Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/385 E. 2021/270 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/385
KARAR NO: 2021/270
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 23/10/2018
NUMARASI: 2015/416 Esas – 2018/1049 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 18/02/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili 20/04/2015 tarihli dava dilekçesi ile; 06.10.2014 tarihinde, karşıdan karşıya geçmeye çalışan davacıların murisi … ile …’e davalıların sürücüsü ve trafik sigortacısı oldukları … plakalı aracın çarparak ölümüne neden olduğunu, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün kusurlu olduğunu açıklayarak, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, müteveffa …’in, cenaze ve defin giderleri karşılığı 100 TL, destekten yoksun kalma karşılığı baba … için 500 TL, anne … için 500 TL olmak üzere toplam 1.100 TL, müteveffa …’in, cenaze ve defin giderleri karşılığı 100 TL, destekten yoksun kalma karşılığı baba … için 500 TL, anne … için 500 TL olmak üzere toplam 1.100 TL tazminatın kaza tarihi 06.10.2014 itibariyle avans faizi ile müştereken ve müteselsilsen davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Dava değeri 11.06.2018 tarihinde davacılar vekili tarafından, … yönünden 43.769,25 TL ve … yönünden 39.646,94 TL olmak üzere toplam 83.416,19 TL, … yönünden 63.728,75 TL ve … yönünden 63.728,75 TL olmak üzere toplam 127.457,50 TL olarak ıslah edilmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesi ile; … plakalı aracın 21/08/2014-2015 tarihleri arasında geçerli, … nolu Zorunlu Mali Mesuliyet [Trafik) Sigorta Poliçesi ile müvekkil sigorta şirketine sigortalı olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalı aracın sürücüsünün kusur oranında ve poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, öncelikle olayda kusur durumunun tespitinin gerektiğini, destekten yoksun kalma tazminatı hesaplamada bilinen bir ücret yok ise asgari ücretin esas alınması gerektiğini, yetiştirme giderinin dikkate alınması gerektiğini, söz konusu olay ile ilgili olarak müvekkili şirkete yapılmış bir başvuru olmadığını, faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olarak dikkate alınması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davacıların davasının kabulüne, davacı … için 43.769,25 TL, davacı … için 39.646,94 TL, davacı … için 63.728,75 TL, davacı … için 63.728,75 TL’nin yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine (davalı … Sigorta A.Ş’den 20/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili, davalı …’tan 06/10/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili), ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; daha önce bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde ve duruşma esnasında sözlü olarak beyan etmiş olduğu üzere kusur durumuna ilişkin çelişkiler giderilmeden tazminat hesaplaması yapıldığını, belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze- defin gideri bedelinin istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, 06/10/2014 tarihinde saat 17:00 sıralarında, Nevşehir İli, Acıgöl İlçesi, … Yolu ile … Caddesi kavşağında, davalı şirkete ZMMS poliçesiyle sigortalı, davalı sürücü … yönetiminde … yolu üzerinde Aksaray yönüne seyir halinde olan … plakalı aracın ön kesimi ile yolun karşısına geçmeye çalışan yayalar … ve …’e çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında yayalar … ve …’in vefat ettiği, davacılar tarafından destekten yoksun kalma tazminatı talep edildiği anlaşılmaktadır. Kaza nedeniyle düzenlenen tespit tutanağında kazanın oluş şekline göre ve olay yerinde yapılan keşif ve tetkike göre yine davalı sürücünün olay nedeniyle yargılandığı Nevşehir Ağır Ceza Mahkemesine sunulan 12.05.2015 tarihli Adli Tıp Kurumunun, Trafik İhtisas Daire Başkanlığından alınan rapora göre, sigortalı araç sürücüsünün tali kusurlu, yaya …- … için ise asli kusurlu olarak tespit edilmiştir. Mahkemece aldırılan 24.08.2017 tarihli raporda; Müteveffa Yaya … ile …’in yaya geçidi, trafik ışığı veya kavşak olmayan karayolunda, çelik bariyerlerin üzerinden aşarak, karşıdan karşıya geçerken yaklaşan araçların mesafelerini ve hızlarını dikkate almadığı; kendi güvenliklerini emniyet altına almadan taşıt yolunu geçmeye çalışarak … plakalı otomobil ile kazaya karıştığı ve kendilerinin ölümüne neden oldukları için Karayolları Trafik Kanununun 68/b/3 ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 138/b/3 maddelerinde açıklanan kusurları işledikleri; trafik kazasının meydana gelmesinde asli ve %75 oranında kusurlu oldukları; davalı sürücü …’un yönetimindeki … plakalı otomobili ile seyrederken trafik levhalarında belirtilen hız limitlerine uymadığı ve karşıdan karşıya geçmeye çalışan yayalar … ile …’e çarparak kazaya karıştığı için Karayolları Trafik Kanununun 47/c ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 95/c maddelerinde açıklanan kusurları işlediği; kazanın meydana gelmesinde tali ve %25 oranında kusurlu olduğu; işbu rapordaki kusur değerlendirmesinin, Nevşehir Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2014/347 esas, 2015/178 karar sayılı kararı ve dosyaya sunulan bilirkişi raporları ile uyumlu olduğu açıklanmıştır. Mahkemece hükme esas alınan 12.02.2018 tarihli raporda; 06/10/2014 tarihli ölümlü trafik kazasında, davalı şirkete zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesiyle sigortalı … plakalı aracın davalı sürücüsü …’un asli kusurlu (%75 oranında} olduğu, davacılar yakını yaya …’ in tali kusurlu (%25 oranında) olduğu, davacılar yakını yaya …’ in davranışlarıyla olayda tali derecede etkili olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda ilk tarihli alınan kusur ve ceza dosyasında alınan ATK raporuna rağmen sonraki tarihli rapora göre karar verilmesi doğru olmadığı gibi hangi durumun üstün tutulduğu değerlendirilmeden ve tartışılmadan, diğer bir ifade ile bu kabule nasıl ulaşıldığı gerekçelendirilmeden ve çelişki giderilmeden karar verilmiş olması doğru olmamıştır. O halde İlk Derece Mahkemesince kusur oranları bakımından bilirkişi raporları arasında oluşan çelişkinin giderilmesi için İTÜ Makine Mühendisliği bölümünde görevli akademisyenlerden oluşturulacak bilirkişi kurulundan veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişi kurulundan çelişkiyi giderecek şekilde kazanın oluşumunda kusur dağılımını belirleyen gerekçeli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmelidir. Açıklanan nedenlerle, davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/02/2021