Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/224 E. 2023/840 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/224
KARAR NO: 2023/840
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 27/10/2020
NUMARASI: 2018/347 Esas – 2020/511 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kayn. Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 27/04/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesi ile; 08.09.2017 tarihinde, davacının sahibi olduğu, … plakalı araç ile davalının ZMSS ve İhtiyari Mali Sorumluluk (Kasko) sigortası teminatı altındaki … plakalı aracın kazaya karıştığını, kazanın neydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, kaza sonrasında … plakalı aracın … Servise götürüldüğünü ve davalı sigorta şirketine ihbar edildiğini, sigorta şirketi tarafından eksper atandığını ve hasarın incelendiğini, sigorta eksperinin onarım bedelini 29.000 TL olarak çok düşük belirlediğini, … Servisinin 29.000 TL onarım bedelini kabul etmediğini, eksperin aracı başka bir servise götürme isteğini de kendilerinin kabul etmediğini, kendilerinin … sisteminden eksper Selahattin Bahçeli ile anlaştıklarını, aracın ekspertizinin yapıldığını, hasar tutarının KDV dahil 64.526,14 TL olduğunun belirlendiğini, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün…dosyası ile 64.626,14 TL hasar tutan ile 22.10.2017 tarihi itibariyle 700,06 TL işlenmiş yasal faizin toplamı 65.226,20 TL alacağın tahsili için 05.12.2017 tarihinde icra takibi yapıldığını, davacının yetki itirazı üzerine Beykoz İcra Müdürlüğünün … dosyası ile 2612.2017 tarihinde icra takibine devam edildiğini, ve davalı sigorta şirketi tarafından aynı gün 26.12.2017 tarihinde 29.326,00 TL ödendiğini, bakiye 35,900,20 TL alacakları kaldığı belirtilerek Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … dosyası ile 05.12.2017 tarihinde başlatılan ve Beykoz İcra Müdürlüğünün … dosyası ile devam eden icra takibine yapılan itirazın bakiye alacak tutarı 35.900,20 TL için iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın, davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, ödemede bulunarak sorumluluğunu yerine getirip davacı tarafından ibra olunan müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmaması, sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması, meydana geldiği iddia edilen zararın kaza ile illiyeti bulunmaması nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kısmen kabulü ile davalının Beykoz İcra Md. nün … E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının 35.200,14 TL üzerinden iptali ile takip talebindeki koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacının İİK 67/2 md. gereğince talep ettiği tazminat talebinin reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dosyada bulunan 14.11.2019 tarihli bilirkişi raporunda kaza ile hasarın uyumsuz olduğunun açıkça tespit edildiğini, takiben alınan ATK raporunda hasar ile kazanın uyumlu olup olmadığı değerlendirilmeden sadece hasar miktarı yönünden inceleme yapılarak karar verildiğini, mahkemece bu yöndeki itirazlarının gerekçelendirilmeden aleyhlerine hüküm kurulduğunu, 10.06.2019 ve 14.11.2019 tarihli bilirkişi raporlarında hesaplanan maddi hasar tutarının hükmedilen tutarın çok altında tespit edildiğini, bu iki rapor mevcutken aksi yöndeki tek rapor üzerinden hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, trafik poliçesinde toplam 33.000 TL teminat mevcut olup 29.326,03 TL ödeme sonrası bakiye 3.673,97 TL teminat kaldığını, bununla birlikte … plakalı araç için … AŞ’den … numaralı ihtiyari mali mesuliyet sigorta poliçesi de yapıldığını, trafik poliçesinin üzerinde kalan kısım için … Sigorta AŞ’nin de poliçesinin değerlendirilmesi gerektiğini, müvekkili şirket tarafından atanan bağımsız eksper tarafından yapılan inceleme ve görüşmelerde başka bir serviste aynı onarımın 29.326,03 TL karşılığında yapılabileceği değerlendirilmiş ve servis de bu onarım için hazır olduğunu, ancak davacı yan aracını götürmeyerek zararı artırıcı işlemde bulunduğunu, mahkemece de malum olduğu üzere zarar gören zararın artmasını önlemekle yükümlü olduğunu, bu ilke çerçevesinde davacı yan kendi inisiyatifiyle daha yüksek zarar ortaya çıkardığını, bundan müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmayacağını, dava konusu … numaralı poliçe tanzim edilirken araçlarının tamamının kendi çalışanları tarafından kullanılacağını beyan ve kabul ettiğini, bu nedenlerle sürücü …’ın olay tarihinde sigortalı … Ltd Şti’nin çalışanı olup olmadığının araştırılması, çalışanı değilse talep teminat kapsamı dışında olacağını belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamından, 08.09.2017 tarihinde sürücü …’ın, sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması ile trafik kazası meydana geldiği, hasara uğrayan … plakalı araç malikinin, hasarın tahsili için karşı araç sigortalısı olan davalı sigorta şirketine, ödediği kısım dışında kalan kısım yönünden yapılan takibe itiraz üzerine itirazın iptali için eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince, Bilirkişi …’dan alınan kök ve ek raporda,” Her iki eksper raporu incelendiğinde aradaki KDV Dahil 29.921,42 TL farkın uygulanan iskonto, farklı malzeme tespitleri ve işçilik bedellerinin farklı olmasından kaynaklanmaktadır. Dosya muhteviyatında aracın onarımına ilişkin onarım faturası bulunmamaktadır. Aradaki farkın oluşmasında etkili olan kalemlerden biri olan TV-Frekans ayarının kaza ile ilgili olup olmadığına dair istenen bilgi, aracın onarımının yapılmaması nedeniyle dosya muhteviyatına sunulmamıştır. Dosya muhteviyatında bulunan fotoğraflar ve eksper raporları tekrar tarafımca incelenmiş olup, Oto Mecburi Mali Mesuliyet Kesin Ekspertiz Raporunda kaporta, boya, elektrik, cam işçilikleri için toplam 4.000,00 TL olmak üzere, yedek parça ve işçilik bedeli KDV Dahil 34.604,72 TL hasar bedelinin tarafımca da uygun bedel olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.” belirlemesi mevcuttur. Bu bilirkişi raporuna itiraz üzerine bu kez bilirkişi …’dan rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda,” … Tazminata konu … plakalı aracın 01.04.2009 tarihinde trafiğe çıkmış, 2009 model aracın 08.09.2017 tarihinde, yaklaşık 8 yıl 5 ay ve 197.073 km kullanıldıktan sonra kazaya karışan … adına tescilli otomobilin hasar tutarının KDV dahil 48.282,93 TL olduğu, kazaya karıştığı beyan edilen otomobillerdeki hasarların birbirleri ile ve tutanakta açıklanan kaza ile uyumsuz olması ve ispat külfetinin yer değiştirmesi nedeniyle tazminat talep edilemeyeceği kanaatinde olduğunu…” belirtmiştir. İlk Derece Mahkemesince raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan raporda ise ” Dosyada mevcut bilirkişi raporları arasında kazanın oluş şekli ile araçlarda meydana gelen hasarın oluşup oluşmayacağı konusunda ve hasar bedeli konusunda çelişki hasıl olduğu anlaşılmış olup, … ve… plakalı otomobillerin hasar fotoğrafları incelendiğinde kazanın; sürücü … idaresindeki … plakalı otomobil ile seyretmekte iken arkasından gelen … plakalı araç sürücüsünün takip mesafesi kural ihlali sonucu almış olduğu fren ve manevra tedbiri sonucu meydana gelebileceği mütalaa edilmiştir. … plakalı otomobilin kaza tarihinde 8 yaşında, 197.000 kilometrede olduğu ve daha önce herhangi bir kazaya karışmadığı anlaşılmış olup, … plakalı araç maliki davacının aracının tamirini alternatif serviste yaptırma gibi bir zorunluluğu bulunmayıp aracının onarımını istediği yetkili serviste yaptırabileceği, aracın hasarlı kısımları ve onarılması gereken parçaları incelendiğinde 05.10.2017 tarihli ekspertiz raporunda belirlenen parçaların ve hasar miktarı uygun olduğu, kaza sonucunda davacı tarafın aracında meydana gelen hasarın 64.526,14 TL olduğu…” kanaati bildirilmiştir. ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan raporda hasarlı parçalar ayrıntılı olarak gösterilmemiş olup çelişki de giderilmediğinden hükme esas alınacak nitelikte değildir. Davalı sigorta şirketinin sigortalı araç için ayrıca İMMS poliçesi de düzenlediği cevap dilekçesinde belirtilmiş olup dilekçede belirtilen tarihler itibari dosyada bulunan Genişletilmiş Kasko poliçesi incelendiğinde 13/07/2017-2018 tarihleri arası düzenlendiği anlaşılmakla kaza tarihi olan 08.09.2017 itibari ile geçerli olduğu ve bu poliçede artan mali mesuliyetin teminat altına alındığı görülmekle bu yöne ilişkin istinaf yerinde bulunmamıştır.Davalının,”sürücü …’ın olay tarihinde sigortalı … Ltd Şti’nin çalışanı olup olmadığının araştırılmasını talep ettiklerini, çalışanı değilse talep teminat kapsamı dışında olacağı” istinafının, davalı tarafından cevap dilekçesinde ve yargılama sırasında ileri sürülmemiş olduğundan HMK’nın 357/1. maddesinde de Bölge Adliye Mahkemesince re’sen göz önünde tutulacaklar dışında, İlk Derece Mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar dinlenilemeyeceği, yeni delillere dayanılamayacağı düzenlemesine yer verilmiş olmakla dinlenemeyeceğinden yerinde bulunmamıştır. O halde İlk Derece Mahkemesince yapılması gereken; raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi hasarlı parçaların ayrıntılı olarak değerlendirilerek itirazların karşılanması için İTÜ Otomotiv Ana Bilim Dalı Başkanlığından seçilecek konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre tüm dosya kapsamına göre değerlendirme yapılarak ve usuli kazanılmış haklarda gözetilerek karar verilmesi olmalıdır. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.27/04/2023