Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/1547 E. 2022/1805 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2022/1547
KARAR NO: 2022/1805
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 04/04/2022
NUMARASI: 2019/487 Esas – 2022/224 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 12/10/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sigorta şirketi tarafından sigorta kapsamına alınan … plakalı aracın 21/08/2012 tarihinde saat 10:20 sıralarında Şırnak Uludere ilçesi … köyü girişinde şarampole yuvarlanması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, davacılar … ve …’in oğulları olan …’in bahse konu araçta yolcu olarak bulunduğu esnada gerçekleşen kazada vefat ettiğini belirterek fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla, davacı … için 150TL, davacı … için 150 TL olmak üzere toplam 300,00TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın, sigortalı şirket tarafından tanzim edilen 25/11/2011-25/11/2012 vadeli poliçe nolu zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, hasarın sigorta tazminatı kapsamında yer alıp almadığının, kusur durumunun yani ödemeye esas alınabilecek tüm belgelerin toplanmasından önce sigorta şirketinin temerrüdünün gerçeklemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın reddine ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemenin gerekçesinde dava dışı … Sigorta A.Ş’nin … no’lu hasar dosyasından sigortanın tanzim ettiği Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası poliçesinde sunduğu ölüm teminatı limitinin (150.000,00TL) tamamının davacılara 05/11/2012 tarihinde ödendiği dolayısıyla davacıların tazminat alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğini, mahkemece bozma öncesi verilen ilk kararda bilirkişi raporlarına göre, müvekkillerinin talep edebileceği tazminat toplamı tutarının 199.262,00 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından 26/09/2013 tarihinde davacılara toplam 107.872,75 TL miktarında tazminat ödendiği, söz konusu ödenen tazminat miktarının rapor tarihi olan 22/12/2014 tarihine kadar işletilen avans faizi ile birlikte, güncel değerinin 123.549,75 TL olduğu, dolayısıyla davacıların talep edebileceği toplam 199.262,00 TLlik tazminat miktarından davalı sigorta şirketi tarafından ödenen ve güncellenmiş değeri olan 123.549,75 TLnin mahsubundan sonra, davacıların talep edebileceği toplam destekten yoksun kalma tazminat miktarının 75.712,25 TL olduğu, yine müvekkilleri tarafından istenen cenaze ve defin giderleri yönünden cenaze ve defin gideri olarak da müvekkillerin 2.000 TL tazminat tutarını alabileceklerinin anlaşılmış olduğunu, mahkemece verilen bu karar doğrultusunda yeniden hüküm kurulması gerekirken davanın reddine karar verilmesinin bozmayı gerektirme olduğu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Mahkemece ilk verilen hükmün istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 11/07/2019 tarih, 2017/1785 Esas ve 2019/1531 Karar sayılı kararı ile “… Davacılar vekilinin, müvekkillerinin oğlu …’in 21/08/2012 tarihli trafik kazasında, yolcu olarak bulunduğu … plakalı aracın şarampole yuvarlanmasından ötürü vefat ettiğini, müvekkillerinin murisi çocuklarının desteğinden yoksun kaldığını beyanla, destekten yoksun kalma tazminatı talepli dava açtığı, davalı vekilinin 10/09/2013 tarihli dilekçesiyle tazminattan … Sigorta Şirketinin Karayolu Zorunlu Taşımacılık Sigortası çerçevesinde sorumlu olduğunu ileri sürdüğü, 19/01/2015 tarihli ihbar dilekçesiyle davayı … Sigorta A.Ş’ye ihbar ettiği, dosyaya celp edilen … Sigorta A.Ş’nin … no’lu hasar dosyasından tam olarak ödemenin yapılıp yapılmadığı anlaşılamıyorsa da, dosyada davacılara ayrı ayrı 75.000,00 TL EFT ile ödeme yapılmasına ilişkin yazı bulunduğu, Karayolu Zorunlu Taşımacılık Sigortası poliçesinin hasar dosyasında ve dosya kapsamında örneğinin bulunmadığı, mahkemece poliçe getirtilmediği gibi limitinin de tespit edilmediği, davacılara ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmadığı, sıralı sorumluluk ilkesine göre Taşımacılık Sigortasının davalı sigorta şirketinin ZMMS poliçesinden önce olduğu, ilk derece mahkemesinin davalı tarafça yapılan ödemenin güncellenmiş değerini mahsup etmişse de taşıma sigorta limitini aşan kısım yönünden, davalının sorumlu olduğu kısmın bulunup bulunmadığını araştırmayarak eksik incelemeyle hüküm kurduğu, kabule göre de dava dilekçesinde defin masrafı talebi bulunmamasına rağmen defin masrafına da hükmedilmesinin yerinde olmadığı kanaatiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılarak kazayı yapan aracın kaza tarihinde geçerli bir taşımacılık mali sorumluluk sigortasının bulunup bulunmadığının araştırılması, poliçenin mevcudiyetine göre limiti ve ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılarak eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir….” gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince; Daire kararı doğrultusunda … Sigorta A.Ş.’ye müzekkere yazılarak … plaka sayılı araca, 10/01/2012 tarihinde yapılan ZKTMM Sigorta poliçesinin ve davaya konu kaza olayında 05/11/2012 tarihinde davacılara yapılan ödeme dekontlarının gönderilmesinin istenildiği, dosya kapsamına Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigorta Zeyilnamesi ile Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigorta Zeyilnamesinin sunulduğu görülmektedir. Ayrıca ihbar olunan … Sigorta A.Ş. tarafından 05/12/2012 tarihinde … adına yapılan 75.000 TL , … adına yapılan 75.000 TL ödemeye ilişkin belgeler sunulmuştur. Mahkemece ihbar olunan tarafından düzenlen iki poliçenin kapsamları, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 11/07/2019 tarih, 2017/1785 Esas ve 2019/1531 Karar sayılı karar gerekçesine göre ödemenin hangi poliçeden kime ve ne miktarda yapıldığı kapsamlı bir şekilde araştırılarak gelen yazı cevabına göre her bir davacı için yapılan ödemenin hesaplanan tazminattan mahsubu ile ödeme almayan davacı bakımından ise ayrıca değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır. Dava dilekçesi ile talep edilen cenaze ve defin giderleri ile ilgili olumlu ya da olumsuz karar verilmemiş olması da doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere : 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.12/10/2022