Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/1348 E. 2023/1722 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/1348
KARAR NO: 2023/1722
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 16/03/2021
NUMARASI: 2018/967 Esas – 2021/266 Karar
DAVA: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
KARAR TARİHİ: 04/10/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin destek olanı merhum … ile davalılardan … İnş. Ltd. Şti.adına kayıtlı olan diğer davalı … tarafından kullanılan … plakalı arcın (beton mikseri) karıştığı 22.06.2017 tarihli trafik kazasında, ağır yaralanan merhum …’un 23.06.2017 tarihinde tedavi gördüğü hastanede vefat etmiş olduğunu, olay yerinde müvekkillerinin gıyabında tutulan kaza tespit tutanağında her ne kadar davalıya kusur izafe edilmemiş ise de mahallinde yapılacak keşifte davalının asli kusurlu olduğunun ortaya çıkacağını, kaldı ki ceza dosyasında alınan kusur raporunda davalı araç sürücüsünün tali kusurlu sayıldığını, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile (yargılama safahatında bilirkişilerce yapılacak hesaplama neticesinde dava değerini ıslah etme hakları saklı kalmak kaydıyla) şimdilik müvekkili … için 5.000,00 TL, … için 2.500,00 TL, … için 2.500,00 TL, … için 2.500,00 TL, … için 2.500,00 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatının davalılardan davalı … şirketi poliçesi ile sınırlı olmak üzere müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte tahsilene, müvekkili … için 20.000,00 TL, … için 10.000,00 TL, … için 10.000,00 TL, … için 10.000,00 TL, … için 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve … Tic. Ltd. Şti.’den müştereken müteselsilen kaza tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte tahsilene karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın başvuru koşullarını taşımadığını, dava şartlarının oluşmaması nedeniyle davanın reddini talep ettiklerini, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluklarının poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, müteveffanın sosyal güvenlik kurumuna bağlı olması halinde, bu kurum tarafından yapılan ödemelerin düşülmesi gerektiğini, müteveffanın anne babasının yaşayıp yaşamadığının araştırılarak Yargıtay kararları gereği her ne kadar davacı olmasalar da anne baba için de pay ayrılması gerektiğini, dava konusu kazanın, haksız fiilden kaynaklanmış olduğunu, ticari iş olarak nitelendirilemeyeceğini, bu nedenle uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Ltd. Şti. ve … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın konusunun Asliye Hukuk Mahkemelerinin görev alanına girdiğini, söz konusu olayda kusurlu olanın müvekkilinin değil müteveffanın kendisi olduğunu, müteveffanın, trafiğin aktığı bir noktada, ışık ihlali yaparak taşıt yolunu kontrolsüz ve dikkatsiz kullanması nedeniyle sadece kendisini değil, yanındakilerin de yaşamını tehlikeye atarak aniden yola çıkmış olması nedeniyle meydana gelen kazada tüm kusurun müteveffada bulunduğunu, davacıların manevi tazminat taleplerine konu meblağların, manevi tatmin hissinden ziyade davacıların sebepsiz zenginleşmesine sebep olacak derecede fahiş olduğunu, davacılar her ne kadar tazminatın olay tarihinden itibaren avans faizi ile tahsilini talep etmişlerse de, ticari ilişki bulunmadığından, yasal faiz olması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Maddi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddine, Davacı … için 28.594,45 TL maddi tazminatın, Davacı … için 7.874,51 TL maddi tazminatın, Davacı … için 6.051,12 TL maddi tazminatın, Davacı … için 5.524,95 TL maddi tazminatın, Davacı … için 4.597,81 TL maddi tazminatın, davalılar … ve … Taah. Tic. Ltd. Şti. yönünden kaza tarihinden, davalı … şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, B-Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile,1-Davacı … için takdiren 8.000,00 TL, davalılar …, …, … ve …’nın her biri için takdiren 4.000,00 TL olmak üzere toplam 24.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Tic. Ltd. Şti.’dan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar vekili, davalı … Tic. Ltd Şti. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında evlenme ihtimali indirimi yapılmaması gerektiğini, aksi halde rapor tarihindeki yaşına göre değerlendirilmesi gerektiğini, manevi tazminat miktarlarının da hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı … Tic. Ltd Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Müteveffa …’un trafiğin aktığı yola; tedbirsiz, dikkatsiz ve kontrolsüz olarak çıkması neticesinde ölümlü trafik kazasının meydana geldiğini, müteveffa yaya …’un asli kusurlu olduğunu, davalı sürücü …’nin %15 oranında kusurlu, müteveffanın %85 oranında kusurlu olduğunun raporlandığını, KTK’nun 86.maddesinde de, zarar görenin birlikte (müterafik) kusurunun, ağırlığına ve somut olayın diğer koşullarına göre, işletenin veya araç işleticisinin sorumluluktan kurtulmasına ya da tazminat miktarından indirim yapılmasına neden olabileceğinin açıkça düzenlenmiş olup, bu hükmün, TBK.m.52/I maddesindeki genel düzenlemenin özel bir uygulama hali olduğu ve konulmasaydı da aynı sonuca genel hüküm aracılığıyla varılabileceğinin Türk öğretisinde açıkça kabul edildiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından 22/06/2017 tarihinde davalı sürücü …’nin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı kamyon ile … Caddesini takiben … Caddesi istikametine doğru seyirle olay yeri … nolu trafik ışıları ile kontrol edilen kavşak girişinde trafik ışıklarında kırmızı ışıkta durduktan sonra istikamet yönüne yeşil ışık yanması üzerine hareket geçtiği sırada, seyir istikametine göre sağ tarafından kaplamaya girerek yolun karşısına geçmekte olan destek yaya …’a idaresindeki aracın ön kısmı ile çarpması neticesinde, yayanın ölümü ile sonuçlanan, dava konusu kazanın meydana gelmiştir. Kaza Tespit Tutanağında; destek yaya …’un 2918 sayılı KTK 68/1-b-1 maddesi gereğince kusurlu olduğu, sürücü …’nin kusurunun olmadığı belirtilmiştir. Mahkemece Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden aldırılan kusur raporunda davalı sürücü …’nin %15 oranında kusurlu, davacıların yakını müteveffa yaya …’un %85 oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir. Aynı olaya ilişkin ceza yargılamasının yapıldığı Bakırköy 27. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2017/394 Esas sayılı dosyasında ATK Trafik İhtisas Dairesi’nden aldırılan 07/09/2018 raporda davalı sürücü …’nin alt düzeyde tali kusurlu, davacıların yakını müteveffa yaya …’un asli oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir. Bu durumda Mahkemece alınan kusur raporu ile ceza yargılaması sırasında alınan kusur raporlarının birbiriyle örtüştüğü ve olayın oluşuna uygun düştüğü, desteğin tespit edilen kusuru dışında müterafik kusur olarak değerlendirilecek bir saptama bulunmadığı gibi davalı tarafça da ispat edilemediği nazara alındığında kusura ve müterafik kusura yönelik istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik uygulamalarına göre sağ kalan eşin evlenme ihtimalinin hesaplanmasında rapor tarihindeki yaşına göre AYİM Evlenme İhtimali Tablosu’ndaki belirlemelerin esas alınması gerekmektedir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2021/724 Esas ve 2021/3149 Karar sayılı kararı, HGK’nın 1.10.2019 tarihli, 2017/17-2038 E, 2019/979 K sayılı kararı). Somut uyuşmazlıkta İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan aktüerya bilirkişi raporunda davacı eşin kaza tarihindeki yaşı esas alınarak yeniden evlenme ihtimali belirlenmesi doğru olmamıştır. Mahkemece davacı eşin rapor tarihindeki yaşına göre göre evlenme ihtimalinin değerlendirilerek tazminat hesabı yapılması için bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden davacılar vekilinin istinaf talebi yerinde görülmüştür.Karayolları Trafik Kanunu’nda manevi tazminat konusunda özel bir düzenleme yapılmadığından trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat talep edilmesi halinde TBK’da manevi tazminata ilişkin hükümler uygulanacaktır. TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/2.maddesinde “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” şeklinde düzenleme yer almaktadır.Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmetmesi gerekmektedir(Yargıtay HGK’nun 23/06/2004 tarih, 13/291-370 E.-K. sayılı kararı). Somut uyuşmazlıkta olay tarihi, kazanın oluş şekli, kusur durumu, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, manevi tazminatın belirlenmesine hakim ilkeler ile İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, mahkemece belirlenen manevi tazminat miktarlarının bir miktar düşük olduğu kanaatine varılmıştır. Davacılar vekilinin istinaf talebi yerinde görülmüştür. Açıklanan nedenlerle, davalı … Tic. Ltd Şti. vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine , davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalı … Tic. Ltd Şti. vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE 2-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-a-Davacılar yönünden; istinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, b-Davalı yönünden; alınması gereken 5.235,47 TL harçtan peşin alınan (1.249,57 TL+59,30 TL)= 1.308,87 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.926,60 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-a-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, b-Davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.04/10/2023