Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/1612 E. 2022/458 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/1612
KARAR NO: 2022/458
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 08/07/2021
NUMARASI: 2017/363 Esas – 2021/849 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan )
KARAR TARİHİ: 15/03/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin de bir kısmının içinde bulunduğu … plakalı araç ile 01/08/2012 tarihinde istanbuldan Erzurum’a seyir halindeyken, yol ayrımında davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otobüsün kavşaktan aniden sola U dönüşü yapmak istemesi neticesinde müvekkillerinin aracının önünü kestiğini, bu nedenle müvekkillerinin arkadan otobüse çarptığını, kazada …’in vefat ettiği müvekkillerinden …, …, …, …’nin yaralandığını, asli kusurlunun otobüs şoförü … olduğunu, davacı …’ın hem maddi hem manevi zararın meydana geldiğini, davacı …’ın tedavi giderleri, çalışma gücü kaybı ve manevi zararlarının bulunduğunu, davacı …’nin hem meydana gelen yaralanmasından dolayı maddi zarar ve hem kendi yaralanması hemde annesini kaybetmiş olmanın vermiş olduğu manevi zararının bulunduğunu, davacı …’nin …’nin eşi olduğu, kazadan dolayı hem eşine evde bakıcılık yapmış olduğu hemde eşinin yaralanması ve kaynanasının yaralanmasından dolayı manevi olarak acı ve ızdırap çektiğini, diğer davacınında kazada …’in yaşamını yitirmesinden dolayı derin üzüntü ve yas içinde bulunduğunu, kazaya sebebiyet veren otobüsün … Sigorta A.Ş.’nin zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalandığını, bu nedenle … Sigorta A.Ş. nin dosya kapsamında belirtilen destekten yoksun kılma cenaze giderleri, tedavi giderleri, çalışma gücünün azalması, kazanç kaybı ve ekonomik geleceğin sarsılması gibi maddi tazminatlar bakımından limit dahilinde sorumlu olduğunu, meydana gelen kazada müvekkilerinin zararının bu aşamada belirlenmesinin mümkün olamayacağından davalarına HMK 107 Madde gereğince belirsiz alacak davası olarak açtıklarını belirterek, 116.500,00 TL nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalandığını, dava açılmasına sebebiyet veren kurumun müvekkil şirket olmadığını, dava tarihinden önce davacı tarafından müvekkil şirkete herhangi bir başvuru yapılmadığını, müvekkil şirketin temerrüte düşmediğini, faiz hesaplamasında başlangıç tarihinin dava tarihi olması gerektiği belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkili mahkemede açılmadığını, yetkili mahkemelerin Suşehri Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, kazada tarafına izafe edilecek kusur bulunmadığını, kusurun tamamen karşı tarafta oluğunu, talep edilen tazminatların çok fahiş olduğunu, kazada yaralanmayan davacının yaralanmış gibi gösterildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıların yolcu taşımaya uygun olmayan kamyonet tipi bir araçla İstanbul’dan Erzurum’a tek şoförle gece yola çıktığını ve acil olarak cenazeye gidildiğinden yorgun, dikkatsiz ve uykulu şekilde yola devam ederek şoförlük yaptığını, şoför olduğu belirtilen …’ın uzun yolculuğun vermiş olduğu yorgunluk, uykusuzluk, dikkatsizlik ve dalgınlığa bağlı olarak çok aşırı süratli bir şekilde yolda seyir etmesi nedeniyle sahibi bulunduğu … plakalı araca arkadan çarpığını ve kazaya … plakalı araç şoförünün sebebiyet verdiğini, davacıların kamyonet ile 10 civarında yolcu taşıdığı görülmekle, vefat eden …’in arka tarafta koltuksuz, emniyetsiz bir şekilde diğer yolcularla birlikte seyahat ettiğini, dolayısıyla çarpmanın etkisiyle darbe aldığını, … plakalı otobüsün … Firmasında önceden belirlenmiş şekilde tarifeli bir şekilde her gün servis yaptığını, kaza nedeniyle söz konusu firmanın önceden belirlenmiş seferler için fahiş fiyatlarla otobüs kiralama yoluna gittiğini ve ilgili firmanın da maddi ve manevi zarara uğradığını, ayrıca otobüsün iki aya yakın bir süre servis yapamadığını yaklaşık 50.000 TL zarara uğradığından ve borçlarını ödemeyemediklerinden işletme sahibi olarak maddi ve manevi olarak zarar gördüklerini, ayrıca otobüsün kaza nedeniyle tamiratı için 55.000 TL para ödendiğini, davacıların hasar ile ilgili olarak davalı sigorta şirketine müracaat ettiğini, 18.499,99 TL hasar tespiti yapıldığını ve ilgili sigorta şirketinin kendi adlarına da trafik sigortasından %75 kusurla ilgili şahıslara 13.875,00 TL ödeme yaptığını, tüm bu nedenlerle ikametleri ve kazanın meydana geldiği yer dikkate alınarak yetkili Suşehri Asliye Hukuk Mahkemesi’ne tevdine, davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “1-Maddi Tazminat istemi yönünden davanın Feragat Nedeniyle Reddine, 2- Manevi Tazminat İstemi yönünden Kısmen Kabulü ile, davacılar; … için 3.000 TL, … için 2.000 TL, … için 1.000 TL, … için 3.000 TL, … için 3.000 TL, … için 3.000 TL, … için 3.000 TL, … için 3.000 TL, … için 3.000 TL, … için 4.000 TL, … için 3.000 TL, … için 3.000 TL olmak üzere toplam 34.000 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihi olan 02/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalılardan tahsili ile davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalılar … ve … vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalılar … ve … vekilleri istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, kazanın oluşumundaki kusurlara dair itirazların dikkate alınmadığını, davacıların karar aşamasında maddi tazminat taleplerinden feragat etmeleri nedeniyle davalı müvekkiller … ve …’a maddi tazminat yönünden vekalet ücreti ödemeleri gerektiğini, İlk derece mahkemesi kararındaki “Maddi tazminat talepli dava yönünden taraflar karşılıklı vekalet ücreti talepleri bulunmadığından, bu hususta davalılar vekiline vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,” şeklindeki gerekçenin yerinde olmadığını, Mahkeme kararında ihtiyati tedbire konu 116.000,00 TL bedelli teminat mektubunun iadesine karar verilmemesinin de hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Kaza tespit tutanağında … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın 2918 sayılı kanunun 8, kavşaklarda geçiş üstünlüğüne uymama kuralını ihlal ettiği, … plakalı araç sürücüsü …’ın diğer kusurlardan 52-1-a, araçların hızlarını kavşaklara yaklaşırken azaltmamak kuralını ve 65-1-a, taşıma sınırı üstünde yolcu almak kuralını ihlal ettiği açıklanmış, Mahkemece alınan kusur raporunda bilirkişi … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın kazanın oluşumunda 6/8 kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’ın 2/8 kusurlu olduğunu belirlemiştir. Bu durumda kaza tespit tutanağı ile Mahkemece alınan kusur raporunun birbiriyle örtüştüğü ve olayın oluşuna uygun düştüğü nazara alındığında kusura yönelik istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/2.maddesinde “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” şeklinde düzenleme yer almaktadır.TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/1.maddesine göre, “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. “. Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir. Somut uyuşmazlıkta olay tarihi, kazanın oluş şekli, kusur durumu ve tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, yukarıda açıklanan ilkelerle birlikte dikkate alındığında mahkemece belirlenen manevi tazminat miktarlarının usul, yasa ve hakkaniyete uygun ve makul olduğu kanaatine varılmıştır. Dosyada alınan aktüer raporlar ve davalı sigorta şirketince 13/08/2014 tarihli ödeme dekontları ile değerlendirildiğinde, davalılar vekilinin diğer davacılar yönünden vekalet ücretine yönelik istinaf itirazı yerinde olmamakla birlikte, davacı …’nin …’nin eşi olduğu kazadan dolayı eşine evde bakıcılık yapmış olduğu iddiası ile 500,00 TL bakıcılık parası talep edilmiş olup, … açısından maluliyet raporunda bakıcı süresi belirtilmediği gibi, aktüer raporlarda bu yönde hesaplama ve sigorta şirketince …’ye bu yönde yapılan ödeme bulunmadığından, bu davacı … açısından davalılar lehine vekalet ücreti taktir edilmemesi doğru olmamıştır. Bu açıdan istinaf itirazı yerindedir. Dosyaya, maddi tazminat taleplerini de kapsar şekilde, davalılar … ve … tarafından … Bankası A.Ş. … Caddesi-Mecidiyeköy Şubesinin 02.03.2018 Tarihli ve 116.000,00 TL bedelli kesin ve süresiz teminat mektubu sunulmuş olup, Mahkemece maddi tazminat istemi yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat yönünden toplam 34.000,00 TL’nin kabulü yönünde karar verilmiştir. Hükümle taraflara yönelik hak ve yükümlülük miktarı ile hak ve menfaat dengesi gözetildiğinde (kabul edilen miktar, işleyecek faizi, infaz giderleri vb) takdiren 75.000,00 TL teminatın uygun olacağının kabulü ile davalıların bu hususa yönelik istinaf itirazı yerinde görülmüştür. Bu nedenle; davalılar … ve … vekilleri istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-Davalılar … ve … vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-Maddi Tazminat istemi yönünden davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE, 2- Manevi Tazminat İstemi yönünden KISMEN KABULÜ ile, davacılar; … için 3.000 TL, … için 2.000 TL, … için 1.000 TL, … için 3.000 TL, … için 3.000 TL, … için 3.000 TL, … için 3.000 TL, … için 3.000 TL, … için 3.000 TL, … için 4.000 TL, … için 3.000 TL, … için 3.000 TL olmak üzere toplam 34.000 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihi olan 02/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalılardan tahsili ile davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 3-Alınması gerekli 2.322,54-TL harçtan davacılar tarafından dava açılışı sırasında yatırılan 346,05-TL harçtan mahsubu ile, eksik bakiye 1.976,49-TL’nin davalılar … ve …’dan tahsili ile hazineye irad kaydına, 4-Manevi Tazminat talepli dava yönünden Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacılar vekili için takdir olunan 5.100,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan alınarak davacıya verilmesine, 5-Manevi tazminat talepli davanın red edilen kısmı yönünden Avukatlık asgari ücret tarifesinin 10/2 maddesine göre kendisini vekili ile temsil ettiren davalılar … ve … vekili için taktir olun 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’a verilmesine, 6-Davalılar … ve … kendini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan, … açısından reddedilen maddi tazminat miktarına göre karar tarihinde yürülükte bulanan AAÜT hükümlerine göre takdir edilen 500,00 TL vekalet ücretinin, davacı …’den tahsili ile davalılar … ve …’a verilmesine, Diğer maddi tazminat talepleri açısından, davalılar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, 7-Davacı tarafından harç olarak yatırılan toplam 367,20-TL’nin davalılar … ve …’dan alınarak davacıya verilmesine, 8-Davacı tarafından sarf edilen talimat mahkemesince 244,00-TL Tanık ücreti, 300,00-TL Bilirkişi ücreti, 60,00-TL Taksi ücreti olmak üzere toplam 604,-TL Talimat ücreti, 1.000,00-TL Bilirkişi ücreti ve 1.962,85-TL Posta ücreti olmak üzere toplam yargılama gideri olan 3.566,85 TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 1.515,91-TL’nin davalılar … ve …’dan alınarak davacıya verilmesine, kalan 2.050,94-TL’nin ise davacılar üzerinde bırakılmasına, 9-Davalı … Sigorta A.Ş. Tarafından sarf edilen yargılama giderleri hakkında feragat nedeniyle yargılama gideri talep edilmediğinden davalı … Sigorta A.Ş. Tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının dosyanın kesinleşmesi ve talep halinde taraflara iadesine, 11-Davalılar … ve … tarafından, 02.03.2018 Tarihli teminat mektubundaki nitelikleri haiz 75.000,00 TL miktarlı teminat mektubu sunulduğunda, 02.03.2018 Tarihli ve 116.000,00 TL bedelli teminat mektubunun iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davalı … ve … vekilleri tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine, 2-İstinaf aşamasında davalı … ve … vekilleri tarafından yapılan 66,50 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 162,10 TL istinaf başvuru harcının davalı … ve … vekilleri tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/03/2022