Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/17 E. 2021/228 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/17
KARAR NO: 2021/228
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 20/11/2019
NUMARASI: 2017/992 Esas – 2019/1451 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden )
KARAR TARİHİ: 11/02/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı … ile davacı müvekkil arasında 16.05.2013 tarih, …, nolu VDF Kredi Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme gereğince dava dışı …’a müvekkil şirket tarafından … plaka sayılı vasıta için toplam 34.958,12 TL bedelli otomobil kredisi kullandırıldığını, kullandırılan krediye istinaden … plakalı aracın müvekkil şirket lehine rehin edildiğini, dava dışı …’un davalı ile söz konusu araç için müvekkil şirketin dain-i mürtehin olarak gösterildiği kasko sigorta poliçesi imzaladığını, sigortalı aracın ağır hasarlı kaza yaparak pert olması üzerine davalı … şirketinde hasar dosyası oluşturulduğunu, davacı müvekkili şirketin dain-i mürtehin olmasından ötürü dava dışı …’dan alacağı olan 42.172,00 TL’nin ödenmesi için davalıya ihtarname gönderildiğini ancak davalının çekme belgeli ruhsatın beklendiği, gelmesi ile 21.450,00 TL bedelin ödeneceğini bildirdiği ve ödeme yapmadığını, bunun üzerine davalı aleyhine icra takibi yapıldığını, davalı vekili tarafından icra takibine itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 21.450,00 TL’lik kısmının iptali ile takibin devamına, 15.10.2014 tarihi itibariyle 21.450,00-TL alacağın, ihtar masrafı ve BSMV ve KKDF alacağının, asıl alacağa işleyen ve işleyecek temerrüt faizi ile tahsiline, davalı aleyhine % 20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından kasko sigorta poliçesiyle sigortalı olduğunu, davacı tarafça sigorta genel şartlarında belirtilen sorumluluk yerine getirilmediği için hasar tazminatının ödenmediğini, tazminat talebinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe itirazın iptali ile takibin 12.424,34 TL asıl alacak üzerinden iptaline karar verilmiştir; bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Dairemizin 29/09/2017 tarih, 2017/1606 Esas ve 2017/657 Karar sayılı kararı ile istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince yeniden yapılan yargılıma sonucunda “Davacının davasının kabulüne; plaka numarası …, poliçe numarası … nolu Kasko Poliçesi kapsamında daini mürtehin sıfatı taşıyan davacı tarafından araca ait çekme belgesinin davalı tarafa teslim edilmesi şartı ile; İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine itirazın 21.450 TL yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, Alacak likit görülmediğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Dava dışı … hakkında İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında 20/05/2015 tarihinde rehinli aracın 12.510,00 TL’ye satıldığını, yapılan satış sonrası dain mürtehin olan …’nin 9.025,66 TL tahsilat yaptığını ve dosyaya dekontu sunduğunu, bilirkişi raporunda ödeme miktarı düşülerek 12.424,34 TL hasar bedeli belirlendiğini, yapılan bu ödeme düşülerek hüküm kurulması gerekirken kararın gerekçe kısmında ödemenin icra müdürlüğü tarafından dikkate alınması gerektiğinin belirtildiği ancak hükümde açıklamaya dahi yer verilmediğini, bu nedenle yapılan ödeme asıl alacaktan düşülerek karar verilmesi için kararın kaldırılmasını talep ettiklerini belirterek istinaf talep etmiştir. Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından alacaklı … tarafından davalı borçlu … aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas takip sayılı dosyası ile 42.172,00 TL asıl alacağın ( İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla) tahsili için ilamsız icra yoluyla icra takibine geçildiği, ödeme emrinin usulüne uygun olarak borçluya tebliği üzerine borçlu vekilinin süresinde verdiği itiraz dilekçesi ile borca itiraz ettiğini bildirmesi üzerine takibin durmasına karar verildiği, davacının eldeki davayı açarak itirazın iptalini talep ettiği anlaşılmaktadır. Davacı alacağı temlik almıştır. Dava dışı sigortalı ve kredi kullanan … hakkında başlatılan İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında 20/05/2015 tarihinde rehinli aracın 12.510,00 TL’ye satıldığı, yapılan satış sonrası dain mürtehin olan …’ye eldeki dava tarihinden sonra 12/02/2015 tarihinde 9.025,66 TL ödeme yapıldığı konusunda taraflar arasında ihtilaf yoktur. Mahkemece; gerekçede yapılan ödemenin icra müdürlüğünce dikkate alınması gerektiği belirtilmiş, hükümde aynı yönde karar verilmemiştir. Davalı vekilinin istinafı dava tarihinden sonra yapılan ödemenin asıl alacaktan mahsubu ile kalan borç miktarı için karar verilmesi gerektiğine ilişkindir. Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 20/06/2018 tarih, 2017/1335 E. Ve 2018/3438 K. sayılı kararında açıklandığı üzere “… İtirazla takibi durduran borçlu, defaten ya da farklı zaman dilimlerinde yaptığı ödemelerle borcu tamamen veya kısmen sona erdirebilir. Davadan sonra yapılan ödemelerin borcu tamamen sona erdirip erdirmeyeceğine göre karar değişkenlik arzedecektir. Şöyle ki, davadan sonra icra dosyasındaki kapak hesabını da kapsayacak şekilde (icra harç, faiz, masraf, icra vekalet ücreti) borcun ödenmesi halinde “konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde hüküm kurulur. Davadan sonra borcun kısmen ödenmesi halinde ise bu tutar hükme bağlanan miktardan düşülmeksizin “infaz aşamasında nazara alınmasına” şeklinde ibare düşülür. Davadan sonra asıl alacağın tamamen ödenip, icra harç, faiz ve masrafların yatırılmaması halinde davacı tarafın dava dilekçesinde takip tarihinden ödeme tarihine kadar işleyecek yasal faiz masraf ve vekalet ücreti yönünden itirazın iptalini de istediği nazara alınarak, davalının bu kalemlere itirazı haksız ise kapak hesabı yapılmaksızın ve miktar belirtilmeksizin yalnızca alacak kalemleri zikredilerek karar verilmelidir. Zira bu itirazların iptaline karar verilmediği sürece alacaklı takip tarihinden ödeme tarihine kadar işleyecek faizi, icra masrafları ve icra vekalet ücretini davalıdan alamaz.”. Somut uyuşmazlıkta takibe konu borcun dava tarihinden sonra kısmen ödendiği anlaşıldığına göre bu tutar hükme bağlanan miktardan düşülmeksizin hüküm fıkrasına “Borca mahsuben yapılan 9.025,66 TL kısmi ödemenin infaz aşamasında nazara alınmasına” şeklinde ibare düşülmesi gerekirken gerekçede yazılması ile yetinilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenle; HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA,Buna göre: 1-)Davacının davasının kabulüne; plaka numarası …, poliçe numarası … nolu Kasko Poliçesi kapsamında Daini Mürtehin sıfatı taşıyan davacı tarafından araca ait çekme belgesinin davalı tarafa teslim edilmesi şartı ile; İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine itirazın 21.450 TL yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, Borca mahsuben yapılan 9.025,66 TL kısmi ödemenin infaz aşamasında nazara alınmasına 2-)Alacak likit görülmediğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine, 3-)Alınması gereken 1.465,24 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 259,10 TL harcın mahsubu ile eksik alınan bakiye 1.206,14 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınmasına, 4-)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-)Davacı tarafından yapılan 775,00 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-)Davalı tarafından yapılan yargılama masrafının üzerinde bırakılmasına, 7-)Taraflarca yatırılan gider avanslarının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davalı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine, 2-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 23,63 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 98,10 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.11/02/2021