Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1216 E. 2022/1058 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2020/1216
KARAR NO: 2022/1058
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 05/11/2019
NUMARASI: 2018/989 Esas – 2019/1130 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 26/05/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Hasar gören müvekkiline ait olan … plaka sayılı aracın arkasına davalı … yönetimindeki … plakalı aracın çarpmasıyla sigortalının araç hakimiyetini kaybederek park halindeki araca çarpması sonucu hasar gördüğünü, araçta meydana gelen 5.783,07 TL hasar bedelini sigortalısına ödeyerek onun halefi olduğunu, alacağın tahsili için Anadolu … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasıyla icra takibine geçildiği halde davalının itirazıyla takibin durdurulduğunu, takibin devamına ve davalının en az %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini tahsilini talep etmiştir. Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamış olup münkir addedilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “davanın reddine ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dosyada hali hazırda resmi makamlarca tutulmuş resmi belge niteliğinde kaza tutanağı olduğu ve bu belgenin yanlış/eksik veya hatalı olduğu davalı tarafından ispat edilememesine rağmen mahkemece davanın reddedildiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle sigorta şirketi tarafından ödenen hasar bedelinin istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, kazanın varlığını ispat yükü davacıda olup, davacı taraf, aksi ispat edilinceye kadar geçerli resmi belge olan kaza tespit tutanağı ile kazanın varlığını ispatlamıştır. Bu durumda kazanın tespit tutanağı dışında gerçekleştiğini ispat yükü, bunu iddia eden davalı taraftadır. Bu doğrultuda da; kaza tespit tutanakları, aksi sabit oluncaya kadar geçerli resmi delillerden olup aksinin de aynı derecede delil ile ispatlanması gereklidir. Somut olayda, kazaya davalıya ait aracın sebep olmadığı hususu davalı tarafça aynı nitelikte bir delil ile ispatlanamamıştır. Kaldı ki kazanın oluş şekli ve çarpma noktasının arkadan çarpma şeklinde olduğu gözetildiğinde kazanın varlığı hususu şüpheli de bulunmamaktadır. Buna göre kazanın varlığının ve kazaya davalıya ait aracın sebep olduğunun aksi sabit oluncaya kadar sabit olan kaza tespit tutanağı ile ispatlandığı gözetilerek işin esasına girilmesi gerekirken, resmi delilin aksinin aynı derecede delil ile ispatı yönünde davalı tarafça herhangi bir delil de sunulmadığı halde mahkemece “..İcra dosyası incelendiğinde davalı … plaka sayılı aracın kendisine ait olduğunu, ancak kazaya karışmadığını, aracı başkasına emanet olarak bile vermediğini, olay yerinde olmadığını beyan ettiği, olay yeri kaza tutanağının sigortalı araç sürücüsü …’ın trafik görevlilerine verdiği beyan üzerine tutulduğu, olayı gören kimsenin olmadığı, davacı delilleri arasında olayın sigortalısının beyanında belirttiği şekilde meydana geldiğini kanıtlar bir delil olmadığı, davalının itirazında olay yerinde olmadığı itirazı, davacının delil listesinde belirtilen olayı aydınlatmaya yönelik toplanmayan başkaca delilide olmadığı nazara alındığında davacının davasını ispat edemediği” sırf kazaya ilişkin beyanların yorumlanması suretiyle, kazanın varlığının ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/05/2022