Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/391
KARAR NO: 2021/384
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 24/01/2018
NUMARASI: 2014/875 Esas – 2018/63 Karar
DAVA: Tazminat
KARAR TARİHİ: 03/03/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 19/10/2011 tarihinde saat 14:00’de davalılardan … idaresindeki ve sahibi olduğu … plakalı araç ile seyir halinde iken, müvekkili market tarafından işletilen benzinlik içerisindeki markete girmesi sonucu kaza meydana geldiğini, kaza neticesinde markette maddi zarar oluştuğunu, zararın yaklaşık 20.000,00 TL’nin üzerinde olduğunu, kazadan sonra zararın tazmini için aracın ZMM Sigortacısı olan davalı … Sigorta A.Ş.’ye başvurduklarını, davalı sigorta şirketi tarafından taleplerinin reddedildiğini, sigorta poliçesinin 19/10/2010 -19/10/2011 tarihleri arasında geçerli olduğunu ve saat olarak 16:07’de başladığını, bitiş saatinin de 16:07 olması gerektiğini, bu nedenle taleplerinin reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000,00 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu poliçe üzerinde başlangıç ve bitiş saatleri kararlaştırılmadığından, başlangıç ve bitiş saatlerinin 12:00 olması gerektiğini, dava konusu kazanın sigorta poliçesinin bitiş saatinden sonra meydana gelmesi nedeniyle zararın teminat dışı olduğunu, poliçenin süresinin 19/10/2011 tarihi saat 12:00’de sona erdiğini, kazanın ise aynı tarih saat 14:00’de meydana geldiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin herhangi bir kusurunun olmadığını, müvekkilinin aracını dava dışı … isimli kişiye sattığını ancak resmi devir işlemini gerçekleştirmemiş olduğundan ruhsat sahibi olarak göründüğünü, meydana gelen zararın poliçe teminatı dahilinde olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyası ile dava konusu edilen ve malların aynı olup olmadığı hususunda rapor alınmadan, bu konuyu açıklığa kavuşturmadan eksik inceleme ile karar verildiğini, kararda bahsedildiğinin aksine mükerrer talebin söz konusu olmadığını, davada konu edilen mallar ile İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyasında talep edilenler malların farklı olduğunu, her iki dosyadaki malların aynı olduğuna dair dosya kapsamında yapılmış herhangi bir tespitin de mevcut olmadığını, müvekkilinin faturasını ibraz ettiği özel yapım radiuslu (oval) ısıtmalı, soğutmalı dolabın, mülkiyetinin 3. kişiye ait olduğu gerekçesi ile davanın ret edilmesinin haksız olduğunu, mahkemenin mülkiyeti başkasına ait olduğundan bahisle davanın reddine karar verdiği soğutucu dolabın müvekkiline ait olduğunu, dolabın özel yapım olarak imal edildiğini ve oval şeklinde yapılan ve değerli bir dolap olduğunu, dolabın 3 kişiye ait olduğuna dair hiçbir somut delil olmadığı gibi 3 kişilerinde bu hususta mülkiyet iddiası da olmadığını, bilirkişi kök ve ek raporlarında da davacı zararının yaklaşık olarak 20.632,64 TL olduğu tespit edildiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dava; 19/10/2011 tarihinde davalılardan … idaresindeki … plakalı aracın seyir halinde iken, davacı tarafından işletilen benzinlik içerisindeki markete girmesi sonucu oluşan kaza neticesinde, markette oluştuğu iddia olunan maddi zararın tazminine yöneliktir.Yapılan yargılamada; 25/11/2014 tarihli davacı vekilince sunulan dilekçede, hasar gören malların kaza sonucu kullanılamaz durumda olduğundan ve muhafazası çok güç olduğundan dolayı muhafaza edilmedikleri açıklanmış, 22/12/2015 tarihli oturumda da, müvekkile ait ticari defter ve kayıtları sunamadıkları davacı vekilince beyan edilmiş olup, 13/09/2015 tarihinde kök rapor ve 03/03/2016 tarihinde ek rapor alınmıştır. Kök rapor ile sunulan irsaliyeli faturalar da incelenerek zararın 20.632,64 TL olabileceği, ancak hasarın 19/10/2011 tarihinde meydana geldiği, faturaların ise sevk ve düzenleme tarihinin ise bir gün sonra 20/10/2011 tarihinde düzenlenmiş olduğu açıklanmış, ek raporla da aynı görüş tekrar edilerek “Fatura içeriği malların kaza sonrası işletmenin devamı için alınan mallar olmasının muhtemel olduğu, takdirin mahkemeye ait olduğu” görüşü açıklanmıştır.Mahkemece, “İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/378 Esas sayılı dosyasının getirtilerek incelenmesi ile; davacının sigortacısı olan … Sigorta A.Ş. tarafından iş bu davada da davalı sigorta şirketine karşı 16/09/2014 tarihinde aynı kaza nedeniyle markette meydana gelen zarar için sigortalısı olan … Şirketine ödediği tazminatın rücuan tahsili için açılmış olduğu, verilen 22/12/2016 tarihli karar ile davacı sigorta şirketinin sigortalısı olan iş bu davada davacı şirkete ödediği 15.940,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verildiği, bu dosyada alınan 01/08/2016 tarihli bilirkişi raporunda hasara uğradığı tespit edilen ürünlerin sırasıyla “mikro dalga fırın, ısıtıcı, tencere, düdüklü tencere, büyük boy vakumlu taşıma kabı, tepsi, porselen tabak kase takımı, çatal bıçak kaşık takımı ve tamir masrafları” olarak tespit edildiği, bu kalemlere ilişkin zararın sigorta şirketi tarafından daha önce karşılanmış olmakla iş bu davada mükerrer talebin olduğu, sigorta şirketi tarafından karşılanmayan soğutucu dolabın ise faturasının sunulmadığı, ekspertiz raporunda bu dolabın üçüncü kişiye ait olması nedeniyle (… Firması) teminat dışı olduğunun tespit edildiği, bu davada da davacının bu dolap yönünden malik olmaması nedeniyle tazminat talep edemeyeceği anlaşılmakla” davanın reddine karar verildiği açıklarak hüküm tesis edilmiştir. İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/378 Esas 2016/1018 Karar sayılı dosyasında davacı … Sigorta ve davalı (dosyamız davalısı) … Sigorta A.Ş olup, aynı kaza neticesi markette oluşan hasar nedeniyle sigortalısına (dosyamız davacısı …. ne) 15.940,00 TL ödeme yapıldığı açıklanarak bu miktarın davalıdan tahsili talep edilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.Trafik kazası sonucu oluşan hasardan, dolap malikine (…yidoğlu Firmasına) karşı eksiksiz ve hasarsız teslim ile sorumlu olan davacı, dolabın zilyedi sıfatıyla, hasar tazmini yönünden dava açmakta hukuki yararı ve aktif husumet ehliyetine sahiptir. Mahkemece; Davacıya … Firması ile arasındaki teslim konusunda sözleşme var ise sunması konusunda süre vermesi, verilen kararı dosyada mevcut olmakla birlikte İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/378 Esas sayılı dosyası ve bu dosyadan alınan rapor da getirtilerek, bu dosyadaki eksper raporu ve hasar dosyası ile istinafa konu dosyadaki CD ve kamera kayıtları da incelenmek suretiyle zarar gördüğü iddia edilen soğutucu dolabın kaza anında markette bulunup bulunmadığı ile hasarlı malların tespiti ve sonucuna göre teslim sözleşmesini de değerlendirerek karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı karar verilmesi doğru olmamıştır.Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere : 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.03/03/2021