Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/386 E. 2021/544 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/386
KARAR NO: 2021/544
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİH: 17/10/2018
NUMARASI : 2015/1032 Esas 2018/993 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 24/03/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 31/03/2014 tarihinde davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halinde iken kırmızı ışıkta geçerek davacının sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklete çarpması ve motosikletin de sürüklenerek dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması suretiyle yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davacının bu kazada yaralanarak sakat kaldığını, meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsünün tamamen ve asli kusurlu olduğunu, aracın kaza tarihi itibariyle davalı şirket nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkilinin kazadan önce motorlu kurye olarak çalıştığını ve aylık 2.000,00 TL maaş aldığını, davalı … hakkında İstanbul 62. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/540 Esas sayılı dosyasında mahkumiyet kararı verildiğini, müvekkilinin uğradığı geçici ve sürekli iş göremezlik zararının davalı tarafından karşılanması gerektiğini belirterek kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte 100,00 TL geçici iş göremezlik ve 2.900,00 TL sürekli geçici iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 3.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan ve 25.000,00 TL manevi tazminatın davalı … tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davacı ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 62.982,05 TL’ye yükseltmiştir. Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu kaza ile ilgili olarak davadan önce müvekkiline müracaat edilmediğini, müvekkilinin … plakalı aracı 12/06/2013-12/06/2014 tarihleri arasında ZMMS poliçesi ile sigortaladığını, poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, manevi tazminatın poliçe teminatı dışında olduğunu davacının avans faizi talebini kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … duruşmadaki beyanında malulen emekli olduğunu, beş kişiye baktığını, evinin kira olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine, 2-Davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin kısmen kabulü ile 26.726,11 TL tazminatın davalı …’dan 31/03/2014 tarihinden ve davalı … A.Ş. yönünden 29/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,3-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 7.000,00 TL manevi tazminatın davalı … 31/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile alınarak davacıya verilmesine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hükme esas alınan maluliyet raporunun ATK tarafından müvekkili muayeneye dahi edilmeden (muayeneye çağrılmadan) hazırlandığını, SGK tarafından düzenlenen raporda müvekkilinin maluliyet oranının %22 olarak tespit edildiğini, ATK tarafından %7,2 olarak belirlendiğini, esasen müvekkilinin maluliyet oranının %22’nin de üstünde olduğunu, hükme esas alınan raporun eksik ve SGK raporu ile de çelişkili olduğunu, müvekkilinin geçirdiği kaza niteliği itibariyle bir trafik/iş kazası olduğundan, hesap bilirkişi raporunda ikili bir hesaplamaya gittiğini, mahkeme tarafından da ATK tarafından belirlenen maluliyet oranı üzerinden yapılan hesaplamaya riayet edildiğini ancak SGK tarafından belirlenen maluliyet oranına göre zarar hesabı yapılması gerektiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Sözkonusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.Somut uyuşmazlıkta Mahkemece, davacının kaza nedeniyle meydana gelen işgücü kaybı hususunda Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre düzenlenen ve davacının %3.3 maluliyeti bulunduğunu belirten raporu hükme esas alınmış ise de bu rapor, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun düzeltme raporunda %7.2 maluliyet oranına ilişkin raporuyla çelişkili olduğu görülmektedir. O halde İlk Derece Mahkemesince yapılması gereken Üniversitelerin Anabilim Dalı Başkanlığından maluliyet raporları arasındaki çelişkiyi giderecek ve kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre davaya konu trafik kazası nedeniyle davacıda var olduğu ileri sürülen yaralanmaya bağlı kalıcı maluliyet oluşup oluşmadığı, geçici iş göremezlik oluşup oluşmadığı ve süresi, kalıcı maluliyet oluşmuş ise maluliyet oranı, maluliyetin kaza ile illiyeti bulunup bulunmadığı konularında, dosya içerisinde bulunan tedavi evrakları ile dosyada mevcut olan taraflarca sunulan delilleri de irdeler biçimde denetime elverir nitelikte raporla tespit edilmesi ve bilahare aktüer bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi olmalıdır. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.24/03/2021