Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/439 E. 2023/270 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2021/439
KARAR NO : 2023/270
DAVA : Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
KARAR TARİHİ: 22/02/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09/09/2008 tarihinde motosiklette yolcu olarak seyir halinde iken motosiklet sürücüsünün motosikleti devirmesi neticesinde müvekkilinin yaralandığını ve sakat kaldığını, davalı kuruma başvuru yapıldığını ancak tazminat talebinin reddettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile sürekli sakatlık nedeniyle meydana gelen zararların tazmini için 5.000 TL maddi tazminatın başvuru tarihinden 8 gün sonrasından itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline (davalı kurumun poliçe limiti ile sorumlu tutulması) karar verilmesini talep etmiştir. Dava vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu olan kazanın 09/09/2008 tarihinde meydana geldiğini, KTK’nın 109. maddesinde düzenlenen 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, kazaya karışan motosikletin kaza tarihi itibariyle geçerli bir zorunlu trafik poliçesinin bulunup bulunmadığı motor ve şase numarası da belirtilmek suretiyle Sigorta Bilgi Merkezinden sorularak araştırılması gerektiğini, kazaya karışan motosikletin kaza tarihi itibariyle geçerli bir zorunlu trafik poliçesi yok ise, müvekkili kurumun sorumluluğunun kaza tarihi itibariyle geçerli poliçe limiti olan 125.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, alacaklı borçlu sıfatı birleştiğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, istiap haddi aşılması neticesinde meydana gelen zararların teminat dışı olduğunu, davacının kask ve gerekli koruyucu ekipmanları takmadığını, kazada davacı ehliyetsiz sürücünün kullandığı araçta yolcu olarak bulunduğunu, bu nedenle tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davacının davasının kabulü ile; 4.724,12 TL geçici iş görememezlik tazminatı ve 120.275,88 TL sürekli iş görememezlik tazminatının davalının temerrüt tarihi olan 11/08/2015 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yargılama konusu aracın, kaza tarihinde tescilsiz olup müvekkili kurumun sorumluluğu bulunmadığını, bu durumun değerlendirilmeden hüküm kurulmuş olmasının hatalı olduğunu, yargılamaya konu motosikletin kaza tarihi olan 09.09.2008 tarihinde tescilsiz olduğunu, Güvence Hesabının sorumluluğunun ancak ZMMS yaptırabilecek tescilli bir aracın bulunması halinde söz konusu olabileceğinden bahisle müvekkili kurumun sorumluluğu bulunmadığını, kazaya karışan … plakalı araca ait trafik tescil dosyasının tamamının (aracın ilk tescil kaydından itibaren) ilgili merciden getirtilmesi ile aracın tescil kaydının silinip silinmediğinin, silinmiş ise silinme sebebinin ve yeniden tescilinin yapılıp yapılmadığının saptanması ile davalının hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken anılan hususlar için yeterli araştırma yapılmadan ve bu hususlar karar yerinde tartışılmadan karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamından, 09/09/2008 tarihinde sürücü …’nin sevk ve idaresindeki plakasız motosikleti ile seyir halindeyken, motosikletin kontrolünü kaybetmesi ve devrilmesi sonucu tek taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, motosiklette yolcu olan davacının yaralanması nedeniyle geçici ve sürekli iş gücü kaybı talep ettiği anlaşılmıştır.2918 sayılı KTK’ nın 91. maddesinde motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, Güvence Hesabı Yönetmeliği’nin 9. maddesinde trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için Güvence Hesabına başvurulabileceği, motorlu bisikletin tanımının yapıldığı 2918 sayılı KTK.nın 3. maddesinde de, silindir hacmi 50cc küpü geçmeyen içten patlamalı motorla donatılmış ve imal hızı saatte 50 km az olan bisiklet olduğu, 2918 sayılı yasanın 103. maddesinde de motorsuz taşıtlar ile motorlu bisiklet sürücülerinin hukuki sorumluluğunun genel hükümlere tabi bulunduğu düzenlenmiştir. Mahkemece tescilsiz aracın teknik bilgilerinin tespiti için makine mühendisi bilirkişiden rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda “Dava konusu aracın Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderdiği, 18.04.2018 Tarih ve 2018-64178 sayılı yazısı ekindeki poliçe bilgilerine bakıldığında … sistemde dava konusu araç için iki farklı kişi adına Trafik Sigorta Poliçesi düzenlendiği, bu kişilerden …adı üzerinden gidildiğinde aracın plaka numarasına ulaşılabildiği,… dava konusu aracın 24.09.2008 tarihli tescilinde “Araç Tipi” ve “Araç Markası” haneleri “TANIMSIZ” olarak görünürken, aynı şase ve motor numaralı aracın 14.03.2011 tarihli tescilinde “Araç Tipi:… 125” ve “Araç Markası: 600-MOTORSİKLET” olarak görülmekte olup bu tescil tarihinde plakasının… olduğunun görüldüğü, …Dava konusu … motor numaralı aracın motor hacminin yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde 125 cm olduğu görüş ve kanaati…” belirtilmiştir.Somut uyuşmazlıkta; bilirkişi raporuna göre aracın …’den önce dava dışı sürücü …tarafından sigortalandığı ancak sigorta başlangıç tarihinin 24/09/2008 olduğu, dolasıyla motosikletin kaza tarihinde tescilsiz ancak tescile tabi araç olduğu anlaşılmaktadır. Kaza tarihi itibariyle, ZMSS poliçesi bulunmayan motosiklet nedeniyle, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14.maddesine göre, ZMSS poliçesinin kaza tarihindeki limiti dahilinde Güvence Hesabı’nın sorumluluğu bulunmakta olduğundan İlk Derece Mahkemesince yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davalı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 8.538,75 TL harçtan peşin alınan 2.134,69 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.404,06 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.22/02/2023