Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1955 E. 2022/2049 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2020/1955
KARAR NO: 2022/2049
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 04/03/2020
NUMARASI: 2017/928 Esas – 2020/182 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 17/11/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; … maliki ve sürücüsü olduğu … plakalı otomobiliyle 24.7.2011 tarihinde Malatya İli, Arguvan İlçesi, … Köyünde kaza yaptığını ve kazada malik sürücü … ile birlikte araçta yolcu olarak bulunan müvekkiller … ve …’nin babası …’nun da vefat ettiğini, kaza yapan … plakalı aracın davalı … şirketince trafik sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkillerinin babası müteveffa … araçta yolcu olması nedeniyle kendisine herhangi bir kusur atfedilemeyeceğini, kazadan sonraki aşamada 07.10.2011 tarihinde davalı … şirketine başvuru üzerine davalı şirketin 22.12.2011 tarihinde 16.513,00 TL vefat tazminatı ödediğini, vefat eden …’nun geriye bakmakla yükümlü olduğu 03.07.2001 doğumlu oğlu … ile 1995 doğumlu …’nin kaldığını, bu çocuklar babalarının vefatından dolayı desteğinden de yoksun kaldıklarını, çocuklardan …’nun Yeditepe Üniversitesi Psikoloji Bölümünde, … ise halen Handan Hayrettin Yelki Kanat Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde okuduğunu, liseyi bitirince sağlığında babasının da istediği gibi üniversiteye devam edeceğini, bu durumda da 46 yaşında ölen, öğretmen babalarının desteğini 25 yaşına kadar alacaklarının kabul edilmesi gerektiğini, öğretmen olan babalarını kaybetmiş olmaları nedeniyle sadece annelerinin gücü ve desteğiyle yaşamlarını-eğitimlerini sürdürdüklerini, müteveffa babanın, eşi, çocuklarının annesi …’in boşandıklarını ve çocuklarının velayetinin babaya verildiğini, …’nun vefatından sonra çocukların velayetinin anneleri …’e verildiğini, daha sonra davacı …’nin reşit olduğunu, müteveffa baba …’nun, Maltepe İlçe Milli Eğitime bağlı Kadir Rezan Has ilköğretim Okulu’nda öğretmen olarak çalıştığını ayrıca maddi imkanlarını arttırmak için ek iş yaptığını, davanın belirsiz alacak olarak açıldığını, belirlenecek tazminata kaza tarihinden yasal faiz işletilmesini talep ettiklerini belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla davalı … şirketinin davacı …’e 5.000,00 TL, …’ye 5.000,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 3.000,00 TL defin gideri ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davacılar vekili talep artırım dilekçesi ile müvekkili … için talebini 45.846,80 TL, diğer müvekkili … için 102.377,84 TL’ye toplam 148.224,64 TL olarak artırmıştır. Davalı cevap dilekçesi vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda “Davanın kısmen kabulü ile; davacıların destekten yoksun kalma tazminatına yönelik taleplerinin davacı … yönünden 36.266,64 TL, davacı … yönünden 84.369,53 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan alınarak davacılara verilmesine, Fazlaya ilişkin istemin reddine, Davacıların defin masrafı taleplerinin reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde faiz talebinde bulunulmasına rağmen bu yönde karar verilmediğini, müteveffanın annesine maddi bir desteği olmadığı halde varmış gibi destek payı ayrıldığını, kazada sürücünün %100 kusurlu olduğu, müteveffanın kazada hiçbir kusuru olmadığı tespit edilmesine rağmen müteveffanın kusuru varmış gibi %20 takdiri indirim yapıldığını, hatır taşıması sebebiyle %20 ek indirim yapılmasının hatalı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamından, 24.07.2011 tarihinde sürücü …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile direksiyon hakimiyetini kaybederek yamaç aşağı takla atarak yuvarlanması ile meydana gelen trafik kazasında davacıların desteği olan …’nun vefat ettiği ve davacıların bu vefat nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı ve defin gideri talep ettiği anlaşılmıştır. Kaza sırasında araçtan fırlayan desteğin emniyet kemeri takmadığı anlaşılmakla belirlenen tazminattan yerleşik Yargıtay içtihatları gereğince %20 oranında indirim uygulayarak hüküm kurulmasında usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir. Mahkemenin hükme esas aldığı aktüerya bilirkişi raporuna göre, müteveffanın kaza sırasında hayatta olduğu anlaşılan dava dışı annesi için de annesinin ölüm tarihine kadar destek tazminatından pay ayrılarak hesaplama yapılmasında usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.Mahkemece, taşımanın hatır için olduğu değerlendirilerek tazminattan hatır indirimi yapılabilmesi için davalının bu yönde savunma getirmesi ve taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartlarını ortaya koyması gerekmektedir. Davalı tarafın, süresinde dosyaya sunulan cevap dilekçesi bulunmadığı, davalı vekilince bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde hatır taşıması ve müterafık kusur durumları dikkate alınarak tazminat miktarında indirim yapılması gerektiği ileri sürüldüğü, davacı vekilinin 13.11.2019 tarihli celsede hatır taşımacılığı olduğu yönündeki iddiaya bir diyeceğinin olmadığı ancak indirim talebine itiraz edildiği beyan edildiğinden, İlk Derece Mahkemesince hatır indirimi yapılmıştır. Ancak davacı vekili tazminattan indirim yapılmasına itiraz ettiğine, açıkça hatır taşıması indirimi uygulanması talebini kabul etmemiş olmasına kaldı ki sürücü ve yolcu olan desteğin kardeş olduklarına yakın akraba olan kardeşler arasında menfaate dayalı taşıma olmayacağına göre hatır indirimi yapılması doğru olmamıştır.Davacılar vekili dava dilekçesinde, belirlenecek tazminata kaza tarihinden faiz işletilmesini talep ettiği halde mahkemece faize karar verilmemiş olması da doğru olmamıştır. İlk Derece Mahkemesince gerekçeli kararda “… müteveffanın desteğinden yoksun kalan davacılar … ve … ile dava dışı anne …’nin uğramış olduğu toplam zarar olan 298.389,61 TL ye %20 oranında müterafık kusur ve %20 oranında hatır taşımacılığı indirimi yapıldığında toplam zararın 179.033,76 TL olduğu ve kaza tarihinde cari olan 200.000 TL sigorta limitini aşmadığı anlaşılmakla davacı … yönünden hesaplanan 99.783,90TL ve davacı … yönünden hesaplanan 187.568,66 TL destekten yoksun kalma zararına %20 oranında müterafık kusur ve %20 oranında hatır taşımacılığı indirimi yapılarak ve davacılara davalı tarafça yapılan ödemeler hesaplanan tazminat miktarından indirildiğinde davacı … yönünden 36.266,64 TL, davacı … yönünden 84.369,53 TL bakiye destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanmış…” şeklinde açıklayarak bilirkişiden garame hesabı yapılması için ek rapor alınmadan resen hesaplama yapılarak karar verilmiştir. Sonuç olarak, davalı … şirketi tarafından düzenlenen trafik poliçesine göre kaza tarihinde ölüm halinde kiş başı limit, 200.000,00 TL, kaza başı ise 1.000.000,00 TL’dir. Yine davadan önce kısmi ödeme de yapıldığı anlaşılmaktadır. O halde açılan davada iki kişinin poliçe kapsamında destekten yoksun kalma tazminatı talep ettiği anlaşıldığından dava konusu kazayla ilgili olarak maddi tazminat teminatı kapsamında poliçe hükümlerine göre kişi başı limit ve kaza başı limit aşılmadan hak sahipleri yönünden oranlama (garame) yapılarak rapor tanzimi için aktüer bilirkişiden ek rapor alınması ( Müterafik kusur indirimi yapılarak ve davadan önce yapılan ödeme güncellenerek, dava açıldıktan sonra yapılan ödemeler ise güncellenmeden düşülerek) ve usuli kazanılmış haklarda gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden davacı vekilinin istinaf talebi yerinde görülmüştür. Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.17/11/2022