Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/960 E. 2023/1702 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/960
KARAR NO: 2023/1702
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 13/01/2021
NUMARASI: 2017/241 Esas – 2021/17 Karar
DAVA: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 04/10/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sürücüsü davalı … olan, davalı … Tic. A.Ş.’ye ait olan, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından sigortalanmış olan … plakalı aracın davacıya çarparak yaralanmasına neden olduğunu, kaza nedeniyle davacının çenesinde yüzeysel erozyon meydana geldiğini, üst kesici dişlerinden iki tanesini kaybettiğini, bir kesici dişinin kırıldığını, bir kesici dişinin de üst çeneye gömüldüğünü, çene kemiği ile kolunda da kırıklar meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesinde davalı …’in tam kusurlu olduğunu, davacının tedavisi için … Hastanesinde toplam 30.547,23 TL masraf yapıldığını, kazaya karışan aracın dava dışı … Hizmetleri A.Ş. tarafından davalı … San. ve Tic. A.Ş.’ye uzun dönemli kira sözleşmesi ile kiralandığını, davalı … Sigorta A.Ş.’nin SGK’nın karşılamadığı sağlık harcamalarından hukuken sorumlu olduğunu, davalı SGK’nın da sağlık harcamalarından sorumlu olduğunu, davacının kaza öncesinde küçük yaşlardan itibaren yaklaşık dokuz yıldır ortodonti tedavisi gördüğünü, kaza nedeniyle ruh sağlığının da bozulduğunu, 30.547,23 TL sağlık harcamasının davalı … Sigorta A.Ş.’den sigorta poliçesi limitiyle sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte taraflarına ödenmesine ve 40.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve … San. ve Tic. A.Ş.’den kaza tarihi olan 23.10.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak taraflarına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikl davanın iş mahkemesinde görülmesi gerektiğini, kazanın üzerinden iki yıldan fazla süre geçmiş olması nedeniyle zamanaşımı dolduğunu, sağlık masraflarından SUT hükümlerine göre hukuken sorumluluklarının bulunduğunu, bunun dışındaki taleplerden sorumlu olmadıklarını, davacı tarafın ödeme talebinde bulunmasına karşın kurumlarının talep ettikleri belgeleri sunmamış olmaları nedeniyle ödeme yapılmadığını, istenilen belgeleri sunmaları durumunda ödeme yapılabileceğini, ödeme tarihinden itibaren faiz talebinin yerinde olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … verdiği cevap dilekçesinde, kazanın meydana gelmesinde kendisinin kusurlu olmadığını, davacının kusurunun bulunduğunu, kaza esnasında yağmur yağdığını ve havanın karanlık olduğunu belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … San. ve Tic. A.Ş. vekili verdiği cevap dilekçesinde, öncelikle davanın iş mahkemesinde görülmesi gerektiğini, kazanın üzerinden iki yıldan fazla süre geçmiş olması nedeniyle zamanaşımı definde bulunarak kazaya karışan aracın kiralık olduğunu ve sigortasının bulunduğunu, kusur durumunun tespitinin yapılması gerektiğini, talep edilen manevi tazminatın yüksek olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili verdiği cevap dilekçesinde, sağlık masraflarından SGK’nın sorumlu olduğunu, SGK tarafından karşılanmayan sağlık masraflarından ötürü kendi sorumluluklarının doğmadığını, bu nedenlerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda,”Davalı SGK’nın ıslah zamanaşımı definin reddine, davalı … Sigorta A.Ş yönünden tedavi giderleri tazminatı davasının reddine, davalı … Tic. A.Ş yönünden tedavi giderleri tazminatı davasının reddine, davalı … yönünden tedavi giderleri tazminatı davasının reddine, davalı SGK yönünden tedavi giderleri tazminatı davasının kısmen kabulüne, 3.387,52-TL tedavi giderinin davacının davalı SGK’ya başvuruda bulunduğu 11/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı SGK’dan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat davasının kabulüne, 40.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 23/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … San. ve Tic. A.Ş ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, davalılar … San. ve Tic. A.Ş. ile davalı SGK vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davalı SGK belgeli tedavi giderlerinden SUT hükümleri uyarınca, diğer davalılar ise, SGK’nın sorumluluğunda olmayan (belgeli) tedavi giderlerinden ve belgesiz tüm giderlerden sorumlu iken, mahkemece SGK; belgeli tedavi giderlerinden SUT uyarınca sorumlu tutulduğunu, diğer davalıların sorumluluğunun yalnızca belgesiz giderler yönünden olduğunu, belgeli tedavi giderleri yönüyle diğer davalıların sorumlu olmadığı kabulle, maddi tazminat talebi ret edildiğini, yaptığı harcamalar için belge alınan müvekkil adeta cezalandırıldığını, hüküm bu haliyle yasa ve dosya içeriğine aykırı olduğunu, SGK dışındaki davalılar yönünden ret edilen maddi tazminat talepleri için kendisini vekille temsil eden davalı sigorta şirketi ve işleten olarak kabul edilen davalı şirket vekilleri için ayrı ayrı nispi vekalet ücreti tayin edilmiş olması da hatalı olduğunu, hükmün tashih şerhine konu edilen bölümler yönüyle de hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı … San. ve Tic. A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 01.06.2017 tarihli cevap dilekçesinde ileri sürmüş olduğu zaman aşımının ret kararı hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketin manevi tazminat yükümlülüğünden söz edilemeyeceğini, İhtiyari Mali Mesuliyet Sigortacısı sigortalısına karşı tıpkı Trafik Sigortacısı gibi sorumlu olduğundan, huzurdaki davada dava konusu aracın asıl trafik sigortacısı … Sigorta A.Ş.nin poliçe limitinin aşılması halinde müvekkil şirkete başvurulabileceğini zira manevi tazminat, Trafik Sigortası Genel Şartlarında belirtilen teminatlar kapsamında bulunmadığını, manevi tazminat miktarı fazla olduğu gibi müvekkil şirkete yahut çalışanına yüklenmesi mümkün olmadığını, hakkaniyete aykırı olduğunu, vekalet ücretlerinin ve masrafların müvekkili şirket üzerine bırakılması haksız olacağını belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Davalı SGK vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davanın öncelikle zamanaşımı nedeni ile reddi gerektiğini, belirsiz alacak davası açmadığından , bedel arttırımı dilekçesi de vermediğini, davasını ıslah ettiğini, bu itibarla, Yerel Mahkemenin gerekçesi de, zamanaşımı def’i reddetmesi de usul ve yasaya tamamen aykırı olduğunu, yasal düzenleme dikkate alınarak, trafik kazaları nedeniyle oluşan tedavi, tıbbi malzeme, ilaç, refakatçi ve yol giderleri müvekkili kurum tarafından SUT hükümleri uyarınca karşılandığını, ancak müvekkil kurum tarafından karşılanmayan iş göremezlik, maddi-manevi tazminat talepleri ve bakıcı giderleri yönünden ise sigorta şirketlerinin sorumluluğu devam ettiğini, müvekkili kurum tarafından davacıya yapılan sağlık yardımlarını gösterir Medula kayıtları dosya kapsamına sunulmuş olup, müvekkil kuruma sağlık hizmet sunucuları tarafından fatura edilen tedavi giderlerinin kurumca ödendiğini, davacının müvekkil kurumdan talep edilebilir alacağı bulunmadığını, müvekkil Kurum, 2918 sayılı Yasa’nın 98.maddesinden kaynaklanan yasal ödeme sorumluluğunu yerine getirmiş olup, yersiz açılan davanın reddi gerektiğini, tedavi giderine hükmedilse dahi ancak dava tarihinden itibaren faize hükmedilebileceğini, kuruma başvuru tarihinin temerrüt tarihi olarak kabulü, her türlü hukuki izahtan vareste olduğunu, kurumun harçtan muaf olduğu, Yerel Mahkemenin 09.02.2021 tarih ve E.2017/241 , K.2021/17 sayılı usul ve yasaya aykırı tashih kararını da istinaf ettiğini, vekalet ücretine ilişkin uyuşmazlık maddi hata niteliğinde olmayıp, bu eksiklik hükmün tashihi (HMK m. 304) yoluyla giderilemeyeceğinden, Yerel Mahkemenin usul ve yasaya aykırı tashih kararını da istinaf ettiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, 23.10.2015 günü, saat 19:10 sıralarında davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile Nispetiye caddesini takiben … istikametinden gelerek kaza mahalli olan ışık kontrollü kavşakta ışık ihlali yaparak sola dönüşle Tepecik caddesine gitmek istediği esnada, seyir istikametine göre sol tarafından kaplamaya girerek Tepecik caddesi girişindeki ışık kontrollü yaya geçidi üzerinden kendisine yeşil ışık yandığı sırada karşıdan karşıya geçmek isteyen davacı küçük yaya …’ya çarpması sonucu meydana gelen kaza nedeniyle yaralanan davacı için tedavi gideri ile manevi tazminat talep edildiği anlaşılmıştır. Davalı … Tic. A.Ş. vekilinin manevi tazminat sorumluluğunun ihtiyari mali sorumluluk sigortasını aşan kısmından sorumlu olduğuna ilişkin itirazında bulunmuş ise de, böyle bir yasal düzenleme bulunmadığı gibi KTK 85.maddesi gereğince, kazaya kusuru ile sebep olan aracın uzun süreli kiracısı olarak işleten sıfatı ile, zarardan sürücü ve ihtiyari mali sorumluluk sigortasıcısı ile birlikte müşterek müteselsilen sorumludur. Bu nedenle davacı isterse müteselsil sorumlulardan birine veya tamamına karşı dava açabileceğinden bu yöndeki istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir. KTK’nın 109/2.maddesine göre “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” Dava konusu kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 89 ve 66 maddelerine göre, ceza dava zamanaşımı 8 yıldır. Kaza tarihi olan 23/10/2015 tarihi ile 20/10/2016 olan dava tarihi ve 10.12.2020 tarihli ıslah dilekçe tarihi dikkate alındığında 8 yıllık ceza dava zamanaşımının dolmadığından zamanaşımına yönelik istinaf iddia ve itirazları yerinde değildir. TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/1.maddesi ve 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı çerçevesinde, somut uyuşmazlıkta olay tarihi, kazanın oluş şekli, kusur durumu, davacının yaralanmasının mahiyeti ve iyileşme süresi, ile tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, yukarıda açıklanan ilkelerle birlikte dikkate alındığında mahkemece belirlenen manevi tazminat miktarların, manevi tazminat müessesinin amacına ve hakkaniyete uygun, yeterli ve makul olduğu kanaatine varıldığından manevi tazminata ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Trafik kazası nedeniyle sağlık hizmet sunucularınca verilen tedavi hizmet bedellerinin tamamının Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanması esasının getirilmesi amacıyla, 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanunun 59. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin, kazazedenin sosyal güvencesinin olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı kararlaştırılmıştır. Bu nedenle davacının dava konusu belgeli/faturalı sağlık giderlerinin tümünden Sosyal Güvenlik Kurumu, belgesiz/paramedikal giderlerden ise aracın işleteni, sürücüsü ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı sorumludur. Somut uyuşmazlıkta, davacı vekili dava dilekçesinde, üç adet faturaya dayalı tedavi gideri bedeli olan 30.547,23’TL yi talep ettiği, ıslah dilekçesi ile de talebini bilirkişi raporunda belirlenen faturaya dayalı tedavi giderleri toplamı olan 31.742,40 TL’ye yükselttiği halde, mahkemece Danıştay 10. Dairesinin 2010/6584 Esas sayılı dosyasından verdiği karar gereği, 05.11.2011 tarih ve 28106 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ’de yer alan trafik kazası tedavi giderlerine yönelik Sağlık Uygulama Tebliği’ne ilişkin uygulamanın yürütmesi durdurulmuş olup, SGK’nın sorumlu olduğu tedavi giderlerinin belirlenmesinde SUT hükümlerinin uygulanması söz konusu olmayacağı dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2019/5486 Esas ve 2020/8961 Karar sayılı kararı). Bu nedenle İlk Derece Mahkemesi kararı faturaya dayalı, belgeli tedavi gideri olan bilirkişi raporunda hesaplanan 31.742,40 TL için davalı SGK sorumluluğuna hükmedilmesi için kararın düzeltilmesi gerekmiştir.Yine Harçlar Kanunu’nun 13/j maddesine göre, davalı idare SGK harçtan muaf olup harçtan sorumlu tutulmaması gerekirken mahkemenin aksi yönde karar vermesi doğru olmamıştır. Bu yöne değinen davalı SGK vekilinin istinaf itirazı yerindedir.Vekalet ücretine yönelik istinaf talebi bakımından inceleme yapıldığında; Karar tarihinde uygulanması gereken AAÜT’nin 3/2.maddesi gereğince müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmadığından bu yöne değinen istinaf talebinin kabulüne ve hükmün vekalet ücreti bakımından da düzeltilmesine karar verilmesi gerekmiştir. Mahkemece, hükmün 17 ve 18. maddelerde davalı … Sigorta A.Ş. ve davalı SGK’ya manevi tazminat yönünden takdir edilen vekalet ücretlerinin talep üzerine HMK 305/A maddesi gereğince ek karar ile hükümden çıkarılmasına karar verilmesi de doğru olmamıştır. Davacı ve davalı SGK vekilinin istinaf itirazları bu yönden yerinde olup düzeltilmesi gerekmiştir. Bu nedenle; davacı vekili, davalı … San. ve Tic. A.Ş. vekilinin tüm, davalı SGK vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-Davacı vekili, davalılar … ve davalı SGK vekilinin istinaf başvurularının KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-Davalı SGK’nın ıslah zamanaşımı definin reddine, 2-Davalı … Sigorta A.Ş yönünden tedavi giderleri tazminatı davasının reddine, 3-Davalı … San. Ve Tic. A.Ş yönünden tedavi giderleri tazminatı davasının reddine, 4-Davalı … yönünden tedavi giderleri tazminatı davasının reddine, 5-Davalı SGK yönünden tedavi giderleri tazminatı davasının KISMEN KABULÜNE, 6-31.742,40-TL tedavi giderinin davacının davalı SGK’ya başvuruda bulunduğu 11/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı SGK’dan alınarak davacıya verilmesine, 7-Davacının manevi tazminat davasının KABULÜNE 8-40.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 23/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … San. Ve Tic. A.Ş ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 9-a-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince manevi tazminat miktarı üzerinden hesap olunan ‭‭‭2.732,40 TL nispi karar harcından peşin ve ıslah harcından alınan ‭1.225,28‬-TL harçtan mahsubu ile eksik 1.507,12-TL harcın davalılar … San. ve Tic. A.Ş. ve …’den alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA, b- Davalı SGK harçtan muaf olduğundan kabul edilen maddi tazminat için harç alınmasına yer olmadığına, 10-Davacı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam ‭3.158,00‬ TL (1.650,00-TL BK ücreti, ‭1.193,5‬0-TL tebliğler ve posta, 314,50-TL ATK Fatura ) yargılama giderinin 1.397,25 TL’sinin davalı SGK’dan, 1.760,75 TL’sinin davalılar … San. ve Tic. A.Ş. ve …’den alınarak) DAVACIYA VERİLMESİNE, 11-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam ‭1.258,78‬ TL ( 29,20-TL BH, 1.204,78 TL PH, 20,50-TL ıslah Harcı, 4,30TL VH ) harcının davalı … San. ve Tİc. A.Ş. ve davalı …’den müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, 12-Kabul edilen maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalı SGK’dan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE, 13-Davalı … San. ve Tic. A.Ş. ve davalı … Sigorta A.Ş. yönünden reddedilen maddi tazminatın karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalı … San. ve Tic. A.Ş. ve … Sigorta A.Ş.’ye müştereken ve müteselsilen verilmesine, 14-Kabul edilen manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 6.000,00-TL vekalet ücretinin davalılar … San. ve Tic. A.Ş. Ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE, 15-Davalı … San. ve Tic. A.Ş. tarafından yargılama esnasında yapılan toplam 55,00 TL (tebliğler ve posta) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren 23,82 TL’nin davacıdan alınarak, davalı … San. ve Tic. A.Ş.’ye verilmesine, 16-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davacı vekili, davalı … San. ve Tic. A.Ş. tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından yatırana iadesine, 2-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 144,50 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 162,10 TL istinaf başvuru harcının davalı SGK hariç diğer davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, 3-İstinaf aşamasında davalı … San. ve Tic. A.Ş. tarafından yapılan 101,25 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 162,10 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalı … San. ve Tic. A.Ş. verilmesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.04/10/2023