Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/1503 E. 2022/1605 K. 14.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2022/1503
KARAR NO: 2022/1605
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 22/02/2022
NUMARASI: 2021/293 Esas – 2022/94 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 14/09/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; 02/08/2014 tarihinde müvekkilinin yaya olarak seyir halindeyken plakası belirlenemeyen bir motosikletin müvekkiline çarpması sonucu kaza meydana geldiğini ve bu kaza sonucunda müvekkilinin yaralandığını, kazanın ardından müvekkilinin tedavisinin Hatay Reyhanlı Devlet Hastanesi’nde yapıldığını, kaza sebebi ile müvekkilinde kırıklar ve çeşitli yaralanmalar oluştuğunu, müvekkilinin kalıcı iş göremezlik oranının %8,2 olduğunu gösteren sağlık kurulu raporunu dosyaya sunduklarını, kazanın oluşumunda kusurlu olan aracın plakasının belirlenemediğini, işbu davaya konu kaza sebebiyle müvekkili adına ilgili Kuruma 27/09/2019 tarihinde başvuru yapıldığını ancak ödeme yapılmadığını, müvekkilinin belirtilen kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyetinin oluştuğunu belirterek HMK’nın 107 . maddesi gereğince fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50,00 TL geçici ve 50,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatının başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Kesin hüküm bulunması sebebi ile davanın reddine karar verilmesini, davacı tarafından aynı taleplerle 19.06.2020 tarih ve 2020.E.37213 sayılı Sigorta Tahkim Komisyonu başvurusu yapıldığını, 17.10.2020 – K-2020/81755 sayılı karar ile bilinmeyen aracın varlığının ispat edilememiş olması sebebi ile red kararı verildiğini, huzurdaki davanın dava şartı yokluğu sebebiyle reddinin gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatının sağlık giderleri teminatının Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve …nın sorumluluğunun sona erdiğini, avans faiz uygulanamayacağını, …’nın sorumluluğunun, kaza tarihinde geçerli olan teminat limiti ve sigortasız aracın kusur oranı ile sınırlı olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kesin hükme ilişkin dava şartı yokluğu sebebiyle HMK 114/1-i ve 115.maddeleri gereğince usulden reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece dosyada incelemeler devam etmekte iken, tanık dinlenmiş, müvekkilinin maluliyetinin tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumunda muayeneleri tamamlanmış durumda iken Sigorta Tahkim Komisyonu kararının kesin olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, kazanın oluş şekli, kusur durumu genel mahkemelerde yapılacak keşif, bilirkişi incelemesi ve tanık anlatımları ile ispatlanacak nitelikte olduğunu, yerel mahkemece red kararı vermiş olmasının müvekkili için ağır kayıplar yaratacağını belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dava konusu uyuşmazlığın daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması (derdest olmaması) ve daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması dava şartıdır ( HMK m.114/1-ı-i) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir (6100 sayılı HMK m.115/2).HMK’nın 303/1. maddesine göre, bir davaya ait şekli anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir.Somut uyuşmazlıkta davacı tarafından davalı … aleyhine 02/08/2014 tarihinde gerçekleşen kaza nedeniyle plakası belirlenemeyen bir motosikletin davacıya çarpması sonucu davacının yaralandığı belirtilerek geçici ve kalıcı işgöremezlik tazminatı talebi ile Sigorta Tahkim Komisyonu’na 19/06/2020 tarih ve 2020.E.37213 sayılı başvurunun yapılması üzerine Uyuşmazlık Hakem Heyeti’nin 17/10/2020 karar tarih, 2020/81755 Karar sayılı kararı ile başvuru talebinin reddine karar verilmiş olup davacı tarafından bu karara karşı itiraz yoluna başvurulmadığından kararın kesinleştiğinin anlaşılmasına, eldeki davada da Güvence Hesabına karşı aynı kaza ve vakıalara dayanılarak aynı taleple geçici ve kalıcı işgöremezlik tazminatı talep edilmesine, davanın taraflarının ve konusunun aynı olmasına göre İlk Derece Mahkemesince davanın kesin hüküm nedeniyle usulden reddine karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık yoktur. Bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:1-Davacı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Peşin alınan harç yeterli olduğundan başkaca harç alınmasına yer olmadığına 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/09/2022