Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/86 E. 2023/419 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/86
KARAR NO: 2023/419
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 23/09/2020
NUMARASI: 2017/52 Esas – 2020/339 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 14/03/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09/09/2015 tarihinde … sevk ve idaresindeki ve davalı sigorta şirketine Zorunlu Trafik Sigortası ile sigortalı bulunan … plakalı aracın yaya konumundaki müvekkiline kusurlu olarak çarpması sonucu müvekkili …’ın yaralandığını ve malul kaldığını, davalı sigorta şirketinin 109235023 numaralı poliçe kapsamında kaza tarihinde kişi başına olan teminat çerçevesinde sorumluluğu bulunmakta olup müvekkilinde oluşan zararı karşılamakla yükümlü olduğunu, 10/06/1971 doğumlu müvekkilinin geçirdiği kaza nedeniyle yaralandığını ve malul olduğunu, bu kaza sonrasında Gaziosmanpaşa Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gördüğünü, kazaya bağlı olarak sağlık durumunda meydana gelen maluliyet göz önüne alınarak müvekkilinin tedavi süresince bakıcı gözetiminde olması ve iş göremezlik durumunun bilirkişi marifetiyle tespitini ve buna ilişkin tazminatın tespitini, kusur durumundaki haklılıklarının tespiti için rapor alınmasını, bedeni zararların sigorta teminatı kapsamında olduğunu şimdilik 50 TL kalıcı, 50 TL geçici ve 50 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 150TL nin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davalı sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili 15/06/2020 tarihli dilekçesi ile; talebini 150,00 TL’den bilirkişi ek raporu doğrultusunda 10.937,38 TL’ye yükseltmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkili şirkete yapılan … numaralı hasar başvurusunda iletilen kaza tespit tutanağında araç sürücüsü olay yerini terk ettiğinden kusur tespiti yapılamadığını, savcılık veya ceza mahkemesinden alınmış hiçbir kusur raporu da sunulmadığından hasar dosyasından ödeme yapılamadığını, müvekkilinin geçici iş göremezlik zararı ve bakıcı giderinden herhangi bir sorumluluğunun olmadığını, müvekkili şirket temerrüde düşmediğinden dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın Kabulü ile 10.937,38 TL tazminatın 05/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; geçici iş göremezlik tazminatının poliçe teminatı kapsamında olmadığını, sağlık gideri teminatının SGK’nın sorumluluğunda olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin geçici iş göremezlik zararından sorumluluğunun bulunmaması nedeniyle geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının bakıma muhtaç olduğu ispat edilemediğinden öncelik olarak bu bakıma muhtaçlığın ATK tarafından verilecek rapor ile ispatlanması gerektiğini, davacının dilekçesinde bildirdiği ve talep ettiği bakıcı gideri bedellerinin müvekkili şirket tarafından karşılanmasının söz konusu olmadığını, bakıcı giderlerinden sorumluluklarının olduğunu kabul anlamına gelmemek üzere, bir an için bakıcı giderlerinden sorumlulu oldukları düşünülse dahi, bakıcı giderlerinin tedavi teminatından karşılanacağı hususunda davacı beyanlarının kabul edilemeyeceğini, bakıcı giderlerinin tedavi sürecinde olanları teminat dışı olduğunu, tedavi sürecinden sonra ki giderlerin ise ölüm ve sakatlık teminatından karşılanması gerektiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, 09.09.2015 tarihinde saat 23:20 sıralarında, davalıya sigortalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … yolunu takiben seyri sırasında olay mahalli … caddesi önlerine geldiğinde yolun karşısına geçmek üzere kaplamaya giren davacı yaya …’a çarpması neticesinde, yayanın yaralanmasıyla sonuçlanan dava konusu kaza meydana gelmiştir. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin KTK’nın 98.maddesinin kapsamının belirlenmesi bakımından vermiş olduğu 02/03/2022 tarih, 2022/312 E. ve 2022/3685 K. sayılı kararında; geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri yönünden sigorta şirketlerinin sorumluluğu devam ettiği yönünde karar vermiştir. Bu nedenle davalı vekilinin geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir (Benzer yönde Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2021/6911 E. ve 2021/10351 K., 2021/5305 E. ve 2021/7685 K. sayılı kararları). Mahkemenin hükme esas aldığı 07/05/2019 tarihli ATK maluliyet raporunda özetle; ” … 10/06/1971 doğumlu davacı …’ın 09/09/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflaması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerini kapsamında Kas-İskelet Sitemi Tablo 3.33b kişinin tüm vücut engel oranının %4, iyileşme süresinin 09/09/2015 tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği” tespit edilmiş, aktüerya uzman raporunda da (9) aylık geçici iş göremezlik süresi aynı zamanda bakıcıya ihtiyaç duyduğu süre olarak kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ancak, davacının geçici işgöremezlik dönemi için yaralanmasının niteliği gereği bakıcıya ihtiyaç duyup duymayacağı konusunda İstanbul ATK dan ek rapor alınması, bakıcı ihtiyacı tespitinin yapılması halinde, aktüerya uzmanından ek rapor alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle geçici bakıcı ihtiyacı konusunda değerlendirme içermeyen maluliyet raporunda belirlenen 9 ay olan geçici iş göremezlik süresinin tamamı için hesaplanan geçici bakıcı giderine hükmedilmiş olması eksik incelemeye dayalı olmuştur (Benzer yönde Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 15/10/2018 tarih, 2015/17264 E.ve 2018/9039 K.sayılı kararı). Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/03/2023