Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/1378 E. 2022/1803 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2022/1378
KARAR NO: 2022/1803
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 20/01/2022
NUMARASI: 2020/4 Esas – 2022/40 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 12/10/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacıların oğlu …’nin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile 01/08/2015 tarihinde yaptığı kaza sonucu vefat ettiğini, müvekkillerinin 18/08/2015 tarihinde davalı şirkete başvuru yaptığını ancak davalı şirketin ödeme yapmamasından dolayı 31/08/2015 tarihi itibariyle temerrüde düştüğünü belirterek; şimdilik her bir davacı için 500,00 TL olmak üzere toplam 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının 31/08/2015 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu … plaka sayılı aracın 09/09/2014-09/09/2015 tarihleri arası müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, müteveffanın kaza anında alkollü olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, müteveffanın kazada %100 kusurlu olduğunu, sürücünün %100 kusurlu olması durumunda varislerinin destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkı bulunmadığını, davacı tarafın haklılığını ispat etmek zorunda olduğunu, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile ; davacı … yönünden 174.000,00 TL, davacı … yönünden ise 90.119,79 TL destekten yoksun kalma tazminatının 31/08/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydı ile tahsili ile davacılara verilmesine ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;Yerel mahkeme tarafından davacıların ilk kararı istinaf etmediği, yeniden yapılan hesaplamada ise davacı … için 199.880,21 TL tazminat hesaplandığı ve davalı lehine usulü kazanılmış hak doğduğu ve ilk kararda verilen 174.000 TL tazminatın bu nedenle aşamayacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabule karar verildiğini, davacıların toplamda 290.000 TL yerine 264.119,79 TL tazminat aldıklarını, bu kararın haksız ve adaletsiz olduğunu, davacıların karı koca olduklarını, kazada müşterek çocuklarını kaybettiklerini, ilk yargılama sonucunda kaza tarihi itibarıyla geçerli olan poliçe teminatı üst limiti kadar tazminata hükmedilmiş olduğunu, dolayısıyla davacıların bu kararı istinaf etmelerinin hiçbir hukuki ve haklı gerekçesi bulunmadığını, yeniden yargılama neticesinde karı koca olan davacıların tazminat oranlarının değişmesi nedeniyle ve usulü kazanılmış hak gerekçesiyle davanın kısmi kabulü ile davacıların 25.880,21 TL eksik tazminat almalarının haksız olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Mahkemece ilk verilen hükmün davalı tarafça istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 12/12/2019 tarih, 2018/4637 Esas ve 2019/3969 Karar sayılı kararı ile kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 14/09/2021 tarih, 2021/2403 Esas ve 2021/4658 Karar sayılı bozma ilamında özetle; Mahkemece verilen ilk hüküm davacı tarafından temyiz edilmemiş, davalılardan … Sigorta A.Ş.’nin temyiz istemi üzerine karar maluliyet yönünden eksik inceleme yapıldığı gerekçesiyle anılan davalı yararına bozulmuştur. Bozmadan sonra yürütülen yargılamada alınan 09/03/2020 tarihli aktüer raporunda; rapor tarihindeki güncel (2020) verilere göre hesaplama yapıldığı; mahkemenin bu raporda belirlenen miktar üzerinden hüküm tesis ettiği görülmektedir. Dairenin önceki bozma ilamı dikkate alındığında, mahkemenin anılan bu kabulü yerinde değildir. Şöyle ki ilk hükmün sadece, davalılardan … Sigorta A.Ş. tarafından temyiz edildiği, bozma ilamının kapsamında belirtilen yön dışında 01/12/2014 tarihli raporda hesaplamaya esas alınan veriler yönünden anılan davalı taraf lehine usulü kazanılmış hak oluştuğu dikkate alınmalıdır. İlk hükmü temyiz etmeyen davacı lehine olacak biçimde, asgari ücrette gerçekleşen artış esas alınarak, yeniden hesap yaptırılıp tazminatın belirlenmesi, davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hakları ihlal edecektir.” şeklinde karar verilmiştir. Dosya kapsamında davacılar tarafından mahkemece verilen ilk hüküm istinaf edilmemiş, davalı istinafı üzerine karar kusur, ücret, tazminat pay hesabı yönünden kaldırılmıştır. Daire kararımız sonrasında mahkemece aldırılan aktüerya bilirkişi raporunda güncel verilere göre ve hesaplama formülü değiştirilerek hesaplama yapıldığı, davacı tarafından talep artırım dilekçesi sunulduğu, mahkemece ilk hükümdeki tazminat miktarlarına göre karar verildiği görülmüştür. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 14/09/2021 tarih, 2021/2403 Esas 2021/4658 Karar sayılı bozma ilamında da belirtildiği gibi ilk hükmün sadece, davalılar tarafından istinaf edildiği, dairemiz ilamının kapsamında belirtilen yön dışında ilk kararda hükme esas alınan aktüerya raporunda hesaplamaya esas alınan veriler yönünden davalı taraf lehine usulü kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenlerle; davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacılar vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Peşin alınan harç yeterli olduğundan başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.12/10/2022