Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/466 E. 2019/270 K. 28.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2019/466
KARAR NO : 2019/270
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 20/11/2018
NUMARASI : 2018/27 Esas – 2018/1147 Karar
DAVA : Destekten Yoksun Kalma ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ: 28/02/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların murisi … 17.10.2017 tarihinde, davalıların işleteni, sürücüsü ve sigortacısı oldukları … plaka sayılı araç içerisinde yolculuk yaparken meydana gelen trafik kazası sonucu kaldırıldığı hastanede 25.10.2017 tarihinde vefat ettiğini, davalı araç sürücüsünün olayda tamamen kusurlu olduğunu, davacılardan …’in müteveffanın eşi olup, diğer davacıların ise çocukları olduğunu, davacı …’in, eşinin ölümü sebebiyle 49 yaşında dul kaldığını, bundan sonraki yaşamını tek başına zor şartlar altında geçirmek durumda olacağını, eşinin ölümü ile maddi ve manevi desteğini kaybettiğini, davacıların tümünün murislerinin ani ölümü sebebiyle çok üzüldüklerini, müteveffanın eksikliğinin davacıların manevi dünyasında derin bir ızdırap bıraktığını iddia ederek, öncelikle davalılar … ve …’in menkul ve gayrimenkullerinin kaydına teminatsız olarak ihtiyati haciz tatbik edilmesini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik davacı eş … için 2.000 TL destekten yoksun kalma (maddi) tazminat, 50.000 TL manevi tazminat, diğer iki davacının her biri için 50.000’er TL manevi tazminat olmak üzere, toplam 152.000,00 TL’nin kaza tarihi olan 17.10.2017 tarihinden itibaren faizi ile birlikte (davalı … şirketinin sadece maddi tazminattan ve sigorta poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılardan … ile … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin Yalova’da ikamet ettiklerini, davanın Yalova Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğini belirterek yetki ve görev itirazında bulunduklarını, müvekkili …’in aracın maliki olduğunu, meydana gelen kazanın oluşumunda ilgisinin olmadığını ve sorumlu tutulamayacağını, diğer müvekkili sürücü …’in olayda tamamen kusurlu olmadığını, müteveffanın kemer takmaması nedeniyle ağır yaralanarak vefat ettiğini, müvekkiline çarpan araç sürücüsünün kontrolsüz davrandığı ve fren yapmadığı için kusurlu olduğunu, davalı aracın davalı …. tarafından sigortalı olduğunu, davacıların talep ettikleri tazminatın bu sigorta şirketi tarafından karşılanması gerektiğini, müvekkillerinden talep edilen maddi ve manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, davayı kabul etmediklerini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı …. vekili cevap dilekçesinde; öncelikle delillerin kendilerine tebliğ edilmesini, davacı tarafın sigortalının kusurunu ve zararını ispat etmesi gerektiğini, davacıların müteveffanın desteği olduğunu delillerle ispat etmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı lehine tazminata hükmedilmesi halinde faizin başvuru tarihinden itibaren yasal faiz olarak belirlenmesi gerektiğini, müteveffanın sigortalı araçta hatır için taşınması nedeniyle tazminata hükmedilmesi halinde tazminattan %30’dan az olmamak üzere indirime gidilmesi gerektiğini belirtmiştir. İlk Derece Mahkemesince, “Davacıların maddi tazminat taleplerine yönelik taleplerinin davalı …. yönünden tefriki ile mahkememizin ayrı bir esasına kaydına, dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve feragat dilekçesi örneklerinin dosya içerisine taranarak alınmasına, davacıların manevi tazminat talebine yönelik davada davalılar … ve … yetki itirazının kabulü ile mahkememiz yetkisiz olmakla usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve süresi içinde müracaat edildiğinde dosyanın yetkili Yalova Asliye Ticaret mahkemesine (Hukuk) gönderilmesine, süresinde yetkili mahkemeye gönderilmesi konusunda müracaat olmadığı takdirde dosya ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tüm davalıların, davacıların maddi zararlarından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, manevi zararlar açısından davalı … Şirketinin sorumluluğunun bulunmadığını, dava ikamesi esnasında HMK’nın 6/1 ve 7/1 maddeleri gereği davanın davalılardan ….’nin merkezinin bulunduğu İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinde ikame edildiğini, Yerel Mahkemenin, yetki hususundaki HMK’nın 6/1 ve 7/1 maddelerini, Yerleşik Yüksek Mahkeme içtihatlarını dikkate almadan davayı usulden red ettiğini, bu kararın usule aykırı olduğunu belirterek, kaldırılmasını talep etmiştir. Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dava dilekçesinde kazaya sebebiyet veren aracın işleteni, sürücüsü ve sigortacısına karşı maddi ve manevi tazminat davası açılmıştır. Mahkemece, davacıların maddi tazminat taleplerinden feragat etmesi üzerine, maddi tazminat davasının tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiş, manevi tazminat davasının yöneltildiği davalılar … ve … yönünden ise yetki itirazında bulundukları gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. 6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6.maddesinin 1.fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” HMK 7/1 maddesine göre dava, dava dilekçesi ile birden fazla davalıya yöneltilmiş olup, davalılardan birinin ikametgahı mahkemesinde açılabilir. Yine aynı Yasa’nın 16.maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.Diğer taraftan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7.maddesinde, motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davaların sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabileceği düzenlenmiştir.Somut olayda kaza yeri Bandırma, davacıların adresi Osmangazi, davalılar … ve … adresi Yalova olmakla beraber, davalı … şirketinin adresi Ümraniye/İstanbul olduğundan davanın açıldığı İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinin dava tarihi itibariyle yetkili olduğu anlaşılmaktadır (HGK’nun 30/4/2013 gün ve 2013/17-2099 esas, 2014/572 karar sayılı ilamı). Bu durumda davacılar vekili dava açarken HMK’nın 16. maddesindeki seçimlik hakkını kullanarak maddi ve manevi tazminat davasını, dava tarihi itibariyle yetkili Mahkemede açtığına göre Mahkemece verilen tefrik kararı ile dava açılış tarihinde var olan yetki kaldırılarak yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırılık teşkil etmektedir.Bu bağlamda, Mahkemece yetki itirazının reddi ile işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından, davacılar vekilinin istinaf talebinin kabulüne, HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, istinafa konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf başvurusu için yatırılan karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf talep eden tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf aşamasında yatırılan gider avansından artan kısmın İlk Derece Mahkemesince istinaf talebinde bulunana iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 28/02/2019