Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/1057 E. 2023/1234 K. 21.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2021/1057
KARAR NO: 2023/1234
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 21/10/2020
NUMARASI: 2017/543 Esas – 2020/636 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 21/06/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21/04/2010 günü, …’un idaresindeki … plakalı aracın …Plakalı otomobilin sol arka kapısından binmek üzereyken kamyonetin geçtiği esnada aracın sağ yan kasa kısmına ve yolcu olarak araca binmek isteyen …’a çarpması neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, iş gücü (efor) kaybı meydana gelmesinden dolayı temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile beraber 3.300,00-TL maddi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiş olup, davacı vekili bilahare talebini ıslah ederek 17.117,94-TL arttırmıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davadan önce başvuru yapılmadığını, kazaya karışan … plakalı aracın sürücüsü ve işletenine davanın ihbarının gerektiğini, …plakalı aracın kaza tarihini kapsar şekilde geçerli trafik sigorta poliçesinin olup olmadığının tespiti gerektiğini, kusur oranlarının tespiti için dosyanın ATK’ya gönderilmesini ve daimi maluliyet durumunun tespitinin ispata muhtaç olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kabulü ile; Daimi maluliyet (efor kaybı) tazminatı 17.117,94-TL’nin temerrüt tarihi 19/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Davalı Güvence Hesabı vekilinin ıslaha karşı zaman aşımı def’inin 2 haftalık yasal süresinden sonra olduğundan reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Başvuru şartlarının gerçekleşmediğini, olayda davacı vekili tarafından maluliyet tazminatına ilişkin olarak müvekkili Güvence Hesabı’na başvuruda bulunulması üzerine hasar dosyası oluşturulduğunu ve aktüerya raporu alındığını, bu raporda davacı için toplam 13.231,00 TL hesaplama yapıldığını, müvekkili kurumca başvuruya cevap olarak ödemenin yapılabilmesi için ibraname talep edilmiş ise de davacı tarafından müvekkili kuruma geri dönüş sağlanmaksızın haksız yere dava açıldığını, geçerli başvuru yapılmadan dava açıldığından usulden red kararı verilmesi gerektiğini, kusur oranları arasındaki çelişki giderilmeksizin hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, hükme esas alınan maluliyet raporunun da maluliyete uygun olmadığını, Güvence Hesabı yönünden faiz başlangıç tarihinin de hatalı olarak tespit edildiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından 21.04.2010 günü saat 19:20 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonet ile Köprübaşı yönünden gelerek …Caddesini takiben seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde, seyir istikametine göre yolun sağ tarafında duraklamakta olan sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobile sol arka kapısından binmeye çalışan davacı …’un elinin, otomobilin kapısı ve kamyonetinin sağ yan kısımları arasında kalması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı ve bu yaralanması nedeni maddi tazminat talep ettiği anlaşılmıştır. Mahkemece alınan kusur bilirkişi raporuna göre sürücü …, davacı … % 75, sürücü … % 25 oranında kusurlu olduğu, Adli Tıp Kurumu İstanbul Trafik İhtisas Dairesi raporuna göre kazanın meydan gelmesinde sürücü … %25, davacı … % 75 oranında kusurlu, sürücü … kusursuz olduğu belirtilmiştir. Aynı olay nedeniyle ceza yargılamasının yapıldığı Ordu 2 .Sulh Ceza Mahkemesinin 2010/464 Esas 2011/557 Karar sayılı dosyasına sunulan bilirkişi raporuna göre sürücü … %25, davacı … % 75 oranında kusurlu, sürücü … kusursuz olduğu belirtilmiştir. Ceza Mahkemesince … hakkında beraat kararı verilmiştir. Bu halde İlk Derece Mahkemesince ATK Trafik Kürsüsünden alınan kusur bilirkişi raporu ile kusur raporları arasındaki çelişkinin giderildiği ve bu rapordaki değerlendirmenin olayın oluşuna uygun düştüğü, nazara alındığında kusura yönelik istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Dava tarihi itibariyle 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesinde yapılan değişiklik yürürlükte olup davalı tarafça dava tarihinden önce davalı sigorta şirketine başvurulduğu hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır. Ancak ödeme aşamasında ibraname imzalanmadığı için işlem yapılamadığı belirtilmektedir. Bu durumda başvuru koşulunun yerine geldiğinin kabulü gerekeceğinden istinaf talebi yerinde görülmemiştir. KTK’nın 99.maddesine göre, ZMSS Genel Şartları ile belirlenen belgeler ile birlikte sigorta kuruluşuna başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiği ve davalının temerrüt faizinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Somut olayda; davacı tarafından davalıya başvuruda bulunulmuş olup davalı sigorta şirketi 16/05/2017 tarihinde ödemeye hazır olduğunu bildirmiştir. Davacının davalıya başvuru tarihi olan 11/05/2017 tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası 23/05/2017 tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemiş olması doğru olmamış, istinaf talebinin kabulü ile hüküm bu yönden düzeltilmiştir. Bu nedenle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararı faiz tarihi yönünden düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: Davanın KABULÜ ile;1-Daimi maluliyet (efor kaybı) tazminatı 17.117,94-TL’nin temerrüt tarihi 23/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 2-Davalı Güvence Hesabı vekilinin ıslaha karşı zaman aşımı def’inin 2 haftalık yasal süresinden sonra olduğundan reddine, 3-Alınması gereken 1.169,32-TL harçtan peşin alınan ve ıslah suretiyle ikmal olunan toplam 91,40-TL harcın mahsubu ile, bakiye 1.077,92-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 3.400,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen; 31,40-TL peşin harç gideri, 31,40- başvuru harç gideri, 60,00-TL ıslah harç gideri, 445,26-TL posta masrafı ve 1.500,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere cem’an 2.068,06-TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine; 318,00-TL Adli Tıp gideri ile KTÜ Maluliyet analiz masrafı 300,00-TL olmak üzere toplam 618,00-TL’nin dosyadan tahsil edildiği anlaşılamadığından davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydı için (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) yazı işleri müdürlüğünce harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN;1-Davalı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,2-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 41,89 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 148,60 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.21/06/2023