Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1950 E. 2021/120 K. 29.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2020/1950
KARAR NO : 2021/120
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 11/06/2019
NUMARASI : 2019/399 Esas – 2019/665 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 29/01/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …, kendi sevk ve idaresindeki aracında seyir halinde iken Küçükçekmece Kanarya Mahallesi Huzur Caddesi Bozdoğan Kavşağında sağdan gidiniz yarı levhasına rağmen U dönüşü yaptığı esnada yaya olarak karşıdan karşıya geçmekte olan … çarparak ağır şekilde yaralanmasına sebep olduğunu, … 08.02.2015 tarihinde tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybettiğini, geride yukarıda isimleri yazılı 6 çocuğu ve vefat eden oğlu …’den olma … ve … isimli 2 torunu kaldığını, müteveffa … Bey çocuklarının ve torunlarının hayattaki tek dayanağı olduğunu belirterek davacıların maddi ve manevi zararlarının giderilmesi için müteveffanın çocukları … her biri için 20.000 TL manevi tazminatın ve müteveffanın torunları … her biri için 10.000 TL manevi tazminatın, müteveffanın eşi … için 30.000,00 TL manevi tazminatın ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davalı sigorta şirketi açısından maddi tazminatla sınırlı olmak üzere 10.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece “Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle HMK’nın 114/2 yollaması ile TTK ‘nun 5/A maddesi ve HMK’nun 115/2.maddeleri uyarınca usulden reddine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davacı tarafın huzurdaki davayı ikame etmeden önce sigorta şirketine herhangi bir yazılı başvuruda bulunup bulunmadığı hususunun da değerlendirilmesi ve herhangi bir yazılı başvuruda bulunulmamış olunması halinde ise davanın bu yönden de dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi gerekirken sadece arabuluculuğa başvuru hususunun değerlendirilip bu yönden hüküm tesis edilmiş olmasının eksik inceleme ve değerlendirme neticesinde hüküm tesis edildiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. 18/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile 6102 sayılı TTK’na eklenen 5/A maddesi ile; “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” ve geçici 12. maddesi ile de “(1) Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.” düzenlemesi getirilmiştir.6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na (HUAK) “Dava Şartı Olarak Arabuluculuk” başlığı ile eklenen 18/A maddesinin 2. fıkrasında; “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” düzenlemesi getirilmiştir. Bu yasal düzenlemeler gereğince 01/01/2019 tarihinden sonra konusu bir miktar paranın ödenmesi talebi ile açılan ticari davalarda dava açılmadan önce uyuşmazlıkla ilgili arabulucuya başvurup anlaşılamaması halinde son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin dava dilekçesine eklenmesi zorunludur. Arabulucuya başvurulmadan doğrudan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilecektir. Bu kapsamda mahkemece öncelikle arabuluculuk dava şartı yönünden değerlendirme yaparak diğer dava şartları incelenmeksizin usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Bu nedenlerle; davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı… vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davalı … tahsili ile Hazineye irat kaydına,3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.29/01/2021