Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1432 E. 2022/1023 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2020/1432
KARAR NO: 2022/1023
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 17/06/2019
NUMARASI: 2018/550 Esas – 2019/595 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 26/05/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı sigortalı …’un, 16.04.2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu yaralandığı, kaza sebebiyle muhtelif tarihlerde tedavi gördüğünü, 50.460,43 TL tutarındaki tedavi masraflarının, kazaya karışan ve kusurlu bulunan … plakalı aracın davalı nezdinde zms sigortası bulunması nedeniyle ve belgelendirilmek suretiyle sigorta şirketinden talep edildiği ancak davalının herhangi bir ödeme yapmadığını, bunun üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine takibe geçildiği, davalının takibe itiraz ettiğini, açıklanan nedenlerle haksız ve dayanaksız olan itirazın iptaline ve icra takibinin devamına, takibe kötü niyetli olarak itiraz eden davalının % 20’ den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Sigorta sözleşmesinden doğan bütün taleplerin iki yılda zamanaşımına uğradığını, … plakalı aracın, müvekkili şirket nezdinde 05.05.2013-2014 vadeli zmss ile sigortalı olduğunu, kaza tarihine bakılmaksızın, tüm zorunlu poliçeler kapsamındaki trafik kazalarında SGK’ ya bağlı tüm resmi ve özel sağlık kuruluşlarınca verilen her türlü tedavi bedellerinin SGK tarafından karşılanacağını, icra takibine yapılan itirazının kötü niyetli olmadığı gibi haksız da olmadığı, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu zarar haksız fiil neticesinde meydana geldiğinden ve müvekkil şirkete sigortalı araç ticari araç olmadığından avans faizi talep edilemeyeceğini belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davaya konu kazada yaralanan …’un geçirdiği trafik kazası nedeniyle oluşan tedavi giderleri müvekkili şirket tarafından ödenmiş bulunduğundan ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun sigortacının halefiyetini düzenleyen 1472. Maddesi gereğince, müvekkili şirketin sigortalı …’un halefi olduğunu, kazaya karışan aracın zmss ile sigortalı olduğunu, davalı şirketin sigorta limitleri dahilinde tedavi giderlerinin ödenmesinden sorumlu olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle tedavi giderlerinin tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından;16.04.2014 günü sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı minibüs ile yoğun trafikte en sağ şeritte yolcusu olan …’u indirdiği esnada, emniyet şeridinden gelen sürücü …’un sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletinin ön kısımlarıyla …’a çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında, yaralanan … için yapılan tedavi masrafların tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptalinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Doktor bilirkişinin yer almadığı bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 26/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda; tedavi giderleri için hesaplama yapılmış, davalının, sürücünün kusuruna denk gelen 35.322,30 TL den sorumlu olabileceği bildirilmiştir. Mahkemece “2918 sayılı yasanın 98. maddesine bakıldığından, kazazedelerin devlet hastanesi, üniversite hastanesi, özel hastane gibi hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarında alacakları sağlık hizmetleri bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağının açıkça belirtildiği, ödeme esaslarına ilişkin hiçbir sınırlamanın getirilmediği” gerekçesiyle istinafa konu karar verilmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu, tüm tedavi giderlerinden değil, 6111 Sayılı Yasa ile değiştirilen 2918 Sayılı Yasa’nın 98. maddesi kapsamında kalan ve belgeli tedavi giderlerinden sorumludur. Belgeye dayanmayan tedavi giderleri yönünden ise işleten, sürücü ve sigortacının sorumluluğu devam etmektedir. İlk Derece Mahkemesince uzman doktor bilirkişiden 6111 sayılı Yasa ile değiştirilen 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi kapsamında kalan tüm belgeli tedavi giderlerinden SGK’nın sorumlu olacağı, 98. madde kapsamına girmeyen belgesiz/paramedikal giderlerden ise işleten, sürücü ve sigortacının sorumluluğu devam edeceğinden yasa kapsamına göre incelenen tedavi giderlerinden davalı sigorta şirketinin sorumluluğu bulunup bulunmadığı ve sorumluluğunda kalan tedavi giderleri ile miktarının hesaplanması hususunda rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, doktor bilirkişinin yer almadığı bilirkişi raporu alınarak ve tüm tedavi giderlerinden Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumlu olduğu gerekçesiyle talebin reddine karar verilmesi eksik incelemeye dayalı olmuştur. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/05/2022