Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/3195 E. 2019/4032 K. 18.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2019/3195
KARAR NO : 2019/4032
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 03/10/2019
NUMARASI : 2019/902 Esas – 2019/893Karar
DAVA : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
KARAR TARİHİ: 18/12/2019
Yukarıda yazılı Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili başvuru dilekçesinde, davalı … şirketine trafik sigortalı … plakalı araç ile davacıya ait … aracın çarpışması ile meydana gelen trafik kazası sonucu … araçta oluşan hasar nedeniyle 100,00 TL maddi tazminat talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini 2.748,00 TL’ye yükseltmiştir.Uyuşmazlık Hakem kararında “değer kaybı talebinden 2.747,99 TL’lik kısmı davalı şirket tarafından komisyon başvurusundan sonra ödeme yapıldığından, 2.747,99 TL’lik değer kaybı talebinin konusuz kaldığına” karar verilmiştir. Davalı vekili, bu karara karşı istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Davalı vekili, ıslah dilekçesi kendilerine tebliğ edilmeksizin hüküm kurulmuş olması nedeniyle savunma haklarının kısıtlandığını, vekalet ücretinin 1/5 olması gerektiğini belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonunda;5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrasında 5.000,00 TL’nin altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarının kesin olduğu, 5.000,00 TL ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebileceği, 40.000,00 TL’nin üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebileceği belirtilmiş; Kesin kararlara karşı ancak “tahkim süresinin sona ermesinden sonra karar verilmiş olması, talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş olması, hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan konularda karar vermesi ve hakemlerin, tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi” durumlarında temyiz yoluna gidilebileceği düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta Uyuşmazlık Hakemi tarafından davalıdan tahsiline karar verilen ve dolayısıyla istinaf talebi bakımından uyuşmazlık konusu edilen tazminat miktarı dikkate alındığında, verilen karar, 5684 sayılı Kanunu’nun 30/12. fıkrası uyarınca kesin niteliktedir. Ancak davalı vekili tarafından istinaf dilekçesinde; bilirkişi raporu ve ıslah dilekçesi kendilerine tebliğ edilmeksizin karar verildiği belirtilerek, 5684 sayılı Kanun’un 30/12.maddesi gereğince “hakemlerin tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi” istisnai haline dayanılarak istinaf talep edilmiştir. Dosyaya sunulan davacı vekili tarafından verilen ıslah dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilerek davalı tarafa cevap ve itiraz hakkı tanınmaksızın başvuru nihai karara bağlanmıştır. Bu durumda 5684 sayılı Kanun’un 30/12.maddesinde belirtilen istisnai istinaf/temyiz hallerinden “hakemlerin, tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi” hali gerçekleştiğinden davalı vekilinin Uyuşmazlık Hakem kararını istinaf edebileceği kanaatine varılmıştır. Davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik istinaf incelemesine gelince ise Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 01/02/2018 tarih, 2015/6820 E. ve 2018/493 K. sayılı kararında açıklandığı üzere “19.01.2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazete’de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin 13. fıkrasında (Ek:RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.” hükmü eklenmiştir. Bu durumda Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 13. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru olmamıştır.Bu nedenle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, 5684 sayılı Kanun’un 30/12.maddesi ve HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince, Uyuşmazlık Hakemi kararının kaldırılmasına, davacı vekili tarafından verilen ıslah dilekçesi davalı tarafa tebliğ ile cevap hakkı tanınarak oluşacak sonuca göre yeniden karar verilmesi için dosyanın Sigorta Tahkim Komisyonuna iade edilmek üzere Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 5684 sayılı Kanun’un 30/12.maddesi ve HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince, Uyuşmazlık Hakeminin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararının KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere Sigorta Tahkim Komisyonuna iade edilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,4- İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının iadesine, 5-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesi hükmedilmesine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 18/12/2019