Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/1749 E. 2023/381 K. 28.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/1749
KARAR NO: 2023/381
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 08/12/2020
NUMARASI: 2015/650 Esas – 2020/633 Karar
DAVA: Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
KARAR TARİHİ: 28/02/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; 04/02/2015 tarihinde sürücüsü tespit edilemeyen, … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ye ait … plakalı aracın geri geri gelirken yaya olarak trafik kurallarına uygun şekilde karşıdan karşıya geçen müvekkiline çarptığını, yaralanan müvekkilinin yanına gelip iyi olup olmadığını kontrol edip yardım etmeksizin olay yerini terk ettiğini, müvekkilinin kendi günlük ihtiyaçlarını bile karşılamayamayacak düzeyde geçici ve sürekli iş gücü kaybına uğradığını, büyük sıkıntılar yaşadığını belirterek şimdilik 500 TL geçici ve kalıcı iş göremezlik zararı ile 500 TL bakıcı gideri maddi tazminatının müştereken ve müteselsilen davalılardan ve 50.000 TL manevi tazminatın davalı … Tekstil Ltd. Şti.’den tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı … Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın uğradığını iddia ettiği zararları aynı zamanda ispat etmesi gerektiğini ayrıca davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkil şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalı araç sürücüsünün dava konusu maluliyetin oluşumundaki kusuru ile sınırlı olduğunu, davacının bakıcı tuttuğunun ve ilgili giderlerin yapıldığını ispatlaması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin araç işleten sıfatıyla sorumluluğunun bulunmadığını, kazanın davacının asli kusuru nedeniyle meydana geldiğini, davacının bakıma muhtaç olduğu ve kazadan kaynaklı uğradığı zarardan ötürü sürekli iş göremez hale geldiği iddialarını kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kısmen kabulü ile, 1.021,00 TL bakıcı gideri tazminatının davalı … Turizm San. ve Tic. Ltd. Şti.’den 04/02/2015 kaza tarihinden itibaren, davalı … Sigorta A.Ş.’den 17/06/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik taleplerinin reddine, 1.500 TL manevi tazminatın 04/02/2015 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Tic. Ltd. Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkeme kararının 4.sayfasının alt kısmında ve tüm dosya münderacatında davacının 3 aylık geçici iş görememezlik dönemi olduğu dosyasındaki bilirkişi hesaplamasına göre bu meblağın 2.190,35 TL olduğu fakat kararın hüküm kısmına bu alacak kaleminin bahis olmadığı, haliyle kararın bu yönüyle hatalı olduğunu, dosya kapsamında 3 aylık geçici iş görememezlik ve bunun bir ayının bakıcı hizmetinde geçeceği öngörülmesine ve davalı şirketin %85 oranında kusurlu olmasına rağmen verilen 1.500 TL manevi tazminatın Borçlar Kanunu tazminat hükümleriyle çeliştiği olaya göre 1.500 TL manevi tazminatın çok az olduğu, kararda kazaya sebebiyet veren aracın sahibi davalının bir şirket olduğu Ticaret Kanunu mucibince şirketlerin her türlü faaliyetinin ticari olduğu bu yüzden borcunun ticari faiz üzerinden taktir edilmesi gerekirken kararda yasal faiz üzerinden taktir edilmiş olması yönleriyle yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. HMK’nın 341/2. maddesine göre miktar veya değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Aynı kanunun 341/4. maddesinde de “alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü  üçbin Türk Lirasını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz.” düzenlemesi mevcuttur. Yeniden değerleme oranındaki artış sonucu somut olayda yerel mahkeme hükmünün verildiği 2020 yılı için HMK’nın 341/2. maddesindeki kesinlik sınırı 5.390,00 TL olacaktır. Bu halde, davacı için red edilen maddi tazminat miktarı 2.190,35 TL karar tarihine göre uygulanması gereken 2020 yılı için öngörülen kesinlik sınırının altında kaldığından davacı vekilinin HMK’nın 341/4.maddesi gereğince maddi tazminat yönünden istinaf hakkı yoktur. Yerel mahkemece, kanun yolunun açık olduğunun belirtilmesi de sonuca etkili değildir. Bu nedenle maddi tazminata ilişkin istinaf başvurusunun HMK’nın 352/1-b maddeleri gereğince reddine karar verilmiştir.Karayolları Trafik Kanunu’nda manevi tazminat konusunda özel bir düzenleme yapılmadığından trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat talep edilmesi halinde TBK’da manevi tazminata ilişkin hükümler uygulanacaktır. TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/1.maddesine göre, “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.” 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmetmesi gerekmektedir(Yargıtay HGK’nun 23/06/2004 tarih, 13/291-370 E.-K. sayılı kararı). Bu açıklamalar çerçevesinde, somut uyuşmazlıkta olay tarihi, kazanın oluş şekli, kusur durumu ile davacının yaralanmasının mahiyeti ve iyileşme süresi, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, manevi tazminatın belirlenmesine hakim olan ilkeler ile İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, TBK’nın 56/1.maddesi kapsamında davacı lehine verilen manevi tazminat miktarının, manevi tazminat müessesinin amacına ve hakkaniyete göre bir miktar düşük olduğu kanaatine varıldığından manevi tazminat miktarı 5.000TL olarak düzeltilmiştir.Davaya konu trafik kazasına sebep olan davalı Sigorta şirketine trafik sigortalı … plakalı aracın ruhsat bilgilerine göre kullanım şeklinin yük nakli-hususi olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda kazaya sebebiyet veren sigortalı araç, ticari olmadığından İlk Derece Mahkemesince kabul edilen maddi tazminat bakımından temerrüt faizi olarak yasal faize hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin istinaf itirazı yerinde değildir. Bu nedenle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, maddi tazminata ilişkin istinafın reddine, manevi tazminata ilişkin istinafın HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:A- Davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin istinaf başvurusunun HMK’nın 352/1-b maddesi gereğince REDDİNE, Davacı vekilinin manevi tazmi istinaf başvurusunun kısmen KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının manevi tazminata ilişkin istinafın HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, 1.021,00 TL bakıcı gideri tazminatının davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’den 04/02/2015 kaza tarihinden itibaren, davalı … Sigorta A.Ş.’den 17/06/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik taleplerinin reddine, 5.000,00 TL manevi tazminatın 04/02/2015 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Tekstil Turizm San. ve Tic. Ltd. Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,2-Maddi tazminata yönelik olarak alınması gerekli 69,74 TL karar harcından 3,42 TL peşin harç ve 8 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 11,42 TL’nin mahsubu ile 58,32 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, 3-Maddi tazminata yönelik olarak davacı tarafından yatırılan 3,42 TL peşin harç, 8 TL ıslah harcı ve 27,70 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 39,12 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,4-Maddi tazminata yönelik olarak davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 1.021,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,5-Maddi tazminata yönelik olarak davalılar kendilerini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T.’nin 13/3. maddesi gereğince hesap ve taktir olunan 1.021,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,6-Manevi tazminata yönelik olarak alınması gerekli 341,55 TL karar harcından davacı tarafça yatırılan 170,79 TL peşin harcın mahsubu ile arda kalan 170,76 TL’nin davalı …Ltd. Şti.’den tahsili ile hazineye irat kaydına 7-Manevi tazminata yönelik olarak davacı tarafından yatırılan 170,79 TL peşin harcın davalı … Tekstil…Ltd. Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine,8-Manevi tazminata yönelik olarak davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. 13/2 maddesi gereğince hesap ve taktir olunan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine,9-Manevi tazminata yönelik olarak davalı …Ltd. Şti. kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T.’nin 10/2. maddesi gereğince hesap ve taktir olunan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …Ltd. Şti.’ye verilmesine,10-Davacı tarafından yapılan 1.936,05 TL (bilirkişi ücreti, ATK faturası, posta masrafı v.s.) yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre hesap edilen 547,41 TL’nin (davalı …Ltd. Şti. 91,04 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,11-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine, 2-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 59,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 162,10 TL istinaf başvuru harcının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.28/02/2023