Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/1873 E. 2022/736 K. 13.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/1873
KARAR NO: 2022/736
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 25/06/2021
NUMARASI: 2014/901 Esas – 2021/476 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan )
KARAR TARİHİ: 13/04/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 05/04/2013 tarihinde Bayrampaşa’da davalı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğünün denetim ve yönetimi altında toplu taşımacılık yapan taşımacı davalı …’e ait diğer davalı … Sigorta A.Ş’.ye ZMMS Poliçesi ile sigortalı … plakalı Özel Halk Otobüsü sürücüsü …’ün yönetiminde iken trafik ışıklı yaya geçidinde karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkillerinin annesi-…’nın babaannesi olan …’e çarpması sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, otobüsün altında kalan …’ın feci şekilde vefat ettiğini, ölen annelerinin çantasının içinde bulunan umre parası-pasaportu-umre evraklarıyla birlikte kaza yerinde kimliği belirsiz kişilerce çalındığını ve suç duyurusu yapılsa da bulunamadığını, olayda kırmızı ışıkta geçen ve agresif şekilde aracı kullanan davalı sürücünün tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini, davacılardan …’nın ölenin torunu olup tüm yaz tatillerini müteveffanın yanında geçirdiğini, maktulenin lise öğrencisi olan torununa her ay 250,00 TL maddi destekte bulunmakta olduğunu, ölmeseydi üniversite eğitimi boyunca da bu desteğe devam edeceğini ve üniversitede 400,00 TL’ye çıkaracağını, bu nedenle …’nın müteveffanın maddi desteğinden yoksun kaldığını ayrıca cenaze ve defin giderleri yapıldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak, davacı … için şimdilik 4.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı, davacı … için şimdilik 1.000,00 TL cenaze ve defin gideri tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı sigorta şirketi yönünden teminat limiti ile sınırlı ve dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle olmak üzere) davalılardan ortaklaşa ve zincirleme tahsiline ayrıca davacılardan torun … için 10.000 TL, diğer davacılar için kişi başına 20.000,00 TL olmak üzere toplam 90.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan ortaklaşa ve zincirleme tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacılar vekili, 10/12/2020 tarihli talep arttırım dilekçesi ile; davacı … için 4.000,00 TL olan destekten yoksun kalma tazminatı talebini 4.924,00 TL’ye yükseltmiştir. Davalı … ile … vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkillerinden …’in sahibi olduğu, …’nin yönetimindeki … plakalı otobüse merhumenin çarpması sonucu vuku bulan trafik kazasının oluşunda davalı müvekkili otobüs şoförü …’nin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kazanın merhumenin trafik kurallarına uymaması sonucu vuku bulduğunu, davalılardan …’nin kusurunun bulunduğunun kabulü halinde dahi istenen tazminatların merhumenin yaşı, kazanç durumu vs hususlara nazaran fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı İEET vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin özel halk otobüslerini işleten olmadığını, bu nedenle özel halk otobüslerinin kendi eylemleriyle neden oldukları zarardan sorumlu tutulamayacağı ve KTK md 3’e göre işleten tanımına girmediğinden husumet yöneltilemeyeceğini, ayrıca müvekkilinin trafik kurallarına uyma konusunda özel halk otobüslerini denetleme yetkisinin bulunmadığını, sadece araç teknik özellikleri, sürücü kılık-kıyafeti, güzergah, hareket saatleri belirleme yetkisi olduğunu, müvekkilinin şehiriçi toplu taşıma yetkisini uzun süreli olarak diğer davalı işletene devretmiş olduğundan işleten sayılamayacağını, nitekim UKOME tarafından çıkarılan Özel halk Otobüsleri Yönergesinin 5.maddesinde de “araç personelinin her türlü fiilinden ve taşımacılıktan doğan mali,hukuki ve cezai sorumluluğun taşımacılara ait olduğunun” düzenlendiğini, davacıların tazminat taleplerinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. (Birleşme-devir nedeniyle … Sigorta A.Ş.) vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan aracın müvekkili tarafından sigortalandığını, sadece sigortalının kusuru oranında ve limit dahilinde sorumluluğunun söz konusu olduğunu, manevi tazminat ve tedavi giderlerinin teminat dahilinde olmadığını, dava öncesinde müvekkiline yapılmış başvuru bulunmadığından dava açılmasına sebebiyet vermediklerini, kusur yönünden adli tıptan rapor alınması ve davacıların destekten yoksun kaldığını ispatlaması gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere müvekkilinden ancak dava tarihinden itibaren ve yasal faiz talep edilebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davacı …’nın maddi tazminat davasının kabulü ile 4.924,70-TL destekten yoksunluk tazminatının, davacı …’in maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile 800,00-TL cenaze defin gideri tazminatının 05/04/2013 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte (davalı sigorta şirketi poliçe teminat limitiyle sınırlı ve hükmolunan tazminata dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek koşuluyla sorumlu tutulmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle adı geçen davacılara ayrı ayrı verilmesine, Davacı … yönünden defin giderine ilişkin fazla istemin reddine, Davacıların manevi tazminat davalarının kabulü ile davacılardan … için 10.000,00 TL, … için 20.000,00 TL, … için 20.000,00 TL, … için 20.000,00 TL, … için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 90.000,00-TL manevi tazminatın 05/04/2013 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte, davalılardan …, … ve İETT’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ayrı ayrı verilmesine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü vekili, … ile … vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; bilirkişi raporlarında kazanın oluşumunda müteveffaya %60 asli kusur, araç sürücüsüne ise %40 tali kusur isnat edildiğini, müteveffanın ağır kusuru nedeniyle kazanın meydana geldiğinin bilirkişi raporları ile sabit olan bir trafik kazasında ölenin yakınlarına yüksek miktarda ve taleplerini tam karşılayacak şekilde manevi tazminata hükmedilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden her bir davacı için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinin de haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı İETT vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müteveffanın davacı …’e herhangi bir destekliğinin söz konusu olmadığını, kusur tespitinin hatalı olduğunu, davalılara haksız şekilde tam kusur izafe edildiğini, tedavi giderlerinden SGK’nın sorumlu olduğunu, sağlık uygulama tebliğine dahi uygun olmayan fahiş nitelikteki tedavi giderlerinin davalılara yükletilmesinin hakkaniyetli bir yaklaşım olmadığını, cenaze ve defin işlerinin ücretsiz yapıldığının belge ile sabit olduğunu, davacıların da dosyaya masraf yaptıklarına dair belge sunmadıklarını, bilirkişi raporunda hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatı hesabından indirilmesi gereken değerler de indirilmediğini, miras gelirinin zarardan düşülmesi gerektiğini, hükmedilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, 05.04.2013 tarihinde davalı sürücü …’ün, yönetimindeki diğer davalı …’e ait ve davalı … Sigorta A.Ş. (… Sigorta A.Ş.) nezdinde ZMMS poliçeli … plaka sayılı özel Halk otobüsünün ışıklı yaya geçidinde, yolun sağından soluna geçmek isteyen davacılar murisi …’e çarpması ile meydana gelen ölümlü trafik kazası nedeniyle davacıların maddi ve manevi tazminat talep ettikleri anlaşılmıştır. HMK’nın 341/2. maddesine göre miktar veya değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Aynı kanunun 341/4. maddesinde de “alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü  üçbin Türk Lirasını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz.” düzenlemesi mevcuttur. Yeniden değerleme oranındaki artış sonucu somut olayda yerel mahkeme hükmünün verildiği 2021 yılı için HMK’nın 341/2. maddesindeki kesinlik sınırı 5.880,00 TL olacaktır. Bu halde, davacı … için kabul edilen maddi tazminat miktarı ile davacı … için kabul edilen cenaze ve defin gideri karar tarihine göre uygulanması gereken 2021 yılı için öngörülen kesinlik sınırının altında kaldığından davalı İETT vekilinin HMK’nın 341/4.maddesi gereğince istinaf hakkı yoktur. Bu nedenle davalı İETT vekilinin istinaf başvurusunun kesin kararın istinafı nedeniyle reddi gerekmiştir. TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/2.maddesinde “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” şeklinde düzenleme yer almaktadır. Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir. Somut uyuşmazlıkta olay tarihi, kazanın oluş şekli, müteveffanın %60 oranında kusurlu olması, davacıların yakınlık derecesi, hükmedilecek toplam manevi tazminat miktarı, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, manevi tazminatın belirlenmesine hakim olan ilkeler ile İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, TBK’nın 56/2.maddesi kapsamında davacılar lehine manevi tazminat miktarının bir miktar fazla olduğu belirlenmiş olup, davacılardan … için 6.000,00 TL … için 10.000,00 TL, … için 10.000,00 TL, … için 10.000,00 TL, … için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 46.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesinin uygun olacağı kanaatine varılmıştır. Kabule göre de; İhtiyari dava arkadaşı olan davacıların her birinin ayrı ayrı maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuş olması, her birinin davasının diğerinden bağımsız olması ve aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre ayrı ayrı vekalet ücreti verilmesi gerektiğinde vekalet ücretinin hatalı hesaplandığı yönündeki istinaf talebi yerinde değildir (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 25/11/2019 tarih, 2017/5605 E. ve 2019/11036 K. sayılı kararı). Bu nedenlerle; davalı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü vekilinin maddi tazminata yönelik istinaf başvurusunun HMK’nın 352/1-b maddesi uyarınca kesin kararın istinafı nedeniyle reddine, davalı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü vekilinin ve davalılar … ile … vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-Davalı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü vekilinin maddi tazminata yönelik istinaf başvurusunun HMK’nın 352/1-b maddesi gereğince REDDİNE, B-Manevi tazminat davası yönünden davalı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü vekilinin ile davalılar … ve … vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-Davacı …’nın maddi tazminat davasının KABULÜ ile 4.924,70-TL destekten yoksunluk tazminatının, davacı …’in maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile 800,00-TL cenaze defin gideri tazminatının 05/04/2013 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte (davalı sigorta şirketi poliçe teminat limitiyle sınırlı ve hükmolunan tazminata dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek koşuluyla sorumlu tutulmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle adı geçen davacılara ayrı ayrı verilmesine, Davacı … yönünden defin giderine ilişkin fazla istemin reddine, Davacıların manevi tazminat davalarının KABULÜ ile davacılardan … için 6.000,00 TL, … için 10.000,00 TL, … için 10.000,00 TL, … için 10.000,00 TL, … için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 46.000,00 TL manevi tazminatın 05/04/2013 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte, davalılardan …, … ve İETT’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ayrı ayrı belirtilen miktarlarda verilmesine, Fazlaya ilişkin istemin reddine, 2-Kabul edilen toplam 5.724,70 TL maddi tazminat tutarı üzerinden alınması gerekli 391,05 TL nispi karar ve ilam harcından, maddi tazminat için peşin alınan 17,07 TL harç ve 16,00 TL tamamlama harcının (toplam 33,07 TL peşin harcın) mahsubu ile, bakiye 357,98 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye irat kaydına, 3-Kabul edilen toplam 46.000,00 TL manevi tazminat tutarı üzerinden alınması gerekli 3.142,26 TL nispi karar harcından, peşin alınan 307,43 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.834,83 TL harcın davalılar …, … ve İETT’den müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye irat kaydına, 4-Davacılar tarafından yapılan 324,50 TL peşin harç ile 16,00 TL tamamlama harcından oluşan 340,50 TL harcın (davalı sigorta şirketi maddi tazminata isabet eden 33,07 TL’sinden sorumlu tutulmak şartıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, 5-Davacılar tarafından yapılan posta, tebligat masrafı 514,05 TL, bilirkişi ücreti 2.200,00 TL olmak üzere toplam 2.714,05 TL yargılama giderinin davanın kabul/red oranına göre hesaplanan 2.708,39 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, kalan yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına, 6-Maddi tazminat davasında davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT 13/1. maddesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine, 7-Maddi tazminat davasında davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT 13/1.,2 maddeleri gereğince hesap ve takdir olunan 800,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’na verilmesine, 8-Maddi tazminat davasında davalılar kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiklerinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT 13/1.,2 maddeleri gereğince hesap ve takdir olunan 200,00 TL vekalet ücretinin davacı …’ndan tek olarak alınarak davalılara verilmesine, 9- Manevi tazminat davası bakımından kendilerini vekil ile temsil ettiren davacılar lehine kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde (yeniden hüküm tesis tarihinde ) yürürlükte bulunan 2022 yılı AAÜT gereğince hesaplanan; -Davacı … için 5.100,00 TL vekalet ücretinin, -Davacı … için 5.100,00 TL vekalet ücretinin, -Davacı … için 5.100,00 TL vekalet ücretinin, -Davacı … için 5.100,00 TL vekalet ücretinin, -Davacı … için 5.100,00 TL vekalet ücretinin, Davalılar …, … ve İETT’den müştereken ve müteselsilen alınarak belirtilen miktarlarda davacılara ayrı ayrı ödenmesine, 10- Davalılar …, … ve İETT kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden red edilen manevi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde (yeniden hüküm tesis tarihinde) yürürlükte bulunan 2022 yılı AAÜT’nin 3/2. ve 10/2.maddesi gereğince hesaplanan; -5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’ndan alınarak, -5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’ten alınarak, -5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak, -5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak, -5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’ten alınarak, Davalılar …, … ve İETT’ye müştereken ve müteselsilen verilmesine, 11-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından karar tebliğ giderlerinden sonra artan avansın, karar kesinleştikten sonra ilgili yatıran tarafa iadesine,
C-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davalı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü, davalılar … ve … tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine, 2-a. İstinaf aşamasında davalı İETT Genel Müdürlüğü tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalı İETT Genel Müdürlüğü verilmesine, b.İstinaf aşamasında davalı … ve … tarafından yapılan 34,30 TL istinaf yargılama gideri ile 162,10 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalı … ve …’e verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.13/04/2022