Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2022/1356 E. 2022/2238 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2022/1356
KARAR NO: 2022/2238
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 01/03/2022
NUMARASI: 2020/842 Esas – 2022/200 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 28/01/2014
Birleşen Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/976 Esas 2021/1123 Karar Sayılı Dosyası
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 14/12/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dilekçesinde özetle; Davalı …’ye ait … AVM’nin logosunu taşıyan, davalı … şirketinin maliki olduğu … plakalı müşteri servis aracı ile davalı … San ve Tic şirketinin maliki olduğu diğer davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonet arasında 23/09/2013 tarihinde trafik kaza meydana geldiğini, kamyonetin … Sigorta AŞ tarafından … nolu … ile üçüncü kişilerin zararlarının tazmini için koruma altına alındığını, kaza neticesinde servis aracındaki dört kişinin feci bir şekilde can verdiğini ve dört kişinin de yaralandığını, servis aracında vefat eden yolculardan …’un davacıların annesi olduğunu, bu olay neticesinde maddi ve manevi zarara ve ölenin desteğinden mahrum kaldıklarını, müvekkillerinden Ahmet’in sürekli özürlülüğünün olduğunu, ihtiyaçlarının görülmesi amacıyla evde yatılı kadın tutmak zorunda kaldıklarını, müvekkili …’nın manevi kaybın yanısıra maddi anlamda da kayıp yaşadığını, müteveffanın servis aracında yolcu olması sebebiyle dava konusu kazada kusursuz olduğunu, ıslah etme hakları saklı kalmak üzere şimdilik müvekkilleri için ayrı ayrı 1.000,00’er TL olmak üzere toplam 2.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihi olan 23/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, cenaze masrafı için toplam 1.000,00 TL maddi tazminatın ödeme tarihi olan 26/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlkite davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, müvekkili … için 75.000,00 TL, müvekkili … için 100.000,00 olmak üzere toplam 175.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 23/09/2013 tarihinde itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, talepleri doğrultusunda verilecek hükmün Türk Borçlar Kanunu’nun 58/2 maddesi gereğince yayınlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Yön. ve Alış. Hiz. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalılardan … şirketinin AVM içerisinde bulunan mülkiyeti kendisine ait bir market olduğunu, müvekkili şirket ile davalılardan … Market arasındaki reklam anlaşması gereği diğer davalının kendisine verilen marka ve logoları araç üzerine giydirdiğini,2918 sayılı KTK 3. Maddesi uyarınca müvekkilinin dava konusu aracın sahibi olmadığı gibi uzun süreli bir kiralama ilişkisinin de söz konusu olmadığını, müvekkilinin işleten olmadığından sorumluluğunun doğmadığını, davanın sigorta şirketine de yöneltilmiş olması nedeniyle görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğundan görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, deliller kendilerine tebliğ edilmediğinden itiraz haklarını saklı tuttuklarını, esas yönünden ise kazanın davalı … şirketine ait aracın sapağı kaçırmasıyla geri geri gelirken meydana geldiğini, geri gelen aracın % 100 kusurlu olması gerektiğini, … şirketine ait aracın kazadan kurtulmak için sola hamle yaptığını ancak kazanın kaçınılmaz olarak meydana geldiğinden … sürücüsünün kusuru olmadığını, davacılar tarafından talep edilen maddi ve manevi tazminatın fahiş olduğunu, maddi kayıplara ilişkin herhangi bir belge sunulamadığını, tahsilat makbuzu içeriklerini kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … İnş San ve Tic A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Açılan davayı kabul etmediklerini,dava dosyası kapsamı ve davalıların adresleri dikkate alındığında İstanbul Anadolu Adliyesi Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunu, kazanın oluşumunda kusurun müvekkil şirket araç sürücüsünde olmadığını,kazanın davalı … şirketine ait aracın sapağı kaçırmasıyla geri geri gelirken meydana geldiğini, müvekkili şirket aracının diğer araca sol arka kısmından müvekkil aracının da sağ ön kısmından çarpmak suretiyle meydana geldiğini, kaza yerinde tutulan tutanağın tanıklar dinlenmeden düzenlendiğinden eksik ve hatalı olduğunu, davacılardan …’nın çalıştığı ve ailenin geçimini sağladığının ortada olduğunu, davacıların destekten yoksun kalmaktan dolayı tazminat talep etmelerinin haksız olduğunu, davacı ..’e herhangi bir bakım parası olarak müteveffa anne ya da davacı …’ya ödeme yapılıp yapılmadığı hususunun da ilgili kurumlardan sorulması gerektiğini, destekten yoksun kalma tazminat tutarının haksız olduğunu, tazminat taleplerinin fahiş olduğunu, davanın … Sigorta A.Ş.’ye ihbarının gerektiğini, … A.Ş. ile … Sigorta A.Ş.’den bir tazminat dava devam ederken davacılara ödenir ise veya dava sonunda bu şirketlerden belirli bir para tahsiline karar verilir ise bu tutarların müvekkilin sorumlu olduğu tutarlardan mahsubu gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … cevap dilekçesinde özetle; Olayın istenmeyen bir olay olduğunu ve bu olaydan dolayı çok üzüldüğünü, ifadesinde belirttiği gibi alınabilecek tedbirleri alarak uyarı ışığı yakarak ve emniyet şeridinde durmakta iken aracın arkadan çarptığını, her türlü tedbiri almaya çalıştığını, arkadan çarpan aracın kusurlu olduğunu, ölen kişilerin ne kadar maddi ve manevi kaybının olduğunu mahkemenin belirleyeceğini, kendisinin bütün tedbirleri aldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu,müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, müvekkili tarafından …’in % 62 maluliyeti nedeniyle aktüer hesabı yaptırıldığını, 27/01/2014 tarihinde 10.742,13 TL davacıya ödeme yapıldığını, kusur durumunun trafik ihtisas dairesi tarafından belirlenerek aktüer sıfatına sahip bir bilirkişi tarafından tazminat hesabının yapılmasının gerektiğini, davacının başvurusu üzerine hesaplanan tazminat bedelinin ödendiğinden müvekkili şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması ve ek ödeme yapılmasına karar verilmesi halinde yapılan ödemelerin dikkate alınmasını, müvekkili temerrüde düşürülmediğinden dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesini ve davanın reddine karar verilmesini bildirmiştir. Davalı … San ve Tic Ltd Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; Dosyanın yetkili ve görevli Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmesini, dosyalar arasında irtibat bulunması nedeniyle Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/783 Esas sayılı dosyasında kusur raporu alınmış olması halinde bu raporun celbine karar verilmesini, davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı hususunun netleştirilmesine, dosyada kusur incelemesi yaptırılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “A-Esas Dosyada Açılan Davanın Kısmen Kabul Kısmen Reddine Maddi Tazminat Yönünden; Davacı …’in destekten yoksun kalma tazminatı talebinin kabulü ile 15.011,00 TL maddi tazminatın davalılar …, … Sigorta, …, … Gıda’dan müştereken müteselsilen tahsiline, tazminat bedeline davalı … Sigorta yönünden 13/01/2014 tarihinden, diğer davalılar bakımından olay tarihi olan 23/09/2013 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, Davacı …’in destekten yoksun kalma tazminatı talebinin reddine, Davacıların cenaze giderlerine ilişkin talebin kabulü ile 2200,00 TL cenaze giderinin davalılar …, … Sigorta, …, … Yönetim Organizasyon ve … Gıda’dan müştereken müteselsilen tahsiline, tazminat bedeline davalı … Sigorta yönünden 13/01/2014 tarihinden, diğer davalılar bakımından olay tarihi olan 23/09/2013 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, Manevi Tazminat Yönünden; Davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı … için 40.000 TL davacı … için 30.000,00 TL olmak üzere toplam 70.000 TL manevi tazminatın davalılar …, …, … Yönetim Organizasyon ve … Gıda’dan olay tarihi olan 23/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken müteselsilen tahsili ile davacılara müştereken ve müteselsilen verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, yargılama sırasında esas dosya davalısı … Gıda tarafından yapılan 20.000,00 TL geçici ödeme bedelinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tespit edilen tazminat tutarından mahsup edilmesine, Davalı … sigortaya karşı manevi tazminat talebinin reddine, B- Birleşen dosyada açılan davanın kabulü ile 102.673,43 TL maddi tazminatın davalılar …, … Sigorta, … ve …. Gıda’dan müştereken müteselsilen tahsiline, tazminat bedeline davalı .. Sigorta yönünden 13/01/2014 tarihinden, diğer davalılar bakımından olay tarihi olan 23/09/2013 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … A.Ş. vekili ve davalı … San. ve Tic. A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı … A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 05.01.2017 tarihli ticaret sicil gazetesiyle … A.Ş. tarafından devir alınarak birleştiğini, aracın hem mülkiyeti hemde işleteni tamamen … San. ve Tic. A.Ş, (… marketleri)’ne ait olup … market de diğer market ve mağazalar gibi kendi iş ve faaliyetlerini kendi nam ve hesabına yapmakta, sadece yönetim hizmet bedelinin karşılığında müvekkili şirkete aidat ödediğini ayrıca müvekkili şirket, bir alışveriş merkezi olduğu için tanıtım ve reklam amaçlı olarak bünyesinde bulunan mağaza ve marketlere ait araçların üzerinde kendi marka ve logolarının taşınması amacıyla reklamlar verdiğini, bu nedenle müvekkili şirketin söz konusu kazada taraf olmadığını ve kaza sonucu oluşan hasarlardanda sorumluluğunun oluşmayacağını, müvekkili şirketi temel hukuk ilkelerine uygun düşmeyecek bir şekilde kötü niyetli atfedilerek avm müşterileri tarafından servis aracının kullanıldığı ispat edilmemesine rağmen kullanılıyormuş gibi kabul edilerek haksız bir şekilde müşterek ve müteselsil sorumlu tutulduğunu, müvekkili şirket ile oluşan kaza arasında hiçbir illiyet bağı bulunmadığını, müvekkili şirketin söz konusu araç üzerinde işleten sıfatına da haiz olmadığını, kaza ve tazminatlar noktasında hiçbir husumetleri bulunmamasına rağmen müvekkili açısından esasa girilerek hakkaniyete aykırı ve hukuka uygun olmayan bir şekilde davanın kısmen kabulüne karar verildiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı … San. ve Tic. A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davalıların adresleri dikkate alındığında ve müvekkili şirket yönünden de yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu mahkemeleri olduğunu, birleşen davada taraflar ve dava konusu aynı olduğundan ve asıl dava derdestken birleşen dava açıldığından dosyanın derdestlik sebebi ile usulden reddi gerektiğini, kazanın oluşumunda müvekkili şirkete atfedilebilecek herhangi bir kusur olmadığını, çarpma noktasının bulunduğu yer ve araçların son durdukları yer dikkate alındığında müvekkili şirket aracının aslında yasak olmasına karşın kaza mahallinde hızla geri geri gelen araçtan kurtulmaya çalıştığı, sola doğru hamle yaptığı ancak öndeki aracın sol şeride doğru arkasını çevirmesi üzerine de kaçış yolu kalmadığından kazanın meydana geldiğini, trafik ekiplerince müvekkili şirket araç sürücüsüne asli kusur verilmesinin açıkça haksız ve hatalı bir değerlendirme olduğunu, davacının talep ettiği bakım yoluyla destek hususuna dayalı destek talebinin fahiş ve haksız olduğunu, müvekkili şirketten talep edilen tüm tazminat taleplerinin zamanaşımına uğradığını ve hak düşürücü sürelerin geçtiğini, bilirkişi raporunda hak sahiplerinin oranları ve bakiye ömür süresi ile destek sürelerinin tamamen yanlış hesaplandığını, müvekkili şirket tarafından huzurdaki uyuşmazlık kapsamında İstanbul … İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasında davacılar lehine 33.400,00 TL ödeme yapıldığını, ancak bu ödemenin bilirkişi raporuna konu edilmediği ve mahsuplaşma işlemi yapılmamasının hatalı olduğunu, hesaplama sürelerinin ve hesaplama dönemlerinin tamamen hatalı ve fahiş olduğunu, davayı kabul manasına gelmemek ile beraber eğer davanın kabulüne karar verilecek ise de davalıların kendi kusur oranlarıyla orantılı şekilde bu tazminatlardan sorumlu tutulması gerektiğini, bilirkişi raporuna yaptıkları tüm itirazların reddedildiğini ve ret gerekçesinin açıklanmadığını belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü trafik kazasından maddi ve manevi tazminatına istemine ilişkin olup, istinaf açısından uyuşmazlık konusu, HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere itiraz verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Mahkemece ilk verilen hükmün istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 27/10/2020 tarih ve 2020/1268 Esas 2020/3815 Karar sayılı ilamı ile kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. Daire kararımız içeriğinde kusura ve kusuru oranında sorumlu tutulmasına ilişkin esastan değerlendirme yapıldığı görülmekle aynı konuya ilişkin davalı … San. ve Tic. A.Ş. vekilinin istinaf başvurusu yeniden değerlendirme konusu yapılmamıştır. İlk Derece Mahkemesince verilen ilk hükme karşı davalı … San. ve Tic. A.Ş. vekilince zamanaşımına yönelik istinaf yasa yoluna başvurulmadığından davacı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuş olması nedeniyle bu yöne değinen istinaf başvurusu değerlendirilmemiştir. Birleşen Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/976 Esas ve 2021/1123 Karar sayılı dosyası ek dava olarak açılmış olduğu görülmekle derdestliğe yönelik istinaf başvurusu yerinde değildir. 6100 sayılı HMK’nin genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin 1. fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”. 7. maddesinde de,”davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır. Birden fazla davalının bulunduğu hâllerde, davanın, davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı, deliller veya belirtilerle anlaşılırsa, mahkeme, ilgili davalının itirazı üzerine, onun hakkındaki davayı ayırarak yetkisizlik kararı verir.” denilmektedir. Yine aynı Yasa’nın 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalıya geçer. Somut olayda, dava trafik kazasından kaynaklanmakta olup, trafik kazası netice itibari ile bir haksız fiildir. Bu halde kazanın meydana geldiği yer Başakşehir ‘de olduğu Bakırköy sınırlarında kaldığından, Bakırköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesi davaya bakmaya yetkilidir. Davalı vekilinin süresinde yaptığı yetki itirazı ve buna değinen istinaf talebi yerinde değildir. KTK’nın 3. maddesinde, “İşleten: Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak, ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Kanun’un 85/1. maddesine göre “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. ” maddenin son fıkrasına göre ise “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” İşletenin bu sorumluluğu bir tehlike sorumluluğudur. 2918 sayılı KTK’nın 3. maddesinde işleten sıfatının belirlenmesinde şekli ve maddi ölçüt olmak üzere iki ayrı ölçüden yararlanılmıştır. Şekli ölçüye göre trafik sicilinde malik görülen kişi işletendir. Maddi ölçüye göre ise trafik sicilinde adı geçen kişinin önemi bulunmamakta olup önemli olan araç üzerindeki fiili hakimiyet, araçtan ekonomik yarar sağlama, masraf ve rizikolara katlanma gibi ölçütlerdir. İşletenin belirlenmesinde doktrin ve Yargıtay’ın kabul ettiği görüş maddi ölçüdür (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 28/02/2019 tarih, 2016/6712 E. ve 2019/2237 K. sayılı kararı). Somut olayda … plakalı aracın davalı … Hiz. A.Ş. tarafından işletilen AVM içerisinde faaliyette bulunan davalı … Tic. A.Ş. ‘ye ait olduğu, aracın müşteri servis aracı olarak kullanıldığı sabit olup, mahkemece Daire kaldırma kararımız doğrultusunda yapılan araştırma sonucunda davalı …. A.Ş. davalı … San. ve Tic. A.Ş. ile arasında yalnızca reklam anlaşması olduğunu, reklam anlaşması uyarınca kendilerine ait logoların araç üzerinde bulunduğunu, davalı … San. ve Tic. A.Ş.’nin işlettiği … Market’in yalnızca kendi müşterilerini servis aracı ile taşıdığını, reklam anlaşmasının sözlü olarak düzenlendiğini beyan ettiği, davalı … San. ve Tic. A.Ş. vekili beyanında şirketin AVM’de bulunan şubesinin servis aracının aynı zamanda AVM müşterilerine de hizmet verdiği, AVM tarafından araçların üzerine reklam konulduğu, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığını, sözlü olarak yapılan anlaşma gereğince şirketin servis araçlarının aynı zamanda AVM müşterileri tarafından kullanıldığını beyan ettikleri ve kaza sonrasına ait fotoğrafların incelenmesinde davalı … A.Ş.’nin işlettiği AVM’ye ait logonun belirgin şekilde araç üzerinde yer aldığı görülmüştür. Bu durumda kazaya sebebiyet veren araç üzerinde logosunun bulunması halinde, 3. kişiler nazarında aracın …Hiz. A.Ş.’ye ait olduğu hususunda intiba (kanaat) oluşacağından, davalı … Hiz. A.Ş., 3. kişilere karşı zarardan sorumlu olacaktır.Bu nedenle İlk Derece Mahkemesince davalı … Hiz. A.Ş. bakımından da davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/5684 E. ve 2018/1394 K. sayılı kararı). Davalı … Market vekilinin İstanbul … İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasında davacılar lehine 33.400,00 TL ödeme yapıldığına ilişkin iddiasının mahkemece araştırılmaması ve hükümde dikkate alınmaması doğru olmamıştır. Dairemiz tarafından Uyap sistemi aracılığı ile ilgili takip dosyasına inceleme izni gönderilerek icra dosyası incelenmiş davacılar tarafından mahkemece ilk verilen hükmün icraya konulduğu davalı … Market tarafından ve diğer davalılar tarafından ödemeler yapıldığı görülmüştür. Bu nedenle hükümde İstanbul … İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasında yapılan ödemeler dikkate alınarak tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile tazmin kararı verilmesi gerektiğinden hüküm bu yönden düzeltilmiştir. Bu nedenle; davalı … Yönetim ve Alışveriş Hiz. A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince reddine, davalı … San. ve Tic. A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararı kısmen düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A- Davalı … Yönetim ve Alışveriş Hiz. A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince REDDİNE,
B- Davalı … San. ve Tic.A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kısmen KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA,
Buna göre:
A- ESAS DOSYADA AÇILAN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE
MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN; 1-a-Davacı …’in destekten yoksun kalma tazminatı talebinin KABULÜ İLE 15.011,00 -TL maddi tazminatın davalılar …, … Sigorta, …, … Yönetim Organizasyon ve … Gıda’dan müştereken müteselsilen (İstanbul … İcra Dairesi’nin …E. sayılı dosyasında yapılan ödemeler dikkate alınarak tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) tahsiline, tazminat bedeline davalı … Sigorta yönünden 13/01/2014 tarihinden, diğer davalılar bakımından olay tarihi olan 23/09/2013 tarihinden itibaren yasal faiz İŞLETİLMESİNE, b-Davacı …’in destekten yoksun kalma tazminatı talebinin REDDİNE,c-Davacıların cenaze giderlerine ilişkin talebin KABULÜ ile 2200,00-TL cenaze giderinin davalılar …, … Sigorta, …, … Yönetim Organizasyon ve … Gıda’dan müştereken müteselsilen (İstanbul … İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasında yapılan ödemeler dikkate alınarak tahsilde tekerrür olmamak kaydı) tahsiline, tazminat bedeline davalı … Sigorta yönünden 13/01/2014 tarihinden, diğer davalılar bakımından olay tarihi olan 23/09/2013 tarihinden itibaren yasal faiz İŞLETİLMESİNE, 2-Alınması gereken 1.175,68 TL harcın peşin alınan 3.039,80 TL peşin harç ile 48,54 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.088,34 TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir KAYDINA, 3-Davacılar tarafından sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 1.200,88 TL ile ıslah harcı 48,54 TL olmak üzere toplam 1.249,42 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE, 4-Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden davacılar yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 5.100,00 TL (2.200,00 TL’lik kısmının her iki davacı lehine verilmesine, bakiye 2.900,00 TL’lik kısmının ise davacılardan … lehine verilmesine) ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE,5-Davalılar …, … Sigorta, … Yönetim Organizasyon ve … Gıda kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden bu davalılar yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 1.000,00 TL ücreti vekaletin davacı …’den alınarak bu davalılara VERİLMESİNE, MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;1-a-DAVACILARIN MANEVİ TAZMİNAT TALEBİNİN KISMEN KABULÜ ile davacı … için 40.000-TL davacı … için 30.000,00 -TL olmak üzere toplam 70.000-TL manevi tazminatın davalılar …, …, … Yönetim Organizasyon ve … Gıda’dan olay tarihi olan 23/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken müteselsilen İstanbul … İcra Dairesi’nin 2021/3706 E. sayılı dosyasında yapılan ödemeler dikkate alınarak tahsilde tekerrür olmamak kaydı tahsili ile davacılara müştereken ve müteselsilen VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, yargılama sırasında esas dosya davalısı … Gıda tarafından yapılan 20.000,00 TL geçici ödeme bedelinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tespit edilen tazminat tutarından mahsup EDİLMESİNE, b-Davalı … sigortaya karşı manevi tazminat talebinin REDDİNE,2-Alınması gereken 4.781,70 TL harçtan, peşin alınan ve maddi tazminat yönünden kurulan hüküm kısmında hesaplanarak mahsup edilen harçtan bakiye kalan 1.912,66 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.869,04 TL eksik harcın davalılar …, …, … Gıda ve … Yönetim Organizasyon’dan alınarak hazineye gelir KAYDINA, 3- Davacılar tarafından sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 1.912,66 TL’nin ( manevi tazminat kısmında hesaplanan ve alınması gereken harçtan mahsup edilen kısım olan peşin alınan 3.039,80 TL’nin 1.912,66 TL’lik kısmı) davalılar …, …, … Gıda ve … Yönetim Organizasyon’dan alınarak davacılara VERİLMESİNE, 4-Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden davacılar yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 9.900,00 TL (4.242,15 TL’sinin … lehine verilmesine, 5.657,85‬ TL’sinin … lehine verilmesine) ücreti vekaletin davalılar …, …, … Gıda ve … Yönetim Organizasyon’dan alınarak davacılara VERİLMESİNE, 5-Davalılar … Sigorta A.Ş, …, … Gıda ve … Yönetim Organizasyon kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden bu davalılar yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 9.900,00 TL (4.242,15 TL’sinden …’in sorumlu tutulmasına, 5.657,85‬ TL’sinden …’in sorumlu tutulmasına) ücreti vekaletin davacılardan alınarak bu davalılara VERİLMESİNE,
MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN; 1-Davacılar tarafından sarf edilen bilirkişi, ATK masrafı, posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 2.784,00 TL yargılama giderinin kabul oranı (%45,14) ret oranı (%54,86) dikkate alınarak hesaplanan 1.256,70 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacılar üzerinde BIRAKILMASINA (1.256,70 TL’nin 248,00 TL’sinden tüm davalıların sorumlu tutulmasına, bakiye 1.008,7‬0 TL’sinden davalılar …, … Gıda, … Yönetim Organizasyon ve …’ın sorumlu tutulmasına), 2-Davalı … Gıda tarafından yapılan 250,00 TL yargılama giderinin ret oranı (%54,86) dikkate alınarak hesaplanan 137,15 TL’sinin davacılardan alınarak bu davalıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın bu davalı üzerinde BIRAKILMASINA, 3-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
B- BİRLEŞEN DOSYADA AÇILAN DAVANIN KABULÜ İLE 1-102.673,43 -TL maddi tazminatın davalılar …, … Sigorta, … ve … Gıda’dan müştereken müteselsilen İstanbul 2. İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasında yapılan ödemeler dikkate alınarak tahsilde tekerrür olmamak kaydı tahsiline, tazminat bedeline davalı … Sigorta yönünden 13/01/2014 tarihinden, diğer davalılar bakımından olay tarihi olan 23/09/2013 tarihinden itibaren yasal faiz İŞLETİLMESİNE, 2-Alınması gereken 7.013,62 TL harçtan peşin alınan 350,69 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.662,93 TL eksik harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir KAYDINA, 3-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 409,99 TL ile 37,50 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 447,49 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, 4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 13.703,98 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, 5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN ;1-a-Davalı … San. ve Tic.A.Ş. tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,b-Davalı … A.Ş. yönünden; alınması gereken 5.957,38 TL harçtan peşin alınan (80,70 TL+1.195,43 TL+1.753,41 TL+213,22 TL)=3.242,76 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.714,62 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 2-İstinaf aşamasında davalı … Tic.A.Ş tarafından yapılan 36,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 220,70 TL istinaf başvuru harcının davacılardan tahsili ile davalı … İnş. San. ve Tic.A.Ş’ye verilmesine,3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/12/2022