Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1446 E. 2022/1192 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2020/1446
KARAR NO : 2022/1192
DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 14/06/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerden …, … ve …’ın murisi, diğer davacıların oğlu olan …21/08/2015 tarihinde Düzce ili Hendek ilçesi yakınlarında Tem otoyolunda meydana gelen elim bir trafik kazasında vefat ettiğini, davalılardan …Sigorta A.Ş.’nin … plakalı aracın ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, davalı …Kozmetik …Şti.’nin ise … plaka sayılı aracın maliki sıfatıyla meydana gelen zararlardan sürücü…ile birlikte sorumluluğu olduğunu, davalı…nin kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak üzere, müvekkil … için şimdilik 1.000,00 TL maddi 100.000,00 TL manevi, … için şimdilik 1.000,00 TL maddi 50.000,00 TL manevi, … için şimdilik 1.000,00 TL maddi 50.000,00 TL manevi, … için 50.000,00 TL manevi ve … için 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren en yüksek ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, müvekkilin tüm özen yükümlülüğünü yerine getirdiğini, herhangi bir trafik ihlali söz konusu olmadığını, müvekkilin kişinin ailesiyle ilgilenmesi müvekkilin kazaya bilerek sebebiyet vermediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumluluk olduğunu, davacı tarafa 19/01/2016 tarihinde toplam 210.794,55 TL tutarında ödeme yapıldığını, kazanın meydana geliş şeklinin, kusur durumunun tespit edilmesi gerektiğini, olayın hatır taşıması olup olmadığının tespiti yapılıp indirim yapılması gerektiğini, faizin yasal faiz olması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı …Tic. Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; diğer davalı …’nin arkadaşı olan müteveffayı hatır nedeniyle iyi niyetli olarak beraber yolculuk yapmak üzere aracına aldığını, bu durumun tazminatta indirim sebebi olduğunu, tazminat hesabında önemli olan fiili ve hukuki çalışmanın ve gelirin ispatı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Maddi tazminat istemi yönünden;
Davalı …Ş.aleyhine açılan davanın feragat nedeniyle reddine,
Davalıla… …r Kozmetik …Şti yönünden davanın kabulü ile;
Davacı … için 221.375,42 TL tazminatın, davacı … (TC …) için 68.280,33 TL tazminatın,… için 70.827,26 TL tazminatın 21/08/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar …ve … Kozmetik …Şti’nden müştereken ve müteselsilen tahsiline,
Manevi tazminat istemi yönünden;
Davalı …Ş.aleyhine açılan davanın feragat nedeniyle reddine,
Davalılar …i, …Kozmetik …Şti yönünden davanın kısmen kabulü ile;
Davacı … için 30.000,00 TL, davacı … (TC …) için 20.000,00 TL, davacı … için 20.000,00 TL, davacı … (TC …) için 8.000,00 TL, davacı … için 8.000,00 TL manevi tazminatın kabulüne” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı … Kozmetik San. ve Tic. Ltd. Şti. istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı …tik San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur tespitine ilişkin ceza mahkemesi dosyasındaki raporla yetinildiğini, davacıların desteğinin emniyet kemeri takılı olmamasına rağmen müterafik kusur indirimi yapılmadığını, araç maliki olarak müvekkilinin, davacılar desteğin ölmesi ile sonuçlanan kazada sürücünün ağır kusuruna ilişkin raporu kabulü edip hüküm kurması karşısında, müvekkilinin sorumlu tutulmasına ilişkin illiyet bağının aslında bu ağır kusur karşısında kesildiği açıkken, müvekkil şirketin sorumluluğunun kabulü hakkaniyet kurallarına uygun düşmediğini, davacılar vekilinin 30.09.2019 tarihli dilekçesinin talep artırım dilekçesi olarak kabulünün hukuka aykırı olduğunu, destekten yoksun kalma tazminatının belirlenmesinde son gelir durumunun net olarak tespit edilerek hesaplama yapılması gerekirken sadece desteğin ustalık belgesine dayanılarak varsayımla hüküm tesis edilmesinin hatalı olduğunu ve bu işi icra ettiğine dair hiçbir ispat bulunmadığını, mahkemece tanık beyanları dikkate alındığı belirtilmiş olsa da tanıklık yapanların yakın akraba ve arkadaş olması nedeni ile tarafsız beyandan söz edilemeyeceğini, mahkemece desteğin eşi, çocukları ve anne-babası lehine toplamda 86.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmişse de ülkenin ekonomik koşulları, paranın satın alma gücü ve davalıların sosyal ve ekonomik durumları birlikte değerlendirildiğinde hükmedilen miktarın yüksek olduğunu, diğer taraftan müvekkili firmanın davacı tarafça temerrüde düşürülmemiş olması, söz konusu aracın özel araç olarak kullanılması nedeniyle (kabule göre) ıslah tarihinden itibaren kanuni faize hükmedilmesi gerekirken hatalı bir şekilde hükmedilen maddi ve manevi tazminata kaza tarihinden itibaren avans faiz uygulanmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamından, 21.08.2015 tarihinde davalı …. Şti.’ye ait, davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı, davalı sürücü …sevk ve idaresindeki …. plakalı kamyonet ile dava dışı sürücü…sevk ve idaresindeki… plakalı çekiciye bağlı …plakalı yarı römorkun çarpışması ile meydana gelen trafik kazasında … plakalı kamyonette yolcu konumunda bulunan davacılar yakını Muharrem’in vefat ettiği, davacıların davadan önce sigorta şirketince yapılan ödemenin yetersiz olduğunu iddia ederek maddi ve manevi tazminat talep ettiği anlaşılmıştır.Mahkemece, kaza tespit tutanağının incelenmesinde,… yönünden emniyet kemeri hanesinde 4-belirsiz ibaresinin işaretlenmiş olduğu, bu yönden davacılar desteğinin emniyet kemeri takmadığı iddiasının da usulünce ispatlanamadığı kanaatiyle müterafik kusur indirimi uygulanmamış olmasında ve davacılar desteği …’ın davalı …tarafından hatır için taşındığı bu nedenle hükmolunacak tazminatta indirim yapılması gerektiği ileri sürülmüş, bu iddiaya dayanak olarak davacılar desteği ile davalı….in arkadaş olduğuna dayandırılmış ise de celp edilen ceza dosyası kapsamında şikayetçi/ davacı …’ın mahkeme huzurundaki beyanında eşi ve sanığın beraber dekorasyon işi yaptığı, …in aynı zamanda kuaför malzemeleri işiyle uğraştığı, olay gününün öncesinde …’in eşine, kendisinin Karabük’e kuaför malzemesi götüreceğini söyleyerek kendisine eşlik etmesini istediğini, olay günü de eşinin evden bu şekilde çıktığını beyan etmesi karşısında, davalının hatır taşımasına ilişkin iddiasının sübuta yetecek delillerle ispat edemediği kanaatiyle hatır taşıması iddiası yönünden herhangi bir indirim uygulanmamasında usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 13.05.2019 tarih, 2016/14178 Esas ve 2019/5909 Karar sayılı kararında “…yolcu …’nın elbisesinin motosikletin arka tekerine dolanması neticesi sürücünün anlık motosiklet hakimiyetini kaybederek motosikletin yan yattığı ve kazanın meydana geldiği, yolcu….nın kazanın oluşumunda tam ve asli kusurlu olduğu, sürücü …’ın ise kusursuz olduğunun kabulü ile sanık …’ın beraatına karar verildiği” şeklinde olan ve istinaf dilekçesinde belirtilen bu ilamın kazanın oluşumunda desteğin yolcu da olsa tam kusuru olduğundan somut olayda benzer kabul edilmesi mümkün değildir. Mahkemece, kazaya ilişkin Hendek 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/126 Esas sayılı dosyasında ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan kusur raporu hükme esas alınmış olup ayrıca kusur raporu alınmamıştır. Aynı olay nedeniyle ceza yargılama aşamasında alınan kusur bilirkişi raporları da incelenerek ATK Trafik İhtisas Dairesi’nden, İTÜ Makine Mühendisliği bölümünde görevli akademisyenlerden oluşturulacak bilirkişi kurulundan veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişi kurulundan kazanın oluşumunda kusur dağılımını belirleyen gerekçeli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi doğru olmamıştır. Davalı vekilinin, bu yöne değinen istinaf itirazı yerindedir.Yerleşik Yargıtay kararlarına göre destekten yoksunluk zararının hesabında müteveffanın gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır.Somut olayda; davacılar vekili dava dilekçesinde desteğin Kartal elektrik tesisatçısı olarak serbest çalıştığını, SSK ve Bağkur kaydının bulunmadığını aylık ortalama 2.500,00 TL-3.000,00 TL geliri bulunduğunu bildirmiş, mahkemece hükme esas alınan ek raporda SEK araştırma ve meslek odasından gelen yazı cevapları ile ortalama asgari ücretin 2 katı oranında gelir hesaplanmış ise de desteğin meslek odası ya da Esnaf Sanatkarlar odasında kaydı bulunup bulunmadığı araştırılmadan, ustalık belgesi dışında bilgi belgeye dayanmayan tanık anlatımı nazara alınarak düzenlenen raporun hükme esas alınması doğru olmamıştır. Dava dilekçesi anlatımından davanın kısmi dava olduğu anlaşıldığına göre mahkemece davanın belirsiz alacak davası olduğuna ilişkin kabulü doğru olmamış ancak tahkikatın bittiğine ilişkin ara karardan dönülerek ıslah dilekçesinin kabulünde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.Dava dilekçesinde kava tarihinden itibaren avans faizi talep edilmiştir. Kazaya karışan … plakalı kamyonetin yük nakli için kullanıldığı, malikinin ise tüzel kişi tacir olan … Kozmetik San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğu açıklanmıştır. Bu durumda kazaya sebebiyet veren araç ticari nitelikte kamyonet ve malikinin de tacir olmasına, dava dilekçesinde avans faizi talep edilmesine göre faizin türüne; Haksız fiillerde temerrüt tarihi, haksız fiilin meydana geldiği tarih olup, zarar sorumlusunun ayrıca ihbar ve ihtar edilmesine gerek bulunmadığından davalı işleten bakımından talebe uygun olarak kaza tarihinden itibaren faiz yürütülmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından faiz başlangıç tarihine ilişkin istinaf talebi yerinde değildir.Daire kararının kapsam ve şekline göre; kusur oranlarının belirlenmesi için rapor alınması gerektiğinden manevi tazminat miktarına ilişkin istinaf itirazının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı …Kozmetik San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1- Davalı … Kozmetik San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,
4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
5- Davalı …c. Ltd. Şti. tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/06/2022