Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/2159 E. 2022/2384 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2020/2159
KARAR NO: 2022/2384
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 05/10/2018
NUMARASI: 2016/44 Esas – 2018/839 Karar
DAVA: Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 29/12/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sigorta şirketi nezdinde kasko ve ZMMS poliçeleri kapsamında açılan hasar dosyalarına konu tamiratlarını yaptığı araçların, onarım bedellerinin eksik ödendiğini, her hasar dosyası için tayin edilen eksper ücretlerinin ödenmediğini ve araç maliklerinden alacaklarını temlik aldığını iddia ederek, fatura bedellerine ilişkin 25.159,77 TL onarım bedeli, 2.025,50 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 27.195,27 TL’ nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kasko poliçelerine dayalı zarar miktarının bilirkişi vasıtasıyla saptanması gerektiğini, gerçek zararın ispat yükünün davacı üzerinde bulunduğunu, hasar dosyalarına ilişkin açıklanan nedenlerle, konu hasar dosyalarında yapılan ödemelerin eksik olduğu yönündeki iddiaların gerçeğe yansıtmadığını, bu nednele davanın reddini talep ettiklerini, dava konusu kaza sonucu oluşan hasarın tespiti açısından davacı tarafından atanan eksperlerin ücretine ilişkin talepler bakımından müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davacının davasının kısmen kabulüne,-4.645,42 TL alacağın 12/02/2016 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Fazlaya ilişkin istemin reddine “karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili , davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Bilirkişinin eksper olmadığını, makine mühendisi ya da benzeri bir teknik uzmanlık sahibi de olmadığını, davanın tamamen teknik konulara ilişkin olup bir hasarlı parçanın onarılıp onarılmayacağının tespiti noktasında bu hususta uzman bilirkişiden rapor alınması gerektiğini, bu nedenle bilirkişinin heyetten çıkarılarak yerine sigorta eksperi bir bilirkişi tayin edilerek yeni rapor alınması gerektiğini, ya da yeniden bir heyet oluşturularak rapor alınması gerektiğini, müvekkili şirketin, dava konusu olan temlik alınmış hasar dosyalarında onarımı yapılmış araçlarının markalarının yetkili servisi olduğunu, müvekkili şirketin, … Otomotiv ‘in Yetkili Servisi olduğunu, yetkili servisin her işlem için talimatname ile çalıştıklarını, bir hasarda hasarlı parçanın tamir mi edileceği yoksa değişim mi yapılması gerektiği noktasında asıl belirleyici olan hususların mal ve can güvenliğini tehlikeye atmayan onarım olduğunu, bunların öncelikle göz önüne alınması gerektiğini, sonrasında varsa ihtimal ve şartları yedek parça ücreti ile işçilik ücreti değerlendirmelerinde tartışma yapılabileceğini, dosyadan alınan bilirkişi kök ve ek raporlarının yetersiz olduğunu, “temlik” hususunda yetkisini ve kendisine verilen görevi aşarak yorum yapan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulduğunu, raporda hesapların da hatalı olduğunu, ekspertiz masraflarının hiçbirinin nazara alınmadığını, eksper ücreti, faydasız kalsa dahi sigortacı tarafından ödenecek bir mali yükümlülük olduğunu, belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Bilirkişi raporuna karşı itirazlarının değerlendirilmediğinden yeniden ek rapor alınmaması nedeniyle eksik inceleme neticesinde mahkemenin karar verdiğini, verilmiştir. Bilirkişi raporunda belirlenen hasar tutarının hatalı olduğunu, eksik ödeme olarak değerlendirilen 794,55 TL’lik kısmın neye ilişkin olduğu ve bu talebin yerinde olup olmadığı hususunda herhangi bir değerlendirmeye yer verilmediğini, onarım öncesi kendilerinin düzenlediği raporda iskontolu tedarik fiyatları üzerinden hasar tutarı hesaplanmış olduğuna göre, iskontosuz yapılan onarım sonucu oluşan farkın müvekkilinden talep edilmesinin mümkün olamayacağını, bu edenle konu hasar dosyasına ilişkin yapılan ödemenin eksik olduğu yönündeki değerlendirmelerin dayanaksız olduğunu, bilirkişi raporunda radyatör, klima fanı, klima radyatörü, motor traversi işçiliklerinin kabul edilmesi gerektiği, buna göre 974,68 TL tutarında eksik ödeme olduğu belirtilmiş olduğunu ancak ekspertiz raporunda da belirtildiği üzere radyatör, klima fanı, klima radyatörü, motor traversi işçiliklerinin motor işçiliğinde yazılmış olduğundan, anılan işçiliklerin mükerrer talep niteliğinde olduğunu, konu hasar dosyasında yapılan ödemenin eksik olduğu yönündeki değerlendirmelerin hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda iskonto yapılmadan onarım bedelinin ödenmiş olması nedeniyle davacı tarafından beyan edilen 2.101,48 TL eksik ödeme olduğu belirtilmiş olduğunu, taraflar arasında akdedilen Kasko Poliçesinde aracın anlaşmalı olmayan yetkili serviste onarılması durumunda %20 oranında muafiyet uygulanacağının belirtilmiş olduğunu, akabinde ise değiştirilmesi gereken parçaları sigortacı tarafından temin edileceğinin kararlaştırıldığını ancak ekspertiz raporunda iskontosuz KDV hariç hasar bedelinin 6.080,92 TL olarak tespit edildiğini, kasko poliçesi özel şartlarında belirtilen ve dilekçede açıklanan sigortacının iskonto hakkı doğrultusunda takdir edilen 1775,70 iskonto uygulandıktan sonra ödenen 5080,00-TL hasar bedelinin eksik olduğu yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını, davacının aracında meydana gelen hasar bedelinin 7.181,48 TL olduğunun kabulü halinde dahi; düşümler yapıldıktan sonra müvekkilinin sorumluluğunun 4.324,62 TL olduğunun anlaşıldığını, müvekkilinin 5080,00 TL tutarında fazladan ödeme yaptığını, tedarik edilen parçalar bakımından iskonto uygulanmayacağının kabulü halinde dahi, düşümler yapıldığında müvekkilin sorumluluğunun 5.745,18 TL’den ibaret olduğu, eksik ödemenin 665,18 TL olabileceğinin görüldüğünü, bilirkişi raporundaki eksik ödemelere ilişkin değerlendirmenin hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda salıncak parça fiyatından kaynaklanan fark hususunda herhangi bir inceleme yapılmadığını, eksik inceleme neticesinde davacının beyanının kabul edildiğini, konu hasar dosyalarında yapılan ödemelerin eksik olduğu yönündeki değerlendirmelerin gerçeği yansıtmadığını, eksik ödemeye ilişkin açılan davanın reddininin gerektiğini, aksi taktirde itirazlarının değerlendirilmesi için ek rapor alınmasını gerektiğini, davacının istinaf taleplerinin de haksız ve hukuka aykırı olduğunu, belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Davacı vekili dava dilekçesi ile dava dışı sigortalılardan temlik aldığı toplam 8 tane hasar dosyasında (8139426 sayılı hasar dosyasında … plaka araç yönünden 4.213,72 TL, … sayılı hasar dosyasında … plakalı araç yönünden 3.517,17 TL, … sayılı hasar dosyasında … plaka sayılı araç yönünden 2.816,89 TL, … numaralı hasar dosyasında … plaka sayılı araç yönünden 1.683,27 TL, … numaralı hasar dosyasında … plaka sayılı araç yönünden 6.259,01 TL, … numaralı hasar dosyasında … plaka sayılı araç yönünden 2.101,48 TL, … numaralı hasar dosyasında … plaka sayılı araç yönünden 3.793,52 TL, … numaralı hasar dosyasında … plaka sayılı araç yönünden 774,71 TL) eksik ödenen hasar bedellerinin ve bu hasar dosyalarına ilişkin ekspertiz ücretlerinin tahsilinin talep edildiği görülmektedir. Dosya kapsamında mahkeme tarafından atanan bilirkişi …’ün uzmanlık alanının Sigorta Hukuku olduğu, dava konusu ile ilgili olmadığı görülmüştür. İlk Derece Mahkemesince bu nedenle yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak ve her bir hasar dosyası yönünden ayrı ayrı değerlendirilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır. O halde Mahkemece yapılması gereken, İTÜ Otomotiv kürsüsünden seçilecek bilirkişi heyetinden dosya kapsamında talep edilen her bir hasar dosyası yönünden tarafların süresinde sundukları delillerin incelenmesi suretiyle yapılan ödemeleri hasarla uyumlu olup olmadığı ve hasar tutarının hesaplanması için rapor alıp sonucuna göre karar vermekten ibarettir.Açıklanan nedenlerle, davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı ve davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.28/12/2022