Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/714 E. 2021/1455 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/714
KARAR NO: 2021/1455
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 01/10/2020
NUMARASI: 2019/1004 Esas – 2020/387 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 23/09/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …’ in sahibi olduğu sürücü …’nun kullanımındaki aracın, 26/06/2015 tarihinde davacının kullanımındaki motosiklete çarparak, yaralamalı hasarlı trafik kazasına sebebiyet verdiğini, davacının herhangi bir kusurunun olmadığını, tüm davalıların müştereken ve müteselsilen (davalılardan sigorta şirketi poliçe limitiyle sorumlu olmak kaydıyla) sorumluluğu ile davacı için, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 3.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesine, davalılardan sürücü … ile araç sahibi …’ın sorumluluğunda olmak üzere, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazanın meydana gelmesinde davacının kusurlu olduğunu, müvekkili sürücünün kaza sonrası olay yerini terk etmeyerek yaralıyı hastaneye kaldırmak için gerekli çabayı gösterdiğini, istenilen manevi tazminat miktarının oldukça fahiş olduğunu ve karşı tarafın zenginleşmesine neden olabileceğini, maddi tazminatın da yersiz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “1-Maddi tazminat talebi ile ilgili Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/470 esas sayılı karardaki hükmün korunmasına, (Maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine,) 2-Manevi tazminat talebinin Kısmen Kabulü ile tarafların sosyo ekonomik durumu, olayın oluş şekli, yaşanan elem, hak ve nezafet ölçüleri birlikte değerlendirilerek davalılar … ve …’den müşterek ve müteselsilen 10.000,00TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Müvekkilinin talep ettiği 20.000,00 TL manevi tazminatın fahiş olmadığını, müvekkilinin halen ağrılar çekmekte olduğunu, kaza nedeniyle aylarca evinde kaldığını, müvekkilinin yaşadığı sıkıntılar düşünüldüğünde düşük bir miktar olduğunu açıklayarak, manevi tazminatın 20.000,00 TL üzerinden kabulüne ve davalı taraf lehine hükmedilen vekalet ücretinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamında, 26/06/2015 tarihinde davalı … idaresindeki … plaka nolu araç ile davacı … idaresindeki … plaka nolu aracın çarpışması sonucu, davacının yaralanmasına bağlı olarak maddi ve manevi tazminat talep edildiği anlaşılmaktadır. İlk Derece Mahkemesince verilen ilk kararın istinaf edilmesi üzerine Dairemiz 2017/2133 E. ve 2019/3703 K. sayılı kararı ile “Davacı açısından sosyal ve ekonomik durum araştırması cevabı gelmeden, kusur yönünden Gaziosmanpaşa C.B.S. 2015/24038 soruşturma nolu dosyasından alınan kusur raporu getirtilip tartışması yapılmadan ve gerektiğinde ayrıca kusur raporu alınmadan ve ayrıca davacının uğradığı zararın kapsamını belirlemek açısından maluliyet raporu alınmaksızın, sonuç olarak açıklanan eksiklikler ikmal olunup manevi tazminat açısından değerlendirilmeksizin hüküm kurulması, Kabule göre de; müteselsil sorumlu olan davalılar açısından ayrı ayrı tazminata hükmedilmesi de doğru olmamıştır.” gerekçesiyle istinaf başvuruları kabul edilmiştir. İlk Derece Mahkemesince sosyal ve ekonomik araştırma yanıtları, Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesi’ nin 2016/25 E. nolu dosyasında aldırılan 29/03/2016 tarihli kusura ilişkin ve hazırlık aşamasında alınan ATK Gaziosmanpaşa Şube Müdürlüğü’nce düzenlenen 02/11/2015 tarihli yaralanmaya ilişkin rapor dosyaya kazandırılmıştır. TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/1.maddesine göre, “Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. “. Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir. Bu açıklamalar çerçevesinde, somut uyuşmazlıkta olay tarihi, kazanın oluş şekli, kusur durumu, davacının yarlanmasının mahiyeti, iyileşme süresi ve tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, yukarıda açıklanan ilkelerle birlikte dikkate alındığında mahkemece belirlenen manevi tazminat miktarının bir miktar düşük belirlendiği, 15.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesinin uygun olacağı kanaatine varıldığından bu yöne değinen davacı vekili istinaf talebi yerinde görülmüştür. Bu nedenle; HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-Maddi tazminat talebi ile ilgili Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/470 esas sayılı karardaki hükmün korunmasına, (Maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle REDDİNE,) 2-Manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile tarafların sosyo ekonomik durumu, olayın oluş şekli, yaşanan elem, hak ve nezafet ölçüleri birlikte değerlendirilerek davalılar … ve …’den müşterek ve müteselsilen 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, 3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 1.024,65 TL ilam harcından peşin alınan 78,56 TL harcın mahsubu ile bakiye 946,09 TL’nin davalılar … ve …’den alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 4-Davacı tarafından sarf edilen 27,70 TL Başvuru Harcı, 78,56 TL Peşin Harç olmak üzere toplam 106,26 TL’nin davalılar … ve …’den alınarak davacıya verilmesine, 5-Davacı tarafından sarf edilen 267,30 TL posta masrafından kabul red oranına göre hesaplanan 200,47 TL’nin davalılar … ve …’den alınarak davacıya verilmesine, 6-Davalı … tarafından sarf edilen 100,00 TL posta masrafından kabul red oranına göre hesaplanan 25,00 TL’nin davacıdan alınarak iş bu davalıya verilmesine, 7-Maddi tazminat yönünden yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edilmediğinden bu hususlara ilişkin karar verilmesine yer olmadığına, 8-Manevi tazminat yönünden; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’den alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine, 9-Manevi tazminat yönünden; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılar … ve …’e verilmesine, 10-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine, 2-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 122,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 162,10 TL istinaf başvuru harcının davalı … ve …’ dan tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/09/2021