Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1806 E. 2022/1950 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2020/1806
KARAR NO: 2022/1950
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 12/02/2020
NUMARASI: 2017/786 Esas – 2020/146 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 27/10/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı … vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’nin sigortaladığı … plakalı aracın 17.06.2017 tarihinde kaza yapması sonucunda yaralandığını, meydana gelen olay nedeniyle vücut bütünlüğünün zarar gördüğünü, davalı sigortaya 24.08.2017 tarihinde başvuruda bulunduklarını ancak olumlu yanıt alamadıklarını bu nedenle sürekli maluliyet tazminatının ve geçici iş göremezlik tazminatının tespit edilerek temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tarafına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; sigortaladıkları aracın kusur oranı ve poliçedeki limit dahilinde sorumlu olduklarını, davacı tarafın müterafik kusurunun araştırılması gerektiğini belirtmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kabulüne, 7.624,49 TL geçici işgöremezlik tazminatının davacının davalı … şirketine başvurduğu tarihten sonraki 8. iş günü olan 05/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 88.303,66 TL sürekli işgöremezlik tazminatının davacının davalı … şirketine başvurduğu tarihten sonraki 8. İş günü olan 05/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacının avans faiz talebinin reddine, Davacı davasını belirsiz alacak davası olarak açması nedeniyle davalı tarafın ıslah zamanaşımı defini zamanaşımı süresini davanın açıldığı ilk tarihi itibariyle alacağın tamamı yönünden kesilmiş olduğundan reddine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacı tarafça müracaat şartı usulüne uygun olarak yerine getirilmediğini, davacı … ev hanımı olup geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, iş göremezlik tazminatı bakımından müvekkil şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacı ev hanımı olup bir işverene bağlı çalışmadığından sırf pasif dönem değil tüm hayat boyu asgari geçim indirimi düşülmüş ücret üzerinden hesaplanan tazminatın esas alınması gerektiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, 17/06/2017 tarihinde, saat 12:00 sıralarında davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü dava dışı … yönetimindeki … plaka sayılı kamyon ile yerleşim yeri dışında gündüz vakti iki yönlü virajlı ve eğimli yolda Pirahmet istikametinden Gerze istikametine seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde aracının ön kısımları ile karşı istikametten gelen dava dışı sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı kamyonet ile çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında kamyonette yolcu olarak bulunan …’ün yaralanması nedeniyle sürekli ve geçici maluliyet tazminatı talep edildiği anlaşılmıştır. Somut uyuşmazlıkta, dava tarihi itibariyle 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesinde yapılan değişiklik yürürlükte olup davalı tarafça dava tarihinden önce davalı … şirketine başvurulduğu hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır. Ancak eksik belge verildiğinden işlem yapılamadığı belirtilmektedir. Eksik belge ile müraacat yapılmış olsa dahi başvuru koşulunun yerine geldiğinin kabulü gerekeceğinden bu yöndeki istinafın reddi gerekmiştir. Ev hanımı olan davacının asgari ücret düzeyinde gelir elde edeceği kabul edilerek geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı hesaplanması sırasında esas alınan asgari ücret, bir çalışmanın karşılığı değil ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığı olacağından davacının zaten çalışmadığı için geçici iş göremezlik tazminatı ödenemeyeceğine (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2019/2909 Esas ve 2020/7805 Karar sayılı kararı) ve AGİ’siz net asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmasında isabetsizlik yoktur (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 17/01/2019 tarih, 2016/901 E. ve 2019/295 K., 18/02/2020 tarih, 2020/3869 E. ve 2021/1624 K. sayılı kararları). Esasen mahkemenin hükme esas aldığı hesap raporunda AGİ’siz net asgari ücret üzerinden hesaplama yapıldığından bu yöndeki itirazı dosya kapsamına uygun değildir. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin KTK’nın 98.maddesinin kapsamının belirlenmesi bakımından vermiş olduğu 02/03/2022 tarih, 2022/312 E. ve 2022/3685 K. sayılı kararında; 25/02/2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13/02/2011 tarihli 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesi ile KTK’nın 98. maddesi değiştirilmiş, buna göre “trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, geçici 1. maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanun’un 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve …nın yükümlülüklerinin sona ereceği” öngörülmüştür. Sigorta şirketi, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. KTK’nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumuna geçmiştir. … Yukarıda açıklandığı üzere geçici iş göremezlik ve tedavi gideri yönünden sigorta şirketlerinin sorumluluğu devam etmektedir. Bu nedenle davalı vekilinin geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiştir. (Benzer yönde Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2021/6911 E. ve 2021/10351 K., 2021/5305 E. ve 2021/7685 K. sayılı kararları). Bu nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:1-Davalı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 6.552,85 TL harçtan peşin alınan 1.638,22 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.914,63 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.27/10/2022