Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/3001 E. 2021/2116 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/3001
KARAR NO: 2021/2116
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 07/02/2019
NUMARASI: 2017/641 Esas 2019/135 Karar
DAVA: Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 09/12/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … tarafından kullanılan ve işletilen, davalı … Sigorta AŞ ne sigortalı … plakalı aracın aniden şerit değiştirmesi sonucu, dava dışı … idaresindeki … plakalı aracın duramayarak önce davalıya ait araca çarpıp sonra orta şeride savrulması şeklinde meydana gelen kazada, araç içinde yolcu olarak bulunan …’ in ölümü sonucu davacılardan … ve …’in destekten yoksun kalma zararı ile cenaze gideri zararlarının, araç içerisinde yolcu olarak bulunan …’in yaralanmasına bağlı olarak bakıcı gideri ile destekten yoksun kalma zararların ve tüm davacıların gerek ölüm ve gerekse yaralanma olayına bağlı olarak uğradıkları iddia olunan manevi zararlarının giderilmesini, Davacı … için 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 1.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 500,00 TL bakıcı giderleri olmak üzere toplam 2.500,00 TL maddi tazminat, 40.000,00 TL manevi tazminat, Davacı … için 1.000,00 TL Destekten yoksun kalma tazminatı, 500,00 TL Cenaze giderleri olmak üzere toplam 1.500,00 TL maddi tazminat, 30.000,00 TL manevi tazminat, Davacı … için 20.000,00 TL manevi tazminat, Davacı … için 10.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 4.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte sigorta şirketinin sorumluluğu limitleriyle sınırlı kalmak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, toplam 100.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’ den tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin aracının direksiyonu kilitlendiğini, aracın kontrolden çıkarak sol şeride geçmesi ile arkadan yüksek hızla gelen ve içinde davacıların bulunduğu … plakalı araca arkadan çarptığını, davacılardan …’in sürekli iş göremez halde kaldığı iddiasını kabul etmediğini, manevi tazminat isteminin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, sigortalı … plakalı aracın kazası nedeniyle kusur oranı dikkate alınarak toplam 20.114,60 TL gerçek zarar miktarı hesaplandığını, bu miktarın 27/09/2013 tarihinde ödendiğini, müvekkilinin sorumluluklarını eksiksiz ve zamanında yerine getirdiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “1-Davacıların maddi tazminat davasını sulh nedeniyle talepleri gereği konusuz kalması sonucunda esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2-Davacı …’in manevi tazminat davasının kısmen kabulü, kısmen reddi ile; 15.000 TL manevi tazminatın davalı …’den 29/08/2013 tarihinden itibaren işleleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 3-Davacı …’in manevi tazminat davasının kısmen kabulü, kısmen reddi ile; 10.000 TL manevi tazminatın davalı …’den 29/08/2013 tarihinden itibaren işleleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 4-Davacı …’in manevi tazminat davasının kısmen kabulü, kısmen reddi ile; 5.000 TL manevi tazminatın davalı …’den 29/08/2013 tarihinden itibaren işleleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, davacı …n’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 5-Davacı …’in manevi tazminat davasının kısmen kabulü, kısmen reddi ile; 3.000 TL manevi tazminatın davalı …’den 29/08/2013 tarihinden itibaren işleleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar vekili ve davalı … vekili ayrı ayrı istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince hükmedilen manevi tazminat miktarlarının çok düşük olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Kusur oranlarını kabul etmediklerini, manevi tazminata ilişkin hükmün hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü ve yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından; 29/08/2013 tarihinde davalı … sevk ve idaresindeki davalı … Sigorta AŞ ne sigortalı … plakalı aracın seyir halinde iken, dava dışı … idaresindeki … plakalı aracın duramayarak önünde yavaş ilerleyen … plakalı araca çarparak takla attığı, … plakalı araçta yolcu olarak bulunan …’ in vefatı, …’ in yaralanması ile sonuçlanan kazada, davalılardan maddi tazminat ve vefat nedeniyle tüm davacılar (Baba …, anne …, kardeş …, dede …) açısından ve ayrıca …’ in yaralanması nedeniyle … açısından davalı …’den manevi tazminat talep edildiği anlaşılmaktadır. Davalı vekilinin kusura ilişkin istinaf talebi bakımından değerlendirme yapıldığında; 29/08/2013 tarihli kaza tespit tutanağında … plakalı araç sürücüsü …’in, şerit izleme ve değiştirme kurallarına uymamaktan kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’ in kural ihlalinin olmadığı açıklanmış, aynı olay nedeniyle ceza yargılamasının yapıldığı, Yargıtay 12. CD 22.03.2016 tarih ve 2015/4071 E. 2016/4754 K. Nolu ilamıyla “TCK’nın 52/2 maddesi uyarınca” ibaresinin eklenmesi suretiyle düzeltilerek onanan, Düzce 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/44 Esas 2014/70 Karar sayılı …’ in beraati, …’in mahkumiyeti ile sonuçlanan dosyasında, ATK Ankara Grup başkanlığı Trafik İhtisas dairesince düzenlenen 06/03/2014 tarihli kusur raporuna göre, … plakalı araç sürücüsü …’in tamamen kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’ e atfı kabil kusur bulunmadığı bildirilmiştir. Bu durumda kaza tespit tutanağı ile ceza yargılaması sırasında alınan kusur raporlarının birbiriyle örtüştüğü ve olayın oluşuna uygun düştüğü nazara alındığında kusura yönelik davalı vekili istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/2.maddesinde “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” şeklinde düzenleme yer almaktadır.TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/1.maddesine göre, “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.”. Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir. Bu açıklamalar çerçevesinde, somut uyuşmazlıkta kaza tarihi, kazanın oluş şekli, kusur durumu, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, davacı …’in yaralanma derecesi, iyileşme süresi ile manevi tazminatın belirlenmesinde hakim olan ilkeler ile İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, davacı anne ve baba için manevi tazminat miktarının bir miktar düşük belirlendiği, aynı ilkelere göre değerlendirme yapıldığında davacı anne …’in kendi yaralanması nedeniyle 5.000,00 TL, çocuğu olan müteveffanın ölümü nedeniyle 20.000,00 TL olmak üzere toplam 25.000,00 TL, davacı baba …’ın çocuğu olan müteveffanın ölümü nedeniyle 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesinin uygun olacağı, diğer davacılar için belirlenen manevi tazminat miktarlarının ise manevi tazminat müessesinin amacına ve hakkaniyete uygun, yeterli ve makul olduğu kanaatine varılmıştır. Bu nedenle; davalı … vekilinin istinaf başvurusunun reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE, B-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-Davacıların maddi tazminat davasını sulh nedeniyle talepleri gereği konusuz kalması sonucunda esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2-Manevi Tazminat Taleplerinin Kısmen Kabulü ile; a)-Davacı … için 25.000,00 TL manevi tazminatın, b)-Davacı … için 20.000,00 TL manevi tazminatın, c)-Davacı … için 5.000,00 TL manevi tazminatın, d)-Davacı … için 3.000,00 TL manevi tazminatın, -(ki toplam 53.000,00 TL manevi tazminatın) davalı …’den 29/08/2013 tarihinden itibaren işleleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile ayrı ayrı adı geçen davacılar …, …, … ve …’e verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, 3-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 3.620,43 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.776,10 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.844,33 TL harcın davalı …’den tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına, mahsup edilen 1.776,10 TL peşin harcın davalı …’den tahsili ile davacıya verilmesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına, 4-6100 S HMK gereğince bilirkişi ücreti, tebligat gideri, posta masrafı olan 912,00 TL yargılama giderinin davanın red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 464,76 TL’nin davalı …’den tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye kısmının davacı uhdesinde bırakılmasına, diğer davalı taraf ile maddi tazminat açısından sulh nedeni ile diğer davalı açısından yargılama gideri taktirine yer olmadığına, 5-Davalı … tarafından yapılan 139,00 TL yargılama giderinin davanın red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 68,16 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı …’e verilmesine, 6-Davacılar kendini vekil ile temsil ettirmiş olduklarından, kabul edilen manevi tazminata göre ve karar tarihinde geçerli AAÜT gereğince; a)-Davacı … için 3.000,00 TL, b)-Davacı … için 2.725,00 TL, c)-Davacı … için 2.725,00 TL, d)-Davacı … için 2.725,00 TL, -(ki toplam 11.175,00 TL vekalet ücreti takdirine) takdir edilen vekalet ücretinin davalı …’den tahsili ile ayrı ayrı adı geçen davacılar …, …, … ve …’e verilmesine, 7-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen manevi tazminata göre ve karar tarihinde geçerli AAÜT gereğince; a)-Davacı … aleyhine 2.725,00 TL, b)-Davacı … aleyhine 2.725,00 TL, c)-Davacı … aleyhine 2.725,00 TL, d)-Davacı … aleyhine 2.725,00 TL, -(ki toplam 10.900,00 TL vekalet ücreti takdirine) takdir edilen vekalet ücretinin ayrı adı geçen davacılar …, …, … ve …’ den tahsili ile davalı …’e verilmesine, 8- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacı tarafa iadesine,
C-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-a.Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine, b.Davalı … yönünden; Alınması gereken 2.254,23 TL harçtan peşin alınan 563,55 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.690,68 TL harcın davalı …’den tahsili ile Hazineye irat kaydına, 2-a.İstinaf aşamasında davacılar tarafından yapılan 698,48 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 121,30 TL istinaf başvuru harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, b.Davalı … tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.09/12/2021