Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1570 E. 2020/3881 K. 04.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2020/1570
KARAR NO : 2020/3881
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 05/12/2017
NUMARASI : 2015/40 Esas 2017/1004 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 04/11/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminata ilişkindir.Davacı vekili dava dilekçesi ile birlikte özetle;müvekkilinin 28/02/2010 tarihinde davalı … adına kayıtlı bulunan … plakalı aracın trafik kazasına sebebiyet vermesi sonucu yaralandığını, müvekkilinin işten çıkartılması nedeniyle mahrum kaldığı maaş, geçici iş görememesi nedeniyle oluşan zarar, işgücü kaybı, iş görme ve kazanma yeteneklerindeki azalma nedeniyle mal varlıklarında azalma meydana gelmesiyle de karşılaşılan zarar, malullük bedeli, yapmış olduğu ve yapacağı masraflar bedeli olan ve destekten yoksun kalma nedeniyle oluşan maddi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 50.000 TL manevi tazminatın davalı … alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece “1-Davacının maddi tazminat talebinin KABULÜ ile 69.268,63 TL’nin davalı … yönünden kaza tarihinden davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 06/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte müşterek ve müteselsilen tahsiliyle davacıya verilmesine, 2-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüyle 25.000,00 TL manevi tazminatın davalı … kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiliyle davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine” karar verilmiştir.Bu karara karşı davalı Sigorta vekili tavzih talebinde bulunmuştur.İlk Derece Mahkemesince 23/02/2018 tarihli ek karar ile tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.Bu ek karara karşı davalı sigorta vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı sigorta vekili istinaf dilekçesinde özetle; tavzih taleplerinin reddine karar verildiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yerel Mahkeme kararının hüküm ve içerik bakımından çelişkili olduğunu, söz konusu çelişkinin giderilmesi gerektiğini, mahkeme kararında kusurun%50 olarak esas alındığının belirtildiğini, ancak hüküm %50 kusur oranındaki hesaba göre değil %75 kusur oranındaki hesaba göre kurulduğunu, bu nedenle içerik ve hükmün birbiri ile çelişkili olduğunu, mahkeme hükmünün ortadan kaldırılmasını, talepleri dikkate alınarak karar verilmesini talep etmiştir. HMK’nın 305. maddesine göre; ” Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.”Hakim, karar verdikten sonra bu kararını tarafların talebi olsa dahi değiştiremez. Ancak istisnai hallerde hüküm açık değil, hüküm fıkrası birbirine aykırı ise ya da uygulanmasında tereddütler oluşturacak nitelikte ise bu halde belli koşullarda hüküm tavzih edilebilir. Tavzih yolu ile ancak hükümdeki kapalılık, açık olmayan hal, tereddüt ya da çelişki ortadan kaldırılabilir.Ancak tavzihle hükümde belirtilen haklar ve borçlar sınırlandırılamayacağı gibi genişletilemez ve değiştirilemez. Ayrıca mahkeme daha önce unutulan bir hususu hükme ekleyemez veya hükümden çıkaramaz. Bu bağlamda dosya kapsamında karar verildikten ve hakimin dosyadan el çekmesinden sonra tefrik işlemi yapılamayacağından İlk Derece Mahkemesince davacı vekilinin talebinin tavzih olarak nitelenerek talep HMK’nın 305. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle reddine karar verilmesi doğrudur.Bu nedenlerle; davalı …A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı … A.Ş. vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi ek kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan harçtan mahsubu ile bakiye harcın davalıya iadesine,Harçlar Yasası’na göre alınması gereken harç peşin alındığından, ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.04/11/2020