Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/331 E. 2023/1077 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/331
KARAR NO: 2023/1077
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 23/09/2020
NUMARASI: 2017/784 Esas – 2020/445 Karar
DAVA: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
KARAR TARİHİ: 08/06/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22/01/2013 tarihinde davalılardan …’in sevk ve idaresindeki işleteni davalı şirket olan … plakalı araç ile seyir halinde iken Gaziosmanpaşa … Mah. … Caddesi üzerinde yolun karşısına geçmeye çalışan müvekkiline çarpması neticesinde müvekkilinin ağır bir şekilde yaralandığını, müvekkilinin beden gücü kaybına uğradığını, davalının birinci derecede kusurlu olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminat ile 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … San. Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı süresinin dolduğunu, davanın süresinde açılmadığını, müvekkilinin araç kiralama işi ile iştigal ettiğini, bu kapsamda müvekkili şirketin kazanın meydana gelmesinde bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacının davalı sigorta şirketinden maddi tazminat ödemesi aldığını, istenilen manevi tazminat bedelinin de yüksek olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … ile davalı Sigorta şirketi cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davacının maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine, Davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 12.500,00 TL manevi tazminatın 22/01/2013 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … Tic. Ltd. Şti. ile …den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili ve davalı … San. Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince manevi tazminata eksik hükmedildiğini, dava konusu olayda asli kusurlu olan davalının sebep olduğu kaza nedeniyle müvekkilinin ayağından %24 malul kalıp, yürüyemez hale geldiğini, müvekkilinin halen çocuklarının desteğiyle yürüyebildiğini, onların bakım ve gözetimi olmadan yaşamını devam ettiremediğini, mahkemece belirlenen manevi tazminatın düşük olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı … San. Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Kazanan gerçekleşme tarihi dikkate alınarak 2 yıllık süre geçtikten sonra açılan davaya ilişkin yapılan zamanaşımı itirazlarının dikkate alınmadığını, müvekkili şirketin söz konusu davada taraf sıfatının bulunmadığını, hükmedilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu öne sürerek, istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından 22/01/2013 tarihinde davalılardan …’in sevk ve idaresindeki işleteni davalı şirket olan … plakalı aracın yolun karşısına geçmek üzere yaya olan davacıya çarpması ile meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı ve davacının bu yaralanması nedeni maddi ile manevi tazminat talep ettiği anlaşılmıştır. KTK’nın 109/2.maddesine göre “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” Dava konusu kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 89 ve 66 maddelerine göre, ceza dava zamanaşımı 8 yıldır. Kaza tarihi olan 22/01/2013 tarihi ile dava tarihi olan 04/09/2017 tarihi dikkate alındığında 8 yıllık ceza dava zamanaşımının dolmadığı anlaşıldığından zamanaşımına yönelik istinaf iddia ve itirazı yerinde değildir. Davalı … Tic. Ltd. Şti. kazaya neden olan … plakalı aracın maliki olduğuna göre, işleten olarak kaza anında bu aracı kullanan sürücünün kusurundan dolayı doğan zarardan davacıya karşı müteselsilen sorumludur. Aracın bir başkası tarafından işletilmesi de bu sorumluluğu kaldırmayacaktır. Bu nedenle Mahkemece davalı … San. Tic. Ltd. Şti. yönünden manevi tazminat davasının kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.Karayolları Trafik Kanunu’nda manevi tazminat konusunda özel bir düzenleme yapılmadığından trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat talep edilmesi halinde TBK’da manevi tazminata ilişkin hükümler uygulanacaktır. TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/1.maddesine göre, “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.” Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmetmesi gerekmektedir(Yargıtay HGK’nun 23/06/2004 tarih, 13/291-370 E.-K. sayılı kararı). Bu açıklamalar çerçevesinde, dosyadaki deliller ve İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, somut uyuşmazlıkta olay tarihi, kazanın oluş şekli, kusur durumu, davacıdaki yaralanmanın niteliği, maluliyet oranı, iyileşme süresi ve tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları nazara alındığında İlk Derece Mahkemesince belirlenen manevi tazminat miktarının TBK’nın 56/1.maddesindeki düzenlemeye, manevi tazminat müessesinin amacına ve hakkaniyete uygun olduğu kanaatine varılmıştır. Bu nedenlerle; davacı vekili ve davalı … İnş. San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekili ve davalı … Tic. Ltd. Şti. vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-a) Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, b) Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 853,88 TL istinaf karar harcından peşin alınan 213,47 TL harcın mahsubu ile bakiye 640,41 TL harcın davalı … Tic.Ltd.Şti’den tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.08/06/2023