamadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davacının davasının kabulüne, 10.500 TL nın davalılar … ve … Tic. A.Ş den kaza tarihi olan 25/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 506,25 TL nın davalılar … ve .. Tic. A.Ş den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … Tic. A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı …Tic. A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Kazaya karışan aracın Euro Sigorta tarafından sigortalanmış olduğunu, taleplerin Euro Sigortaya iletilmesi gerektiğini, yerel mahkemenin müvekkil şirketi bu davada taraf olarak görmesinin uygun olmadığını, müvekkiline ait aracı kullanan şoförün de kusurlu olmasının söz konusu olmadığını, olay anına ait alkol tespit raporunun davacı tarafça dosyaya sunulmamasından dolayı davacı tarafın alkollü sayılması gerektiğini, mahkemece buna dayanarak herhangi bir tespit yapılmadığını, mahallinde polisin tuttuğu tutanaklardan da görüleceği üzere davacıya ait aracın perte çıkmasının mümkün olmadığını, her iki araçta da hasarın olduğunu, davacının sunmuş olduğu hasar tespit raporunun kaza tarihinden 4 ay sonra düzenlenmiş olduğunu, 4 ay sonra düzenlenen hasar tespit raporunun ilgili kazadan oluşan hasar olduğunun kabulünün mümkün olmadığını, aracın hasarsız değeri üzerinden değerlendirme yapılarak fahiş miktarda hasar tazminatına hükmedildiğini, aracın daha önce kazaya karışıp karışmadığının araştırılmadığını, sigorta şirketinin ödemeyi reddedip kusur tespiti talep etmesi, neticesinde davacı tarafından dava açılması ve kusur tespiti taleplerinin reddedilmesi ve sonucunda bekletilen günlere dair kazanç kaybının müvekkiline yükletilmesinin haksız olduğunu, verilen kararın usul ve yasaya uygun olmadığını belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Mahkemece ilk verilen hükmün istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 20/05/2021 tarih, 2019/1527 Esas ve 2021/902 Karar sayılı kararı ile “….Mahkemece 25/06/2018 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak hüküm kurulmuştur. Kusur ve hasar değerlendirilmesi için iki rapor arasında çelişki giderilmeden karar verilmesi doğru olmamıştır.” gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince; Dairemiz kararı doğrultusunda ceza dosyası da getirtilerek 3 kişilik bilirkişi kurulu oluşturularak alınan raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davacının % 25 oranında, davalının ise %75 oranında kusurlu olduğu, kusura göre hasar miktarının 10.500 TL, araç kullanılamamasından kaynaklı zararın 1.200 TL olduğu tespit edilerek bildirilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun sigortalı aracın hasarlı parçaları dikkate alınarak konusunda uzman bilirkişi tarafından ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli olarak hazırlandığı, bilirkişi raporunun dosya kapsamında bulunan diğer bilirkişi raporları ile uyumlu olduğu anlaşıldığına göre Mahkemece bu bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından bilirkişi raporuna ilişkin istinaf itirazları yerinde değildir. Mahkemece kaza nedeniyle aracın kullanılamamasından kaynaklanan zarara ilişkin kabul edilen süre, sigortacının hasar başvurusunu incelemesi gereken süre içerisinde makul olduğu nedenle sigorta şirketi tarafından bu sürenin uzatıldığına ilişkin iddia yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle; davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:1-Davalı … vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 751,84 TL harçtan peşin alınan 129,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 622,84 TL harcın davalı … A.Ş.’dan tahsili ile Hazineye irat kaydına,3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.15/09/2022