Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2019/857
KARAR NO : 2021/654
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 31/10/2018
NUMARASI : 2017/533 Esas – 2018/1154 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 07/04/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketi tarafından trafik sigorta poliçesi ile sigortası yapılan aracın davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan araçla karışmış olduğu trafik kazasında vefat eden…’ın mirasçıları tarafından davalı ve müvekkili hakkında açılan tazminat davası sonucunda müvekkili şirket aleyhine yapılan icra takibi neticesinde müvekkilince 322.693,00 TL ödeme yapıldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 80.673,25 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan araçlardan … plaka sayılı aracın davacı… Türk Sigorta Şirketi’ne, … plaka sayılı araç ise müvekkili Tasfiye Halinde …igorta A.Ş.’ne trafik sigortası ile sigortalı olduğunu, davacı şirketin, trafik kazasında müvekkil şirkete sigortalı olan … plakalı araç sürücüsünün % 25 kusurlu olduğu iddiası ile işbu davanın ikame edildiğini, Ankara 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/76 E. sayılı dosyasında mevcut Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 03.02.2014 tarihli kusur bilirkişi raporunda; trafik ışıklarının bulunduğu yerde hangi sürücünün kırmızı ışık ihlali yaptığı kesin olarak anlaşılmadığından bahisle 2 halli durum üzerinden kusur tespiti yapıldığını, Adli Tıp Kurumunun kusur durumunu aydınlatmadığını, muallakta bıraktığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 64.538,60 TL’nin 08/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;18.06.2018 tarihli kusur heyet bilirkişi raporunda, müvekkili şirkete sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsü İhsan Karabulut’un yeşil ışıkta geçtiği halde bu sürücüye %20 kusur verilmiş olmasının hatalı olduğunu, kırmızı ışıkta geçen… plaka sayılı aracın trafik kazasının vuku bulduğu yerden 300 metre uzakta durduğunu, bu mesafe aracın ne kadar hızlı geldiğinin göstergesi olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulü yönünde hüküm kurulduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava, trafik kazası nedeniyle sigorta şirketi tarafından ödenen tazminatın rücuen istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Mahkemece hükme esas alınan İTÜ heyet bilirkişi raporuna göre davalı sigorta şirketine trafik sigorta poliçesi ile sigortalı minibüsün dava dava dışı sürücüsü…un ikince dereceden %20 oranında, davacı sigorta şirketine trafik sigorta poliçesi ile sigortalı tır kamyonun dava dışı sürücüsü…’nın birinci derecede % 80 oranında kusurlu olduğu, aynı olay nedeniyle ceza yargılamasının yapıldığı Sivas 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/220 Esas 2011/220 Karar sayılı dosyasına sunulan bilirkişi raporu ve mahkeme kabulüne göre sürücü İ…ın tali , sürücü İbrahim’in asli kusurlu olduğunun tespit edildiği görülmektedir. Bu durumda Mahkemece aldırılan kusur raporu ile ceza yargılaması sırasında alınan kusur raporlarının birbiriyle örtüştüğü ve olayın oluşuna uygun düştüğü nazara alındığında davalı vekilinin kusura yönelik istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
Bu nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davalı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken 4.408,63 TL harçtan peşin alınan 1.102,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.306,48 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.07/04/2021