Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/3705 E. 2022/36 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/3705
KARAR NO: 2022/36
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 17/05/2019
NUMARASI: 2015/978 Esas – 2019/475 Kara
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 18/01/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; 18/04/2015 tarihinde davalının yönetimindeki araç ile müvekkilinin kullandığı motosiklete çarptığını, müvekkilinin yaralanarak 9 ay boyunca iş göremezlik raporu almasına neden olduğunu, meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, kazada davalının kusurlu olduğunu ve bu durumun kaza tespit tutanağı ile sabit olduğunu, müvekkilinin maddi ve manevi zarar gördüğünü, davalı …’nın kusuru ve davalı … şirketinin müteselsil sorumluluğu gereğince müvekkilinin zararlarının tazmin edilmesi gerektiğini, davalı … şirketi ile davalı …’nın arasında ikame edilen sigorta poliçesi ile davalıların müteselsil sorumluluğu bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 15.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …’dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı ıslah dilekçesi ile talebini 242.562,64 TL’ye yükseltmiştir. Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Dava ve ıslah dilekçesine göre davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulüne, 88.501,61 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 4.698,82 TL tedavi gideri tazminatı olmak üzere toplam: 93.200,43 TL tazminatın davalı … şirketinden dava tarihinden itibaren, davalı …’dan ise kaza tarihi olan 18/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Davalılardan …’ya yönelik açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 18/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Talepleri arasında geçici iş göremezlik dönemine ait tazminat talebi de olmasına rağmen Mahkemece, müvekkil davacının geçici iş göremezlik dönemine ilişkin tazminatı hesaplanmadığını, Adli Tıp Kurumu zuhulen davacının geçici iş göremezlik (iyileşme) dönemine ilişkin bir tespit yapmadığını, dava dilekçesinde müvekkilin 2010 yılından itibaren kendi adına Restaurant işlettiği ve kaza nedeniyle işyerini 2015 yılında kapatmak zorunda olduğunun belirtildiğini ve kira sözleşmesi ve vergiye ilişkin evrakların sunulduğunu, müvekkilinin özel eğitim aldığını ve beş yıldızlı otellerin restaurant şefliğini yapan bir aşçı olduğunu, buna dair ustalık belgesi dosyaya sunulduğunu, bu nedenle müvekkilin aylık kazancı asgari ücretin üzerinde olduğunu, yerel mahkemenin bilirkişi raporunda 2. seçenek olarak belirtilen gerçek kazanca göre yapılan hesaplama doğrultusunda karar vermemesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, 18.04.2015 tarihinde, davalı … yönetimindeki … plakalı araç ile davacının kullandığı … plakalı motosikletin çarpmışması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı bu nedenle dava dilekçesi anlatımına göre, 9 ay boyunca iş göremezlik raporu olduğu, kaza nedeni ile manevi olarak zarar gördüğü gibi yüksek meblağda yatırımlar yaparak açtığı ve kaza anına değin işlettiği lokantasını da işletemeyip, cüz’i bir meblağ karşılığında devretmek zorunda kalarak maddi olarak da ciddi kayıplar yaşadığını bu kayıplar sonucu müvekkilinin ailesinin geçimini sağlayamaması sebebi ile kaza nedeni ile çektiği elem de artmış ve manevi olarak daha fazla zarar gördüğünü aracının hasarlandığını buna ilişkin de kazanç kaybı olduğunu yine işyerinde kullanılan araç olması nedeniyle kardan yoksun kaldığını belirterek tedavi gideri olarak toplam 15.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Mahkemenin hükme esas aldığı 2. ek heyet raporunda uzman doktor tarafından, davacının 8.000,00 TL tedavi giderinin SUT kapsamında olmayan belgeli tedavi gideri olarak belirlendiği ve davalı sürücünün kusur oranına göre yapılan hesaplamaya göre hüküm kurulduğu anlaşılmakla, tedavi giderine ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. Mahkemece davacı tarafa maddi tazminat taleplerinin kalem kalem açıklanması için verilen kesin sürede davacı vekilleri tarafından 26/04/2016 tarihli dilekçe ile “.. Buna göre, belirsiz alacak davası olarak ikame edilen ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere talep edilen 15.000 TL’nin 8.000 TL’si … Hastanesi’nde müvekkilin gördüğü tedavi masraflarına ilişkin olup 7.000 TL ise müvekkilin yaralanarak 9 ay boyunca iş göremezlik raporu alması sonucu meydana gelen kazanç kaybının tespit edilen kısmına ilişkindir.” şeklinde açıklamada bulunduğu görülmüştür. Mahkemece ATK’dan alınan maluliyet raporunda, çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği hükümlerine davacının %20.2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağının bildirilmiştir. lk Derece Mahkemesince aktüerya bilirkişi raporundaki 1. seçenekte gösterilen değerlendirme hükme esas alınarak davalı sürücünün %80 kusuru, davacının gelirinin asgari ücret olduğu kabul edilerek davacının sürekli iş göremezlik maddi zararının 88.501,61 TL ile SUT kapsamı dışında kalan tedavi gideri zararının 4.698,82 TL için maddi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir. Davacı vekilinin dava dilekçesi ve 26/04/2016 tarihli dilekçesi içeriğinde geçici iş göremezlik talebi de bulunduğu halde bu talep hakkında değerlendirme yapılarak karar verilmemiş olması eksik incelemeye dayalı olmuştur. Kabule göre davacı tarafın sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin açıkça talebi bulunmadığı, geçici iş göremezlik tazminat talebi olduğu halde, Mahkemece HMK’nın 76. maddesinde belirtilen taleple bağlılık kuralını ihlal ederek, davacının ıslah dilekçesi ile talepte bulunduğu sürekli iş göremezlik tazminatına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Ancak bu konuda davalı tarafça istinaf talep edilmemiş olması nedeniyle davacı yararına oluşan usuli kazanılmış hak gözetilerek eleştiri konusu yapılmakla yetinilmiştir. Yine davacının gerçek zararının belirlenmesinde kaza tarihinde yaptığı iş ve gerçek geliri dikkate alınmalıdır. Davacı taraf dava dilekçesinde davacının 2010 yılından itibaren kendi adına Restaurant işlettiği ve kaza nedeniyle işyerini 2015 yılında kapatmak zorunda kaldığını belirtmesine ve dosyaya gelen yazı cevabı ile de davacının 02.08.2010 yılında işyerini açtığı ve 30.04.2015 yılında ise kapattığı bildirildiği halde Mahkemece “.. Davacıya ait SGK Hizmet dökümünde en son 2010 yılına kadar sigortalı çalışma gözükmektedir. Somut olay ise 2015 yılında meydana gelmiştir. Dava dosyasında davacının kaza tarihinde yaptığı iş ile fiili, fikri ve bedeni çalışma karşılığı elde ettiği ücret ve kazançları gösterir Yargıtay kararlarına uygun yazılı bir belge bulunmadığından davacının gelirinin asgari ücret olduğu ” kabul edilerek yapılan hesaplamaya göre hüküm kurulması da hatalı olmuştur. O halde İlk Derece Mahkemesince yapılması gereken, davacının kaza tarihinde yaptığı iş ile fiili, fikri ve bedeni çalışma karşılığı elde ettiği ücret ve kazançlarını esas alarak kaza tarihi itibariyle gelirinin belirlenmesi, ATK’dan kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Yönetmelik hükümlerine uygun olarak davacıda var olduğu ileri sürülen yaralanmaya bağlı geçici iş göremezlik oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise süresi konusunda, dosya içerisinde bulunan tedavi evrakları ile dosyada mevcut olan taraflarca sunulan delilleri de irdeler biçimde denetime elverir nitelikte ek maluliyet raporu alınması, ilk rapor tarihi itibariyle aktüer bilirkişiden belirlenen davacı gelirine göre tazminat hesaplanması için ek rapor alınması ve sonucuna göre usuli kazanılmış haklarda gözetilerek karar verilmesi olmalıdır. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/01/2022