Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/3731 E. 2021/2244 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/3731
KARAR NO: 2021/2244
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 27/09/2019
NUMARASI: 2018/1021 Esas ve 2019/935 Karar
DAVA: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
KARAR TARİHİ: 23/12/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket nezdinde sigortalı dava dışı …’e ait … plakalı aracın, 21/04/2018 tarihinde … nolu davalının maliki, …nolu davalının ZMMS sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu hasara uğradığını, hasar ihbarı üzerine ekspertiz çalışması sonucu düzenlenen raporda hasarın KDV dahil 22.451,03 TL olarak belirlendiğini, müvekkili şirket tarafından sigortalısına 18/06/2018 tarihinde 18.688,08 TL, 20/06/2018 tarihinde 395,30 TL ve 02/07/2018 tarihinde 3.367,65 TL olmak üzere toplam 22.451,03 TL ödendiğini, söz konusu zarar ve ziyanın meydana gelmesinde davalı tarafın kusurlu ve sorumlu olduğunu beyanla, müvekkili şirket tarafından ödenen 22.451,03 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Ltd.Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının sigortalısının tek taraflı beyanı ile düzenlenen kaza tutanağını kabul etmediklerini, kaza yerinde keşif yapılmasını istediklerini, davacı … şirketinin öncelikle diğer davalı durumundaki sigorta şirketine başvurması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın Kısmen Kabulüne, 21.000,00 TL sigorta tazminatının sigortalıya ödeme tarihi olan 18/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … Limited Şirketi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı …Ticaret Limited Şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Kazaya karıştığı iddia edilen müvekkili şirkete ait … plakalı aracın kazaya karışıp karışmadığının belli olmadığını, yerel mahkemenin müvekkili şirkete ait aracın, kazaya karıştığını ve üstelik %100 kusurlu olduğunu varsayarak davayı kabul etmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafın kazaya karıştığını iddia ettiği şoför hakkında dava açmamış olmasının ve ona dair dosyada tek bir belge veya bilgiye yer vermemiş olmasının, müvekkil şirkete ait aracın kazaya karışmadığının yanı sıra karşı tarafın sigorta şirketinden veya müvekkil şirketten maddi menfaat temin etmek için işbu davayı açmış olabileceğini gösterdiğini, karşı tarafın kazanın meydana geldiğini iddia ettiği yerin İstanbul’da ve çok işlek ve merkezi bir yerde olması nedeniyle kamera görüntüleri, resim ve fotoğrafların yanı sıra tanıklarla da ispatının mümkün olduğunu ancak kazanın meydana geldiğini gösteren tek bir fotoğraf karesinin, görüntünün ve tanığın olmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu delillerin hiçbiri toplanmadan sadece karşı tarafın beyanlarına göre tanzim edilen tutanak esas alınarak hazırlanan bilirkişi raporuna göre kusur tespiti yapıldığını, mahkemenin bilirkişi raporuna yapılan itirazlarını değerlendirmeden ve yeni bir rapor aldırmadan, söz konusu bilirkişi raporunu hükmüne esas alarak karar verdiğini, zorunlu mali sorumluluk sigortacısı ile sigortalısı arasında bir müteselsil sorumluluk ilişkisinin olmadığını, dolayısıyla yerel mahkemenin vermiş olduğu kararda müteselsil sorumluluğa hükmetmesinin de hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle sigorta şirketi tarafından ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından; 21/04/2018 tarihinde davalı … şirketine ZMMS ile sigortalı, diğer davalı adına kayıtlı … plakalı aracın, dava dışı sürücüsü … yönetiminde seyir halinde olan, davacı şirkete kasko sigorta poliçesiyle sigortalı … plakalı araca çarpması, çarpmanın etkisi ile … plakalı aracın sinyalizasyon direğine çarpması sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası sonucu, davacı … şirketince ödenen hasar bedelinin … plakalı aracın işleteni davalı şirket ve ZMMS sigortacısı davalı … şirketinden rücuen tahsilinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Davalı vekilinin kusura ilişkin istinaf talebi bakımından değerlendirme yapıldığında; 21/04/2018 tarihli kaza tespit tutanağında, kazanın oluşumunda, … plakalı aracın firari sürücüsünün şerit izleme ve değiştirme kuralını (KTK 56/1A) ihlal ettiği, diğer sürücünün kusuru olmadığı açıklanmış, Mahkemece alınan kusur raporunda bilirkişi … plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu (% 100 oranında) olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’in kusursuz olduğu belirlemiştir. Bu durumda resmi belge niteliğinde olan kaza tespit tutanağı ile Mahkemece alınan kusur raporunun birbiriyle örtüştüğü ve olayın oluşuna uygun düştüğü nazara alındığında kusura yönelik istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. HMK’nın 357/1. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesince re’sen göz önünde tutulacaklar dışında İlk Derece Mahkemesinde ileri sürülmeyen iddialar ve savunmalar dinlemeyeceğinden, davalı vekilince cevap dilekçesi ve rapora itirazında bahsedilmemiş olmakla, kazanın meydana geldiğini gösteren fotoğrafın, görüntünün ve tanığın olmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğuna ilişkin beyan ve delil toplanmasına ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Kaza tarihinde yürürlükte olan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda haksız fiil halinde müteselsil sorumluların dış ilişkisi 61.maddede düzenlenerek birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanacağı kabul edilmiş; müteselsil sorumlar arasındaki iç ilişkisi ise 62.maddede düzenlenmiştir. Müteselsil sorumluluğa ilişkin TBK’nın 162/1.maddesine göre ise müteselsil borçlulardan her biri, alacaklıya karşı borcun tamamından sorumludur. Aynı Kanun’un 163.maddesine göre borç tamamen ifa edilinceye kadar alacaklıya karşı bütün borçluların sorumluluğu devam eder. Alacaklı, borçluların birinden, bir kısmından veya hepsinden alacağını talep etme ve dava açma hakkına sahiptir. KTK’nın 85 ve 91. maddelerindeki düzenlemeler gereğince trafik kazası sonucu oluşan maddi zararlardan işleten, sürücü ve trafik sigortacısı zarar görene karşı müteselsilen sorumludur. Zarar gören davacı, TBK’nın 162 ve 163. maddesi gereğince müteselsil sorumluların hepsine karşı dava açabileceği gibi bunlardan sadece birine karşıda tazminat davası açabilir. Bu yönlere değinen istinaf itirazı yerinde değildir. Bu nedenlerle; Davalı … vekili istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı … vekili yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 1.434,51 TL harçtan peşin alınan 358,62 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.075,89 TL harcın davalı … Ltd. Şti.’den tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.23/12/2021