Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/2029 E. 2022/323 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2020/2029
KARAR NO: 2022/323
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 08/09/2020
NUMARASI: 2014/773 Esas – 2020/414 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 24/02/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 11/07/2012 tarihinde müvekkillerinden …’ın … plakalı araç ile seyir halinde iken, davalı …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin kaza nedeniyle ağır derecede yaralandığını, bu durumun Kadıköy Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nün 27/12/2012 tarihli 2012/7075 sayılı raporu ile sabit olduğunu, meydana gelen kazada davalının %100 oranında kusurlu olduğunu, İstanbul Anadolu 25. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2013/160 Esas sayılı dosyasında Adli Tıp Kurumu’ndan alınan raporda davalının asli kusurlu, müvekkiline ise atfedilebilecek bir kusurun bulunmadığının tespit edildiğini, müvekkili …’ın kazadan sonra komaya girdiğini, 6 ay süre ile çalışamadığını, kaza sırasında iki dişinin kırıldığını, 1.500,00 TL fiyat verildiğin, ancak çalışamıyor olması nedeniyle dişlerini yaptıramadığını, yapılacak dişlerin beş yıllık ömrü olması nedeniyle yeniden diş tedavisi görmek zorunda kalacağını, psikolojik olarak da sıkıntılarının oluştuğunu, davacı …’ın, …’ın annesi olduğunu, oğluna bakmak için işinden ayrılmak zorunda kaldığını, kaza nedeniyle müvekkillerinin manevi anlamda da büyük sıkıntılar yaşadığını belirterek … için 250,00 TL geçici iş göremezlik ve iş kaybı tazminatı, 250,00 TL tedavi masrafları, 400,00 TL muhtemel zararlar olmak üzere 900,00 TL’nin davalılardan dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, … için çalışamadığı dönemler için şimdilik 100,00 TL tazminatın davalı …’dan tahsiline, … için 20.000,00 TL, … için 2.500,00 TL ve … için 2.500,00 TL olmak üzere toplam 25.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte …’dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacılar vekili ıslah dilekçesi ile; davacı … yönünden geçici iş göremezlik tazminatını 918,47 TL’ye, sürekli iş göremezlik tazminatını 108.434,72 TL’ye; davacı … yönünden talep edilen kazanç kaybı istemini 788,50 TL’ye yükseltmiştir. Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili şirkette 08/08/2011-2012 tarihleri arasında Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, tedavi giderlerinin teminat kapsamında olmadığını, bu zararların SGK tarafından karşılanması gerektiğini, dolaylı zararların teminat kapsamında olmadığını, dava tarihinden itibaren faiz talep edilebileceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “1.Davacı … yönünden açılan maddi tazminat davasının Kısmen Kabulü ile, A) 918,47 TL geçici iş göremezlik tazminatı,108.434,72 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 109.353,19 TL tazminatın dava tarihi olan 21/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine, B) Aşan istemlerin Reddine, 2.Davacı … yönünden açılan manevi tazminat davasının Kısmen Kabulü İle, A)7.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 21/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacı …’a verilmesine, B)Aşan istemlerin Reddine, 3.Davacı … yönünden açılan maddi tazminat davasının Kabulü ile, 788,50 TL tazminatın 688,50 TL’sine ıslah tarihi olan 20/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı …’dan tahsili ile davacı …’a verilmesine,4.Davacılar … ve … yönünden açılan manevi tazminat davasının Kabulü ile, … yönünden 2.500,00TL … yönünden 2.500,00 TL olmak üzere toplam 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 21/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacılar … ve …’a verilmesine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili ile davalı … istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı … istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının usul ve esasa aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davacının SGK hizmet kayıtlarında aylık kazancının asgari ücret olarak belirtildiğini, tazminat hesabının asgari ücret üzerinden yapılması gerektiğini, davacının 16.05.2019 tarihinde çalışmış olduğu iş yerinden ayrıldığı ve halen bir iş yerinde çalışmadığını, bu nedenle 16.05.2019 tarihinden sonraki tazminat hesabının asgari ücret üzerinden yapılması gerektiğini, mahkeme kararında davacı tarafın ıslahla arttırdığı bedel yönünde de faiz başlangıcının ıslah tarihi olması gerekirken dava tarihi olarak kabul edilmesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından; 01.02.2012 tarihinde davalı sürücü …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı otomobil ile davacı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletin çarpışması ile meydana gelen kazada davacı …’ın yaralanması nedeni ile davalı sürücü ve idaresindeki aracının sigortacısından maddi ve manevi tazminat talep edildiği anlaşılmaktadır. Davalı … tarafından Mahkeme kararının usul ve esasa aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçesi sunulmuş ise de; HMK’nın 342/2.maddesinin e bendi gereğince istinaf sebeplerini ve gerekçesini belirtir dilekçe niteliğinde olmadığı görülmekle HMK’nın 355.maddesi gereğince re’sen yapılan incelemeye göre de istinafa konu kararda kamu düzenine aykırı bir husus da bulunmadığı anlaşılmakla HMK’nın 352/1-d maddesi gereğince istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Trafik kazası, niteliği itibariyle haksız fiildir. Haksız fiillerde temerrüt tarihi, haksız fiilin meydana geldiği tarih olup, zarar sorumlusunun ayrıca ihbar ve ihtar edilmesine gerek yoktur. Bu nedenle davalılar bakımından ıslah edilen kısım içinde de dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesinde usul ve yasaya aykırılık yoktur. Bu hususa yönelik, davalı vekili istinaf itirazı yerinde değildir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu ile; “Davacının kaza günü SGK hizmet dökümlerinde asgari ücret ile çalıştığı görülmüştür. Davacının iddiası 1500 TL net aylıktır. Emsal üzret araştırması da bu iddia ile örtüşmektedir. Tutarın dönemsel asaari ücrete oranı (1500 TL / 810 TL ) – 1,85 katsayısına denk geldiği hesap edilmiştir.” açıklaması ile 1,85 katsayı ile hesaplama yapılmıştır. Çalışma gücü kaybı zararının hesabında yaralanan veya malul olanın gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Malul kalanın kaza tarihi itibariyle mesleği ve geliri tespit edilmelidir. Kişinin herhangi bir işi yoksa, geliri asgari ücret kabul edilerek, raporun hazırlandığı tarihteki net asgari ücret üzerinden hesaplama yapılacaktır. Eğer malul kalanın gelirinin asgari ücret üzerinde olduğu, bir başka anlatımla herhangi bir iş yerinde çalıştığı ya da bir meslek icra ettiği ve asgari ücret üzerinde bir gelir elde edildiği iddia ediliyorsa bunun ispat edilmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta, davacı vekilinin talebi üzerine, emsal gelirin belirlenmesi amacıyla … Sendikasına yazı yazılmış, sendika tarafından 16/09/2019 tarihinde, “paket servis ve garson olarak çalışan 8 yıl tecrübesi olan davacı emsali bir işçinin 2014 tarihi itibarıyla alabileceği aylık ortalama net ücret 1.400 – 1.600 TL arasındadır.” yönünde cevap verilmiş ve sadece bu yazı cevabı esas alınarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre karar verilmiş olması eksik incelemeye dayalı olmuştur. Davacı …’a ilişkin, davacı vekilinin 02/09/2019 tarihli dilekçesi eki dökümde kaza tarihinde … nolu iş yerinde çalıştığının görüldüğü ve paket servis/garson olarak çalıştığı iddia edildiği gibi, SGK İl Müdürlüğünün 31/10/2019 tarihli cevabında, 2012 yılı 7. Ayında (kaza tarihinde) … nolu iş yerinde çalıştığı, iş yeri ünvan listesinde de … nolu iş yerinin … inşaat A.Ş. olduğu görülmektedir. Davacı …’ın maaşına ilişkin bordrosu dosyada mevcuttur. Ancak, davacı vekilinin daha fazla maaş aldığına iddiasına yönelik, ikramiye, fazla çalışma ücretleri, bahşiş olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Ayrıca bahşişin ortalama miktarı hususunda yazılı belge (çalıştığı iş yerinden veya meslek odalarından) de bulunmamaktadır. O halde mahkemece, kaza tarihi itibarıyla davacının paket servis/garson olarak çalışıp çalışmadığı araştırılmalı, varsa ikramiye ve fazla çalışma ücretleri olup olmadığı ve bunlara ilişkin bordrolar, yine SGK Müdürlüğünden istenmeli, paket servis/garson olarak çalıştığı tespit edildiği takdirde, alabileceği bahşişin belirlenebilmesi için de; iş yerinin özelliği ve kapasitesi açıklanarak, meslek odasından alabileceği bahşiş oranı sorulmalı, verilecek cevaplar ve gelen kayıtlar diğer delillerle birlikte değerlendirilerek davacı …’ın aylık gelir durumunun tam olarak belirlenmesinden sonra aynı bilirkişiden ilk rapor tarihi itibariyle ek raporu alınması ve usuli kazanılmış haklarda gözetilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Açıklanan nedenlerle, davalı …’nın istinaf başvurusunun HMK’nın 352/1-d maddesi gereğince reddine, davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davalı …’nın istinaf başvurusunun HMK’nın 352/1-d maddesi gereğince REDDİNE, 2-Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince … Sigorta A.Ş.’ye iadesine, 5-Davalı … yönünden istinaf incelemesi esastan yapılmadığından, istinaf başvurusu sırasında yatırılan istinaf karar harcının, istek halinde mahkemesince yatırana iadesine, 6-İstinaf aşamasında yapılan masrafların istinaf eden … üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının İlk Derece Mahkemesince istinaf talebinde bulunana iadesine, 7-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 8-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 9-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.24/02/2022