Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/1575 E. 2023/425 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/1575
KARAR NO: 2023/425
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 10/02/2021
NUMARASI: 2015/487 Esas – 2021/44 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 14/03/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18.09.2013 tarihinde müvekkilinin de içinde bulunduğu … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı kamyonetin, … mevkiine geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybederek, emniyet şeridinde güvenlik önlemi almadan yük indirme-bindirme yapan … plaka sayılı kamyonete çarptığını, kaza neticesinde müvekkilinin araç içerisinde sıkıştığını ve her iki ayağından sakatlandığını, … plaka sayılı kamyonetin 3 nolu davalı …’e ait olup, kaza tarihini kapsar şekilde ZMSS bulunmadığından, bu araç bakımından davalı … sorumlu olduğunu, … plaka sayılı kamyonetin davalı … adına kayıtlı olduğunu, kaza tarihini kapsar şekilde davalı … Sigorta A.Ş. Nezdinde ZMSS ile sigortalandığını belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren hesaplanacak ticari avans faizi ile 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 141.289,53 TL’ye yükseltmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili davalı gerçekleşen yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası sonucu yaşadığı travmanın etkisinden kurtulamadığını, kazaya sebebiyet verenler hakkında Bakırköy 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/111 E. sayılı dosyası ile maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduklarını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesi ile davanın reddini savunmuştur. Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle: dava dilekçesinde bahsi geçen … plaka sayılı aracın müvekkili şirkete 23.05.2013/2014 tarihleri arasında ZMMS kapsamında olduğunu, poliçe teminat üst limitinin 250.000,00 TL olduğunu, davacıya 06/04/2015 tarihinde 11.315,79 TL ödemenin yapıldığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte eksik ödeme olduğu yönünde hüküm kurulması halinde yapılan ödemenin güncellenerek mahsup edilmesinin gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kabülü ile 141.289,53 TL’nin 21/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile …ndan tahsili ile davacıya verilmesine, Manevi tazminat talebinin kabulü ile 15.000,00 TL’nin davalı …’ten olay tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsili ile davacıya verilmesine, Diğer davalılar yönünden taleplerin reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen … plakalı aracın kaza tarihini kapsayan … Sigorta A.Ş.’nden, tanzim edilen ZMSS poliçesi bulunduğundan müvekkili kurumun herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, kazaya karışan … sayılı aracın poliçesi 13.09.2013 tarihinde iptal edildiğini, poliçe fesih tarihinden itibaren 15 gün geçerli olduğunu, poliçenin fesih tarihi araştırılarak başvurunun reddi gerektiğini, davacının 18.09.2013 tarihli kazaya ilişkin şikayet hakkını kullanmadığını, hükme esas alınan ATK 3. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen maluliyet raporunun tanzim tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe göre düzenlenmediğini, ilgili yönetmelik hükümleri kapsamında düzenlenmeyen maluliyet raporunun hükme esas alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, raporda sürekli olarak maluliyeti olduğunu da bildirir bir hususun olmadığını, davacının yasanın aradığı anlamda başvuru şartını yerine getirmediğini, davacının maluliyetine ilişkin İstanbul Eğitim Araştırma Hastanesi tarafından düzenlenen sağlık kurulu raporunda %8 maluliyet oranı, hükme esas alınan ATK tarafından düzenlenen sağlık kurulu raporunda %23 maluliyet oranı tespit edildiğini, kişide meydana gelen artışa ilişkin alınan son raporda ise %15’lik artışın neden kaynaklandığının belirtilmediğini, iki rapor arasındaki %15’lik maluliyet oranı farkının fahiş olduğunu ve çelişkinin giderilmesi gerektiğini, ceza mahkemesinde alınan kusur raporuna göre %50 oranında kusurlu bulunduğunu, bu nedenle çelişkinin giderilmesi için ATK’dan rapor alınması gerektiğini, hesaplanan tazminat miktarı üzerinden müterafik kusur indirimine gidilmesi gerektiğini, davacının yolcu olarak bulunduğu araç sürücüsünün ehliyetsiz araç kullandığını, davacının zararın önlenmesi için gerekli önlemleri alıp almadığının ispat edilemediğini, somut olayda söz konusu taşımanın araç sürücüsü ve işleteninden ziyade davacının yararına olduğu ve davacının bu taşıma için herhangi bir ücret ödemediğini, bu nedenle tespit edilecek maddi tazminattan müterafik kusur indiriminden ayrı olarak hatır taşıması indirimine gidilmesi gerektiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, 18/09/2013 tarihinde davacının içinde yolcu olarak bulunduğu dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki …plaka sayılı kamyonetin … plaka sayılı kamyonete çarpması ile meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı ve bu yaralanması nedeni maddi ile manevi tazminat talep ettiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince … sayılı aracın tam kusurlu olduğu, aracın ZMM sigortasının bulunmadığı ve …nın sorumluluğunun bulunduğu gerekçesiyle ıslah dilekçesine göre davanın kabulüne karar verilmiş ise de kaza tespit tutanağında ve yargılama sırasında davalı …nın aracın sigortası bulunduğu yönündeki iddiası araştırılmadan karar verilmesi eksik incelemeye dayalı olmuştur. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91-101. maddelerinde zorunlu mali mesuliyet sigortası, işleteni değil, aracı takip etmektedir. Zorunlu mali mesuliyet sigortası işletenin Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere yapılmaktadır. KTK’nın 91. maddesinde, işletenlerin bu kanunun 85/1. maddesine göre sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, aynı yasanın 94. maddesinde, sigortalı aracı işletenlerin değişmesi halinde, devreden kişinin 15 gün içinde sigortacıya durumu bildirmek zorunda olduğu, sigortacının sigorta sözleşmesini durumun kendisine tebliği tarihi itibariyle 15 gün içinde fesh edebileceği, sigortanın fesih tarihinden 15 gün sonrasına kadar geçerli olacağı, aynı Yasa’nın 95. maddesinde ise, sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hallerin zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği, ödemede bulunan sigortacının, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurulabileceği hükümlerine yer verilmiştir. Bu bakımdan olay tarihini kapsayan zorunlu mali mesuliyet sigortası poliçesinin varlığı halinde KTK’nın 95/2. maddesi gereğince sigortacının tazminat yükümlülüğünün azaltılması ve kaldırılmasına ilişkin poliçenin iptal edildiği, geçersiz olduğu bu nedenle sorumluluğunun bulunmadığı gibi haller sigortacı tarafından 3. kişilere karşı ileri sürülemeyeceğinden, sigortacı zarar görene ödeme yaptıktan sonra sigorta sözleşmesinin sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre tazminatın kaldırılmasını ve indirilmesini sağlayabileceği oranda kendi sigorta ettirenine rücu edebilecektir. Davalı … vekili tarafından, … plaka sayılı aracın … Sigorta A.Ş tarafından tanzim edilen poliçesinin, kaza tarihi itibariyle geçerli olduğu, bu nedenle müvekkili …na husumet yöneltilemeyeceği ileri sürülmüştür. Taraf sıfatı, dava şartlarındadır. Yargılamının her aşamasında ileri sürülebileceği gibi resen nazara alınması gerekir. Dairemizce … Sigorta A.Ş.’ye yazı yazılarak, … plaka sayılı araç için düzenlenen ZMM sigorta poliçesinin kaza tarihi itibarı ile iptal edilip edilmediği sorulmuş gelen yazı cevabına göre 13.09.2013 tarihinden itibaren iptalin geçerli olduğu bildirilmiştir. Bu halde KTK’nın 91.maddesine göre dava dışı … Sigorta A.Ş.’nin mi yoksa davalı …’nın sorumlu olacağı ve sonucuna göre davalı …’nın taraf ehliyeti bulunup bulunmadığı değerlendirilmesi gerektiğinden beyan için taraflara süre verilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden istinaf talebi yerinde görülmüştür. Dairemiz karar kapsamına göre diğer istinaf itirazları şimdilik incelenmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davalı Güvence Hesabı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/03/2023