Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/1787 E. 2022/1807 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2022/1787
KARAR NO: 2022/1807
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 22/03/2022
NUMARASI: 2020/676 Esas – 2022/204 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 12/10/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 30/03/2019 tarihinde Uğurmumcu Hatay kavşağında, … plaka sayılı aracın müvekkiline çarpması sonucu meydana gelen kazada müvekkilinin kalıcı olarak engelli durumuna geldiğini belirterek 1.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; Başvuru şartının yerine getirilmediğinden beyanda davanın usulden reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın feragat nedeni ile reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Açtıkları davanın kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan alacağın rücuen tahsili istemine ilişkin olduğunu, davalı sigorta şirketinin, dava açıldıktan sonra ödemede bulunmuş ve bu ödeme nedeniyle davadan feragat edilmiş olduğunu, davalı sigorta şirketi ve diğer davalı araç sürücüsünün, dava açılmasına sebebiyet verdiğini, müvekkilinin dava açmakta haklı olduğunu, açtığı dava sonucunda da haksız çıkmadığını, mahkemece, davalılar yararına vekalet ücreti ile arabuluculuk ücreti takdir etmenin mümkün bulunmadığı gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonunda; Dosya kapsamında davacının yaralamalı trafik kazası nedeni ile maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Davacı vekili 21/03/2022 tarihli dilekçesinde “… yukarıda numarası yazılı dosyasında açmış olduğumuzu davadan, sigorta şirketi ile anlaşma sağladığımızdan feragat ediyoruz. ” şeklinde beyanda bulunmuştur. Dairemiz tarafından taraflardan sulh ve ödeme belgeleri celp edilmiş, davacı vekili tarafından sunulan “Makbuz ve İbraname” başlıklı belgede davacı ve davalı … Sigorta A.Ş arasında ZMMS poliçesi kapsamında ödeme konusunda anlaşma yapıldığı görülmektedir. Gerek davacı vekilinin 21/03/2022 tarihli dilekçesi, gerek istinaf aşamasında sunulan makbuz ve ibraname başlıklı belge içeriğinden gerekse istinaf dilekçesi içeriğinden davalı sigorta şirketinin tazminatı ödemiş olması nedeni ile davadan feragat edildiği anlaşılmaktadır. Dava tarihinden sonra yargılama devam ederken davalı sigorta şirketi tarafından ödeme yapılması nedeniyle davacı vekili maddi ve manevi ayrım yapmadan davadan feragat etmiştir. Burada maddi tazminat davası yönünden hakkın özünden feragat söz konusu olmayıp davacı alacağına yargılama sırasında kavuştuğu için feragat etmiş esasen dava konusuz kalmıştır. Davacı taraf davadan önce ödeme yapılmaması nedeniyle dava açmakta haklıdır. Davalılar kendisine karşı dava açılmasına yine kendisi sebebiyet vermiştir. Bu nedenle feragat sebebiyle reddedilen davada arabuluculuk ücretinin davalı sigortaya yükletilmesi ve ayrıca davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hüküm bu yönden düzeltilmiştir (Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2017/3046 Esas ve 2019/9892 Karar sayılı ilamı). Ancak dosya kapsamına sunulan davadan feragatin dayanağı olan ibraname içeriğinde manevi tazminatın karşılandığına ilişkin bir açıklama olmaması nedeni ile manevi tazminat davası yönünden davalılar lehine vekalet ücreti verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf kısmen başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-DAVANIN FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE, 2-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 80,70 TL harcın davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 174,20 TL den karşılanarak bakiye 93,50 TL harcın davacıya iadesine, 3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 5-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin HMK 331. maddesi uyarınca davalı … Sigorta A.Ş.’den alınarak hazineye gelir kaydına, 6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisineiadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine, 2-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 112,50 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 220,70 TL istinaf başvuru harcının … Sigorta A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.12/10/2022