Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1596 E. 2022/927 K. 11.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2020/1596
KARAR NO: 2022/927
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İStanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 16/06/2020
NUMARASI: 2016/399 Esas – 2020/260 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan )
KARAR TARİHİ: 11/05/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 08/02/2015 tarihinde davalılardan ehliyetsiz sürücü …’ın yönetimindeki … plaka sayılı kamyonetin seyir halinde iken trafik kurallarını ihlal ederek müvekkillerinin … plaka sayılı aracına çarparak aracın sürüklenmesine ve müvekkillerinin yaralanmasına sebebiyet verdiğini, kazanın davalı sürücünün kusuru ile meydana geldiğini ve olay ile ilgili Gaziantep 2. Çocuk Mahkemesi’nin 2016/208 Esas sayılı dosyası ile dava görüldüğünü, müvekkili …’ın kaza sonrası sol bacağının kırıldığını ve ameliyat geçirdiğini, sonrasında da fizik tedavi gördüğünü ve bir süre yatalak kaldığını, bu süreçte gelir kaybına uğradığını, ayrıca zorunlu ihtiyatlarını dahi başkasının yardımı ile karşılayabildiğini, böylece bakıcı masrafı doğduğunu, bunun yanında müvekkilinin aracı hurdaya çıktığı için tedaviye gidip gelirken ulaşım harcaması yapmak zorunda kaldığını, müvekkillinin ve ailesinin kaza sonrasında ruhsal olarak da çöküntüye uğradığını, müvekkili …’ın da tedavi gördüğünü, kazadan ötürü belli bir süre çalışamadığını, ayrıca kaza nedeni ile elem ve ızdırap çektiğini ve manevi buhranlara girdiğini, müvekkili …’ın da kaza nedeni ile tedavi görmek zorunda kaldığını, kazadan çok etkilenen küçük çocuğun uzun süre arabalara binemediğini, büyük korku ve endişe yaşadığını beyan ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davacı … için 100 TL tedavi gideri, 100 TL bakıcı gideri, 100 TL ulaşım gideri, 5.000 TL maddi kazanç kaybı olmak üzere toplam 5.300 TL nin kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faiz oranı ile tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, davacı … için 60.000 TL, davacı … için 5.000 TL, davacı … adına velayeten 3.000 TL olmak üzere toplam 68.000 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte alınarak davacılara ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; … plaka sayılı aracın kaza tarihini kapsar şekilde … Sigorta A.Ş tarafından ZMMS poliçesinin bulunduğunu, bu nedenle müvekkiline sorumluluk yüklenemeyeceğini, müvekkili aleyhindeki davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini, ayrıca geçici iş görememezlik tazminatından, bakıcı, tedavi ve yol giderlerinden müvekkilinin sorumluluğu olmadığını, ayrıca zararın ve kusur oranlarının tespitinin gerektiğini, her halde kurum sorumluluğunun teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, davacıların ancak dava tarihinden itibaren faiz talep edebileceklerini beyan ile davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı … cevap dilekçesinde özetle; 07/02/2015 tarihide … plaka sayılı aracı …’a sattığını, kaza nedeni ile … tarafından davacılara 25.000 TL ödendiğini beyan ile davanın esas ve ayrıca olayın Gaziantep’te meydana geldiğinden bahisle yetki yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda,”1-Davacı …’ın davalı …’na karşı açmış olduğu maddi tazminat davasısının reddine, 2-Davacı …’ın davalılar … ve …a karşı açmış olduğu maddi ve manevi tazminat davalarının reddine, 3-Davacı …’ın davalılar … ve … manevi tazminat davasının reddine, 4-Davacılar … ve …’ın …’a velayeten davalılar … ve …’a karşı açmış oldukları manevi tazminat davasının reddine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; söz konusu davanın esastan mı usulden mi reddedildiğinin açıklanmadığı ve red gerekçelerinin somutlaştırılmadığını, tüm beyan ve itirazlara rağmen belgeler tebliğ edilmediğinden itiraz hakkının kısıtlandığını, kaza tarihinde aracın ZMMS poliçesi olmadığından sigorta şirketi yönünden verilen red kararı yerinde olmadığını, reddedilen manevi tazminat yönünden … lehine vekalet ücreti hükmedildiğini, diğer davalıların poliçe dışında sorumlulukları yok ise aleyhe vekalet ücreti hükmedilemeyeceğini, mahkemenin manevi tazminat davası yönünden istinaf yolu açık demesine rağmen istinaf başvurusunun nereye yapılacağı, tefhim ya da tebliğ ile mi başlayacağı ve istinaf süresi konusunda hiçbir açıklama yapmadığını, karar kesinleşmeden dosyanın UYAP kaydının kapatıldığını, ön inceleme duruşmasının yasalara aykırı yapıldığını, dava dilekçesinde sunulan delillerin toplanmadığını, davacı …’ın muhtemel yol ve bakıcı giderlerinin hiç hesaplanmadığını, fizik tedavi görülen tüm hastaneler bildirilmesine rağmen kayıtların celp edilmediğini, bilirkişi raporlarına karşı itirazların dikkate alınmayıp eksik hüküm kurulduğunu, bilirkişi raporlarının alındığı tarih ile karar tarihi arasında asgari ücrette artış olup bu hususun dikkate alınmadığını, maluliyet oranları arasındaki çelişkinin giderilmediğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, 08.02.2015 tarihinde davalılardan sürücü … yönetimindeki … plakalı kamyonet seyir halinde iken davacının sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpmasıyla meydana gelen trafik kazasında davacıların aracı sürüklemiş davacıların yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasında, … plakalı aracın sigortası olmaması nedeniyle davalılardan, davacı … için tedavi giderleri, bakıcı giderleri, ulaşım giderleri, maddi kazanç kaybının tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen ve manevi tazminatın(diğer davacıların da kendilerinin yaralanması nedeniyle) davalılardan … ile …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili talep edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece “… tramer poliçe uygulaması trafik poliçe listesinden … plaka sayılı aracın 22/07/2014 ve 22/07/2015 tarihleri arasında … Sigortadan sigortalı olduğu görülmüş olmakla, ZMMS poliçesi bulunan aracın sebebiyet verdiği kaza ve sonucunda oluşan zarardan ötürü …’nın sorumluluğunun doğmayacağı, davacı …’ın bu davalı hakkındaki maddi tazminat davasının bu nedenle reddinin gerektiği, dosyamız davacısı ve davalıları …, … ile dava dışı …, … ile üç şahit tarafından imza edilmiş 12/03/2015 tarihli belgeden, iş gücü kaybında doğan zararlar ile … plaka sayılı aracının teknik mekanik tüm aksamlarında doğan zararın tamiratı ile giderilmesi bakımından …’a 25.000 TL ödendiğinin, ödeme sonucunda yasal yollara başvurulmayacağının ve hiç bir talepte bulunulmayacağının kabul ve taahhüt edilmiş olması karşısında, davacının davalılar … ve … karşı davacı …’ın maddi, onun ile birlikte tüm davacıların manevi taleplerinin yerinde olmadığı ve reddi gerektiği..” şeklindeki gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. Dosyada Emniyet Müdürlüğü yazı cevabı ile … plakalı araç kaza tarihinde davalı … adına kayıtlı olduğunun bildirildiği görülmüştür. Kaza tespit tutanağında bu aracın sigortasının yok olduğu yazılmış, dosyada mevcut tramer kayıt çıktısında kaza tarihini kapsar sigorta poliçesi bulunmadığı, ancak dava dışı … sigortanın yazı cevabı ekinde gönderdiği tramer kayıtlarında dava dışı sigortalı adına 22/07/2014-22/07/2015 arası … sigorta şirketine sigortalı olduğu bildirilmiştir. … sigorta şirketinin yazı cevabında ise kaza tarihinden sonrasını kapsayan poliçe örnekleri gönderilmiştir. Sigorta Gözetim Merkezinden de poliçe kayıt bulunamadığı bilgisinin geldiği görülmüştür. Davalı … cevap dilekçesinde kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihini kapsar şekilde … sigorta şirketine sigortalı olduğu bu nedenle husumeti bulunmadığı savunmasında bulunmuş, mahkemece aynı gerekçe ile davalı … yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Dairemizce davalı …nın sorumluluğu bulunup bulunmadığını araştırmak için … sigorta şirketine yazılan yazıya verilen cevapta 22-07-2014/2015 tarihleri arasında dava dışı … adına ZMMS poliçesi bulunduğu ve kaza tarihini kapsadığı ancak 30/12/2014 olan kaza tarihinden önce satıştan dolayı iptal belgesi düzenlenmiş olduğuna ilişkin belgelerin gönderildiği görülmüştür. Bu durumda mahkemece davalı …nın sorumluluğu bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Davacı vekiinin istinaf itirazı yerindedir. Yine mahkemece; ödeme başlıklı belgeye dayalı olarak diğer davacılar yönünden de davanın reddine karar verilmiş ise de bu belgede yalnızca davacılardan …’nın imzası bulunduğu halde tüm davacılar için bu belgeye dayanarak davanın reddine karar verilmesi de eksik incelemeye dayalı olmuştur. Mahkemece ön inceleme duruşmasının yapıldığı ve davacı tarafın bildirdiği delillerin toplandığı anlaşılmakla, istinaf itirazında hangi delilinin toplanmadan karar verildiğinin açıkça belirtilmediğinden bu yöndeki davacı itirazları yerinde görülmemiştir. Kabule göre; davalı … için davanın husumetten reddi yerine davanın reddi ile gerekçeli karar hüküm fıkrasında kanun yollarının açıkça gösterilmemesi ve dava ve ıslah dilekçesi ile talepte bulunulmayan davalı … lehine reddedilen manevi tazminat için vekalet ücreti verilmesi de doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.11/05/2022