Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/3184 E. 2021/2205 K. 17.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2019/3184
KARAR NO : 2021/2205
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 17/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/12/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı … Sigorta A.Ş’ne ZMMS poliçesiyle sigortalı, …. plakalı aracın 10/03/2015 tarihinde, müvekkili adına kayıtlı park halindeki … plakalı araca asli ve tamamen kusurlu olarak çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilin aracının 2013 model Wolkswagen model araç olduğunu, kazayla birlikte araçta oluşan hasarın yanında aracın büyük bir değer de kaybettiğini, trafik sigortacısının karşı araçta meydana gelen gerçek zararı limit dahilinde teminat altında aldığını ve araçta meydana gelen değer kaybının gerçek zarar kalemleri arasında bulunduğunu, davalı …Sigorta A.Ş değer kaybı bedeli ve bu bedelin ferilerinden poliçe limit ile sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmasıyla 7.000,00-TL araç değer kaybı bedelinin davalı sigorta şirketi poliçe limit ile sorumlu olmak kaydıyla 10/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından kusur tespitinin yapılmasından sonra müvekkili şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması durumunda; yine aktüer sıfatına sahip bir bilirkişi kanalı ile tazminatının hesaplanmasını, müvekkil şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması durumunda, sorumluluğunun azami limit ile sınırlı olacağını, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğinden dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilebileceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda,”Davanın kısmen kabulü ile, 6.500,00-TL değer kaybına dayalı maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 02/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,fazlaya dair istemin reddine,” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde bahsi geçen … plaka sayılı aracın, müvekkil şirkete 02/07/2014-2015 tarihleri arasında 11218275 poliçe numarası ile poliçelendiğini, bu poliçeden dolayı sorumluluğunun, sigortalının kusuru oranında olmak üzere, kaza tarihi itibariyle, maddi zararlarda poliçede belirtilen azami sınır ile sınırlı olduğunu, davaya konu aracın 2013 model olduğunu, 72.134 km de ayrıca bilirkişi raporunda aracın geçmiş kazaları değer kaybının yönünden değerlendirilmediğini, davacının değer kaybı talebinin, bir parçanın tekrar hasarlanması aracın değerini düşürmeyeceği için aracın geçmiş hasar kaydında mevcut talebine ilişkin parçaların tümünün hasarlanmış olduğunun tespiti ile reddedilmesi gerektiğini, onarım sonrası değer kaybına uğramayacağı yönündeki beyanlarının yerel mahkeme tarafından dikkate alınmadığını, gerekçeli kararın dayanağı olan bilirkişi raporunun 3.sayfasında aracın daha önce 3 kez hasarlandığının belirlendiğini, ancak önceki kazalarda vukuu bulan hasarlar ile işbu dava konusu kazada meydana gelen hasarın aynı yerden olup olmadığı vb. hususlarının irdelenmediğini, daha önce 3 kez hasarlanan araçta değer kaybına hükmedilmesi ve sadece işbu dava konusu kazada hasarlanan parçalar üzerinden değer kaybı tespiti yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, hasar gören parçalar incelenerek tek tek tespit ile hasar bedelinin tespit edilmesi gerektiğini, işbu sebeplerle bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığı yönündeki itirazlarının dikkate alınmadığını belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamından 10/03/2015 günü saat 00.30 sıralarında meçhul sürücünün, yönetimindeki … plakalı ve davalı şirkete ZMM (trafik) sigorta poliçesi ile sigortalı otomobil ile Ümraniye, İstiklal mahallesi, Marmara caddesini takiben Sütçü İmam caddesi yönünde seyri sırasında iki caddenin oluşturduğu T kavşağına gelerek sağa dönüş yaptığında yolun sağında park halinde bulunan davacı …k’e ait … plakalı otomobilin sol yanına çarpıp kaçması ile maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, davacının değer kaybı talep ettiği anlaşılmıştır.Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde, Google Maps’ten alınan olay yeri fotoğrafına göre davacının aracını park ettiği yerin kavşak girişi olup yolun görünen genişliğine göre trafiği aksatan veya tehlikeye düşüren bir durum olmadığı, park halinde olan araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmadığı, sigortalı araç sürücüsünün ise park halinde bulunan araca yandan ve kısmen açılı olarak çarptığı olayda dikkatini yola vermediği, hızını yol ve görüş şartlarına göre düzenlemediği için (KTK’nın 47/d, 52/b maddeleri) asli ve tamamen kusurlu olduğu kanaati bildirilmiştir.Kaza tespit tutanağında kusur belirlemesi bulunmamakta olup, olayın belirtildiği gibi olmadığına ilişkin davalının karşı delilleri de bulunmadığından kusura yönelik istinaf yerinde değildir.
Bilirkişi dava konusu aracın önceki hasarlarını ve km sini de belirterek rayiç değerinin 85.000 TL olduğunu belirtmiştir. Hasarlı hali ile satış bedeli yazılmamış ancak Yargıtay 17. H. Dairesinin Esas No:2015/11245 Karar No:2016/1045 K. Ve 7.1.2016 tarihli kararında değer kaybı hesabının aracın modeli, markası özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki fark olarak hesaplanması gerektiği ve dava konusu kazanın aracın üçüncü kazası olduğu, km değeri, model yılı, rayiç bedeli ve kazada hasar gören aksamı ile yapılan onarımın niteliği göz önüne alınarak piyasada 2. el araç satışı ile iştigal eden firmalarda yapılan araştırmada onarımdan sonra araçta 6.000.00 – 7.000.00 TL aralığında değer kaybı olacağı bilgisinin edinildiği, aracın daha önce kaza yapmış olmasına göre değer kaybının 6.500.00 TL olarak kabulünün uygun olacağı kanaatini belirttikleri görülmüştür.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına, Mahkemece dosya kapsamındaki verilere ve yerleşmiş yargıtay uygulamaları gözetilerek düzenlenmiş bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davalı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 444,01 TL harçtan peşin alınan 112,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 332,01 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.17/12/2021